Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/450 E. 2021/578 K. 14.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2021/450 Esas – 2021/578
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/450
KARAR NO : 2021/578

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
: 2-
3-
VEKİLİ :
DAVALI : HASIMSIZ
ALACAKLILAR: 1-
2-
:…
:…
: 25-
: 26-
e-imza e-imza e-imza e-imza

DAVA : Konkordato Talebi (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 22/07/2019
KARAR TARİHİ: 14/07/2021
K. YAZIM TARİHİ: 14/07/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Talepçiler vekili mahkememize sunduğu talep dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 24.02.2006 tarihinde kurulduğunu, nihai tüketicilere elektrikli küçük ev aletleri, züccaciye, halı, beyaz eşya, mobilya ürünleri satışıyla ilgili perakende mağaza zincirleri işlettiğini, şirketin Sincan, Yenikent, Etimesgut‘da bulunan 8 adet perakende mağazası bulunduğunu, dolar ve euroda yaşanan devalüasyon nedeniyle kur farkı zararlarına yol açtığını, işsizlik oranının artması ve ekonomideki daralmadan dolayı müvekkili şirketin hedeflenen satış ve taksitli satışlardan kaynaklı tahsilatları yapamamasından dolayı sıkıntı yaşamaya başladığını, müvekili şirketin nakit döngüsünde sorunlar yaşanması neticesinde şirketin taahhütlerine bağlılığına ilişkin piyasa algısının olumsuz etkilendiğini, bu olumsuz algı neticesinde alacaklılarca malvarlığında cebri icra yollarına başvurularak iflasa sürüklenmesi tehdidi öngörüldüğünü, şirket varlıklarının cebri icra yoluyla parça parça satışa konu olması halinde alacaklıların da bu durumdan olumsuz etkileneceğini, şirketin tasfiyesi halinde alacaklıların alacağına tam olarak kavuşmasının mümkün olmadığını, iflas halinde şirket varlıkları hem parça parça, hem de değerinin çok çok altında satılacağını, bu durum neticesinde hem ekonominin temel taşlarından olan bir işletmenin ortadan kalkacağını hem de alacaklıların alacağına kavuşamayacağını, vade konkordatosunda bulunduklarını, bu çerçevede konkordato tasdiki kararının kesinleşmesini takiben (1 Yıl ödemesiz dönem +3 yıl toplam 4 yıl olmak üzere) 36 eşit taksit halinde ödenmesi teklifinde bulunduklarını belirterek, yararlarına geçici mühlet kararı verilmesini, akabinde de kesin mühlet kararı ve konkordatonun tasdiki kararı verilmesini talep etmiştir.
Talepçiler vekili 22.11.2019 tarihli revize dilekçeleri ile; borçlarını 1 yıl ödemesiz, 48 eşit taksitler halinde ödenmesi teklifinde bulunmuşlardır.
CEVAP :Duruşmalara iştirak eden ve dosyaya beyan dilekçesi sunan alacaklılar talebin reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
GEREKÇE :Talep, 2004 sayılı İİK’un 7101 sayılı yasa ile değişik 285 vd. maddeleri uyarınca konkordato (geçici mühlet kararı verilmesi, akabinde kesin mühlet kararı verilmesi ve neticesinde konkordatonun tasdiki) talebi ile ilgilidir.
Talepçiler mahkememize sunduğu 22.07.2019 tarihli dilekçe ile konkordato talebinde bulunmuşlardır.Talep dilekçelerinin ekinde, İİK’un 286. maddesinde sayılan belgelerin eklendiği, konkordato talebiyle mahkemeye müracaat için şirket genel kurul kararı ile vekile (konkordato başvurusuna ilişkin) yetki veren vekaletnamenin bulunduğu görülmüştür. Yapılan inceleme neticesinde; şirket yararına 24.07.2019 tarihinde, İİK’un 287/1 maddesi gereği geçici mühlet kararı verilmiş, borçluların malvarlığının muhafazası içinde tüm tedbirler alınmıştır.
Talepçiler yararına verilen üç aylık geçici mühlet ve 23.10.2019 tarihinde 2 aylık geçici mühlet uzatma süresi olmak üzere toplam 5 aylık geçici mühlet süresi dolmadan, mahkememizce kesin mühlet hakkında bir karar vermek için İİK’un 289/2 maddesi uyarınca duruşma açılmış, borçlular ve geçici komiser duruşmaya çağırılmış ve beyanları alınmış, yapılan değerlendirmede 23.12.2019 tarihinde kesin mühlet kararı verilmiştir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

Geçici konkordato komiserinin yaptığı incelemeler neticesinde dosyaya sunulan 27.08.2019, 22.10.2019, 20.12.2019, 27.05.2020 04.08.2020 ve 19.10.2020 tarihli raporlar ve dosyaya sunulan alacaklı dilekçelerindeki beyanlar birlikte değerlendirilmiştir.
Talep dilekçesinde ve ekinde sunulan konkordato ön projesinde; şirketin konkordato talebi kapsamında değerlendirilebilecek 45.509.883,76TL borcu olduğu, vade konkordatosu teklif ederek borcunu konkordato tasdiki kararının kesinleşmesini takiben (1 yıl ödemesiz dönem +3 yıl toplam 4 yıl olmak üzere) 36 eşit taksit halinde ödenmesinin düşünüldüğünü bildirilmiş, revize edilen konkordato projesinde; 1 yıl ödemesiz 48 aylık vadede ödeme teklifinde bulunulduğu bildirilmiştir.
Konkordato Komiserler Kurulunun mahkememize sunduğu 04.08.2020 havale tarihli raporunda; konkordato talep eden firma ve şahıslardan konkordato komiserler kurulunun sağlıklı çalışabilmesi için gerekli bilgi belge temininin yapılamadığı, çoğu zaman kendilerine ulaşılamadığı, bilgi almanın neredeyse imkansız hale geldiğini, borca batıklık hususunda da herhangi bir değerlendirme yapamadıklarını, talepçilerin muhasebe kayıtlarını uyap ortamında dosyaya ibraz ettiklerini belirttiklerini, bu kayıtları ve şirket kayıtlarını inceleyerek yeniden bir değerlendirme yapabileceklerini belirtmişlerdir.
Mahkememizin 01.09.2020 tarihli oturumunda; borçlular …, … ve …. Tic. Ltd. Şti.’nin dosyaya uyap ortamında sunmuş olduğu belgeler ile şirket kayıtları üzerinde Konkordato Komiserler Kurulunun inceleme yapmak suretiyle yeniden rapor istenilmesine, davacılara komiserler tarafından istenilen belgeleri sunmaları, yapılan satışların Konkordato Komiserler Kurulunun onayına sunulması, satışlara ilişkin tüm ayrıntılı bilgi, belge, fatura, irsaliye vs.’nin Konkordato Komiserler Kuruluna teslimi için ayrıca konkordato komiserlerinin ücretlerinin ödenmesi için davacı borçlulara 2 hafta kesin süre verilmesine, kesin süre içerisinde ara karar gerekleri yerine getirilmediği takdirde davacı borçlular hakkında İİK’nun 292 ve 297/3 maddeleri uyarınca işlem yapılacağının bilinmesine, bir nolu ara kararının yerine getirilip getirilmediği, yerine getirilmiş ise Konkordato Projesinin başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığı, ön projede belirtildiği şekilde iyileşme olup olmadığı, davacı borçluların taahhüt ettiği şekilde ödeme ihtimalinin olup olmadığı ve davacı borçluların borca batık olup olmadığı hususlarında Konkordato Komiserler Kurulundan rapor istenilmesine karar verilmiştir.
Konkordato komiserler kurulu mahkememize sunmuş oldukları 19.10.2020 tarihli raporlarında; şirket yetkililerinden 2020 yılı için ilk 7 ayı kapsayan detaylı mizan, ilgili Katma Değer Vergisi Beyannameleri, 2020/2. Dönem geçici vergi beyannamelerinin istenildiği, öncelikle birtakım beyannameler ve sadece 2020 Mayıs ve Haziran ayını kapsayan iki aylık mizan gönderildiği, gönderilen mizanın davacı şirkete ait olmadığı, yeniden talep edilen belgelerin şirket yetkilileri tarafından 09/10/2020 tarihinde sunulduğu, inceleme yapıldığında personele olan borçlar ile ödenecek vergi ve yükümlülüklerin hesaplarındaki borçların, imtiyazlı alacak grubunda olduğundan borca batıklık durumunda hesaplamaya dahil edilmeyeceğini, alınan sipariş avansı hesabının da şirketin kompleks ve iç içe geçmiş ilişkisi olan ve konkordato sürecinden olan diğer bir işletme olan …’e ait olduğundan bu tutarda hesaplamaya dahil edilmeyeceğini, bu durumda…nin borç toplamının 38.517.017,92TL olduğu, şirket mizanına göre şirket alacaklı ya da varlıkları incelendiğinde toplamda paraya çevrilebilir varlıklarının 70.944.314,59TL olduğu, bu durumda şirketin borca batık olup olmadığı sorgulandığında 70.944.314,59/ 38.517.07,92=1,84 varlığı borcundan fazla göründüğü, borca batık olmadığının tespit edildiği, ancak 2 nolu raporda belirttiği üzere toplam ve rayiç borç tutarlarının şirketin ve kişilerin belirtilen dönemler karşılık mizanda muhasebesel hata ya da muhasebeye eksik veri sunulmasından dolayı gerçek borç ve alacak durumunun net olarak mali verilerden tespit edilemediği, bu durumda borca batıklık durumunun da gerçek değeri tam olarak…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…yansıtmadığı, zira mizan incelendiğinde borç ve alacak kalemlerinin bazıları hariç birçoğunda hiç hareket olmadığı, şirketin 2020/2.dönem geçici vergi beyannamesi incelendiğinde ise şirketin ilk 6 aylık dönemde 21.615,76TL ticari kar elde ettiği, revize konkordato projesine göre 2020 yılı için borç ödemede öngörülen kar marjının 549.186,84TL iken ilk 6 aylık döneme oranlama yapıldığı zaman 21.615,76/549.186,84= yaklaşık %4 oranında bir gerçekleşme söz konusu olduğu, bu durumda hedeflenen kar tutarına net bir şekilde ulaşılamadığı, yine şirketin revize konkordato projesine göre optimum stok tutarı olarak 10.000,00TL yaklaşık olacağı öngörüldüğü, daha önce heyete iletilen mizanın da toplam stok 16.645.023,31TL civarında iken 2020/2.dönem geçici vergi beyannamesine göre satışların maliyetinin 13.558.257,54TL ayrılmış olduğu, buna göre kalan stoğun 3.000.000,00TL civarında olduğu, hem yakalanamayan kar marjı, hem de tutturulamayan optimum stok açısından şirketin revize konkordato projesine göre borç ödeme için yaratacağı kaynak hedefin gerçekleştirilemediği, mali durumla ilgili hal böyle iken, ilgili şirketle ilgili daha önceki raporlarda da belirtildiği üzere, konkordato komiserler kurulu olarak yapılan işlemlerin çoğunluğundan haberlerinin olmadığı, yapılan işlemlerle ilgili şüpheli ticari işlemler olduğu ve bunun aksini ispatlayan taraflarına herhangi bir açıklama, bilgi, beyan sunulamaması ve belirtilen sebepler kapsamında talepçi şirketin konkordato sürecinin İİK’nun 292., 297. ve ilgili maddeleri kapsamında değerlendirilmesinin taktirinin mahkemede olduğu, sunulan mizandan aktif ve pasif durumunun incelediğinde talepçi şirketin borca batık olduğu yönünde bir tespit yapamadıkları, ancak çalışma sisteminde şüpheli durumlar olduğu için gerçek durumun da bu kanaatlerinden farklı olabileceğini belirtmişlerdir.
İİK’nun 297. maddesine göre; borçlu, komiserin nezareti altında işlerine devam edebilir. Şu kadar ki, mühlet kararı verilirken veya mühlet içinde mahkeme, bazı işlemlerin geçerli olarak ancak komiserin izni ile yapılmasına veya borçlunun yerine komiserin işletmesinin faaliyetini devam ettirmesine karar verebilir. Borçlu bu hükme yahut komiserin ihtarlarına aykırı davranırsa mahkeme, borçlunun malları üzerindeki tasarruf yetkisini kaldırabilir veya 292. madde çerçevesinde karar verir.
İİK.’nun 292. maddesine göre; konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa, borçlu 297. maddeye aykırı davranır veya komiserin talimatlarına uymazsa yada borçlunun alacaklıları zarara uğratma amacıyla hareket ettiği anlaşılıyorsa konkordato talebinin reddine ve iflasına resen karar verilir.
Konkordato komiserler kurulu raporları, alacaklı beyanları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talepçilerin İİK’nun 297. maddesinde belirtilen komiserlerin ihtarlarına aykırı davrandığı, komiserler tarafından istenilen bilgi ve belgelerin tam olarak sunulmadığı, talepçilerin ticari işlemlerinin şüpheli olduğu, öte yandan hem yakalanamayan kar marjı, hem de tutturulamayan optimum stok açısından şirketin revize konkordato projesine göre borç ödeme için yaratacağı kaynak hedefin gerçekleştirilemediği kanaatine varılarak konkordatonun başarıya ulaşamayacağı, konkordato komiserler kurulunun 19.10.2020 havale tarihli raporuna göre; her ne kadar borca batıklık durumu net olarak tespit edilmemiş ise de; şirket mizanına göre davacı şirketin borç toplamının 38.517.017,92TL, alacakları ve varlıkları dikkate alınarak para çevrilebilir aktifinin 70.944.314,59TL olduğu, bu durumda şirketin borca batık olup olmadığı sorgulandığında 70.944.314,59TL / 38.517.017,92TL = 1.84 varlığı borcundan fazla göründüğünden borca batık olmadığı anlaşıldığından, İİK’nun 297. maddesine aykırı davranan talepçilerin İİK’nun 292. maddesi uyarınca konkordatonun tasdiki taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen 04/11/2020 tarihli ve … esas, … sayılı kararı alacaklı İlkadım vekilinin itirazı nedeniyle İstinaf incelemesine gönderilmiştir. İstinaf incelemesini yapan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi 02/06/2021 tarihli ve 2021/662 esas, 2021/841 sayılı kararında; “İİK’nın “Kesin mühlet içinde konkordato talebinin reddi ile iflâsın açılması” başlıklı 292. maddesi, “İflâsa tabi borçlu bakımından,…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…kesin mühletin verilmesinden sonra aşağıdaki durumların gerçekleşmesi hâlinde komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflâsına resen karar verir:
a) Borçlunun malvarlığının korunması için iflâsın açılması gerekiyorsa.
b) Konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa.
c) Borçlu, 297 nci maddeye aykırı davranır veya komiserin talimatlarına uymazsa ya da borçlunun alacaklıları zarara uğratma amacıyla hareket ettiği anlaşılıyorsa.
d) Borca batık olduğu anlaşılan bir sermaye şirketi veya kooperatif, konkordato talebinden feragat ederse…
Mahkeme, bu madde uyarınca karar vermeden önce borçlu ve varsa konkordato talep eden alacaklı ve alacaklılar kurulunu duruşmaya davet eder; diğer alacaklıları ise gerekli görürse davet eder.” hükmünü içermektedir.
Dosya kapsamından, Mahkemece 23.12.2019 tarihinde kesin mühlet verilmesiyle birlikte, İİK’nun değişik 289/3 madde hükmü uyarınca, kesin mühlet içerisinde görev yapmak üzere, iki hafta içinde komiser heyetinin bu konudaki görüşleri alınarak en fazla 7 alacaklıdan oluşmak kaydıyla alacaklılar kurulunun oluşturulmasına; 15.01.2021 tarihli ara kararla, alacaklılar … Bankası A.Ş., … A.Ş., … Sis. A.Ş., …. Tic. Ltd. Şti., …. Ltd. Şti., … A.Ş. ve … A.Ş.’den alacaklılar kurulu oluşturulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Buna göre İlk derece Mahkemesince, komiserler kurulu raporları üzerine, İİK’nın 292/son maddesi uyarınca borçlunun ve alacaklılar kurulunun duruşmaya davet edilmesi, duruşmadaki açıklama ve beyanlarının değerlendirilmesi, ayrıca İİK’nın 292. maddesindeki diğer iflas koşullarının da değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, konkordato isteyen şirketin borca batıklık durumu ile ilgili komiserler kurulundan rapor alınmasıyla yetinilerek karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu durumda Dairemizce, alacaklı …. Tic. Ltd. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle, HMK’nın 353/(1)-a.6. maddesi uyarınca, İlk derece Mahkemesi kararının esası incelenmeden kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.” şeklinde karar verilmiştir.
Dosyanın mahkememize iade edilmesi üzerine 14/06/2021 tarihli tensip tutanağında; duruşma gün ve saatinin davacılara(borçlulara), vekiline, alacaklıya ve alacaklılar kuruluna meşruhatlı davetiye ile tebliğine, davacı şirket temsilcisinin, davacı asillerin ve alacaklılar kurulunun duruşmaya geldiğinde beyanının alınmasına karar verilmiş, duruşmaya gelen asil ve şirket temsilcilerinin beyanları alınmıştır.
Konkordato Komiserler Kurulun 27.05.2020 havale tarihli raporunda; borçlu şirketin konkordato revize projesinde belirtilen satış hedeflerine görünürde ulaştığı, ancak Konkordato Komiserler Kuruluna verilen verilerin sanal veriler olduğu ve gerçeği yansıtmadığı kanaati oluştuğu, şirket yetkililerinin kendilerinden talep etmiş oldukları evrakları da temin edip, net anlaşılır ayrıntıları ile Konkordato Komiserler Kuruluna sunmadıkları, şirketin mali müşavirinin işine devam etmeyeceği belirtildiğinden ilgili verilerle ilgili kanaatlerinin yukarıda belirtildiği şekilde oluştuğunu ve şirket içinde tam olarak neler yapılıp yapılmadığının öngörülemediği, komiserlik görevini yürütülmesinin de kurul açısından da çok zor ve sıkıntılı bir hale geldiği, Konkordato Komiserler Kurulunun yapılan işlemlerin çoğunluğundan haberi olmaması, yapılan işlemlerin reel ticari işlemler olmadığı kanaati oluştuğu ve bunun aksini ispatlayan taraflarına herhangi bir açıklama, bilgi, beyan sunulmadığı ve belirtilen sebepler kapsamında davacı şirketin konkordato sürecinin İcra İflas Kanunu’nun 292., 297. ve ilgili maddeleri kapsamında değerlendirmesinin gerektiği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

İİK’nun 292. Maddesinde; “İflâsa tabi borçlu bakımından, kesin mühletin verilmesinden sonra aşağıdaki durumların gerçekleşmesi hâlinde komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflâsına resen karar verir:
a)Borçlunun malvarlığının korunması için iflâsın açılması gerekiyorsa.
b)Konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa.
c)Borçlu, 297 nci maddeye aykırı davranır veya komiserin talimatlarına uymazsa ya da borçlunun alacaklıları zarara uğratma amacıyla hareket ettiği anlaşılıyorsa.(3)
d)Borca batık olduğu anlaşılan bir sermaye şirketi veya kooperatif, konkordato talebinden feragat ederse.
İflâsa tabi olmayan borçlu bakımından ise birinci fıkranın (b) ve (c) bentlerindeki hâllerin kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşmesi durumunda, komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine resen karar verir.
Mahkeme, bu madde uyarınca karar vermeden önce borçlu ve varsa konkordato talep eden alacaklı ve alacaklılar kurulunu duruşmaya davet eder; diğer alacaklıları ise gerekli görürse davet eder.” denilmiştir.
İİK’nun 297/3 maddesinde ise; “Borçlu bu hükme yahut komiserin ihtarlarına aykırı davranırsa mahkeme, borçlunun malları üzerindeki tasarruf yetkisini kaldırabilir veya 292 nci madde çerçevesinde karar verir.” denilmiştir.
Bu kapsamda, Konkordato Komiserler Kurulunun raporu dikkate alınarak İİK’nun 292 ve 297/3 maddeleri uyarınca; davacı borçlular …, … ve …. Tic. Ltd. Şti.’nin gerekli mali tabloları Konkordato Komiserler Kurulunun incelemesine sunmaları, yapılan satışların Konkordato Komiserler Kurulunun onayına sunulması, satışlara ilişkin tüm ayrıntılı bilgi, belge, fatura, irsaliye vs.’nin Konkordato Komiserler Kuruluna tesliminin istenilmesine, aksi takdirde davacı borçlular hakkında İİK’nun 292 ve 297/3 maddeleri uyarınca işlem yapılacağının tebliğine karar verilmiş, ara kararının davacı borçlulara, davacı borçlular vekiline ve Konkordato Komiserlerler Kuruluna usulüne uygun tebliğ edilmiştir.
Mahkememizin 05/08/2020 tarihli ara kararı ile; Konkordato Komiserler Kurulunun önceki raporu dikkate alınarak, mahkememizin 28/05/2020 tarihli ara kararı ile İİK’nun 292 ve 297/3 maddeleri uyarınca; davacı borçlular …, … ve …. Tic. Ltd. Şti.’nin gerekli mali tabloları Konkordato Komiserler Kurulunun incelemesine sunmaları, yapılan satışların Konkordato Komiserler Kurulunun onayına sunulması, satışlara ilişkin tüm ayrıntılı bilgi, belge, fatura, irsaliye vs.’nin Konkordato Komiserler Kuruluna tesliminin istenilmesine, aksi takdirde davacı borçlular hakkında İİK’nun 292 ve 297/3 maddeleri uyarınca işlem yapılacağının tebliğine karar verildiği, kararın davacılar vekiline tebliğ edildiği, davacılar vekilinin 16/06/2020 tarihli dilekçesi ile anılan karar doğrultusunda yapılan satışlara ilişkin belge, bilgi, fatura, irsaliyelerin konkordato komiserler kurulunun incelemesine sunduklarını beyan ettiği, konkordato komiserler kurulunun raporunu ibraz ettiği dikkate alınarak raporun ve ara kararın değerlendirilmesi amacıyla duruşma açılmasına karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizin 01/09/2020 tarihli duruşmasında; davacı borçlular …, … ve …. Tic. Ltd. Şti.’nin dosyaya uyap ortamında sunmuş olduğu belgeler ile şirket kayıtları üzerinde Konkordato Komiserler Kurulunun inceleme yapmak suretiyle yeniden rapor istenilmesine, davacılara komiserler tarafından istenilen belgeleri sunmaları, yapılan satışların Konkordato Komiserler Kurulunun onayına sunulması, satışlara ilişkin tüm ayrıntılı bilgi, belge, fatura, irsaliye vs.’nin Konkordato Komiserler Kuruluna teslimi için ayrıca…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…konkordato komiserlerinin ücretlerinin ödenmesi için davacı borçlulara 2 hafta kesin süre verilmesine, kesin süre içerisinde ara karar gerekleri yerine getirilmediği takdirde davacı borçlular hakkında İİK’nun 292 ve 297/3 maddeleri uyarınca işlem yapılacağının bilinmesine, bir nolu ara kararının yerine getirilip getirilmediği, yerine getirilmiş ise Konkordato Projesinin başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığı, ön projede belirtildiği şekilde iyileşme olup olmadığı, davacı borçluların taahhüt ettiği şekilde ödeme ihtimalinin olup olmadığı ve davacı borçluların borca batık olup olmadığı hususlarında Konkordato Komiserler Kurulundan rapor istenilmesine, Konkordato Komiser Kurulunun çekilme talebinin bu aşamada reddine karar verilmiştir.
Konkordato Komiserler Kurulunun mahkememize sunmuş olduğu 19/10/2020 havale tarihli raporlarında; ilgili şirketle ilgili daha önceki raporlarında da tekrara düşmeme adına, defaatle belirttikleri üzere kurul heyetinin yapılan işlemlerin çoğunluğundan haberinin olmaması, yapılan işlemlerle ilgili şüpheli ticari işlemler olduğu kanaati ve bunun aksini ispatlayan taraf, mizan, herhangi bir açıklama, bilgi, beyan sunulamaması nedeniyle, davacı şirketin konkordato sürecinin İİK’nun 292. , 297. ve ilgili maddeleri kapsamında değerlendirmesinin takdirinin Mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizin 04/11/2020 tarihli duruşmada, Konkordato Komiserleri beyanlarında; hem yakalanamayan kar marjı, hem de tutturulamayan optimum stok açısından şirketin revize konkordato projesine göre borç ödeme için yaratacağı kaynak hedefini gerçekleştiremediğinin görüldüğünü, mali durumla ilgili hal böyle iken, ilgili şirketle ilgili daha önceki raporlarında da tekrara düşmeme adına, kurul heyetinin yapılan işlemlerin çoğunluğundan haberinin olmaması, yapılan işlemlerle ilgili şüpheli ticari işlemler olduğu kanaati ve bunun aksini ispatlayan taraflarına herhangi bir açıklama, bilgi, beyan sunulamaması ve belirtilen sebepler kapsamında davacı şirketin konkordato sürecinin İİK’nun 292., 297.ve ilgili maddeleri kapsamında değerlendirilmesinin taktirini mahkemeye bıraktıklarını, kendilerine sunulan mizandan aktif ve pasif durumunu incelediklerinde davacı şirketin borca batık olduğu yönünde bir tespit yapamadıklarını beyan etmişlerdir.
İİK’nun 297. maddesine göre; borçlu, komiserin nezareti altında işlerine devam edebilir. Şu kadar ki, mühlet kararı verilirken veya mühlet içinde mahkeme, bazı işlemlerin geçerli olarak ancak komiserin izni ile yapılmasına veya borçlunun yerine komiserin işletmesinin faaliyetini devam ettirmesine karar verebilir. Borçlu bu hükme yahut komiserin ihtarlarına aykırı davranırsa mahkeme, borçlunun malları üzerindeki tasarruf yetkisini kaldırabilir veya 292. madde çerçevesinde karar verir.
İİK.’nun 292. maddesine göre; konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa, borçlu 297. maddeye aykırı davranır veya komiserin talimatlarına uymazsa yada borçlunun alacaklıları zarara uğratma amacıyla hareket ettiği anlaşılıyorsa konkordato talebinin reddine ve iflasına resen karar verilir.
Konkordato komiserler kurulu raporları, alacaklı beyanları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talepçilerin İİK’nun 297. maddesinde belirtilen komiserlerin ihtarlarına aykırı davrandığı, komiserler tarafından istenilen bilgi ve belgelerin tam olarak sunulmadığı, talepçilerin ticari işlemlerinin şüpheli olduğu, öte yandan hem yakalanamayan kar marjı, hem de tutturulamayan optimum stok açısından şirketin revize konkordato projesine göre borç ödeme için yaratacağı kaynak hedefin gerçekleştirilemediği kanaatine varılarak konkordatonun başarıya ulaşamayacağı, İİK’nun 297. maddesine aykırı davranan talepçilerin İİK’nun 292. maddesi uyarınca konkordatonun tasdiki taleplerinin reddine, İİK’nun 292/1-c maddesi uyarınca; 290. Maddeye aykırı davranan ve komiserlerin ve mahkememizin talimatlarına uymayan iflasa tabi olan … Limited Şirketinin iflasına karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
e-imza e-imza e-imza e-imza

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların Konkordato talebinin REDDİNE,
2-Dosya kapsamında konulan tüm tedbirlerin kaldırılmasına,
3-Kesin mühletin kaldırılarak konkordato talebinin reddine ilişkin kararın İİK’nun 288/son maddesi uyarınca ilan edilmesine,
4-Ankara Ticaret Sicil Memurluğunun … sicil nosunda kayıtlı olan … LİMİTED ŞİRKETİ’nin 14/07/2021 günü saat 12:22 itibariyle İFLASINA,
7327 sayılı Kanunun 6.maddesi ile eklenen İİK.nun 308/2.maddesi uyarınca tasfiyenin adi tasfiye usulüne göre yapılmasına,
Konkordato Komiserlerinin tasfiye memuru olarak atanmasına yer olmadığına,
5-İİK nun 166 maddesi gereklerinin yerine getirilmesi için karardan bir suretin ve iflas avansının derhal Ankara Batı İflas Müdürlüğüne gönderilmesine,
6-Davacının iflasına karar verildiğinin Ankara Ticaret Sicil Memurluğuna bildirilmesine,
7-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90TL harcın davacılardan alınarak hazineye gelir kaydına, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin 46. maddesine göre; her yıl bütçe kanunu ile belirlenen terkin sınırının altında kalan harçlarla ilgili müzekkere yazılmaz amir hükmü gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına yer olmadığına,
8-Davacılar tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
9-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin davacıların gider avansından karşılanmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
Dair, davacılar … ve ….ve Tic. Ltd. Şti. vekili ile alacaklılar vekilinin karşı, istinaf kanun yolu açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle istinaf kanun yoluna başvurulabileceği, istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) oy birliğiyle karar verildi.14/07/2021

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza