Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/466 E. 2023/92 K. 25.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/466 Esas – 2023/92
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/466
KARAR NO : 2023/92

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :

DAVA : Tapu İptali Ve Tescil
DAVA TARİHİ : 16/06/2021
KARAR TARİHİ: 25/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/02/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili kooperatifin … İli, … İlçesi, … Mahallesi … Ada … Parselde bulunan arsası (doğrusu …) üzerine ortakları için konut inşa ettiğini, … Blok … Kat … numaralı daireyi verdiği …’ın kooperatif ortaklığından çıkarılması nedeniyle ortaklık ilişkisinin son bulduğunu, ortaklığın son bulması nedeniyle …’ın kooperatiften aldığı daireyi iade etmesi gerektiğini, davalının diğer davalı … T.A.Ş.’ne taşınmazı ipotek olarak verdiğini, davalı banka ipotek bedelini ödememesi üzerine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını ve takip neticesinde cebri icra yoluyla taşınmazı piyasa değerinin çok altında bir bedelle satın aldığını, davalı bankanın taşınmazın ortaklık ilişkisinden kaynaklı olduğunu ve üzerine ipotek konulduğu sırada henüz kat mülkiyetine geçilmediğini bildiğini, davalı lehine kurulan ipoteğin ve davalı adına yapılan tapu tescil işleminin yasaya aykırı ve yolsuz olduğundan tespiti gerektiğini belirterek, davalı … ile kooperatif arasındaki ilişkinin ortaklık ilişkisi olduğu ve sona erdiğinin tespitini, ortaklık ilişkisinin son bulması nedeniyle davalı …’ın kooperatiften aldığı … İli, … İlçesi, … Mahallesi … Ada … Parselde bulunan … Blok … Kat … numaralı dairenin kooperatife iadesine karar verilmesini, davalı lehine kurulan ipoteğin ve davalı adına yapılan tapu tescil işleminin yasaya aykırı ve yolsuz olduğunun tespiti ile … T.A.Ş. lehine kurulan ipoteğin ve cebri icra yoluyla tapılan satış ve tapu tescil işleminin iptali ile müvekkili kooperatif adına tescilini talep ve dava etmiştir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … Şubesi ile davacı … Kooperatifi arasında 08/03/2010 tarihinde “Kooperatiften Konut Kredisi Protokolü”imzalandığını, söz konusu protokol gereğince diğer davalı …’a 01/07/2010 tarihinde 67.500,00 TL tutarında (120 taksitli) kredi kullandırılarak kredi teminatı olarak taşınmaz üzerine aynı tarihte ipotek konulduğunu, 14/05/2015 tarihinde gönderilen ihtara rağmen ödeme yapılmaması üzerine Ankara … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, Ankara Batı … İcra Müdürlüğünün … Tal. numaralı dosyasında bulunan 28/04/2015 tarihli “Kıymet Takdiri Raporu”nda taşınmazın değerinin 130.000,00TL olarak belirlendiğini, icraen yapılan satış neticesinde 30/09/2015 günlü ihalede taşınmazın 70.100,00TL bedelle alacağa mahsuben müvekkili banka tarafından satın alındığını ve 02/11/2015 tarihinde banka adına tapuya tescil edildiğini, 31/03/2021 tarihli kooperatif yazısı ile diğer davalı …’ın 102.874,05TL aidat ve 137.362,69TL gecikme cezasının banka tarafından ödenmesinin istendiğini, daha sonra Yenimahalle … Noterliği’nden gönderilen 12/04/2021 günlü … sayılı ihtarname ile …’dan devralınan daireye ait 102.874,05 TL aidat ve 137.362,69 TL gecikme cezasının 10 gün içerisinde ödenmesinin istendiğini, Beyoğlu … Noterliği’nden gönderilen 22/04/2021 günlü … yevmiye sayılı cevabi ihtarname ile borcun içeriği ile tapu tescil tarihi olan 02/11/2015 tarihinden sonraki aidat, altyapı, ortak giderlerin açık bir şekilde gönderilmesinin istendiğini, daha sonra bu davanın açıldığını, ipotek, satış ve tescil işlemlerinin usule ve mevzuata uygun olduğunu, taşınmazın 02/11/2015 tarihinde tescil edilmesine rağmen diğer davalının 13/07/2017 tarihinde ihraç edildiğini, ihraç prosedürü açıklanmadığından, ihracın hukuken geçerli olup olmadığının araştırılması gerektiğini, anasözleşmenin 15. maddesine uygun surette hesaplaşılıp hesaplaşılmadığının belli olmadığını, ayrıca ortaklıktan çıkarılma haline ferdileştirilen tapunun kooperatife iade edileceğine dair bir düzenleme bulunmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER :Davacı kooperatifin ticaret sicil özeti, tapu kayıtları, Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, Çevre ve Şehircilik İl Müdürülüğü kayıtları, 10/08/2022 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, kooperatif üyeliğinin sonlanması nedeniyle tapu iptali ve tescil talebi ile ipoteğin fekki istemine ilişkindir.
Davalı, kooperatif yönetim kurulunun 04/05/2005 günlü … sayılı kararı ile (Ankara … Noterliği’nce 28/01/2004 gün ve … yevmiye ile tasdikli karar defterinde bulunan) kooperatif ortaklığına alınarak kendisine … ortaklık numarası verilmiş ve ortaklar defterinin (Yenimahalle … Noterliği’nce 18/02/2005 gün ve … yevmiye ile tasdikli ortaklar defteri) kaydı yapılmıştır.
Yenimahalle … Noterliği’nin 31/05/2010 günlü … yevmiye sayılı “Düzenleme Şeklinde Kooperatif Kur’a Çekilişi Tespit Tutanağı”na göre, davalıya … Blok … Kat … numaralı daire isabet etmiştir. … Kaymakamlığı “Tapu Müdürlüğü” kayıtlarına göre konutun; 29/03/2010 günlü … yevmiye sayılı kat irtifak tesis işlemi ile davacı kooperatif adına, 28/06/2010 günlü … yevmiye sayılı ferdileşme işlemi ile davalı … adına, 02/11/2015 günlü … yevmiye sayılı satış işlemi ile … T.A.Ş. adına kaydedildiği görülmüştür.
Kooperatif yönetim kurulunun 13/07/2017 günlü … sayılı kararının incelenmesinden de; … numaralı ortak …’ın, ödemelerini tüm uyarılara rağmen yapmaması nedeniyle ortaklıktan çıkarıldığı anlaşılmış, davalı ile birlikte, kararda adları geçen ortakların kendileriyle özgülenen daireleri teslim etmemeleri nedeniyle 07/05/2021 günlü … sayılı karar ile konunun yargıya intikal ettirilmesine karar verilmiştir.
K.K. sistematiği içerisinde ortak, ortağı bulunduğu kooperatif ile ilişki içerisinde bulunması, genel kurul toplantılarına katılması ve parasal yükümlülüklerini yerine getirmesi gerekmektedir. KK.’nun 16 ıncı maddesinin 3 üncü fıkrasında “..Çıkarılma kararı gerekçeli
e-imza e-imza e-imza e-imza

olarak tutanağa geçirileceği gibi, ortaklar defterine de yazılır. Kararın onaylı örneği, çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere, on gün içinde notere tevdi edilir. Bu ortak tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde itiraz davası açabilir. Tebliğ edilen karar, yönetim kurulunca verilmiş ise ortak, üç aylık süre içinde genel kurula da itiraz edebilir. Bu itiraz, ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere, yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılır. Genel kurula itiraz edildiği takdirde, yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine itiraz davası açılamaz. İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası hakkı saklıdır..” şeklinde düzenlenmiştir.
Davalı, biriken aidat borçlarını ödememesi üzerine, birinci ve ikinci ihtarnamelerin düzenlenmesini müteakip, kooperatif yönetim kurulunun 13/07/2017 günlü … sayılı kararı ile kooperatif ortaklığından çıkarılmış, 28/05/2018 günlü yazı ile duyurulmuştur. Çıkarma kararı … Mahallesi … Sokak No.: … …/… adresine gönderilmiş, gönderi geri dönmüştür. KK., anasözleşme ve Yargıtay ilamları gereği, çıkarma kararının ihraç edilen ortağa tebliği zorunludur. Tebliğin zorunluluğu, dava açma süresinin esastan incelenip incelenemeyeceğini belirleyeceğinden yasal bir gerekliliktir. Hatta çıkarma kararı genel kurulca verilmiş ve ortak da bu toplantıya katılmış bulunsa bile çıkarma kararı ortağa tebliğ edilmelidir.
Diğer yandan, davacı kooperatif tarafından alınan ihraç kararının ve ihraca esas teşkil eden ihtarnamelerin kooperatif ortaklık defterinde bildirilen adrese yapılması gerekmektedir (Yargıtay 11.HD. 18.10.2004 tarih, E.: 2004/811, K.: 2004/9911 karar sayılı kararı). Ancak; ortaklar defterinde davalının adresi bulunmamaktadır. “Ortak Cari Hesap Ekstresi”ndeki adresi ise …, … Mahallesi, … Sokak No.: … …/…’dır. Özetle davalıya; … Mahallesi … Sokak No.: … …/…, …, … Mahallesi, … Sokak No.: … …/… adresleri üzerinden gönderilen duyurular dönmüş bulunmaktadır. Dava dosyası içeriğinden davalıya “… Mahallesi, … Caddesi No.: … …/…” adresi üzerinden ulaşılmıştır.
Özetle belirtmek gerekirse kooperatifin, davalıya ulaşmak konusunda gerekli çabayı gösterdiği anlaşılmakla birlikte, ilanen tebliğ yolunu seçmemiştir. Bu yönüyle kooperatifçe yapılan çıkarma işleminin geçerli olmadığı kanaatine varılmıştır.
Davacı taraf, davalılardan …’ın ortaklığının sona ermesi nedeniyle aldığı daireyi iade etmesi gerektiğini belirterek eldeki davayı açmıştır. Davacı taraf diğer davalı … lehine kurulan ipoteğin ise …’ın iyi niyetli olmadığı iddiasına dayanarak kaldırılmasını istemektedir. Hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi kurulu raporunda da; davalılardan …’a ihraca ilişkin çıkarılan tebligatın usulsüz olduğu bu nedenle ihraç kararının kesinleşmesinden söz edilemeyeceği dolayısıyla davacı tarafın davalıya düşen taşınmazın iadesini talep edemeyeceği anlaşıldığından, davalı … hakkında açılan davanın reddine, dolayısıyla diğer davalı lehine kurulan ipoteğin halen geçerli olduğu gözetilerek davalı … lehine açılan davanın da reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 179,90TL karar ve ilam harcının peşin alınan 341,55TL ve tamamlama yolu ile alınan 13.320,45TL harçtan mahsubu ile bakiye 13.482,10TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalıların kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davanın red oranına göre hesap ve takdir olunan 106.000,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
e-imza e-imza e-imza e-imza

Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.25/01/2023

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza