Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/318 E. 2021/811 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/318 Esas – 2021/811
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/318
KARAR NO : 2021/811
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Çekişmeli Alacak (Konkordato)
DAVA TARİHİ : 20/04/2021
KARAR TARİHİ: 20/10/2021
K. YAZIM TARİH : 25/10/2021
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı şirketle davacı banka arasında sözleşmeye dayalı kredi ilişkisinin bulunduğunu, borçlu şirkete kullandırılan kredilerin zamanında geri ödenmemesi üzerine kredi hesabının kat ve ihtar edildiğini, bu süreçte borçlu şirketin konkordato talebinde bulunduğu ve Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında, 15.05.2019 tarihinde kesin mühlet kararı verildiğini, 10.02.2021 tarihinde de konkordato projesinin tasdik edildiğini, alacaklı banka tarafından mühlet içinde 216.216,20TL alacak bildirildiğini ve bu alacağın 91.672,00TL kısmının kabul edildiğini, 15.03.2019 tarihi itibariyle bankanın 167.304,04TL nakit alacağı bulunduğu ve bu alacağın 91.672,00TL kısmının kabul, kalan 59.298,89TL’nın ise ret edildiğini, 05.08.2019 tarihi itibariyle bildirilen 216.216,20TL alacağın kabul edilmeyen 59.298,89TL kısmının İİK.308/k maddesi gereğince tespit ve depo edilmesinin istendiğini beyanla, haksız olarak ret edilen banka alacağının kabulüne karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; alacaklı banka tarafından bildirilen 216.216,20TL alacağın, Konkordato Komiser Heyetince incelenmesi neticesinde 91.672,00 TL kısmının kabul artan kısmın ret edildiğini, alacaklı bankanın 15.03.2019 tarihi bildiriminde nakit alacağın 167.304,04TL olduğu ihtar edildiği halde aynı alacak kaleminin 216.216,20TL olarak talep edilmesinin alacağa faiz işletildiğini gösterdiğini, İİK.294/3 uyarınca talep edilen alacağın rehinle temin edilmemiş kısmı bakımından kesin mühlet tarihi (15.05.2019) itibariyle faiz işlemesinin duracağını, davacı tarafından haksız şekilde faiz işletilen ve belgelendirilemeyen çeşitli alacak iddiasının nazara alınmaması gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

DELİLLER :Mahkememizin … esas sayılı dosyası, 22/09/2021 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, konkordato davası neticesinde çekişmeli hale gelen alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Borçlu şirket ile alacaklı banka arasında, konkordato ilanından önceki dönemlerden gelen ticari kredi ilişkisinin mevcut olduğu, bu bağlamda alacaklı banka tarafından borçlu şirkete 05.07.2018 tarihli Genel Kredi Sözleşmesiyle 3.000.000,00TL limitli kredi tahsis edildiği, bu kredi sözleşmesinde …’in müteselsil kefalet imzasının bulunduğu, Davalı/borçlu şirketin mahkememizin … esas sayılı dosyasında konkordato talep ettiği, 15.05.2019 tarihinde “Kesin Mühlet” kararı verildiği ve konkordato talebinin 10.02.2021 tarihinde mahkememizce tasdik edildiği, 29.09.2020 tarihli komiser heyeti raporunda alacaklı banka talebinin 216.216,20TL olduğu, borçlu şirket kayıtlarındaki alacak miktarının ise 91.672,00TL olarak yer aldığı hususları tartışmasızdır.
Uyuşmazlık konusu, Konkordato sürecinde kabul edilen alacak dışında davacı bankanın alacağı bulunup bulunmadığı, böyle bir alacak mevcut ise söz konusu alacağın asıl alacak ve faiz kısımlarıyla birlikte toplam miktarının tespiti noktasında toplanmaktadır.
İİK’nun 294/3 maddesine göre; tasdik edilen konkordato projesi aksine hüküm içermediği takdirde kesin mühlet tarihinden itibaren rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesi durur.
Davacı banka; dava konusu alacağını nakdi kredi alacağına dayandırmıştır.
Dosyada mevcut 15.03.2019 tarih ve 28676 yevmiye ile alacaklı banka tarafından borçlu şirkete Noter aracılığı ile keşide olunmuş ihtarnamede, kredinin ihtar tarihi itibariyle kat edildiği kaydedilerek ödenmesi talep edilen alacak miktarının nakdi krediden kaynaklı (344 926,25 TL anapara, 21.827,91 TL faiz, 728,17 TL komisyon, 1.127,81 TL BSMV) olmak üzere toplam 368.610,14TL ve kredili mevduat hesabından kaynaklı (22.770,24 TL anapara, 276,87 TL faiz, 13,84 TL BSMV olmak üzere) toplam 23.060,95TL ile muaccel hale gelen 9.050,00TL çek garanti bedelinden oluşan alacakların ödeme tarihine kadar işleyecek %25 oranında temerrüt faizi ile birlikte ödenmesinin talep edildiği, 15.03.2019 tarih ve 28383 yevmiye ile alacaklı banka tarafından borçlu şirkete Noter aracılığı ile keşide olunmuş ihtarnamede, kredi kartı sözleşmesi gereğince verilen … Nolu kredi kartına ait borcun ödenmediği, ihtarname tarihi itibariyle 19.249,27 TL’na baliğ olan kredi kartı borcunun ödeme tarihine kadar işleyecek %33 oranında faiz ve eklentileri ile birlikte ödenmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.
7101 sayılı yasa ile İİK’nda yapılan değişiklik ile konkordato sürecinde asıl olan kesin mühlet olup geçici mühlet sadece konkordato ön projesinin uygulanabilir olup olmadığının tespiti ile sınırlı, kesin mühlet öncesi bir tedbir dönemidir. Bu nedenle her ne kadar İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı düzenlenmiş ise de ancak amacı, niteliği ve kapsamı ile örtüştüğü ölçüde geçici mühlet kesin mühletin sonuçlarını doğurur. Bu bağlamda İİK’nun 294/3. maddesinde konkordato projesi aksine hüküm içermediği takdirde kesin mühletten itibaren rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesi durur şeklindeki düzenlemenin geçici mühlet süresi için uygulanmasının mümkün olmadığı ve bu kapsamda geçici mühlet süresi içerisinde rehinle temin edilmemiş alacak için dahi faiz işleyeceği mahkememizce kabul edilmiştir.
Denetime elverişli, gerekçeli ve hükme esas alınan bilirkişi …’un sunmuş olduğu 22/09/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre; kullanılan kredi tutarları ile krediden kaynaklı borca karşılık oluşturulan borç ve alacak kayıtlarındaki farklılığın, düzenli olarak karşılıklı mutabakat yapılmamış olmasından ve teminatsız banka alacağına kesin mühlet öncesinde temerrüt faizi işletilmesinden kaynaklandığı, bu bağlamda yapılan karşılaştırmadan, alacaklı banka kayıtlarına göre mühletler arası dönemde kredi borçlarına %43,25 oranında temerrüt faizi işletildiğinin 15.03.2019 tarihi ihtarnamelerle borçluya…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…ihtar olunduğu, ancak, ödeme ihtarının konkordato ilanından (15.02.2019) bir ay sonra yapıldığı, keza, alacak kaydı bildirimine konu edilen 216.216,20TL alacağın kesin mühlet tarihinden yaklaşık 3 ay sonrasına denk gelen 05.08.2019 tarihini taşıdığı ve bu nedenle kesin mühlet tarihi (15.05.2019) itibariyle mevcut borç tutarını yansıtmadığı, mühlet içinde borca temerrüt faizi uygulamasının ise konkordato kuralları ile uyuşmadığı, 03.04.2019 tarihi itibariyle oluşan ve bilahare kanuni takip hesabına aktarılan 145.280,98 TL faizli borç kalanının, daha önce 15.03.2019 tarihinde keşide olunan ödeme ihtarlarında toplam olarak 419.970,36 TL olarak kaydedilmiş olması hususları birlikte ele alındığında, alacağa usulsüz faiz işletildiği ve belgelendirilemeyen çeşitli alacak yüklendiği iddiasını desteklediği, davalı şirket kayıtlarına göre mevcut ve kabul edilen 91.642,00TL banka borcunun, davacı banka kayıtlarına göre 145.280,98TL olduğu, 390.500,00TL nakdi riske karşılık 434.712,10TL fiili ödeme yapıldıktan sonra 145.280,98TL bakiye borç çıkarılmış olmasının yanında, incelenen dönemdeki piyasa şartları ve istikrarı gözetildiğinde karşılıklı menfaatler dengesinin korunmadığı, davacı bankanın müşteri hesaplarına ilişkin ödeme, tahsilat, virman, birleştirme, masraf yükleme ve takibe aktarma işlemlerinin hesaplar arasında gezdirilmesinin yarattığı girift halin ve elektronik ortamda tutulan beher kaydın alt detaylarının bulunması, alacaklı bankanın da bu ayrıntıyı sunmaması, kağıt üzerinde sunulan fiziki kayıtlarından alt işlem ayrıntılarını yeterince incelenme imkanı bulunmadığı, davacı bankanın kesin mühlet tarihi (15.05.2019) itibariyle krediden kaynaklı alacağının 91.642,00TL olduğu ve bu alacağın tamamının faiz borçlarından oluştuğu, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas, … karar sayılı konkordato dosyasında 91.672,00TL alacağın kabul edildiği, bu miktar haricinde alacak olmadığı anlaşıldığından davacının davasının reddine karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcı peşin alındığından, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin davacının gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, istinaf kanun yolu açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle istinaf kanun yoluna başvurulabileceği, istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) oy birliğiyle karar verildi.20/10/2021

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza