Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/390 E. 2022/447 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/390 Esas – 2022/447
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/390
KARAR NO : 2022/447
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İflas (Adi Takipten Doğan İflas (İİK 156))
DAVA TARİHİ : 27/01/2021
KARAR TARİHİ: 18/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 26/05/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı tarafa pandemi sürecinde … makinesi ürettiğini ve teslim ettiğini, başlangıçta düzenli yürütülen ticari ilişkinin sonrasında davalı tarafından borcun ödenmemeye başlandığını, davalı tarafın piyasaya olan diğer borçlarını da ödemediğini, üretim yaptığı fabrikayı kapatıp ufak bir ofis tuttuğunu ve işlemlerini buradan yürüttüğünü, arabuluculuk sürecinin de başarısızlık ile sonuçlandığını, alacağın tahsili için davalıya karşı … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, İİK hükümleri çerçevesinde borçluya iflas yolu ile adi takip yapılması için İcra Müdürlüğünden talepte bulunulduğunu ve borçluya 11 örnek iflas ödeme emri gönderildiğini, iflas yolu ile adi takipte ödeme emrinin 06/01/2021 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafın dosyaya herhangi bir itirazda bulunmadığı gibi dosya borcunu da ödemediğini bildirerek, gerekli hesaplamaların yapılması suretiyle, alacağa ilişkin olarak davalı şirket hakkında depo kararı verilmesine, depo kararına rağmen borcun ödenmemesi veya depo edilmemesi durumunda davalı şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; öncelikle arabuluculuk yoluna başvurma dava şartı yerine getirilmeden açılan bu davanın dava şartından reddi gerektiğini, davanın esasına gelince; davacı tarafın iddia ettiğinin aksine müvekkili şirketten alacağının iddia ettiği kadar olmadığını, davacı tarafın
e-imza e-imza e-imza e-imza

müvekkili şirkete faturaya bağlı olarak teslim ettiği ekipmaların ayıplı şekilde imal edildiğini, bu durumun davacı tarafa bildirilmesine rağmen karşı tarafın ayıp konusunda hareket etmediğini, davanın haksız olduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. GEREKÇE :Dava, İİK’nun 154 vd. madde hükümlerine göre açılmış, genel haciz yoluna mahsus iflas yoluyla takibe dayalı iflas istemine ilişkindir.
Davanın açıldığı … Asliye Ticaret Mahkemesi 31/03/2021 tarihli ve … esas, … karar sayılı ilamı ile yetkisizlik kararı vererek dosyayı mahkememize göndermiştir.
Karşıyaka … İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasında, alacaklı … Şirketi vekilinin 14/08/2020 günlü ilamsız takip talebi ile toplam 100.489,50TL tutarındaki alacağı … Şirketinden icraen tahsilini istediği, borçlunun borca itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu, alacaklı vekilinin İİK43/2 maddesi gereğince takip türünün değiştirilmesini talep ettiği ve düzenlenen 11 örnek ödeme emrinin borçluya 06/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, ancak borçlu tarafından itiraz edilmediği ve takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili mahkememiz sunmuş olduğu 17/05/2022 tarihli beyan dilekçesinde; tarafların ödeme konusunda aralarında anlaştıklarını, davalı yanın, müvekkiline ödemesi gereken tüm meblağı ödediğini belirtmiştir.
Yargıtay … HD. 1.7.2004 T. … E. … K. sayılı kararında son duruşmadan önce yapılan ödemelerin iflas davasının düşmesine neden olacağı ifade edilmiştir.
Yüksek yargı kararları ve doktrindeki görüşlerin birleştiği nokta iflas davasının amacının borçlunun alacağına kavuşması olduğudur. Yukarıda açıklandığı üzere; alacaklı alacağına kavuşmuş olup yargı kararları ve doktrin görüşleriyle sabit olduğu üzere davalı şirketin iflas kararı verilmeden ödeme yapmış olması nedeniyle artık iflas davasının konusu kalmadığından, iflas davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı taraf dava açılmasına neden olduğundan yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasına karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şeklinde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Konusuz kalan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-a)Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 80,70TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
b)Davacı tarafından yatırılan 59,30TL başvurma harcı, 59,30TL peşin harç ve 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 127,10TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 1.164,66TL ilan masrafı, 227,10TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.391,76TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/05/2022

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza