Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/324 E. 2022/38 K. 11.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/324 Esas – 2022/38
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/324 Esas
KARAR NO : 2022/38
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/04/2021
KARAR TARİHİ: 11/01/2022
K. YAZIM TARİHİ: 04/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;Müvekkilinin 07.12.2015 tarihinde “… Hizmeti” 30.11.2016 tarihinde “…Hizmeti” ve 30.12.2016 tarihinde “… Hizmeti” işlerine hizmet sağlamış olup, söz konusu hizmetlerin faturalandırılarak davalı borçluya teslim edildiğini, alınan hizmetlere karşılık davaların 18.04.2019 tarihinde 40.000.00 TL tutarında kısmi ödeme yaptığını, geriye kalan cari bakiye alacağın ödenmediği gibi haksız ve mesnetsiz dayanaklarla sürüncemede bırakıldığını, bu yaşananlar neticesinde Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün E. … sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak borçlunun haksız ve dayanak bile göstermeden yaptığı itiraz neticesinde takibin durdurulduğunu, arabuluculuk görüşmesinde de taraflar arasında uzlaşma sağlanamadığını beyan ederek, ticari faturalardan kaynaklanan cari hesap bakiye alacaklarının takip tarihi itibarıyla işleyen avans faizi ile birlikte ödenmesini, davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı haksız ve mesnetsiz borca itirazının iptaline, %20’den az olmamak üzere İcra İnkar Tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretlinin karşı tarafa bırakılmasını dava ve talep etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davalı müvekkili şirket ile davacı şirket(eski adı … arasında 15.12.2015 tarihinde hizmet alımına yönelik ödeme protokolü düzenlediğini, buna göre 07.12.2015 tarih ve … sayılı fatura bedeli 50.000,00 TL’nin 20.000,00 TL’lık kısmı, 20.12.2015 -30.12.2015 tarihleri arasında davacı şirketin … Şubesi … BAN nolu hesabina, geriye kalan 30.000,00 TL’nin ise 04.04.2016, 03.05.2016, 02.06.2016, 11.07.2016, 05.08.2016 vade tarihlerinde ayrı ayrı 6.000 TL tutarlı 5 adet düzenlenen senet ile ödeneceği hususunda anlaşma sağlandığını, vade tarihlerinde bu senetlerin ödendiğini, 13.01.2017 tarihli hizmet alımına ilişkin düzenlenen ödeme protokolünde 30.11.2016 tarih ve … sayılı fatura bedelinin 5.900.00 TL’nin 03.04.2017 vade tarihinde ödeneceği hususunda anlaşma sağlandığını ve bu tarihte ödendiğini, 13.01.2017 tarihli hizmet alımına ilişkin düzenlenen ödeme protokolünde 30.12.2016 tarih ve … sayılı fatura bedeli 50.000.00 TL’nin 01.05.2017, 05.06.2017. 04.07.2017, 07.08.2017, 04.09.2017, 06.10.2017, 02.11.2017 ve 04.12.2017 vade tarihlerinde ayrı ayrı olmak üzere 6.250,00 TL tutarlı 8 adet düzenlenen senet ilc ödeneceği hususunda anlaşma sağlandığını, vade tarihlerinde toplam 50.000,00 TL’nin ödeneceği hususunda anlaşma sağlandığını ve bu senctlerin vade tarihlerinde ödendiğini, hizmet sözleşmelerinden kaynaklanan tüm belgelerin davacı şirketin o dönemde yetkilisi olan … TC Kimlik Numaralı … tarafından imza altına alındığını, daha sonra 2018 Ekim ayında …ŞİRKETİ’nin … tarafından 3. Kişiye devredildiğini, …’nın bu konuda tanıklık edebileceğini, devir sonrası … ŞİRKETİ’nin unvan değiştirerek … HİZ. LTD. ŞTİ. olarak faaliyetine devam ettiğini, davacı şirkete herhangi bir borç yokken daha sonradan yeni isimle takip başlatılmasının dürüstlük ilkesiyle bağdaşamayacağını beyan ederek, davanın reddine, Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün E, … sayılı icra takibinin iptaline, davacı aleyhinde % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası, ticaret sicil kayıtları, tarafların BA-BS formları, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi 18/10/2021 tarihli raporu ile özetle; 02.04.2021 takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 45.900,00 TL alacaklı bulunduğu, davacının söz konusu tutarı takip tarihinden tahsil tarihine kadar geçen sürede avans faiz oranları üzerinden işleyecek faiz tutarı ile birlikte talep edebileceği, dosya kapsamında sunulan senetlere ve tahsilatlarına ilişkin olurak davanın taraflarının defterlerinde herhangi bir kayda rastlanmadığı, icra takibinin 55.900,00 TL tutarındaki iki adet fatura bedeli üzerinden yapıldığı, ancak davacının 2019 yılı sonu itibarıyla alacak tutarının 45.900.00 TL olduğu, dolayısıyla takibin devamına ancak bu tutar üzerinden devam edilebileceği bildirilmiştir.
Bilirkişi 29/11/2021 tarihli ek raporu ile özetle; kök raporda yer verilen görüşü değiştirecek bir hususun söz konusu olmadığı, bu çerçevede; 02.04.2021 takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 45.900,00 TL alacaklı bulunduğu, davacının söz konusu tutarı takip tarihinden tahsil tarihine kadar geçen sürede avans faiz oranları üzerinden işleyecek faiz tutarı ile birlikte talep edebileceği bildirilmiştir.
GEREKÇE :Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklı düzenlenen fatura alacağına yönelik başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davada yetki itirazında bulunulmuştur. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. Bu kapsamda Yetki itirazında yetkili mahkeme gösterilmediğinden yetki itirazı dikkate alınmamıştır. Taraflar arasında ticari hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacak bulunduğundan hak düşürücü süreye tabii olmadığı, nitekim zamanaşımı yönünden yapılan değerlendirmede de TBK 146 Maddesi kapsamında 10 yıllık zamanaşımı süresine tabii olduğundan takibe konu faturaların düzenlenme tarihinin 30.12.2016 olduğundan dava tarihi itibariyle zamanaşımı dolmadığından zamanaşımı definin reddine karar verilmiştir.
Davacı taraf, icra takibinin dayanağı olan fatura bedellerinin ödenmediğini ileri sürerek itirazın iptalini talep etmekte, davalı taraf ise fatura bedellerinin ödendiğini savunmaktadır. Davalı taraf, takip dayanağı faturaları kabul ettiğine göre faturalalarda belirtilen mal ve hizmetlerin davalıya tesliminin kabulü gerekir. Bu durumda ispat yükü ödeme savunmasında bulunan davalıya ait olup davalı taraf bu iddiasını geçerli delillerle ispatlamalıdır.
Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası, ticaret sicil kayıtları, tarafların BA-BS formları, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde asıl uyuşmazlık konusu davalının iddiasında belirttiği Davalı şirket ile davacı şirket(eski adı …) arasında 15.12.2015 tarihinde hizmet alımına yönelik ödeme protokolü düzenlediğini, buna göre 07.12.2015 tarih ve … sayılı fatura bedeli 50.000,00 TL’nin 20.000,00 TL’lık kısmı, 20.12.2015 -30.12.2015 tarihleri arasında davacı şirketin … Şubesi … BAN nolu hesabina, geriye kalan 30.000,00 TL’nin ise 04.04.2016, 03.05.2016, 02.06.2016, 11.07.2016, 05.08.2016 vade tarihlerinde ayrı ayrı 6.000 TL tutarlı 5 adet düzenlenen senet ile ödeneceği hususunda anlaşma sağlandığını, vade tarihlerinde bu senetlerin ödendiğini, 13.01.2017 tarihli hizmet alımına ilişkin düzenlenen ödeme protokolünde 30.11.2016 tarih ve … sayılı fatura bedelinin 5.900.00 TL’nin 03.04.2017 vade tarihinde ödeneceği hususunda anlaşma sağlandığını ve bu tarihte ödendiğini, 13.01.2017 tarihli hizmet alımına ilişkin düzenlenen ödeme protokolünde 30.12.2016 tarih ve… sayılı fatura bedeli 50.000.00 TL’nin 01.05.2017, 05.06.2017. 04.07.2017, 07.08.2017, 04.09.2017, 06.10.2017, 02.11.2017 ve 04.12.2017 vade tarihlerinde ayrı ayrı olmak üzere 6.250,00 TL tutarlı 8 adet düzenlenen senet ile ödeneceği hususunda anlaşma sağlandığını, vade tarihlerinde toplam 50.000,00 TL’nin ödeneceği hususunda anlaşma sağlandığını ve bu senctlerin vade tarihlerinde ödendiğini iddia etmiş ise de Davacı şirketin devri yapılırken tüm borç ve yapılacak ödemelerin de devredildiği bu kapsamda taraf ticari defterleri birlikte bir bütün halinde değerlendirilmesi gerektiğinden davalının iddiasına konu dosyaya sunduğu ödemelerin davaya konu faturalara ilişkin ödeme olgusu davalı ticari defter kayıtlarında da bulunmadığı gibi davacı ticari defterlerinde de kayıtlı olmadığı, çek ödeme veya iadeye dair bir kaydın da defterlerde bulunmadığı, (Yargıtay 6.HD 2021/2667 Esas; 2021/2468 Karar sayılı örnek ilam) çekin ticari defterlerde kayıtlı olmadığı, davalının iddia ettiği ödemelerin de defterinde bulunmadığı, ödemelerin davacı şirketin sunduğu hizmetten kaynaklı çeke ilişkin olduğuna dair herhangi bir kayıt bulunmadığı bu kapsamda ödemelerin takibe konu faturalara ilişkin olduğunun taraf ticari defterleri ile ispatlanamadığından iki tarafın muavin defter kayıtlarının birbirini doğruladığı 02.04.2021 takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 45.900,00 TL alacaklı bulunduğu anlaşıldığından takibe yapılan itirazın 45.900,00 TL üzerinden iptali ile takibin devamına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİNE, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibe yapılan itirazın 45.900,00 TL üzerinden iptali ile takibin devamına,
45.900,00 TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 3.135,43 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 675,14 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.460,29 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2021 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00 TL’nin kabul oranına göre hesaplanan 1.083,86 TL’sinin davalıdan, 236,14 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 675,14 TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 742,94 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 58,10 TL tebligat ve posta gideri ile 800,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 858,10 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 704,60 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 6.767,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 13/2 gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.11/01/2022

Katip Hakim
e-imzalıdır. e-imzalıdır.