Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/497 E. 2022/441 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/497 Esas – 2022/441
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/497 Esas
KARAR NO : 2022/441
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/06/2021
KARAR TARİHİ: 17/05/2022
K. YAZIM TARİHİ: 27/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;
Davalı … Şti.’nin davacıdan muhtelif tarihlerde toplam 8 adet fatura karşılığında gıda ürünleri satın aldığını, söz konusu ürünlerin davalıya teslim edildiğini ancak düzenlenen faturalara konu borca ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine davalı hakkında Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasıyla faturaya dayalı olarak toplamı(‘faiz dahil) 7.180,02- TL’nin tahsili amacıyla genel haciz yoluyla takip yapıldığını, davalı tarafça iş bu takibe 25/03/2021 tarihinde borca ve tüm ferilerine itiraz ederek haksız bir şekilde takibin durduğunu, davalının iyi niyetli davranmadığını, borcunu ödemeyerek davacıyı zarara uğrattığını, almış olduğu malların bedelini ödemediğinden ve davacıyı zarara uğrattığından, yapmış olduğu itirazın iptalini ve %20 icra inkar tazminatını talep etmek hususu hasıl olduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin de olumsuz sonuçlandığını, tüm bu nedenlerle, borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiziyle ödemesine ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davaya konu faturaların davalıya tebliğ edilmediğini faturaların tebliğ edilmemesi nedeniyle herhangi muacceliyetten söz edilemeyeceğini, dava konusu faturaya ilişkin alacağını talep eden davacının, müvekkili ile aralarında temel borç ilişkisini ispatlaması gerektiğini, kötü niyetli olarak takibe konan faturaların ifaya ilişkin olup, davacı tarafından dosyaya temel borç ilişkisini ispata yarar nitelikte bir delil sunulmadığını, cari hesap kayıtları incelendiğinde davacı tarafından sunulan faturaların hepsinin müvekkiline tebliğ edilmediğini, tebliğ edilenlerin kayıt altına alınarak ödemesinin gerçekleştirildiğini, davacının haksız ve hukuka aykırı olarak mükerrer tahsilat talep ettiğini davacı ile davalı arasında yıllardır ticari ilişki bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte faturaların zamanaşımına uğradığını, davalının davacıya hiçbir borcu bulunmadığını, davacının, müvekkili ile yıllarca ticari ilişkide bulunduğunu, davacının kötü niyetli olarak, alacağı doğmamasına ve müvekkiline bildirimi yapılan tüm borçlarını bugüne kadar eksiksiz ödemesine rağmen haksız olarak icra takibi başlatmış olmasının kötü niyetli olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın reddi ile, haksız olarak başlatılan icra takibi nedeniyle davacı aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğü … Esas sayılı takip dosyası, tarafların ticari defter ve kayıtları, BA-BS formları, vergi kayıtları, bilirkişi raporu, yemin, tarafların ve davalı şirket temsilcisi beyanı ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi 02/12/2021 tarihli raporu ile özetle; 23.03.2021 takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 1.114,51 TL alacaklı bulunduğu, davacının söz konusu tutarı takip tarihinden tahsil tarihine kadar geçen sürede yasal faiz oranları üzerinden işleyecek faiz tutarı ile birlikte talep edebileceği, icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıları temerrüde düşürdüğüne ilişkin herhangi ihtarname ya da iadeli taahhütlü mektuba rastlanmadığından işlemiş faiz talebinin yersiz olduğu bildirilmiş, 21/03/2022 tarihli ek raporu ile de özetle kök raporda değiştirecek bir hususa rastlanmadığı bildirilmiştir.
Davalı şirket temsilcisi yemin duruşmasında özetle; “Yemin metninde belirtilen söz konusu faturalara ilişkin, faturaların altına ne benim ne şirketimin imzası yoktur. Bu kapsamda faturalardan kaynaklı malı teslim almadım. İcra takibine konu …’in ticari defterinde yer almasına rağmen şirketimiz defter ve kayıtlarında yer almayan, şirketimiz personelince kaşe ve imzası bulunmayan 19.01.2016 tarihli, 08.01.2018 tarihli, 24.10.2017 tarihli, 06.02.2017 tarihli ve 07.02.2017 tarihli faturalara yönelik, iş bu faturalardan kaynaklı malları teslim almadım, tarafıma yahut şirket yetkililerine iş bu fatura borçlarının ödenmesi hakkında yazılı ve sözlü ihtarda bulunulmamıştır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
GEREKÇE :
Dava, faturadan kaynaklı alacağın bulunduğu iddiasıyla başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık: Faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olması ve faturaya itiraz edilmemiş olmasının tek başına akdi ilişkiyi kanıtlayıp kanıtlayamayacağı, akdi ilişkinin varlığının yazılı delille ispatının zorunlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Bir satım ilişkisinde davacı taraf sattığı malın miktarını ve alıcıya teslimini, davalı taraf ise yaptığı ödemeleri usulüne uygun bir şekilde ispat etmek zorundadır.
Eldeki davada, davalı malın kendisine teslim edildiğini ve borcu inkâr etmektedir. Hâl böyle olunca, sözleşmesel ilişkiyi, malların alıcı olan davalıya teslim edildiğini ve faturanın da bu akdi ilişki nedeni ile düzenlendiğini ispat yükü davacı tarafa aittir. Davacı bu iddiasını, uyuşmazlığın miktarına göre, 6100 sayılı HMK’nın 200. Maddesi uyarınca yazılı delille kanıtlamalıdır. fatura düzenlenmesi ve dayanağı kanıtlanamayan bu faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olması ve faturaya itiraz edilmemiş olması tek başına akdi ilişkinin kanıtı olamaz. Bilirkişi incelemesi neticesinde davacının kayıtlarında yer almasına rağmen davalının kayıtlarında yer almayan ve teslim edilmediği iddiasıyla davalının kabulüne girmeyen 5 adet faturaya konu malların davalıya teslim edildiğinin davacı yanca ispatı gerekmektedir. Açıklanan bu nedenlerle mahkemece; davacının yemin deliline de dayandığı dikkate alınarak, davacıya karşı tarafa yönelik olarak yemin teklif etme hakkı hatırlatıldığı bu kapsamda Davalı şirket temsilcisi yemin duruşmasında özetle; “Yemin metninde belirtilen söz konusu faturalara ilişkin, faturaların altına ne benim ne şirketimin imzası yoktur. Bu kapsamda faturalardan kaynaklı malı teslim almadım. İcra takibine konu …’in ticari defterinde yer almasına rağmen şirketimiz defter ve kayıtlarında yer almayan, şirketimiz personelince kaşe ve imzası bulunmayan 19.01.2016 tarihli, 08.01.2018 tarihli, 24.10.2017 tarihli, 06.02.2017 tarihli ve 07.02.2017 tarihli faturalara yönelik, iş bu faturalardan kaynaklı malları teslim almadım, tarafıma yahut şirket yetkililerine iş bu fatura borçlarının ödenmesi hakkında yazılı ve sözlü ihtarda bulunulmamıştır.” şeklindeki beyanı nazara alınarak 19.01.2016 tarihli, 08.01.2018 tarihli, 24.10.2017 tarihli, 06.02.2017 tarihli ve 07.02.2017 tarihli faturalara yönelik davacı akdi ilişkiyi ispatlayamadığından kayıtlı olmayan toplam fatura bedeli üzerinden 4.157,05 TL’lik kısım yönünden davacı teslim olgusunu ispatlayamadığından bu kısım yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Davalının ve davacının kayıtlarında yer alan ve takip konusu yapılan faturaların karşılığında 1.114,51 TL kısmının taraf defterlerinde kayıtlı olduğu nazara alınarak takibe konu 1.114,51 TL’lik kısım yönünden alacağa ilişkin faturaların taraf defterlerinde kayıtlı olması sebebiyle malların tesliminin kanıtlandığının kabulü gerektiği, davalının ise ödemeyi yazılı delille kanıtlayamadığı gibi yemin deliline de dayanmamıştır. İş bu kapsamda yapılan değerlendirme ile taraf defterlerinde kayıtlı olan 1.114,51 TL’lik asıl alacak üzerinden Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibe davalı itirazının iptaline karar verilmiştir. İcra takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizine hükmedilmesi TBK’nın 117.maddesi koşullarına bağlı olup icra takip tarihinden önce davalıya temerrüt ihtarı gönderilmesi gerekir. Taraflar arasında da ödeme günü kararlaştırılmadığı gibi davalıyı temerrüte düşürmek için ihtar gönderildiği de iddia ve ispat olunmadığından davacı alacaklı icra takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizi talebinde bulunamayacağından takip tarihinden önce işletilen faiz talebi reddedilmiştir. Davacı ve davalı ticari defterinde kayıtlı bulunan takibe konu 1.114,51 TL’lik kısım yönünden takibin devamına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, 1.114,51 TL asıl alacak üzerinden Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibe davalı itirazının iptali ile takibin devamına,
Fazlaya dair istemin reddine,
2-1.114,51 TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine,
4-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 122,62 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırıldığı anlaşılan 41,92 TL karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
5-Zorunlu arabuluculuk kapsamında, Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00TL’nin kabul oranına göre hesaplanan 204,90 TL’sinin davalıdan, 1.115,10 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 148,50 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından sarf edilen 85,30TL tebligat ve posta gideri ile 600,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 685,30 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 106,38 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
8-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 1.114,51 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
9-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
10-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı temsilcisinin ve davalı şirket vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.17/05/2022

Katip Hakim
e-imzalıdır. e-imzalıdır.