Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/306 E. 2022/814 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/306 Esas – 2022/814
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/306 Esas
KARAR NO : 2022/814
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
İFLAS İDARE MEMURLARI:1-
2-
3-
VEKİLİ :
DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 14/04/2021
KARAR TARİHİ: 27/09/2022
K. YAZIM TARİHİ: 03/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 14.07.2002 tarihli yönetim kurulu kararına göre müflis kooperatife ödeme yaptığını, ancak kooperatif kayıtlarında üye olarak görünmediğini, ödemelerin iadesinin de yapılmadığını ve bu rakamın 50.000,00TL olduğunu, Müvekkilinin 14.07.2002 tarihli yönetim kurulu kararı ile kooperatifin … ada … parselinde yer alan … … blok zermin kattaki … numaralı dükkanı 18,500 TL bedelle aldığını ve şartlı üye olarak kabul edildiğini, bedelin nakden ödendiğini, inşaat bitimine kadar bunlardan başka para alınmamasına, bitmiş haliyle teslim alınmasına karar verilmesine karşın dükkanın teslim edilmediğini, müvekkilinin haricen kooperatif yönetimi ile görüştüğünü ve kayıtlarda ödemelerinin görünmediği bilgisine ulaştığını, Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … iflas dosyasına alacak başvurusu yapıldığını, yapılan inceleme ile alacağın 50.000 TL’lik kısmının reddedildiğini beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı konumunda olan …’nın, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/04/2017 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı ile iflasına karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, iflas işlemlerinin Ankara Batı İflas Müdürlüğü’nün … İflas dosyasında gerçekleştiğini, ilk alacaklılar toplantısının 24/05/2021 tarihinde yapıldığını, davanın süresinde açılmadığını ve zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davanın kayıt kabul davası için öngörülen sürede açılmadığı için hak düşümü sürelerinden sonra açıldığını, davanın taraflarına yöneltilemeyeceğinden husumet itirazında bulunduklarını, açılan dava ile davacının kooperatif şartlı üyesi olduğunu ve bedelin bir kısmını ödediğini bildirdiğini, öncelikle, kooperatifin 2007 öncesi defter ve kayıtları kayıp olup, konu ile ilgili ceza davası açıldığını ve ilgililerin cezalandırıldığını, sorasında bir araya gelen kooperatif üyelerinin, şartlı üyeliklerde dahil olmak üzere, yapımı duran inşaatın devamı için tekrar para toplanmasına karar verdiğini ve bu karara istinaden toplanan paralar ile kooperatif inşaatının sürdürülebildiğini, bu sebeple özellikle de 2007 öncesi yapılan şartlı üyeliklere ilişkin ödememe şartı, kooperatif üyelerinin kendi iradeleri ile ortadan kalktığını, bu sebeple borcun bulunmadığı ya da başka para alınmayacağı yönünde ki iddiaları kabul etmediklerini, İflas Masasına kayıt için yapılan başvuru ile birlikte iftas idaresi İİK 206. Maddede belirtilen imtiyazlı alacakları belirleyerek sıra cetveli oluşturduğunu, talebe konu alacak iddiasının (kesinleşen karar olmadığından) İİK 206 gereğince 4. sırada kabul edildiğini ve talebin reddedildiğini, bu sebeple de alacağa yönelik kesinleşmiş yargı kararı bulunmayan ve niteliği itibari ile yargılamayı gerektiren taleplerden olduğu için talebin reddi yönündeki kararın yerinde olduğunu, davacının üye olduğu, üyelik sonrası ödeme iddialarının şüpheden uzak bir şekilde ispatlanması gerektiğini, talep içeriğine ilişkin olarak davacı tarafın ileri sürdüğü alacağın ise eldeki mevcut belgelere göre tespit edilemediğini, bu sebeple de sıra cetveline dahil edilmediğini, bu hususun gerek iflas dosyasındaki belge ve kayıtlar ile davacı taraf ticari defterlerindeki kayıtların bilirkişi marifetiyle değerlendirilmesi neticesinde ortaya çıkacağını ileri sürmüş, yukarıda açıklanan ve re’sen gözetilecek sebeplerle davanın uşul ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Mahkememizin …E.-…K. Sayılı iflas kararı, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyası, kooperatif kayıtları, 10/01/2022 tarihli bilirkişi kök raporu ve 13/06/2022 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, kooperatif alacağından kaynaklanan kayıt kabul talebine ilişkindir.
Dava konusu uyuşmazlığın temelini davacının ortaklığı bulunup bulunmadığı ve yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği noktasında toplanmaktaıdır.
Müflis kooperatif hakkında, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/04/2017 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararı ile iflas kararı verildiği ve kararın 25/01/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dosyaya kazandırılan kök ve ek raporda özetle; Davaya konu ihtilafın, davacının kooperatifin ortağı olduğu iddiası ile ortaklığının tespiti ve iflasına karar verilen kooperatifin alacaklılar/sıra cetveline kayıt kabul istemini içerdiği, 14.07.2002 tarihli yönetim kurulu kararı ile davacının ortaklığının kararlaştırıldığı, bahse konu karar dışında davacının dosyaya ödeme belgesi, makbuz vs. gibi hiç bir belge sunmadığı, bu nedenle bir ödemesinin tespit edilemediği, davacı vekilinin ödemenin müteahhide yapıldığı yönündeki beyanları, davacının kooperatifle uzun süre irtibat kurmadığının anlaşılması nedeniyle yerleşik Yargıtay kararları, kooperatifin eski muhasebecisi …’in, davacı ile ilgili bir ödeme ve muhasebe kaydı hatırlamadığı yönündeki şifahi beyanı dikkate alındığında davacının davalı kooperatifin ortağı olduğu sonucuna ulaşılamadığı, Çevre Şehircilik Bakarlığından gelen cevabi yazı ekindeki 2011-2015 yılları genel kurul belgelerine göre davacının genel kurul taplantılarına çağrılmadığı, genel kurullara katılmadığı, hazirun cetvellerinde isminin bulunmadığı, oy kullanmadığı ve hakkında bir karar alınmadığı, kök raporumuzdaki tespit ve değerlendirmelerimizde bir değişiklik bulunmadığı, davacının davalı kooperatifin ortağı olup olmadığının takdirinin Mahkemeye ait olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davalı kooperatif yönetim kurulunun 19.07.2002 tarihli, … nolu toplantısında;20.05.2001 tarihli genel kurul toplantısında verilen yetkiye istinaden, kooperatifin … ada, … parselindeki … Blok, zemin kattaki … (birj nolu dükkanın 18.500,- (18.500.000.000,-) TL bedelle …’na satılmasına (şartlı üye atınmasına) bedelinin nakden ödenmesine, inşaat bitimine kadar başka para alınmamasına, bitmiş hali ile teslim edilmesine karar verilmiştir. Konut Yapı Kooperatifleri Anasözleşmesinin “Ortaklığa Kabul” başlıklı 11. Maddesinin ikinci fıkrasında; “Ortaklığa kabul yönetim kurulunun kararı ile gerçekleşir” hükmü bulunmaktadır. Davacının ortaklığı ile ilgili otarak 14.07.2002 tarihli, … nolu yönetim kurulu toplantısında iş yeri için (başka bir iş yeri için ise eşi ile birlikte) şartlı üye yapılmasına ve 18.500,- TL bedelin nakden ödenmesine karar verilmiştir. Görüldüğü üzere yönetim kurulu kararında bedelin ödendiğine değil, nakden ödenmesi gerektiğine karar verilmiştir. Davacı ise dosyaya bir ödeme belgesi sunmamıştır. Davacı vekili de her ne kadar dava dilekçeşinde, yönetim kurulu kararından hareketle “bedelin nakden ödendiğini” belirtse de kararda “ödendiği” değil, “ödeneceği” belirtilmiştir. Dosyaya belge sunulmadığı ve belgelere de ulaşılamadığı için kooperatife ödemenin yapılıp yapılmadığı tespit edilememiş, Davacı vekili delil dilekçesinde müvekkilinin ödemelerini kooperatifin müteahhidi olan … firmasına yaptığını bildirmiş, yapılan yazışmalarda elden takip yetkisi de verilmesine rağmen herhangi bir bilgi belge edinilememiş, buna ilişkin davacı tarafça da bir ödeme belgesi sunulmamıştır. Yine bilirkişi tarafından kooperatif kayıtlarından ve davacının bildirdiği muhasebeciden de herhangi bir ödeme kaydı bulunmadığı tespit edilmiştir. Bu haliyle davacının kooperatif üyeliğini ispat edemediği, peşin bedelli ortak olarak ödemesini yapıp yapmadığını yazılı belgelerle delillendiremediğinin kabulü gerekmiştir.
… Bakanlığının yazısı ekinde, müflis kooperatifin 2011, 2012, 2013, 2014 ve 2015 yıllarına ait genel kurul belgeleri gönderilmiştir. Belirtilen yıllara ait genel kurul toplantılarına davacı davet edilmemiş, hazirun cetvellerinde ismine yer verilmemiş ve davacı belirtilen genel kurul toplantılarının hiç birine katılmamış, oy kullanmamış ve hakkında bir karar alınmamıştır.
Bu açıklamalardan sonra davacının ortaklığını ispat edemediği mahkememizce kabul edilmiş olmasına karşın, davacı ortak olarak kabul edilse dahi, aidat yükümlülüğü bulunan bir kooperatifte ortağın uzun süre kooperatife uğramaması, aidat borcunun bulunup bulunmadığını takip etmemesi dolayısıyla ortaklığın sona erdiğinin zımnen kabul edildiği, diğer anlatımla üyelik haklarından zımnen vazgeçildiği bu durumun eylemli olarak ortaklıktan çıkma iradesini yansıttığı kabul edilmelidir. Yargıtay içtihatlarında da istikrarlı bir şekilde belirtildiği üzere 10 yıl hiç bir aidat ödemeyen, genel kurullara çağrılmadığı halde neden çağrılmadığını araştırmayan bir kişinin ortaklık iddiasında bulunması hakkın kötü kullanması teşkil etmektedir. Böyle bir ortağın açtığı davanın TMK’nın 2. Maddesinde öngörülen iyiniyet kurallarına aykırı düştüğü de ilke olarak kabul edilmelidir. (Coşkun Mahmut, Koopeatifler Hukuku, Seçkin Yayınları, Ankara 2019, syf.181) (Yargıtay 23.HD 23.01.2017 tarih, 2015/8789 esas, 2015/150 karar sayılı ve benzer bir çok kararı)
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek yukarıdaki açıklamalar ışığında davacının davasını ispat edemediği sonucuna varılarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 80,70TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 59,30TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 27/09/2022

Katip Hakim
e-imza e-imza