Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/539 E. 2022/367 K. 19.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/539 Esas – 2022/367
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/539 Esas
KARAR NO : 2022/367
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLLERİ :
DAVALILAR : 2-
3-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/07/2021
KARAR TARİHİ: 19/04/2022
K. YAZIM TARİHİ: 22/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;27.09.2019 tarihinde … plakalı araç sürücüsü …’ın müvekkili …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucunda yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucunda müvekkilinin yaralandığını, kaza sebebiyle ayağının kırıldığını ve alçıya alındığını, söz konusu olayla ilgili Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından … Soruşturma Numaralı dosyası ile soruşturma başlatıldığını, trafik bilirkişisi tarafından hazırlanan ve soruşturma dosyasına sunulan bilirkişi raporu ile sürücü …’ın asli ve tam kusurlu olduğunu, müvekkili …’in ise kusursuz olduğunun tespit edildiğini, sigorta şirketine başvuru yapıldığını, ancak süresinde başvuruya cevap verilmediğini, Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru yapıldığını, Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından ….E. …, K-… Sayılı kararı ile “24.896,88-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 1.516,68-TL geçici bakıcı gideri tazminatı olmak üzere toplamda 26.412,56-TL tazminatın 27.09.2019 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte Sigorta Şirketinden tahsiline” karar verildiğini, ancak sigorta şirketi tarafından işbu karara karşı İtiraz Hakem Heyetine başvuru yapıldığını, yapılan başvuru sonucunda İtiraz Hakem heyeti tarafından … Sayılı kararı ile Sigorta şirketinin başvurusunun kısmen kabulüne karar verilerek, 24.896,88-TL geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin kararı kaldırarak, 1.516,68-TL geçici bakıcı giderinin 07.09.2019 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte sigorta şirketinden alınarak müvekkiline verilmesine karar verildiğini, verilen kararın 6.3. bendi ile geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin talep bakımından başvuranın yetkili mahkemede dava açmakta muhtariyetine karar verildiğini, müvekkilinin geçirdiği trafik kazası sebebiyle 3 (üç) aylık geçici iş göremezlik ve 3 (üç) ay boyunca yoksun kaldığı prim ücreti için fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00- TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacı müvekkile verilmesine, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 11/08/2021 tarihli dilekçesi ile özetle; davalı … ve davalı … Şirketi açısından davadan feragat ettiklerini, işbu davalılar bakımından herhangi bir vekalet ücreti, masraf ve harç talepleri olmadığını, diğer davalı taraf … Anonim Şirketi bakımından davanın devam ettiğini beyan etmiştir.
Davacı vekili ön inceleme duruşmasında ise; dava dilekçesindeki prim ücreti taleplerinden de vazgeçtiklerini, sadece geçici iş göremezlik tazminat talebi yönünden davaya devam edilmesini talep ettiklerini beyan etmiştir.
CEVAP :
Davalılar … ve … A.Ş. vekili cevap dilekçesi ile özetle; müvekkiller aleyhine açılmış işbu davada, 27/09/2019 tarihinde müvekkili şirket adına kayıtlı … plakalı müvekkili … sevk ve idaresindeki aracın davacı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpışması sonucu yaşanan zararın tazmini amacıyla açılan davada, müvekkilleri yönünden dava şartları yerine getirilmediğini ve müvekkili … ile davacının uzlaşmasına istinaden davacının …’dan maddi ve manevi tazminat talebi olmadığını belirtmesine rağmen işbu haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın açıldığını, müvekkilleri yönünden arabuluculuğun yerine getirilmediğini, arabuluculuğun dava şartı olduğunu, müvekkili … ile davacı arasında işbu dava konusu olaya ilişkin uzlaşma sağlanmış olup davacının, bu olaya ilişkin tazminat talebi olmadığını belirttiğini, uzlaşma sağlandığı için savcılık tarafından kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiğini, müvekkilleri yönünden işbu davanın öncelikle usulden, mahkemenin aksi kanatte olması halinde esastan reddi gerektiğini, davacı taraf uzlaşmada maddi ve manevi borcun miktarını belirlemiş ve müvekkilinin de bu miktarı ödediğine göre ifa sebebiyle borç sona erdiğini, diğer müvekkili şirket için ise dava şartı olan arabuluculuk başvurusu yapılmadığını, işbu nedenle müvekkilleri yönünden davanın reddi gerektiğini, tüm bu nedenlerle arabuluculuk şartı sağlanmadığından davanın müvekkilleri yönünden usulden reddine, taleplerinin reddedilmesi ve esasa girilmesi halinde davanın müvekkilleri yönünden esastan reddine, vekalet ücreti dahil olmak üzere tüm yargılama giderinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … Aş vekili cevap dilekçesi ile özetle; davacının arabuluculuk başvurusunun prim ücreti talebini kapsamadığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limiti dâhilinde olduğunu, dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın, müvekkili şirkete, 07/08/2019 –2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … poliçe numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında olmak üzere, ölüm/sakatlık halinde azami 388.483,32-TL ile sınırlı olduğunu, teminat limitini bildirmelerinin davayı kabul anlamında olmadığını, sigortacının sorumluluğunun, sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, işbu dava konusu kazanın oluşunda sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, sigortalı aracın sürücüsünün kusuru yoksa işletene ve dolayısıyla sigortacıya düşen bir sorumluluğun da olmadığını, davacının kaza esnasında emniyet kemeri takılı olmadığını, bu sebeple de müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı hususunun da araştırılması ve neticeten tazminattan %20 indirim yapılması gerektiğini, davacıya sgk tarafından yapılan 12.544,00-TL geçici iş göremezlik ödemesi olduğunu, 16.07.2021 tarihli SGK müzekkere cevabında da görüleceği üzere SGK tarafından davacıya kazadan kaynaklı olarak toplam 12.544,00-TL ödeme yapıldığını, bu ödemelerin olası geçici iş göremezlik hesabı yapılırken tazminattan tenzil edilmesi gerektiğini, davacının, maaşını almayı sürdürdüğünden geçici iş göremezlik zararı oluşmadığını, zmss genel şartlarına göre “geçici iş göremezlik zararı” poliçe teminatı kapsamında olmadığını, davacının pasif dönemde olduğundan geçici işgöremezlik zararı oluşmadığını, mahkeme aksi kanaatte ise davacı kazadan sonra maaşını almaya devam ettiğinden yine geçici iş göremezlik zararı oluşmadığını, bu sebeple davacının geçici iş göremezlik talebinin reddi gerektiğini, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Sigorta poliçesi, sigorta evrakları, SGK kayıtları, Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı … Soruşturma sayılı dosyası, tedavi evrakları, sosyal ve ekonomik durum araştırmaları, bilirkişi raporu,
Bilirkişi 08/11/2021 tarihli raporu ile özetle; Davalı araç sürücüsü …’ın KTK 84. Maddesi ve 57. Maddesi gereği kavşaklara geçiş önceliğine uymaması sebebiyle asli kusurlu kabul edilerek meydana gelen trafik kazasında … plakalı aracın sürücüsü davalı …’ın %75 (Yüzde Yetmiş Beş) oranında kusurlu olduğunu, … plakalı aracın sürücüsü davacı …’in ise 2918 sayılı KTK 52. Maddesi gereğince önleyici tedbir eksikliği nedeniyle meydana gelen trafik kazasının oluşumuna katkıda bulunduğu kanaatiyle %25 (Yüzde Yirmi beş) oranında kusurlu olduğunu bildirmiştir.
Aktüer bilirkişi 18/03/2022 tarihli raporu ile özetle; davacı …’in 27.09.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle sürekli işgücü kaybına uğramadığını, geçici işgücü kaybına uğradığı 3 aylık dönemde ise gelirlerinde herhangi bir azalma olmadığı tespit edildiğinden, bu yönde bir hesaplama yapılmadığını beyan etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, yaralamalı trafik kazası sonucu oluşan geçici iş göremezlik tazminat talebine ilişkindir.
2918 sayılı Kanun’un 91/1. maddesinde işletenlere, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu getirilmiştir. Bu sigorta türünde sigortalı işleten olup, sigortanın konusu sigortalının (işletenin) KTK’nın 85. maddesine göre sorumlu tutulduğu tazminatın kanun, genel şartlar ve poliçe limitleri dâhilinde sigortacı tarafından karşılanmasıdır. Sorumluluk sigortalarında sigortacının sorumluluğu iki temele dayanır. Birincisi hukuki sorumluluğa ilişkin kurallardır. Burada sigorta ettirenin (işletenin) meydana gelen zarardan hukuken sorumlu olup olmadığı belirlenir. Bu sorunun cevabı olumlu ise ikinci aşamada sorumluluk sigortacısının sigorta hukuku kuralları çerçevesinde bu sorumluluğu temin etmiş olup olmadığına bakılır. Eğer temin etmişse hangi oranda temin ettiği, ödeme yapmaktan kaçınmasını gerektiren bir sebebin var olup olmadığı araştırılarak sonuca varılır.
Hukuk usulünde açılmış bir davadan herhangi bir ifa olmaksızın feragat esas haktan vazgeçme sonucunu doğurur. Feragat ile uyuşmazlık sona erer. İrade sakatlıkları dışında feragatten rücû edilemez. Feragat kesin hükmün sonuçlarını doğurur. Feragat eden davacı yargılama giderlerine mahkûm olur. Uyuşmazlığa konu olayda davacının davadan davalılar … ve … A.Ş sigortalının (işletenin) aracının işletilmesinden doğan zararla ilgili talep ve dava haklarından ve araç sürücüsü olan davalı …’a yönelik kısmi feragat etmiş olması nedeniyle işletenin ve araç sürücüsünün hukuken sorumlu tutulması imkânı kalmamıştır. Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır. Davadan davalılar … ve … A.Ş yönünden feragat edildiğinden ve feragat beyanı davayı sona erdiren usuli işlemlerden olduğundan davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davalı Sigorta şirketi yönünden yapılan değerlendirmede ise nasıl ki, alacaklının asıl borçluya karşı hakkından feragat ettiğinde müteselsil kefilden alacağını talep etmesi mümkün değilse, yukarıdaki açıklamalar ışığında işletenin hukuken sorumlu olmadığı bir olay nedeniyle onun sorumluluğunu temin eden sigortacının sorumlu tutulması da mümkün olmadığından davalı sigorta şirketi yönünden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı … AŞ’nin kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunun AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
5-Davalılar … ve … A.Ş.nin kendisini vekil ile temsil ettirdikleri ve bu davalılar yönünden davanın feragat nedeni ile reddine karar verildiği anlaşılmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara ödenmesine,
6-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 19/04/2022

Katip Hakim
e-imzalıdır. e-imzalıdır.