Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/283 E. 2021/810 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/283 Esas – 2021/810
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/283
KARAR NO : 2021/810
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Çekişmeli Alacak (Konkordato)
DAVA TARİHİ : 07/04/2021
KARAR TARİHİ: 20/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH:25/10/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı/borçlu şirketin mahkememizin … esas sayılı dosyasında konkordato başvurusunda bulunduğunu, konkordatonun 10.02.2021 tarihinde tasdik edildiğini, konkordato komiserliğine yasal süre içinde yapılan başvuruda, 18.06.2019 tarihi itibariyle nakde dönüşen çek bedelinden dolayı 7.336,65TL ve garanti bedelleri ödenecek çeklerden kaynaklı 15.800,00TL gayrinakdi olmak üzere toplam 23.136.65TL alacak bildirildiğini, ancak, tasdik olunan projede kabul edilen alacaklar dışında kalan 4.060,00TL nakdi ve 13.030,00TL gayri nakdi olmak üzere toplam 17.090,00TL alacağın nizalı hale geldiğini beyanla, 17.090,00TL alacağın konkordato projesine dahil edilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı usulüne uygun tebligata rağmen dosyaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER :Mahkememizin …esas sayılı dosyası, 22/10/2021 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, konkordato davası neticesinde çekişmeli hale gelen alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Borçlu şirket ile alacaklı banka arasında, konkordato ilanından önceki dönemlerden gelen kredi ilişkisinin mevcut olduğu; davalı/borçlu şirketin konkordato talebinin mahkememizin 10.06.2021 tarih ve … esas, … karar sayılı ilamı ile tasdik edildiği; şirket konkordatosunun tasdikine dair kararda davacı/alacaklı bankanın alacak…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…miktarına ilişkin bir kayıt bulunmadığı, ek mühlete müstenit 29.09.2020 tarihli Konkordato Komiser Heyeti raporunda alacaklı banka talebinin 23.146,55TL olduğu, borçlu şirket kayıtlarında ise banka adına alacak kaydı bulunmadığı; ancak, alacaklı bankanın 25.07.2019 tarihli talep dilekçesi üzerine, mahkememizin 30.12.2020 tarih ve … esas sayılı ara kararın ile talebe ilişkin olarak Konkordato Komiserler Kurulu’ndan alınan 29.12.2020 tarihli rapora dayanılarak, alacaklı bankanın nakde dönüşen çek bedellerinden dolayı 7.336,55TL alacağı olduğu kabul edilerek alacaklı bankanın bu tutar üzerinden nisaba katılmasına karar verildiği hususları tartışmasızdır.
Uyuşmazlık konusu, Konkordato sürecinde kabul edilen alacak dışında davacı bankanın alacağı bulunup bulunmadığı, böyle bir alacak mevcut ise söz konusu alacağın asıl alacak ve faiz kısımlarıyla birlikte toplam miktarının tespiti noktasında toplanmaktadır.
İİK’nun 294/3 maddesine göre; tasdik edilen konkordato projesi aksine hüküm içermediği takdirde kesin mühlet tarihinden itibaren rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesi durur.
Alacaklı banka tarafından 23.07.2019 tarihinde … numaralı çeke karşılık 2.030,00TL, … numaralı çeke karşılık da 2.030,00TL olmak üzere toplam 4.060,00TL “Çek Garanti Bedeli” ödendiği, Ticari Krediler Limit Risk İzleme Tablosu’na göre, 22.10.2019 tarihi itibariyle davalı şirket adına 13.030,00TL tutarında gayrinakdi kredi kaydı oluşturulduğu, çek karnesi bedellerine karşı oluşturulduğu anlaşılan söz konusu gayrinakdi krediye karşılık olarak fiilen çek garanti bedeli ödendiğini gösteren bir belgenin dosya arasında mevcut olmadığı görülmüştür.
Çekin karşılıksız çıkması halinde muhatap bankanın yasal sorumluluk tutarını ödemesinden sonra çek hesabı sahiplerinden bu tutarı bankaya ödeme yükümlüğünün doğacağı için bu sözleşme eksik iki tarafa borç yükleyen sözleşmedir.Fakat banka ödediği tutarı faizi ile birlikte talep eder ve hesap sahibinin bankaya ödeme yükümlülüğü doğarsa, bu yükümlülük hesap sahibi bakımından bir asli edim yükümlülüğü olur, bu sebeple de sözleşme tam iki tarafa borç yükleyen sözleşme halini alır.
Bilirkişi tarafından yapılan incelemede; alacaklı bankaca “Çek Garanti Bedeli” ödediği kaydedilen … ve … numaralı çeklerin de dahil olduğu beş adet çeke karşılık toplam olarak bankaca 9.290,00TL “Çek Garanti Bedeli” ödendiği, bu ödemeler toplamına 137,53TL çeşitli masraf yüklendiği, sonuçta tüm bu işlemlerden kaynaklı nakdi banka alacağının 9.427,53TL olduğu, gayrinakdi çek kredisi riskini oluşturan 8 adet çekin ise 07.06.2021 tarihinde alacaklı bankaya imza karşılığında iade edildiği; buna göre, alacaklı bankanın borçlu şirketten toplam nakdi alacağının 9.290,00TL asıl, 137,53TL masraf olmak üzere 9.427,53 TL olduğu tespit edilmiştir.
Diğer yandan, borçlu şirketin yazılı notunda yer alan; “Konkordatodan önce şubedeki hesabımıza göndermiş olduğumuz 7.000,00TL’ de var ve bu parayı nereye saydılar cevabı bankada var” şeklindeki beyana karşılık alacaklı bankadan intikal eden … müşteri numaralı …. nolu ticari mevduat hesabının 01.01.209 ila 30.01.2019 tarihlerindeki işleyişini gösteren hesap ekstresi incelendiğinde, 14.01.2019 tarihinde hesaba EFT olarak gelen 7.000,00TL’nın, 14 -30 Ocak 2019 tarihleri arasında “ticari kredi tahsis komisyonu, gecikme tahsilatları, ticari kredi ekstre ürün ücreti/gönderimi tahsilatı” gibi çeşitli giderler yüklenerek hesabın tasfiye edildiği görülmüştür.
Denetime elverişli, gerekçeli ve hükme esas alınan bilirkişi …’un 22/10/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre; borçlu şirketin alacaklı banka ile fiilen nakdi kredi ilişkisinin olmadığı, mevcut alacak ilişkisinin “Çek Garanti Bedeli” ödenen beş adet çekten kaynaklandığı ve bu çeklerin garanti bedeli tutarı olan 9.290,00TL ile bu işlemlerden kaynaklı 137,53 TL çeşitli masraflardan oluşan 9.427,53TL banka alacağının geçerli olduğu göz önüne alındığında toplam tutarı 9.290,00TL olan “Çek Garanti Bedeli”ne karşılık kısa sürede alacak toplamının yaklaşık %75’ne tekabül eden yüksek miktarda gider tahsilatı…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…yapılmış olması mutat bankacılık uygulamaları bağlamında hakkaniyetli olmayacağından, ticari tevdiat hesabından tasfiye olunan söz konusu 7.000,00TL’nin, borçlu şirketin çek garanti bedelinden kaynaklı borcuna mahsup edilmesi halinde, yukarıda hesaplanan 9.427,53TL banka alacağının 2.427,53TL olacağının belirtildiği, mahkememizin 10.06.2021 tarih ve …. esas, … karar sayılı konkordato davasında davacı alacağının daha fazla olarak 7.336,55TL kabul edildiği, davacının başkaca alacağının olmadığı, öte yandan çekin karşılıksız çıkması halinde muhatap bankanın yasal sorumluluk tutarını ödemesinden sonra çek hesabı sahiplerinden bu tutarı bankaya ödeme yükümlüğünün doğacağı için bu sözleşme eksik iki tarafa borç yükleyen sözleşme olduğundan, gayri nakdi alacağın konkordato davasında çekişmeli alacak olarak talep edilemeyeceğinden davacının talebinin reddine karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcının peşin alınan 291,86TL’den mahsubu ile bakiye 232,56TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin davacının gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilin yüzlerine karşı, istinaf kanun yolu açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle istinaf kanun yoluna başvurulabileceği, istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) oy birliğiyle karar verildi.20/10/2021

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza