Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/325 E. 2021/709 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/325 Esas – 2021/709
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2021/325 Esas
KARAR NO : 2021/709

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:22/04/2021
KARAR TARİHİ:28/09/2021
K. YAZIM TARİHİ:12/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı sigorta şirketine zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi kapsamında sigortalı olan …plakalı araç sürücüsünün % 100 kusurlu olarak, müvekkiline ait … plakalı araca çarpmak suretiyle müvekkilinin aracında hasar ve değer kaybına neden olduğunu, araçta meydana gelen gerçek zararın tespiti amacıyla bağımsız sigorta eksperinden alınan raporda araçta oluşan hasarın KDV dahil 7.571,28 TL olarak tespit edildiğini ve 290,00 TL ekspertiz ücreti ödendiğini, davalı sigorta şirketine yapılan başvuruların ve arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00.TL hasar bedeli ile 100,00 TL değer kaybının ve 290,00 TL ekspertiz ücretinin davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili kurumun adresinin …/İSTANBUL olduğunu ve genel yetki kuralı gereği davaya bakma yetkisinin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davacını talebinin belirli olduğunu bu nedenle belirsiz alacak davası olarak açmasının kanuna aykırı olduğunu, dava öncesi müvekkili şirkete usulüne uygun bir başvuru olmadığını beyan ederek öncelikle davanın usulden reddi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe teminat limitiyle sınırlı olduğunu, bu nedenle öncelikle kusur oranlarının tespiti gerektiğini, müvekkili kurumun expertiz ücreti bakımından sorumluluğu bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, trafik kazası nedeniyle oluşan maddi zararların tazmini talebine ilişkindir.
Davalı tarafça süresi içerisinde yetki itirazında bulunulmuş, yetkili mahkemenin davalı sigorta şirketinin adresinin bulunduğu İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu ifade edilmiştir.
Eldeki dava haksız fiilden kaynaklanan bir tazminat davası olması hasebiyle yetkili mahkemenin 6100 sayılı HMK’nun 6 ve 16. maddelerinde yer alan düzenlemeler çerçevesinde tespiti gerekir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Genel Yetkili Mahkeme” başlıklı 6/1. maddesi hükmüne göre genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Haksız fiilden doğan davalarda yetki”başlıklı 16. maddesinde ise, haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğu öngörülmüştür.
Dosya kapsamından davalı şirket adresinin “…/İstanbul”, davacının yerleşim yerinin “…/ANKARA” olduğu, haksız fiilin de Ankara Mahkemeleri yargı çevresinde işlendiği anlaşılmıştır.
Bu durumda eldeki davanın ya HMK’nun 6. maddesi gereği İstanbul Anadolu Mahkemelerinde, yada HMK’nun 16. maddesi gereği zarar görenin (davacı) yerleşim yeri ve haksız fiilin işlendiği yer mahkemesi olan Ankara Mahkemelerinde açılması gerekmektedir.
Davalının süresinde ve 6100 sayılı HMK’nun 116. maddesine uygun şekilde cevap dilekçesiyle yetki ilk itirazında bulunduğu, birden fazla yetkili mahkeme bulunduğundan 6100 sayılı HMK’nun 19/2 maddesi gereği yetki itirazında bulunurken seçtiği yetkili mahkemeyi de gösterdiği, bu durumda yetkili mahkemenin 6100 sayılı HMK’nun 6. maddesi gereğince davalının yerleşim yeri (muamele merkezi) olan İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu anlaşıldığından, mahkememizin yetkisizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili olduğu belirlenen İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı tarafın yetki itirazının kabulü ile yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal sürede başvurulması halinde dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-6100 Sayılı HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 6100 Sayılı HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 28/09/2021

Katip Hakim
e-imza e-imza