Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2021/56 Esas – 2021/157
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/56
KARAR NO : 2021/157
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACILAR :1-
:2-
:3-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
: 2-
: 3-
VEKİLİ :
DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 22/10/2013
KARAR TARİHİ : 10/03/2021
K.YAZIM TARİHİ : 12/03/2021
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacılar vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; 25.08.2013 günü maliki davalılardan … Ltd.Şti olan davalı …’ ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile… sevk ve idaresindeki… plaka sayılı araçların çarpışması neticesinde yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, kaza neticesinde… plaka sayılı araçta yolcu konumunda bulunun müvekkili …’ un feci…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza
…/…şekilde yaralandığını, müvekkiline tibia kırığı ile sol femur cisim kırığı ve sol tibiada ikinci derecede açık kırık bulunduğu ve kafa travmasına bağlı olarak görme kaybı yaşadığına dair tespit yapıldığını, davalılardan … hakkında Ankara Batı …ACM’ nin ….E sayılı dosyası ile taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma suçu kapsamında kovuşturma başlatıldığını, müvekkilinin yocu konumunda olup herhangi bir kusurunun bulunmadığını, kazadan sonra yatalarak konuma gelen …’ ın sol gözünün görmemeye başladığını, lise dördüncü sınıf öğrencisi olan …’ın okula gidemediğini ve üniversite sınavına giremeyecek duruma geldiğini, tek gözünü kaybetmesi nedeniyle kazanın izlerini sürekli üzeride taşımaya mahkum edildiğini ve genç yaşta derin acı içerisine düştüğünü, ayrıca …’ ın annesi … ve babası …’ in de büyük buhran içerisine girdiriğini, anne …’ nin çocuğunun bakımı için ücretsiz izine ayrılmak zorunda kaldığını ve bu nedenle ailenin maddi anlamda da buhran içerisine girdiğini beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00TL geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatının kaza tarihi olan 25/08/2013 tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan (sigorta şirketi yönünden ZMSS poliçesi limiti ile sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsiline, yine fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik müvekkili … için 100.000,00TL, anne … … için 25.000,00TL ve baba … için 25.000,00TL olmak üzere toplam 150.000,00TLmanevi tazminatın kaza tarihi olan 25/08/2013 tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan (sigorta şirketi yönünden kasko sigortası poliçesi kapsamında ve limiti ile sınırlı sorumlu olmak kaydı ile) müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalılardan … Ltd.Şti ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı motorsiklette yolcu olarak bulunan …’ un motorsiklete binerken giymesi gereken kask, dirseklik, dizlik gibi koruyucuları giymeyerek kusurlu davrandığını, bu koruyucuların kullanılması halinde zararın olmayacağı veya daha az olacağını, motorsiklet sürücüsünün ehliyetsiz olduğunu, davacının da bunu bilerek motorsiklete binmesinin kusurlu bir davranış olduğunu, bu nedenle davacının müterafik kusurlu olduğunu, bu nedenle tazminatın tamamen kaldırılmasını veya ciddi oranda indirim yapılmasını, faiz başlangıcı ve oranı talebinin de yerinde olmadığını, davadan önce her iki müvekkillerine başvurulmadığından temerrüt olmadığından müvekkilleri yönünden dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini bildirmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan … plaka sayılı aracın ZMSS poliçesi ve Kasko Sigorta poliçesi ile müvekkili şirketçe sigortalandığını, ZMSS poliçe limitinin 250.000,00TL, İhtiyari Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesinin ise 50.000,00TL ile sınırlı olduğunu, müvekkilinin poliçeden kaynaklanan maddi tazminat talebinden doğan sorumluluğunun sigorta araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, dosyada alınacak kusur raporu ile müvekkili şirkete sigortalı aracın kusurlu olup olmadığının tespit edilmesine karar verilmesi gerektiğini, yapılacak inceleme neticesinde de, davacının taleplerinin kendileri yönünden reddedilmesini gerektiğini savunmuştur.
DELİLLER :Ankara Batı … ACM’ nin …E., …K sayılı dosyası kapsamı, tarafların ekonomik ve sosyal durum araştırma cevapları, sigorta şirketine ait hasar dosyası ve poliçe örnekleri, hastane evrakları, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 26/09/2014 tarihli malüliyet raporu, 20/05/2014 tarihli bilirkişi kusur raporu,10/11/2014 tarihli kusur bilirkişisi ek raporu, 18/02/2015 tarihli aktüerya uzmanı bilirkişi raporu, 10/03/2015 tarihli ISLAH dilekçesi, Yargıtay Bozma ilamları ve tüm dosya kapsamı.
e-imza e-imza e-imza e-imza
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda; mahkememizin 23/12/2015 tarihli ve 2013/447 esas, 2015/654 sayılı kararı ile; “davacı …’ un geçici iş göremezlik tazminatı isteminin reddine, davacı …’ un sürekli iş göremezlik tazminatı isteminin kabulüne, 204.449,56TL maddi tazminatın davalılardan (davalı … Sigorta A.Ş nin düzenlediği ZMSS poliçesi yönünden) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, hüküm altına alınan miktara davalı … Sigorta A.Ş yönünden 30/10/2013 tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden ise 25/08/2013 tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ( ZMSS Poliçesi) ile sınırlı tutulmasına, davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne, davacı … için 40.000TL, davacı … … için 15.000TL, davacı … … için 15.000TL manevi tazminatın davalılardan (davalı … Sigorta A.Ş nin düzenlediği Kasko Sigorta Poliçesi yönünden) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun kasko sigorta poliçesindeki (manevi tazminatlara ilişkin) poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına, hüküm altına alınan miktarlara davalı sigorta şirketi yönünden 30/10/2013 tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden ise 25/08/2013 tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine, davacıların fazlaya ilişkin manevi tazminat istemlerinin reddine, ” karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen kararın temyiz edilmesi üzerine, temyiz incelemesini yapan Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 28/02/2019 tarihli ve 2016/4347 esas, 2019/2279 karar sayılı bozma ilamında; “Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı Mehmet ve davalı … Ltd Şti vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. Dava, trafik kazası nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, tarafların kusur durumları ve davacıdaki meydana gelen yaralanmanın niteliği de gözönünde tutularak, B.K’nın 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nın 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar için hükmedilen manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.” denilerek mahkememiz hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama neticesinde; mahkememizin 02/10/2019 tarihli ve 2019/209 esas, 2019/561 sayılı kararı ile; “Davacı …’ un geçici iş göremezlik tazminatı isteminin reddine, davacı …’ un sürekli iş göremezlik tazminatı isteminin kabulüne, 204.449,56TL maddi tazminatın davalılardan (davalı … Sigorta A.Ş nin düzenlediği ZMSS poliçesi yönünden) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, hüküm altına alınan miktara davalı … Sigorta A.Ş yönünden 30/10/2013 tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden ise 25/08/2013 tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ( ZMSS Poliçesi) ile sınırlı tutulmasına, davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne, davacı … için 35.000TL, davacı … … için 10.000TL, davacı … … için 10.000TL manevi tazminatın davalılardan (davalı … Sigorta A.Ş nin düzenlediği Kasko Sigorta Poliçesi yönünden) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun kasko sigorta poliçesindeki (manevi tazminatlara ilişkin) poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına, hüküm altına alınan miktarlara davalı sigorta şirketi yönünden 30/10/2013 tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden ise 25/08/2013 tarihinden itibaren../..
e-imza e-imza e-imza e-imza
…/…avans faizi yürütülmesine, davacıların fazlaya ilişkin manevi tazminat istemlerinin reddine, ” karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen kararın temyiz edilmesi üzerine, temyiz incelemesini yapan Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 01/12/2020 tarihli ve 2019/6345 esas, 2020/7908 karar sayılı bozma ilamında; “Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak durumu oluşabilir. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme, kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla; kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur. “Usuli kazanılmış hak” kavramı ise, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ve öğretide kabul görmüş usul hukukunun vazgeçilmez ana temellerinden olup bir davada, mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve uyulması zorunlu olan hakkı ifade eder. Somut olayda; mahkemece, bozmadan önce verilen kararda, manevi tazminat yönünden verilen karar sadece davalılar … Kua. Nak. İnş. Gıda. San. ve Dış Tic. Ltd.Şti ve … vekilince temyiz edilmiş ve bu davalılar yararına bozulmuştur. Davalı … Sigorta AŞ ilk kararı temyiz etmemiştir. Mahkemece uyulan bozma ilamı sonrasında, mahkeme manevi tazminatları bir miktar düşürerek davacı … için 35.000,00 TL, davacı … … için 10.000,00 TL, davacı … … için 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan (davalı … Sigorta A.Ş’nin düzenlediği Kasko Sigorta Poliçesi yönünden) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine karar vermiştir. İlk kararı temyiz etmemiş olan davalı Sigorta şirketi de bozmadan yararlandırılmış bu davalı yönünden yeniden icrai nitelikte hüküm kurulmuş davalı taraf yararına vekalet ücretleri de yeniden belirlenmiştir. Oysa ki, bozulan ilk karar davalı … Sigorta AŞ yönünden manevi tazminat ile vekalet ücretleri yönünden usulen kesinleşmiş ve davacılar yararına da usulü kazanılmış hak oluşmuştur. Şu durumda; mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalı … Sigorta AŞ yönünden ” hakkında verilen ilk karar, kesinleşmiş olduğundan yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına” biçiminde karar verilmesi gerekirken, adı geçen davalı yönünden yeniden icrai nitelikte hüküm kurularak karar verilmesi ve yararına ilk karardakinden daha fazla vekalet ücreti takdir edilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.” denilerek mahkememiz hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce Yargıtay bozma ilamına uyulmuştur.
GEREKÇE :Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, … … ve … …’ un çocucu … 25/08/2013 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralanmıştır. Davalı …’ ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın …’ un yolcu olduğu… plaka sayılı motorsiklete çarpması sonucu yaralanmıştır. Davalı … Ltd.Şti araç malikidir. Diğer davalı sigorta şirketi de kazaya karışan … plakalı aracın (ayrı ayrı olmak üzere) Zorunlu Mali Sorumluluk ve İhtiyari Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesini düzenleyen şirkettir.
Davacı …’ yargılama sırasında reşit olduğundan, davacılar vekili tarafından vekaletnamesi dosyaya sunulmuş, eksikliğin ikmalinden sonra yargılamaya devam edilmiştir.
Tarafların bildirdikleri delilleri toplanmış, trafik kazasında yaralanan …’un tüm tedavi evrakları getirilmiş, maluliyet durumunun tespiti için Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığı Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığına sevki sağlanmış,./..
e-imza e-imza e-imza e-imza
…/…yapılan tedavisi neticesinde sunulan raporda, geçirdiği kaza nedeniyle “vücut genel çalışma gücünden %37 (yüzde otuzyedi) nispetinde kaybettiği, erişkin olması halinde 9 (dokuz) ay süreyle geçici olarak iş göremezlik halinde kalacağı” bildirilmiştir. Sosyal Sigortalar Kurumu Sağlık İşlemleri Tüzüğüne uygun düzenlenen bu rapor hükme esas alınmıştır.
Yaralamalı trafik kazası needeniyle … plakalı araç şöförü … hakkında birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma suçundan kamu davası açılmış, Ankara Batı …. ACM’in ….E., ….K. sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde, asli kusurlu bulunarak cezalandırılmasına hükmedildiği görülmüştür.
Dayanak trafik kazasındaki kusur durumunu tespiti bakımından dosya üzerinde uzman bilirkişiye inceleme yaptırılarak rapor alınmıştır. Kazaya karışan … plakalı araç şöförünün, kavşakta geçiş önceliğine riayet etmediği, dikkatsiz ve tedbirsiz davranarak kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği anlaşılmakla kazanın oluşumunda tamamen kusurlu bulunmuştur.
Aktüerya uzmanı bilirkişiye inceleme yaptırılarak davacı …’un isteyebileceği tazminatın hesaplanması bakımından 18/02/2015 tarihli rapor alınmıştır. Buna göre davacının yaralanması şekli ve miktarı nazara alındığında 204.449,56-TL sürekli iş göremezlik zararının bulunduğu, gecici iş göremezlik tazminatı isteyemeyeceği belirlenmiştir. Raporun toplanan delillere uygun düzenlendiği anlaşıldığından hükme esas alınması cihetine gidilmiştir.
Davacı …’un gecici iş göremezlik zararının oluşmadığının tespiti karşısında, buna ilişkin maddi tazminat istemi reddedilmiştir. Anılan davacının davaya konu yaralamadan dolayı 204.449,56-TL sürekli iş göremezlik zararının oluştuğunun tespiti ile bu miktarın yararına hüküm altına alınmasına karar verilmiştir. Davalı sigorta şirketi … plakalı araca ilişkin düzenlediği ZMSS poliçesi kapsamı ile sınırlı olarak sorumlu tutulmuştur.
Davalı taraf savunmasında, davacı …’un, kendi kusuru ile zararın artmasına neden olduğunu ileri sürdüğü görülmüş ise de, bu savunmasını ispatlayamamış, dosya kapsamında da, bu savunmayı doğrulayacak delil tespit edilemediğinden, TBK’un 52. maddesi kapsamında değerlendirme yapılarak tazminattan indirim yapılması yoluna gidilmemiştir.
Yukarıda açıklandığı biçimde, davalı …’ ın kusurlu eylemi sonucu meydana gelen trafik kazası neticesinde, davacının sürekli ve geçici iş göremezlik durumunun oluşması ile davacılarda (davacı … kazada yaralanan olarak, davacılar … ve … … ise anne ve babası olarak) meydana gelen çaresizlik ve acı nedeni ile ruh sağlığındaki bozulma ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacı olan anne ve baba açısından TBK’un 56/2 koşullarınında oluştuğunun kabulü ile, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 22/06/1966 tarih, 1996/70 sayılı içtihadı ile belirlenen manevi tazminat miktarının belirlenmesine ilişkin ilkeler ve Hukuk Genel Kurulunun 26/06/2004 tarihli ve 2004/370 karar sayılı içtihadı ile belirlediği caydırıcılık ilkesi gözetilerek, ihlal sonucu davacı …’un uğradığı manevi zararın giderimi amacı ile paranın satın alma gücü itibari ile belirlediği bir meblağın davalı lardan (davalı sigorta şirketinden ihtiyarı mali sorumluluk sigortası poliçesi kapsamında) alınarak, davacılara verilmesi sureti ile zedelenen yaşama sevincini tazelemek, bunu yaparken felaketi özlenir kılmama, davalı tarafı ekonomik bir yıkıma sürüklemeksizin, daha dikkatli ve özenli olmaya sevketmek hedeflenerek günün ekonomik koşullarına göre takdiren davacı … için belirlenen 35.000,00-TL, anne olan … … için belirlenen 10.000,00TL ve baba olan … … için belirlenen 10.000,00TL manevi tazminatın davalılar … ile … Dış Ticaret Limited Şirketinden tahsili ile anılan davacılara verilmesine, Yargıtay bozma…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza
…/…ilamı uyarınca; kazanılmış haklar dikkate alınmak suretiyle, tahsilde mükerrer olmamak şartıyla davacı … için 40.000,00TL, davacı … … için 15.000,00TL, davacı … … için 15.000,00TL manevi tazminatın davalı … Sigorta A.Ş.nden tahsili ile davacılara verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun kasko sigorta poliçesindeki (manevi tazminatlara ilişkin) poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına, hüküm altına alınan miktarlara davalı sigorta şirketi yönünden 30/10/2013 tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine karar verilmiştir.
Hüküm altına alınan miktara muacceliyet tarihlerinden itibaren yasal faiz yürütülmesine hükmedilmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 01/12/2020 tarihli ve 2019/6345 esas, 2020/7908 karar sayılı bozma ilamında; “İlk kararı temyiz etmemiş olan davalı Sigorta şirketi de bozmadan yararlandırılmış bu davalı yönünden yeniden icrai nitelikte hüküm kurulmuş davalı taraf yararına vekalet ücretleri de yeniden belirlenmiştir. Oysa ki, bozulan ilk karar davalı … Sigorta AŞ yönünden manevi tazminat ile vekalet ücretleri yönünden usulen kesinleşmiş ve davacılar yararına da usulü kazanılmış hak oluşmuştur. Şu durumda; mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalı … Sigorta AŞ yönünden ” hakkında verilen ilk karar, kesinleşmiş olduğundan yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına” biçiminde karar verilmesi gerekirken, adı geçen davalı yönünden yeniden icrai nitelikte hüküm kurularak karar verilmesi ve yararına ilk karardakinden daha fazla vekalet ücreti takdir edilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.” denildiği, mahkememizce Yargıtay bozma ilamına uyulduğu, Yargıtay bozma ilamında davalı … Sigorta AŞ yönünden ” hakkında verilen ilk karar, kesinleşmiş olduğundan yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına” biçiminde karar verilmesi belirtilmiş ise de; bu şekilde karar verilmesi halinde vekalet ücreti, yargılama gideri ve ilam harcının infazında tereddütler oluşabileceğinden, Yargıtay bozma ilamı uyarınca kazanılmış haklar dikkate alınmak suretiyle yeniden hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Yargıtay bozma ilamı uyarınca kazanılmış haklar dikkate alınmak suretiyle;
1-A)Davacı …’ un geçici iş göremezlik tazminatı isteminin REDDİNE,
B)Davacı … …’ un sürekli iş göremezlik tazminatı isteminin kabulüne, 204.449,56TL maddi tazminatın davalılardan (davalı … Sigorta A.Ş nin düzenlediği ZMSS poliçesi yönünden) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, hüküm altına alınan miktara davalı … Sigorta A.Ş yönünden 30/10/2013 tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden ise 25/08/2013 tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ( ZMSS Poliçesi) ile sınırlı tutulmasına,
2-Davacıların manevi tazminat istemlerinin KISMEN KABULÜNE,
A)Davacı … için 40.000,00TL, davacı … … için 15.000,00TL, davacı … … için 15.000,00TL manevi tazminatın davalı … Sigorta A.Ş.nden tahsili ile davacılara verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun kasko sigorta poliçesindeki (manevi tazminatlara ilişkin) poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına, hüküm altına alınan miktarlara davalı sigorta şirketi yönünden 30/10/2013 tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine,
B)Tahsilde mükerrer olmamak şartıyla; davacı … için 35.000,00TL, davacı … … için 10.000,00TL, davacı … … için 10.000,00TL manevi tazminatın davalılar … ile davalı … Dış Ticaret Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, hüküm altına alınan miktarlara 25/08/2013 tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine,
C) Davacıların fazlaya ilişkin manevi tazminat istemlerinin REDDİNE,
e-imza e-imza e-imza e-imza
3-Alınması gereken 18.747,65TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.578,75TL ve ıslah ile alınan 695,00TL harcın mahsubu ile bakiye 15.473,90TL karar ve ilam harcının 17.723,00TL’lik kısmının davalılardan müştereken ve müteselsilen, 2.249,10TL’lik kısmının davalı … Sigorta A.Ş.’den alınarak hazineye irat kaydına,
Mahkememizin 07/01/2020 tarih ve 2019/209 esas, 2019/561 karar, 2020/11 harç tahsil nolu harç tahsil müzekkeresinin bila infaz iade edilmesinin istenilmesine,
Davacılar tarafından yatırılan 2.578,75TL peşin harç ve ıslah ile alınan 695,00TL, 24,30TL başvurma harcı, 3,75TL vekalet harcı olmak üzere toplam: 3.301,80TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine,
4-Davacı …’ un kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince maddi tazminat yönünden takdir ve hesap edilen 18.216,97TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davalıların kendisini vekili ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen geçici iş göremezlik tazminatı yönünden takdir ve hesap edilen 500,00TL vekalet ücretinin davacı …’ tan alınarak davalılara ödenmesine,
6-Davacıların kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince manevi tazminat yönünden davacı … için takdir ve hesap edilen 5.250,00TL vekalet ücretinin 4.750,00TL’lik kısmının davalılardan müştereken ve müteselsilen, 500,00TL’lik kısmının davalılar … ve …Dış Ticaret Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’a ödenmesine, davacı … … için takdir ve hesap edilen 4.080,00TL vekalet ücretinin 1.800,00TL’lik kısmının davalılardan müştereken ve müteselsilen, 2.280,00TL’lik kısmının davalılar … ve … Dış Ticaret Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacı … …’a ödenmesine ve davacı … … için takdir ve hesap edilen 4.080,00TL vekalet ücretinin 1.800,00TL’lik kısmının davalılardan müştereken ve müteselsilen, 2.280,00TL’lik kısmının davalılar … ve … Dış Ticaret Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacı … …’a ödenmesine,
7-Davalıların kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10.maddesi gereğince manevi tazminat yönünden takdir ve hesap edilen 5.250,00TL vekalet ücretinin 1.800,00TL’lik kısmının davacı …’tan alınarak tüm davalılara, 3.450,00TL’lik kısmının davacı …’tan alınarak davalılar … ve … Dış Ticaret Limited Şirketine verilmesine, 4.080,00TL vekalet ücretinin 1.800,00TL’lik kısmının davacı … …’tan alınarak tüm davalılara, 2.280,00TL’lik kısmının davacı … …’tan alınarak davalılar … ve … … Dış Ticaret Limited Şirketine verilmesine, 4.080,00TL vekalet ücretinin 1.800,00TL’lik kısmının davacı … …’tan alınarak tüm davalılara, 2.280,00TL’lik kısmının davacı … …’tan alınarak davalılar … ve … … Dış Ticaret Limited Şirketine verilmesine,
8-Davacılar tarafından sarf edilen 266,00TL tebligat ve posta gideri ile 800,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.066,00TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 824,24TL’nin davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, (davalılar … Dış Tic. Ltd. Şti…./…
e-imza e-imza e-imza e-imza
…/…ve …ın sorumluluğunun 779,20TL ile sınırlı tutulmasına) artan kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
9-Davalılar … Dış Tic. Ltd.şti. Ve … tarafından sarf edilen 106,90TL tebligat ve posta giderinden, davanın red ve kabul oranına göre hesap edilen 28,76TL yargılama giderinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davalılara ödenmesine, artan kısmın davalılar üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde bu davalılara iadesine,
10-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin davacıların gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacılara iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, yasa yolları açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek dilekçeyle hükmün temyiz edilebileceği, temyiz incelemesinin Yargıtay ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/03/2021
Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza