Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/500 E. 2023/78 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/500 Esas – 2023/78
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2021/500 Esas
KARAR NO : 2023/78

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/06/2021
KARAR TARİHİ: 24/01/2023
K. YAZIM TARİHİ: 16/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;müvekkilinin 30.10.2019 günü yayalara mahsus yolda yürümekte iken davalı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araca ile müvekkiline çarparak yaralanmasına sebep olduğunu, kazanın oluşumunda müvekkilinin kusuru bulunmadığını, davalının kusuru ile kazanın meydana geldiğini, davalının maliki ve sürücüsü olduğu … plaka sayılı aracın davalı … Şirketince sigortalı bulunduğunu, sigorta şirketinin limitler dahilinde tazminattan ve tedavi giderlerinden sorumlu olduğunu, ZMMS poliçesini temin eden davalı sigorta şirketine 19.12.2019 tarihinde müracaat edilerek sigorta kapsamında tazminat isteminde bulunulduğunu, ancak, sigorta şirketinin yasal süresi içerisinde iş bu başvuruya olumlu cevap vermediğini, arabuluculuk görüşmelerinin de olumsuz sonuçlandığını, kaza nedeniyle müvekkilinin tedavisinin halen devam ettiğini, davacının kendi bakım ve ihtiyacını gidermekten aciz olduğunu, yatalak hale geldiğini, gündelik yaşamını sürdürmesinde bakıcı yardımına muhtaç hale geldiğini, ağır ameliyatlar geçirdiğini, durumu sebebiyle büyük elem ve ızdıraplar çektiğini, kalıcı maluliyeti nedeni ile ruhsal çöküntü yaşadığını, ekonomik geleceğinin tehlikeye girdiğini, tüm bu sebeplerle fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla; 100,00-TL. tedavi giderinin, 1.000,00-TL. iş gücü kaybı nedeniyle maddi tazminatın, 1.000,00-TL. ekonomik geleceğin sarsılması nedeniyle maddi tazminatın,1.000,00-TL. bakıcı gideri olmak üzere 3.100,00 TL maddi tazminatın ve 250.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 30/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline(sigorta şirketi yönünden poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere) karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile özetle; Fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davayı 109.418,69.TL. maddi tazminat yönünden ıslah ettiklerini, daha önce talep edilen 3.100,00.TL. ile birlikte toplam 112.518,69.TL maddi tazminatın, haksız fiil tarihi olan 30.10.2019’dan itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline, talep edilen 250.000,00.TL.manevi tazminatın davalılardan sadece …’dan 30.10.2019 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalılara yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
Davacı vekili 28/12/2022 tarihli beyan dilekçesi ile özetle; Tedavi Giderleri (Yol Gideri) 700,40 TL., İş Gücü Kaybı (Geçici İş Görememezlik ): 4.596,47 TL., Ekonomik Geleceğin Sarsılması (Sürekli İş Görememezlik): 105.221,82 TL., Bakıcı Gideri: 1.000,00 TL. Manevi Tazminat: 250,000,00 TL olmak üzere toplam 111.518,69 TL. Maddi ve 250.000,00 TL. Manevi tazminatın, haksız fiilin işlendiği 30.10.2019 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiş, 24/01/2023 tarihli duruşmada ise sundukları 28/12/2022 tarihli dilekçede 1.000,00 TL dava dilekçesi ile talep ettikleri sürekli iş göremezlik tazminat talebini 105.221,82 TL arttırarak bilirkişi raporunda belirtildiği üzere 106.221,82 TL olarak talep ettiklerini, sona yazarken sehven 105… olarak kaldığını beyan etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Şirketi vekili cevap dilekçesi ile özetle; söz konusu davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, dava da “Yetkili Mahkeme”, müvekkil sigorta şirketinin yerleşim yeri … olması sebebiyle HMK madde 6/1 gereği; … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davanın yetki yönünden reddine ve dosyanın yetkili … Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, davacının, başvuru şartını yerine getirmeksizin iş bu davayı ikame ettiğinden haksız davanın usulden reddi gerektiğini, davacı tarafa başvuru eksikliğini tamamlanması için 03.01.2019 tarihli müzekkere ile söz konusu eksikliğin tamamlanması talebinde bulunulmasına rağmen davacının söz konusu eksikliği tamamlamak yerine iş bu başvuruyu ikame ettiğini, davacıların bu davayı açmakla hukuken korunmaya değer güncel bir yararın bulunmadığını, davadan önce ve sonra Trafik Sigortası Genel Şartlarında belirtilen belge ve bilgileri ibraz edilmediğinden bir başvurudan söz edilemeyeceğini, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddedilmesi gerektiğini, maddi giderler için geçerli olan teminat her halükarda verilecek bir teminat olmayıp KZMSS sigortası kapsamında müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında olduğunu kazaya davacının asli ve tam kusurunun sebep olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün başvuranın malul kalmasında herhangi bir kusur bulunmadığından iş bu davanın reddi gerektiğini, geçici iş görmezlik tazminatı, geçici bakıcı ve tedavi gideri trafik poliçesi teminatı dışında olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin manevi tazminata ilişkin bir sorumluluğu bulunmadığını, müvekkili yönünden manevi tazminat talebinin reddi gerektiğini, müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini, her durumda faiz taleplerinin yerinde olmadığını, müvekkili şirketin temerrüde düşmediği dikkate alındığında, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, tüm bu nedenlerle yetkisiz mahkemede açılan işbu davanın yetkili … Mahkemelerine gönderilmesini, Trafik Kanunu ve Trafik Sigortası Genel Şartları düzenlemelerindeki yükümlülükler yerine getirilmeden iş bu dava ikame edildiğinden, HMK 115 maddesi gereği dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddini, sigortalı araç sürücüsünün başvuranın malul kalmasında herhangi bir kusur bulunmadığından iş bu davanın reddini, geçici iş göremezlik tazminatı, geçici bakıcı ve tedavi giderine ilişkin taleplerin reddini, davacının müvekkili şirket aleyhine yöneltmiş olduğu manevi tazminat istemlerinin, mevzuata ve Yargıtay kararlarına istinaden reddedilmesini, davacının faize ilişkin taleplerinin reddini, müvekkil şirketin yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasını, fazlaya dair taleplerin reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile özetle; kazanın meydana gelmesinde sürücü …’un herhangi bir kusuru ve ihmali bulunmadığını, kaza günü de yanında küçük çocuğu olduğu halde aniden önüne çıkan davacıya çarpmamak için etkili fren tedbirine başvurmuş ise de kazayı önleyemediğini, kaza tespit tutanağında da görüleceği gibi kaza mahallinin hemen bitişiğinde üst geçit bulunduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını, davacının tedavi giderlerini harici bilgilerine göre SGK karşıladığını, ayrıca bakıcı giderleri olduğuna dair de dosyada herhangi bir delil olmadığından talep etmiş oldukları kalemlerin taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, davacının manevi tazminat miktarı fahiş olup karşı tarafta sebepsiz zenginleşmeye neden olacağını, tüm bu nedenlerle davacı tarafın açmış bulunduğu maddi manevi tazminat talepli davalarının reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Sigorta poliçesi, hasar dosyası, tedavi evrakları, trafik kazası tespit tutanağı, Ankara Batı C.Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası, Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin …(…) esas sayılı dosyası, sosyal ve ekonomik durum araştırmaları, SGK kayıtları, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının raporları, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporu, aktüer bilirkişi raporu, doktor bilirkişi raporu, tanık beyanları ile tüm dosya kapsamı.
… Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 27/08/2021 tarihli raporunda özetle; davacı …’nın 30/010/2019 tarihli yaralanması neticesinde;Vücut genel çalışma gücünden %36,2 (yüzdeotuzaltıvirgüliki) oranında kaybettiği, 9 (dokuz) ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı,1(bir) ay süre ile bakıcı ihtiyacı olduğu bildirilmiştir.
… Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 17/02/2021 tarihli raporunda özetle; davacı …’nın 30/010/2019 tarihli yaralanması neticesinde; Erişkinler için Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik esas alındığında engellilik oranının %35 (Yüzdeotuzbeş) olduğu, 9 (dokuz) ay süre ile iş göremez kaldığı, 1 (bir) ay süre ile başkasının yardımına ihtiyacı duyduğu, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği’nin 12, Maddesine (03.08.2013-28727 sayılı resmi gazete) göre devamlı surette başka birinin bakımına muhtaç olmadığı bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 30/12/2021 tarihli raporunda özetle; olayın meydana gelmesinde davalı sürücü …’ın % 25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’nın % 75 (yüzde yetmişbeş) oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Aktüer bilirkişi 28/07/2022 tarihli raporu ile özetle, Sigorta poliçesinin kaza tarihini kapsadığı ve sakatlanma halinde şahıs başına azami teminat limitinin 390.000,00-TL. sı olduğu, davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihi konusundaki hukuki değerlendirmenin Mahkemenin takdirine ait olduğu, davacı …’nın trafik kazası sonucu uğradığı, Geçici İş Göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının, 4.596,47-TL., Sürekli iş Göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının 106.221,82-TL, Bakıcı Gideri; nedeni ile oluşan maddi zararının ise , 639,60-TL. olduğu, davacı tarafın tedavi giderine ilişkin alacak talebinin, davacının yaralanma şekli ve iyileşme Sürecine göre doktor bilirkişi tarafından değerlendirilmesi gerektiği bildirilmiştir.
Doktor bilirkişi 10/10/2022 havale tarihli raporu ile özetle; …’nın dava konusu trafik kazası sonrası hastanede görmüş olduğu tedavi ve tetkikler nedeni ile sağlık harcamasının kurumları olan SGK tarafından karşılandığı, …’nın dava konusu kaza sonrasında maluliyet hesaplanmasında; Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik esas alındığında; %35 (yüzdeotuzbeş) olduğu, 9 (dokuz) ay süre ile iş göremez halde kaldığı, bu süre zarfında 1 (bir) ay yardıma ihtiyacı olduğu, başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda kalmadığı, kişinin yapmış olduğu yol giderinin 1.700,4-TL olarak hesaplandığı bildirilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklı sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik, tedavi gideri (yol gideri ve sağlık harcalamaları) tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
30.10.2019 günü saat 06:20 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobil … Bulvarı yan yol üzerinde … istikametine seyri sırasında geldiği olay mahallinde aracı ile; gidiş istikametine göre yolun sağından yolun karşısına geçmek isteyen yaya …’ya çarpması sonucu yaralanmalı trafik kazasının meydana geldiği olay maddi vakıa olarak kabul edilmiştir. Kusur yönünden yapılan değerlendirmede; Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığına sunulan bilirkişi raporunda sürücü …’ın tali kusurlu olduğu, yaya …’nın asli kusurlu olduğu belirtilmiştir. Mahkememizce alınan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 30/12/2021 tarihli raporunda da Davalı sürücü … meskun mahal olay mahalli yol bölümü üzerinden seyri sırasında mahal şartlarını dikkate alarak müteyakkız seyretmesi, hızını görüşüne uygun ayarlaması gerekirken, seyrine göre yolun sağından seyir yoluna giren yayaya karşı etkin tedbirde gecikip aracının ön kısımları ile karşı yol bölümü üzerinde çarpması sonucu meydana gelen olayda tali kusurlu, Davacı yaya … olay mahalli yol bölümünde yolun karşısına geçmek için yola girmeden önce yol üzerinde seyir halinde olan araçların hızlarını ve mesafelerini dikkate alarak, geçişi için en uygun zamanı beklemesi gerekirken aksi hareketle kontolsüz bir şekilde yola girerek ilk geçiş hakkı bırakmadığı aracın ön kısımlarının çarpmasına maruz kalması sonucu meydana gelen kazada asli kusurlu kabul edildiği bu kapsamda raporlar arasında çelişki bulunmadığı davalı sürücü …’ın % 25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’nın % 75 (yüzde yetmişbeş) oranında kusurlu kabul edilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd). Bu kapsamda davacı, aracın ZMMS poliçesini düzenleyen davalı sigorta şirketinden ve davalı araç malikinden talepte bulunmuştur.
Davacı kaza tarihinde ev hanımı olup, kazanç getiren herhangi bir işte çalışmadığından (bu konuda davacı tarafın bir iddiası ile sunduğu somut neden ve delil bulunmadığından) ve bu yönden mahrum kalınan bir kazançtan bahsedilemeyeceğine göre davacı için geçici iş göremezlik tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Kaza tarihinde yürürlükte olan ve hükme esas alınan … Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 17/02/2021 tarihli raporu ile engellilik oranının %35 (Yüzdeotuzbeş) olduğu, 9 (dokuz) ay süre ile iş göremez kaldığı, 1 (bir) ay süre ile başkasının yardımına ihtiyacı duyduğu Maluliyet raporu doğrultusunda alınan ve hükme esas alınan aktüerya ve doktor bilirkişi raporu ile davacının %75 oranında kusuruna tekabül eden zararın; Sürekli iş Göremezlik nedeni ile oluşan 106.221,82-TL olduğu, 639,60-TL Bakıcı Gideri nedeni ile oluşan maddi zararı olduğu, tedavi gideri kapsamında değerlendirilen davacının yapmış olduğu yol gideri 1.700,4-TL olduğu davacının 700,40 TL talep ettiği anlaşılmıştır. Bu kapsamda tedavi gideri kapsamında taleple bağlı kalınarak 700,40 TL yol giderinin, 639,60-TL Bakıcı Gideri, 106.221,82-TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalı sigorta şirketi yönünden temerrüdün dava tarihinde oluştuğundan 29/06/2021 tarihinden itibaren, davalı … yönünden ise kaza tarihi itibariyle temerrüt oluştuğundan 30/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davacının manevi tazminat talebi yönünden değerlendirme yapmak gerekirse; Kişilik haklarının zedelenmesine dayalı manevi tazminat istemlerine ilişkin düzenleme 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 56. maddesinde ‘Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.’ şeklinde ifade edilmiştir. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre uygun tazminatın belirlenmesinde saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği, kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumu ve kusuru bulunup bulunmadığı ve varsa kusur derecesi, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesi, ekonomik ve sosyal durumu, tarafların sıfatı, işgal ettikleri makam ve diğer sosyal ve ekonomik durumları, ülkenin ekonomik koşulları, olayın ağırlığı gibi hususların değerlendirilmesi gerekmektedir. İş bu dosya bakımından değerlendirme yapıldığında davacının yaralanması nedeniyle üzüntü ve acı çektiği düşünülerek manevi tazminat talebine hak kazandığı tarafların kusur oranları, dosya kapsamında yapılan ekonomik sosyal durum araştırmaları, paranın günümüz şartlarında alım gücü nazara alınarak davalı sigorta şirketinin ZMSS poliçesi kapsamında manevi tazminat klozu bulunmadığından sorumluluğu bulunmadığından davalı sigorta şirketi yönünden manevi tazminat talebinin reddine, Davalı … yönünden 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat talebi yönünden davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE,
106.221,82 TL sürekli iş göremezlik, 639,60 TL bakıcı gideri tazminatı, 700,40 TL tedavi gideri tazminat talebinin davalı sigorta şirketi yönünden, 29/06/2021 tarihinden itibaren davalı … yönünden ise kaza tarihi olan 30/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2-Manevi tazminat talebi yönünden davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE,
Davalı sigorta şirketi yönünden manevi tazminat talebinin REDDİNE,
Davalı … yönünden 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Maddi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 7.347,55 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.956,12 TL harç ile 374,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 4.017,43 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.129,49 TL’nin davanın kabul-red oranına göre hesaplanıp belirlenen 1.079,73 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına, kalan 49,76 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
b-Davacı tarafından yatırılan 2.956,12 TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı, 374,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.397,92 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
c-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT gereğince hesap edilen 17.134,27 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
d-Davalıların kendisini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle; reddedilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT gereğince hesap edilen 4.956,87 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
4-Manevi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 1.366,20 TL karar ve ilam harcının peşin olarak alındığı anlaşıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı tarafından yatırılan 1.366,20 TL peşin harcın davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
b-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davalı …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine,
c-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalı …’ın kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 maddesi gereğince hesap edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a ödenmesine,
d-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalı … A.Ş.’nin kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … A.Ş.’ye ödenmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 415,20 TL tebligat ve posta gideri ile 1.700,00 TL bilirkişi ücreti ve 730,30 TL ATK fatura gideri olmak üzere toplam 2.845,50 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 1.001,26 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, davalı sigorta şirketinin yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.24/01/2023

Katip Hakim
E-imzalıdır. E-imzalıdır.