Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/37 E. 2021/322 K. 18.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/37 Esas – 2021/322

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/37 Esas
KARAR NO : 2021/322

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/11/2020
KARAR TARİHİ : 18/05/2021
K.YAZIM TARİHİ : 26/05/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkili ile davalı olan borçlu arasında senet yapıldığını ve borç alacak ilişkisi bulunduğunu, davalının defalarca müvekkilini aradığını ve mesajlar attığını, borcunu kabul ettiğini, davalı tarafın müvekkiline borcunu ödeyeceğini söylediğini, ancak icra takibi başlatıldıktan sonra dahi müvekkiline borcunu ödeyeceğini defalarca söylediğini, ancak kötü niyetli bir şekilde icra takibine itirazda bulunduğunu beyan ederek, davalının yaptığı haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamına, davalının kötü niyeti sabit olduğundan takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili; davacı ve diğer hissedarlar (…, …, …, …, …), sahibi oldukları Ankara ili … ilçesi … Mahallesinde vaki ve kain olup tapunun … Ada … Parsel numarasında kayıtlı taşınmaz ile ilgili olarak … …. A.Ş. İle ortak proje geliştirmek istediklerini, müvekkiline … Noterliğinde 30.05.2016 tarihinde düzenlenen … yevmiye nolu vekaletname ile söz konusu taşınmazda yapılacak proje değişikliklerine ilişkin işlemleri yapması adına yetki verildiğini, vekil olarak tayin edildiğini, proje ile ilgili … …. A.Ş. Genel Müdürlüğü’ne verilen 13.12.2016 tarihli dilekçeyi hissedarlar adına vekaleten müvekkilinin imzaladığını, Ankara ili … ilçesi … Mahallesi … Ada … numaralı Parsele ait 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planı Değişikliği Plan Açıklama Raporunda, planlama, amaç ve kapsam belirlendiğini, projenin yapım aşamasında, harita mühendislik çalışmaları için 70.000-TL’lik proje masrafı çıktığını, proje kapsamında emsal yoğunluğu artırılınca daire sayısının da fazlalaşması üzerine davacının, müvekkilinin eski bir aile dostu olduğundan müvekkilin de aralarındaki güven ilişkisine dayanarak davacıya, masraflarda kullanmak adına dairelerden birini satın alıp alamayacağını sorduğunu, davacının da bunu kabul ettiğini, ancak 70.000-TL gibi cüzi bir rakama daire satın alırsa diğer hissedarların bu durumdan rahatsızlık duyacağını dile getirerek aradaki hukuki ilişkinin böyle bilinmesini istemediğini müvekkiline ilettiğini, bu kapsamda müvekkilinin borçlu olarak gösterecek takibe de konu olan senedin düzenlendiğini, dava dilekçesinde bahsi geçen müvekkilinin borcu ikrar ettiğine ilişkin mesajlaşmalar, davacıyı diğer hissedarlar karşısında zor duruma düşürmemek adına parayı kendisine geri vereceğine ilişkin beyanlardan ibaret olduğunu, bahsi geçen faturanın dosya kapsamına sunulduğunda takip konusu paranın müvekkili tarafından projeye harcandığını ve müvekkilinin davacıya borçlu olmadığına ispata yeterli olacağını beyan ederek, hakkaniyete aykırı olarak açılan itirazın iptali davası ile icra inkar tazminatının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Ankara Batı …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14/12/2020 tarih … esas 2020/318 karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek gönderilen dava dosyası mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları ve vergi dairesi kayıtları ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava; taraflar arasında düzenlenen senet kapsamında alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
30/06/2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6335 sayılı Kanunla, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda değişiklik yapılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinde yapılan değişiklikle, Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
Göreve ilişkin kurallar, dava şartıdır. (HMK m.114/1-c) Mahkeme, dava şartlarının yerinde olup olmadığını yargılamanın her aşamasında gözetir. Bu nedenle somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olup olmadığı hususu re’sen değerlendirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görev kapsamına giren ticari davaların neler olduğu 6102 sayılı TTK’nun 4. maddesinde belirlenmiştir.Buna göre:
a-TTK 4/1 maddesinde altı bent halinde sayılan hususlardan doğan davalar,
b-Özel kanun hükümleri gereği ticari sayılan davalar, (Kooperatifler Kanunu madde 99 gibi)
c-Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan davalar ticari dava sayılır ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görev sahasına girer.
Eldeki dava; ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir. Davacı ile davalı arasında düzenlenen 20/05/2016 düzenleme tarihli, bila ödeme tarihli emre muharrer senetten kaynaklı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine de davalının haksız yere itiraz ederek takibin durmasına neden olduğunu belirterek davalının itirazının iptalini talep etmektedir.
6102 Sayılı TTK’nun 776/f maddesine göre bononun düzenleme yeri unsurunu ihtiva etmesi gerektiği hususu düzenlenmiş, aynı yasanın 777/1.maddesinde unsurları ihtiva etmeyen bononun kambiyo vasfında olmayacağı, 777/4. maddesinde de düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bononun, düzenleyenin adının yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılacağı hükme bağlanmıştır. Hukuk Genel Kurulu’nun 02.10.1996 gün ve 1996/12-590 sayılı kararında da benimsendiği üzere tanzim yeri olarak idari birim adının (kent, ilçe, bucak, köy gibi) yazılması zorunlu ve yeterlidir.
İcra takibinin dayanağı olan senedin incelenmesinde; senedin düzenlendiği yer yazılı olmadığı gibi, düzenleyenin adının yanında da herhangi bir idari birim adı bulunmamaktadır. Bu durumda takibe dayanak belgede düzenleme yerinin yazılı olmaması nedeniyle anılan senet kambiyo senedi vasfını taşımamaktadır. Nitekim davacı alacaklı da bu durumun farkında olup senedi ilamsız icra takibine konu etmiştir.
Taraflar tacir olmadığı gibi, dava mutlak ticari dava niteliğinde de değildir. Diğer taraftan, davacı yanın dava dilekçesi ekinde sunduğu deliller ile davalı yanın savunmalarından anlaşıldığı üzere taraflar arasında ticari iş de mevcut değildir. Bu bağlamda, somut uyuşmazlığa bakma görevi Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemelerine aittir. 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu dikkate alınarak, davanın usulden reddine, dava mahkememize Ankara Batı …Asliye Hukuk Mahkemesinden görevsizlikle gelmiş olmakla yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine, görevli mahkemenin Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
2-Karar istinaf edilmeksizin kesinleştiği takdirde mahkememiz ile Ankara Batı …. Asliye Hukuk Mahkemesi arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğundan görevli mahkemenin belirlenmesi (merci tayini) için dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.18/05/2021

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı