Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/431 E. 2022/171 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/431 Esas – 2022/171
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/431 Esas
KARAR NO : 2022/171
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/06/2021
KARAR TARİHİ: 22/02/2022
K. YAZIM TARİHİ: 03/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;müvekkili şirketin borçlu şirketten 4.612,06 TL cari hesap sonucu ortaya çıkan asıl alacağı ve asıl alacağa bağlı ortaya çıkan ferilerinin tahsili amacıyla, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … Esas numaralı icra dosyası üzerinden borçlu şirket hakkında icra takibi başlatıldığını, borçlu vekili tarafından ödeme emrine, herhangi bir borçlarının bulunmadığı ileri sürülerek 18.03.2021 tarihinde itiraz edildiğini ve icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını, her ne kadar davalı hakkında başlattıkları icra takibinde davalı taraf borçlu olmadığını iddia etmekte ise de, davalı tarafın bu iddiasının yerinde olmadığını, müvekkili şirket ile davalı şirketin, karşılıklı alacak ve borçlarını tutmak suretiyle cari hesap usulüne göre ticari faaliyet yürütmüş, bunun sonucunda İcra takibinin açıldığı tarih itibariyle müvekkil şirketin(fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla) davalı şirketten 4.612,06 TL alacağı(faiz hariç) bulunduğunu, cari hesap ilişkisi kapsamında davaya konu borcun doğumunun temel sebebini ise, müvekkili şirket tarafından davalı şirkete kesilen 25.01.2020 tarihli … fatura nolu, 4.617,02 TL bedelli fatura alacaklarının olduğunu, işbu faturanın kesilmesinden sonra davalı şirket tarafından müvekkili şirkete herhangi bir ödeme yapılmadığını, Ticaret Kanununun 1530. maddesi hükmü gereği, faturadan kaynaklı cari hesap borcunu ödemeyen davalı tarafın, müvekkili davacı şirkete 25.01.2020 tarihli fatura tarihinden itibaren avans faiz ödemesi de gerektiğini, davalı tarafın sırf icra takibini uzatmak amacıyla kötü niyetle yapmış olduğu itiraz nedeniyle asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra-inkar tazminatı talepleri bulunduğunu, tüm bu nedenlerle haklı davanın kabulü ile; davalının 4.612,06 TL Asıl Alacak ve Asıl alacağa bağlı olarak ortaya çıkan ferilere ilişkin yapmış olduğu itirazın iptaline, borcun ödenmeme anından başlayarak asıl alacağa avans faizi uygulanmasına, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibinin asıl alacak ve asıl alacağa bağlı ortaya çıkan feriler yönünden devamına, davalının yapmış olduğu haksız ve dayanaksız itiraz nedeniyle, asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere taraflarına icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; dosya kapsamında davacının taleplerinin zamanaşımına uğramış olduğundan davanın bu yönüyle reddi gerektiğini, bununla birlikte davacı her ne kadar dava dilekçesinde belirtilen fatura alacağının ödenmediğinden bahisle işbu davayı ikame etmişse de, dava tarihi 03.06.2021 olmakla sunula banka ödeme dekontundan da görüleceği üzere müvekkili şirket tarafından “dava değerinden dahi daha fazla miktarda” 5.031,69 TL doğrudan … üzerinden davacı hesabına 19.04.2021 tarihinde ödendiğini, görüldüğü üzere esasen dava tarihi itibariyle davacının müvekkili şirketten hiçbir alacağının kalmamasına karşın ikame etmiş olduğu işbu davanın esas yönünden de mutlak suretle reddi gerektiğini, davacının işbu davayı ikame ederken mezkur ödemeden hiçbir şekilde bahsetmediğini ve ödemeler düşülmeden toplam değer üzerinden işbu davayı ikame ettiğini, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, davacının işbu davayı ikame etmesinde herhangi bir hukuki yararı bulunmadığından davanın esastan reddine, mahkemenizin aksi kanaatte olması halinde yapılan ödemelerin düşülerek hüküm kurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafça ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … Esas numaralı icra dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, BA-BS formları, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi 05/01/2022 tarihli raporu ile özetle; taktir ve değerlendirmesi mahkemeye ait olmak üzere, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyası nedeniyle davalı/borçlu tarafından takipten sonra davadan önce yapılan ödemenin TBK.nun 100 maddesi gereğince öncelikle fer’ilerden mahsubu yapıldıktan sonra kalan ana para alacak miktarının 419,58TL olduğu, bu miktara ayrıca ödeme tarihindeki geçerli AAÜT gereğince takipte kesinleşen miktar üzerinden 754,75 TLicra gideri avukatlık ücretinin eklenmesi gerekli olduğu, 2021 yılı içinde kalan ana para borcunun ödeneceği kabul edilirse 419,58TL. alacak miktarına eklenmesi gerekli olan AAÜT nin üçüncü kısmına göre öngörülen karşı yan ücretinin (754,75TL) olup, bu durumda son ödeme tarihine göre icra müdürlüğü tarafından hesaplanacak borç miktarının 1.174,33TL olduğu bildirilmiştir.
GEREKÇE :
Dava; taraflar arasında ticari satım ilişkisinden kaynaklı faturaya dayalı alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı iddiasında faturadan kaynaklı alacağın ödenmediği iddiasında bulunulduğu, davalı ise takibe konu faturaya yönelik 5.031,69 TL doğrudan … üzerinden davacı hesabına 19.04.2021 tarihinde ödendiğini savunmuştur. Bu husus davacının kabulünde olmakla birlikte, ödeme tarihi itibariyle alacağın ferilerinin tahsili yönünden iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında satım sözleşmesi bulunduğu ve davacının davalıya satım bedeli olarak fatura düzenlediği, faturanın ödenmemesi üzerine takip başlatıldığı, davalı yanın takip tarihinden sonra davacıya ödeme yaptığı da gözetilerek taraflar arasında asıl hukuki ilişkiye dair ihtilaf bulunmadığı görülmüştür. İtirazın iptali davalarında takipten sonra ve davadan önce yapılan ödemelerin yargılama sırasında dikkate alındığı, ancak dava tarihinden sonra yapılan ödemelerin icra müdürlüğünce değerlendirilmesinin gerektiğinden davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunduğu kısım tespit edilmesi gerekmektedir.İş bu kapsamda takipten sonra fakat davadan önce yapılan ödeme TBK 100 maddesi gözetilerek hükme esas alınan Bilirkişi 05/01/2022 tarihli raporu ile Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyası nedeniyle davalı/borçlu tarafından takipten sonra davadan önce yapılan ödemenin TBK.nun 100 maddesi gereğince öncelikle fer’ilerden mahsubu yapıldıktan sonra kalan ana para alacak miktarının 419,58TL olduğu, bu miktara ayrıca ödeme tarihindeki geçerli AAÜT gereğince takipte kesinleşen miktar üzerinden 754,75 TLicra gideri avukatlık ücretinin eklenmesi gerekli olduğu, 2021 yılı içinde kalan ana para borcunun ödeneceği kabul edilirse 419,58TL. alacak miktarına eklenmesi gerekli olan AAÜT nin üçüncü kısmına göre öngörülen karşı yan ücretinin (754,75TL) olup, bu durumda son ödeme tarihine göre icra müdürlüğü tarafından hesaplanacak bakiye borç miktarının 1.174,33TL olduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar verildiği, takip tarihi itibariyle asıl alacak miktarı yönünden borçlu itirazının haksız olması ve alacağın likit ,borçlusu tarafından belirlenebilir olması sebebiyle takip konu asıl alacak miktarı olan 4.612,06 TL ‘nin %20si olan 922,412TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasına borçlu itirazının 1.174,33 TL üzerinden iptali ile takibin devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-4.612,06 TL asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
4-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2021 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00 TL’nin kabul oranına göre hesaplanan 336,10 TL’sinin davalıdan, 983,90 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 78,77 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı, 8,50 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 146,57 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 58,10 TL tebligat ve posta gideri ile 300,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 358,10 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 91,18 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 1.174,33 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 13/2 gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 3.437,73 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
8-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi.22/02/2022

Katip Hakim
e-imzalıdır. e-imzalıdır.