Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/458 E. 2022/429 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/458 Esas – 2022/429
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/458 Esas
KARAR NO : 2022/429
HAKİM :
KATİP :
DAVACILAR : 1-
2-
3-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2-
VEKİLİ :
3-
4-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/04/2015
KARAR TARİHİ: 12/05/2022
K.YAZIM TARİHİ : 13/06/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; 10.08.2014 günü davalı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … aracı ile seyir halinde iken direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kaldırıma çıkmak suretiyle müvekkili …’ın kullandığı bisiklete çarpmak suretiyle trafik kazasının meydana geldiğini, müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, bisiklette yolcu olarak bulunan arkadaşı dava dışı …’ın ise bu kaza neticesinde vefat ettiğini, kazanın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunu, müvekkilinin kaza tarihinde … Lisesinde … Sınıf öğrencisi iken bu kaza sebebiyle yaşadığı tedavi süreci ve psikolojik travma nedeniyle okula devam edemediği için okuldan devamsızlık sebebi ile tasdikname verildiğini, müvekkilinin kaza sebebiyle yaralanması sonucu gerek müvekkilinde gerekse ailesinde telafisi mümkün olmayan maddi ve manevi zararlar meydana geldiğini beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; müvekkili … için 100,00 TL iş göremezlik maddi tazminatının davalılardan … A.Ş., … ve … Şti.’den kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, müvekkili … için 50.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan … A.Ş. ( poliçe limiti olan 20.000,00TL ile sınırlı olmak üzere ), … ve …Şti.’den kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, müvekkili … için 10.000,00TL, müvekkili … için 10.000,00TL manevi tazminatın davalılardan … ve … Şti.’nden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 24.11.2015 tarihli dilekçesinde; 100,00TL tutanndaki maddi tazminat taleplerinin, 50.00 TL’ sinin geçici iş göremezlik tazminatına, 50.00TL’sinin sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin olduğunu beyan etmiştir.
Davacı vekili 27/09/2018 tarihli dilekçe ile davacı … yönünden sürekli iş göremezlik tazminatını talebini ıslah etmiş ve talebini 17.897,28 TL’ye artırmıştır.
Davacı vekili 31/01/2022 tarihli dilekçe ile davacı … yönünden sürekli iş göremezlik tazminatını talebini ıslah etmiş ve talebini 36.559,14 TL’ye artırmıştır.
CEVAP :
Davalı … ve … Şti. vekili; açılan davayı kabul etmediklerini, zira, dava konusu trafik kazasının sadece müvekkilinin kusuru ile meydana gelmediğini, davacının yoğun kusuru ile kazaya bizzat kendisinin sebebiyet verdiğini, talep edilen manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, ayrıca davacının bu kazadan dolayı hiçbir maddi zararının bulunmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili; dava konusu trafik kazasına karışan … plakalı aracın, müvekkili şirket tarafından … sayılı ve 31.12.2013-31.12.2014 dönemini kapsamak üzere ZMMS poliçesiyle teminat altına alındığını, sözü edilen poliçede teminat limitinin 268.000,00 TL olduğunu, tarafların kusur oranlarının tespitinin zorunlu olduğunu, davacının varsa maluliyet oranının tespiti için gerekli belgelerin temini ile tespiti gerektiğini, somut olayda tazminat belirlenmesi için müvekkili şirkete yönelik bir başvurunun bulunmadığını, bu sebeple olay tarihinden itibaren faiz talep edilmesinin hukuki ve yasal dayanağı bulunmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili; müvekkili şirketin manevi tazminat teminat limitinin 20.000,00 TL olduğunu, müvekkili şirketin sigortalısının kusurunun ispatı gerektiğini, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu, kaza ile ilgili davadan önce müvekkili şirkete müracaat edilmediğini, müvekkili şirketin ancak, dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı … Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, tarafların ekonomik ve sosyal durum tespiti, 08/02/2016 tarihli kusur bilirkişisi raporu, … Trafik ihtisas dairesinin 09/11/2016 tarihli kusur raporu, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 08/11/2016 tarih ve … tarihli davacı … hakkında düzenlediği maluliyet raporu, 22/06/2018 tarihli hesap bilirkişisi raporu, 06/09/2018 tarihli hesap bilirkişisi ek raporu, … Adli Tıp Kurumu Genişletilmiş Uzmanlar Kurulunun 09/04/2018 tarihli kusur raporu, 16/11/2021 tarihli hesap bilirkişisi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi(geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı) ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
27/10/2014 tarihinde; davalı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile bisiklet sürücüsü davacı … ve yolcu …’a çarpması sonucu dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
Sorumluluğun tespiti ile kusur oranlarının belirlenmesi için alınan 05/02/2016 tarihli bilirkişi raporunda; davalı sürücünün olayın meydana geldiği kavşakta hızını ayarlayamaması ve direksiyon hakimiyetini yitirmesi nedeniyle %60 oranda, davacı bisiklet kullanıcısının ise bankette olmasına rağmen ters yönde seyretmesi nedeniyle %25 oranda, dava dışı bisiklette yolcu olan …’ın ise tedbirsiz oturması nedeniyle %15 oranda kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Rapora karşı yapılan itirazlar sonucunda alınan 09/11/2016 tarihli … Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesinin raporunda; davalı sürücünün %60 oranda, davacı bisiklet kullanıcısının ise %40 oranda kusurlu oldukları kanaati bildirilmiştir.
Raporlar arasında çelişki bulunduğundan bahisle itiraz üzerine … Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi Genişletilmiş Uzmanlan Kurulu’nun 09/04/2018 tarihli raporunda; davalı sürücünün olayın meydana geldiği kavşakta hızını ayarlayamaması ve direksiyon hakimiyetini yitirmesi nedeniyle %60 oranda, davacı bisiklet kullanıcısının ise bankette olmasına rağmen ters yönde seyretmesi nedeniyle %40 oranda kusurlu oldukları kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce; … Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin tespitleri olayın oluşuna uygun bulunmakla ve raporlara arasındaki çelişkiyi gidermekle bu kusur durumu esas alınarak değerlendirme yapılmıştır.
Davacı …in maluliyetinin tespiti için alınan … Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın 08/11/2016 tarihli raporunda; davacının 9 ay süre ile tam iş göremezliğinin, %3,3 kalıcı kısmi iş göremezliğinin bulunduğu tespit edilmiştir.
Alınan raporlar ve yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen 01/11/2018 tarihli karar, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi … HD’nin 20/05/2021 tarih …E.-… K. sayılı ilamı ile; “davacılar anne ve baba için TBK.nın 56/2. maddesi gereğince somut olayın özelliklerine göre manevi tazminata hükmedilmemiş olması ve davacı küçüğün sürekli iş göremezlik dönemi içerisinde efor kaybı nedeniyle askerlik süresince gelir elde etmeyeceği kabul edilerek bu dönem için tazminat hesabı yapılmamış olması doğru görülmediğinden davacının bu süre içinde efor kaybının bulunduğu ve askerlik yapması veya yapmaması halinde yine emsallerine göre maluliyeti oranında daha fazla efor sarf edeceğinin kabulü ile bu süre için de talep gibi asgari geçim indirimsiz asgari ücrete göre tazminat belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden HMK.nın 353/1.a.6. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden inceleme yapılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerektiği” belirtilerek mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Kaldırma kararı uyarınca dosya hesap bilirkişisine tevdi edilmiş, kaldırma kararına uygun olacak şekilde ve Anayasa Mahkemesinin iptal kararı sonrası TRH 2010 yaşam tablosuna göre prograsif rant yöntemiyle hesaplama yapılarak düzenlenen 16/11/2021 tanzim tarihli bilirkişi ek raporunda, yapılan değerlendirme ve hesaplama neticesinde; davacının, sürekli iş göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının 36.559,14TL olduğu rapor edilmiştir. Düzenlenen rapora davalı … Şirketince yapılan itirazda kaldırma kararı öncesinde verilen kararın icraya konulması sebebiyle ödeme yapıldığından bahisle yapılan ödemenin mahsubu yönünde hesaplama yapılarak rapor alınması talep edilmişse de, yapılan ödemenin davadan sonra olması sebebiyle infaz aşamasında dikkate alınması gerektiğinden bu itiraza itibar edilmemiştir. Davacılar vekili tarafından ise 2022 yılına ait asgari ücrete göre hesaplama yapılmak üzere yeniden rapor alınması talep edilmişse de; olay tarihi, davanın açıldığı tarih, yapılan yargılamanın süresi, verilen kararın istinaf edilmesi, dosyanın istinaf incelemesinde geçirdiği süre, istinaf incelemesi sonucu kararın kaldırılması ve kaldırma kararı üzerine yeniden rapor alınması ile aradan geçen süre ve gelinen aşama gözetildiğinde aradan uzunca bir sürenin geçtiği, usul ekonomisi ilkesi gözetilerek dosyanın hak kaybına sebebiyet vermemek adına bir an önce karara çıkarılması gerektiği, raporun 2021 yılı kasım ayında düzenlendiği, tebligat vs. eksiklik sebebiyle karar tarihinin 2022 yılına sarktığı anlaşıldığından davacılar vekilinin talebi yerinde görülmeyerek tanzim edilen 16/11/2021 tarihli rapor hükme esas alınmıştır. Bu itibarla davacının oluşan maluliyetine göre talep edebileceği sürekli işgöremezlik tazminatının 36.559,14TL olduğu kabul edilerek maddi tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir. Davacının olay tarihinde yaşının küçük olması ve gelir getirici bir işte çalışmaması sebebiyle geçici işgöremezlik tazminatına hak kazanmayacağı değerlendirilmişse de, mahkememizce kaldırma kararı öncesinde verilen kararın davalılar tarafından istinaf edilmemesi sebebiyle davacı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğundan önceki kararda olduğu gibi davacı lehine 50,00TL geçici işgöremezlik tazminatına hükmedilmiştir. Davalı yan ıslah dilekçesine karşı zamanaşımı definde bulunmuşsa da, davanın belirsiz alacak davası olması sebebiyle davanın açılmasıyla zamanaşımı kesilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 109/1 maddesinde; motorlu araç kazalarından doğan istemlerin 2 yıl içinde zamanaşamına uğrayacağı düzenleme altına alınmış, aynı maddenin 2. fıkrasında ise eylemin suç teşkil etmesi durumunda ceza zamanaşımının uygulanacağı öngörülmüştür. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 72. maddesinde de haksız eylemin suç oluşturması durumunda, o suç için öngörülen ceza zamanaşamı süresinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Davalı sürücü … hakkında TCK’nun 85/2 maddesi gereğince ceza yargılaması yapıldığı dikkate alındığında, uygulanacak zamanaşımı süresi TCK’nun 66/1-d maddesinde belirtilen uzamış ceza zamanaşımı süresi olan 15 yıldır. Bu sürenin başlangıcı ise olayın gerçekleştiği gündür. Olayın 10/08/2014 tarihinde gerçekleştiği, eldeki davanın ise 24/04/2015 tarihinde açıldığı, gerek dava tarihi itibariyle gerekse ıslah tarihi(31/01/2022) itibariyle uzamış zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla davalı yanın bu yöndeki itirazı yerinde olmadığından itibar edilmemiştir.
Dava belirsiz alacak davası olarak açıldığından, kaldırma kararı öncesinde yapılan yargılamada alınan rapor ile davacı yan 27/09/2018 tarihli dilekçesiyle alacağını belirli hale getirmiştir. Kaldırma kararı sonrasında yapılan yargılamada alınan rapor ile davacı alacağı daha fazla hesaplanmıştır. Belirsiz alacak davası şeklinde açılan işbu davada kısmen ıslah yapılmasına engel bir yasal düzenleme bulunmadığından ve HMK’nın 177. maddesinde 22/07/2020 tarihinde yapılan değişiklikle 2. Fıkra uyarınca kaldırma kararı sonrasında tahkikata ilişkin işlem yapıldığında tahkikat sona erinceye kadar ıslah yapılabileceğinden davacı yanın ıslah dilekçesi gözetilerek maddi tazminat talebi yönünden aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Yapılan yargılama neticesinde davalı sürücü …’ın %60 oranında kusuruyla sebebiyet verdiği kaza neticesinde davacı …’ın ağır şekilde yaralandığı, davacının kaza neticesinde %3,3 oranında malul kaldığı anlaşılmakla bir miktar manevi tazminata hak kazandığı değerlendirilmiştir. Davalının meydana gelen trafik kazası sonucu %60 kusuruyla davacının yaralanmasına sebebiyet vermesiyle davacının beden bütünlüğüne zarar verdiği belirlendiğinden, davalının bu eylemi nedeniyle davacının yaşadığı elem ve acı göz önüne alınarak, ruhsal dengesi bozulan davacının uğradığı manevi zararın giderimi amacıyla, paranın satın alma gücü itibariyle belirli bir meblağın davalıdan alınarak davacıya verilmesi suretiyle, davacının zedelenmiş olan yaşama sevincini tazelemek, bunu yaparken felaketi özlenir kılmamak, davalıyı ekonomik bir yıkıma sürüklemeksizin, daha özenli olmaya sevketmek hedeflenerek, günün ekonomik koşullarına göre takdiren belirlenen 25.000,00TL manevi tazminatın davalılar … AŞ, …, … Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen ( sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmak üzere) tahsili ile davacıya verilmesine, hükmedilen miktara davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 10/08/2014 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Davacılar … ve …’ın oğullarının yaralanması ile %3,3 oranında malul kalması ve tedavi sürecinde yaşadığı sıkıntılar sebebiyle davacıların yaşadığı elem ve acı göz önüne alınarak, ruhsal dengesi bozulan davacıların uğradığı manevi zararın giderimi amacıyla, paranın satın alma gücü itibariyle belirli bir meblağın davalılardan alınarak davacılara verilmesi suretiyle, davacıların zedelenmiş olan yaşama sevinçlerini tazelemek, bunu yaparken felaketi özlenir kılmamak, davalıları ekonomik bir yıkıma sürüklemeksizin, daha özenli olmaya sevketmek hedeflenerek, günün ekonomik koşullarına göre takdiren belirlenen 5.000,00’erTL manevi tazminatın davalılar … ve … Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, hükmedilen miktara kaza tarihi olan 10/08/2014 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ İLE,
1-Davacı …’ın Maddi tazminat istemi yönünden;
Davacı … için 36.559,14TL sürekli iş göremezlik, 50,00TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 36.609,14TL’nin davalılar …, … Şirketi ile davalı … AŞ’den müştereken ve müteselsilen (sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmak üzere) tahsili ile davacıya verilmesine, hükmedilen miktara davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 10/08/2014 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
2-Davacıların Manevi tazminat istemleri yönünden;
a-Davacı … için 25.000,00TL manevi tazminatın davalılar .. AŞ, …, … Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen ( sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmak üzere) tahsili ile davacıya verilmesine, hükmedilen miktara davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 10/08/2014 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b-Davacı … için 5.000,00TL, davacı … için 5.000,00TL olmak üzere toplam 10.000,00TL manevi tazminatın davalılar … ve … Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, hükmedilen miktara kaza tarihi olan 10/08/2014 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Maddi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 2.500,77TL karar ve ilam harcından peşin alınan 0,35TL harç ile 141,70TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 2.358,72TL karar ve ilam harcının davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 1.205,86TL ile sınırlı olmak üzere davalılar …, … Şirketi ile davalı … AŞ’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Mahkememizin 01/03/2019 tarih ve … esas, … karar, … harç nolu harç tahsil müzekkeresinin bila infaz iade edilmesinin istenilmesine,
b-Davacılar tarafından yatırılan 0,35TL peşin harç, 27,70TL başvuru harcı, 4,10TL vekalet harcı, 141,70TL ıslah harcı olmak üzere toplam 173,85TL harcın davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 88,87TL ile sınırlı olmak üzere davalılar …, … Şirketi ile davalı … AŞ’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
c-Davacı …’ın kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT gereğince davacı … için hesap edilen 5.491,37TL vekalet ücretinin davalılar …, … Şirketi ile davalı … AŞ’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya ödenmesine,
4-Manevi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 2.390,85TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 239,08TL harcın mahsubu ile bakiye 2.151,77TL karar ve ilam harcının, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 1.536,97TL ile sınırlı olmak üzere davalılar … AŞ, …, … Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacılar tarafından yatırılan 239,08TL peşin harcın davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 170,77TL ile sınırlı olmak üzere davalılar … AŞ, …, … Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
b-Davacıların kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle, Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince kabul oranına göre takdir ve hesap edilen; davacı … için 5.100,00TL’nin davalı … A.Ş.’nin sorumluluğunun 3.642,85TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili; davacı … için 5.000,00TL ve davacı … için 5.000,00TL vekalet ücretinin davalılar …, … Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
c-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalılar davalılar … AŞ, …, … Şirketi’nin kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 3/2 ve10/2 gereğince reddedilen miktara göre hesap edilen 5.100,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan, 5.000,00TL vekalet ücretinin davacı ..’dan, 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak bu davalılara ödenmesine,
5-Davacılar tarafından sarf edilen 936,55TL tebligat ve posta gideri ile 1.200,00TL bilirkişi ücreti, 700,00TL adli tıp muayene ücreti olmak üzere toplam 2.836,55 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 1.905,30TL’nin davalı sigorta şirketlerinin sorumluluğunun 974,05TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.12/05/2022

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı