Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/430 E. 2022/124 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/430 Esas – 2022/124
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/430
KARAR NO : 2022/124
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
: 2-
VEKİLİ :
:3-
VEKİLİ :
:4-
VEKİLİ :
:5-
:6-
:7-
:8-
:9-
:10-
:11-
e-imza e-imza

:12-
TASFİYE MEMURU:
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/06/2021
KARAR TARİHİ: 03/02/2022
K. YAZIM TARİHİ: 28/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı işçi … tarafından Ankara Batı …. İş Mahkemesi’nin. … E. ve … K. Sayılı dosyası ile müvekkili … aleyhine ikame edilen davada; davacının 2009-2018 yılları arasında müvekkili …de ve taşeron şirketler nezdinde tesisatçı olarak çalıştığı, 31/03/2018 tarihinde 696 sayılı KHK uyarınca iş akdinin fesh edildiği beyan edilerek, ödenmeyen işçilik alacaklarının Müvekkil …’den tahsiline karar verilmesi talep edildiğini, iş bu davada husumetin müvekkili … yöneltilmiş ise de işveren konumunda bulunmaları sebebiyle davanın diğer davalı şirketlere de ihbar edilmesinin talep edildiğini ve bu suretle kendilerine hak ve menfaatlerini koruma imkanı sağlandığını, yapılan yargılama neticesinde, davanın kabulüne karar verildiğini, iş bu ilama dayalı olarak Ankara ….İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla Müvekkil … aleyhinde başlatılan takip dolayısıyla, müvekkili … tarafından icra tehdidi altında 25.869,01TL ve 8.912,21TL yargılama gideri ve vekâlet ücreti olmak üzere toplam 31.781,22TL ödeme yapılmak zorunda kalındığını belirterek, 6183 sayılı Kanun’a göre hesaplanacak faiz ile birlikte davalıların tespit edilecek sorumlulukları oranında rücuen tahsili ile; müvekkil belediyeye ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Ltd. Şti. cevap dilekçesinde özetle; dava dışı … isimli işçi lehine İş Mahkemesi kararıyla kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, UBGT alacakları, yıllık izin ücreti ve fazla mesai ücret alacakları hüküm altına alındığını, dava dışı …’a davalı ….Şirketinin ödenmemiş hiçbir işçilik alacağı borcu bulunmadığını, ….Şirketi aleyhine açılan davanın tümüyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Ticaret Anonim Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ihale usulü ile hizmet sözleşmesi kapsamında çalışmakta olup dava dışı işçiler ile yaptığı sözleşmelerin ihale şartnamesi doğrultusunda belirli süreli sözleşmeler olduğunu, ihale kapsamında hizmet veren müvekkili şirketin dava dışı işçilerin sözleşmesine yönelik bir yetkisi bulunmadığını, bu hususta bir sorumluluğunun da olmadığını, davacının tazminat ödediği işçiye ödediği tazminatlardan müvekkili şirketin sorumluluğundan bahsedilebilmesi için; işçinin müvekkili şirket nezdinde çalıştırdığı sürenin sonundan itibaren 2 yıl sürenin geçmemesi gerektiğini, aksi takdirde müvekkilin sorumluluğu zamanaşımına uğramış olacağını, ayrıca müvekkili şirketin davacının emir ve talimatlarına ihale şartnamesi uyarınca bağlı olduğunu, dolayısıyla işçilerin hangisinin ne zaman izne çıkarılacağının müvekkili şirketin değil davacının belirlediği bir uygulama olduğunu, müvekkili şirketin hiç bir etkisinin ve dolayısıyla kusurunun olamayacağını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
e-imza e-imza

Davalı … Ltd. Şti. Vekili cevap dilekçesinde özetle; Her ne kadar İş Kanunu ve Borçlar Kanunu uyarınca kurumun rücu hakkı bulunsa da 6552 sayılı kanun özel kanun niteliğinde olduğundan kurumun rücu hakkı bulunmadığını, İş Kanunun ilgili maddeleri uyarınca davacı asıl işveren konumunda olup çeşitli ihale dönemlerine göre müvekkili tarafından işçi alt işveren işçisi olarak çalıştırıldığını, işçinin çalışma döneminde asıl işvereni davacı kurum olup davacının işçilik alacaklarından ve kıdem tazminatından kurumun da sorumluluğu bulunduğunu, davacının asıl işveren olarak yaptığı ödemenin tamamından alt işverenler sorumlu olmayıp bu tutarın en azından yarısının kurum tarafından ödenmesi gerektiğini ve bu tutarın rücu edilemeyeceğini, dava dışı işçinin müvekkilinden herhangi bir kıdem tazminatı alacağı bulunmamakla müvekkili kıdem tazminatına ilişkin ödemelerden de davacıya karşı sorumlu olmadığını, müvekkili aleyhine kıdem tazminatı hesaplanacaksa dahi bu hesabın yapılmasında müvekkilinin sorumluluğunun dava dışı işçinin müvekkili bünyesinde çalıştığı süre ve bu sürede en son aldığı ücret miktarıyla sınırlı olduğu hususunun dikkate alınması gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Davalı şirketlerin ticaret sicil özeti bilgileri, Ankara …. İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyası, Ankara Batı …. İş Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava, davadışı işçiye ödenen işçilik ücretlerinin rücuen tahsili istemine ilişkindir.
11/11/2021 tarihli celsede kurulan ara karar gereği dava konusu ödemeye ilişkin davalıların sorumluluk miktarlarının belirlenmesi ve rapor düzenlenmesi yönünde ara karar kurulduğu, ara karar gereği bilirkişilere yatırılması gereken miktar belirtilmiş, kalem kalem giderler ayrıntılı olarak yazılmış ve masrafın yatırılması için 2 hafta kesin süre verilmiş, kesin sürenin neticeleri huzurda bulunan davacı vekiline hatırlatılmış ve ihtar edilmiştir. Ancak kesin süreye rağmen davacı tarafça bilirkişi ücreti yatırılmamış süreyi kaçırmıştır.
Bilirkişi hususu davacının delili olduğu, delili için gereken keşif ücreti 2 haftalık kesin süre ve ihtarata rağmen yatırılmadığında neticesi usulüne uygun olarak kendisine hatırlatılan ve ihtar edilen davacının bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı kanaatine varılmıştır.
Nitekim 6100 sayılı HMK 114/g maddesinde gider avansı dava şartı olarak belirlenmiştir. 324. maddesi ise; “Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Taraf avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılır.” hükmünü içermektedir.
Tüm bu hususlar incelendiğinde, davanın rücuen tazminat davası olduğu, sorumlulukların belirlenmesi ve taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi bakımından bilirkişi incelemesinin gerektiği, davacının da bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı hususları gözetilerek davacının bu itibarla davasının ispatlayamadığı kanaatine varıldığından ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın ispatlanamadığından REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 80,70TL karar ve ilam harcının peşin alınan 542,75TL harçtan mahsubu ile bakiye 462,05TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2021 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
e-imza e-imza

4-Davalılar … Ticaret Limited Şirketi, … Limited Şirketi, … Ticaret Anonim Şirketi Ve … Ticaret Limited Şirketi kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … Ltd. Şti vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 03/02/2022

Katip Hakim
e-imza e-imza