Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/281 E. 2021/475 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/281 Esas – 2021/475
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/281 Esas
KARAR NO : 2021/475
HAKİM :
KATİP :
DAVACILAR : 1-
2-
3-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/09/2014
KARAR TARİHİ: 17/06/2021
K.YAZIM TARİHİ : 07/07/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; 28/03/2014 tarihinde müvekkili davacıların murisi olan müteveffa …’ın Sincan Andiçen Mahallesi Uğur sokakta yaya kaldırımında yürümekte iken, davalılardan …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpması sonucu oluşan trafik kazası neticesinde vefat ettiğini, kazaya karışan … plakalı aracın … … Sigorta Şirketinden Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesinin bulunduğunu, davalı …’ün … plakalı araçla Sincan Andiçen Mahallesi 71. sokak üzerinde seyir halinde yolu yokuş yukarı çıkarken vites değiştirmek istediği sırada, aracın hakimiyetini kaybedip geri geri kaçırdığını, yaya kaldırımına çarparak savrulduğunu ve Uğur sokakta kaldırımda köşe başında bulunan müvekkili davacıların murisi …’a çarptığını, kaza neticesinde müteveffa …’ın ağır yaralandığını, üç gün sonra kaldırıldığı Lokman Hekim Hastanesinde 31/03/2014 tarihinde vefat ettiğini, kazadan dolayı soruşturma başlatıldığını, Sincan … Asliye Ceza Mahkemesinin … E sayılı dosyasında …’ün taksirle ölüme neden olma iddiasıyla sanık olarak yargılandığını, müteveffa …’ın kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığını, …’ün tam kusurlu olduğunu, davalı sigorta şirketinc yapılan başvuru üzerine 13/06/2014 talihinde 120.740,00TL ödeme yapıldığını, sigorta şirketinin ödediği miktar ile ödenmesi gereken gerçek miktar arasında büyük bir fark bulunduğunu, müvekkillerinin müteveffanın desteklerinden yoksun kaldıklarını ileri sürerek davalı …’ten her bir davacı için 30.000,00 TL olmak üzere toplam 90.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 28/03/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile, her bir davacı için şimdilik 100,00 TL olmak üzere toplam 300,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı …’ten kaza tarihi olan 28/03/2014 tarihinden, sigorta şirketinden sigorta poliçesindeki sorumluluk miktarı ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 24/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili 23/02/2016 harç tarihli ıslah dilekçesi ile davacı … ve … yönünden bilirkişi raporundaki hesaplama doğrultusunda maddi tazminat talebini arttırmıştır.
CEVAP :Davalı … vekili; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, kaza anında müteveffanın kaldırımda olduğuna ilişkin iddiaların dosya kapsamına, olayın oluş şekline aykırı olduğunu, ceza dosyasında mevcut kaza yeri krokisi, kaza anını gören kaza anında araçta bulunan kişilerin ve müvekkilinin samimi beyanları incelendiğinde, müteveffanın kaza anında kaldırımda değil cadde üstünde bulunduğunun anlaşıldığını, dolayısıyla kazanın meydana gelmesinde müteveffanın kusurlu olduğunu, Ankara Batı Asliye Ceza Mahkemesinin … E sayılı dosyasında bulunan belge ve bilgiler incelendiğinde, görüleceği üzere müvekkilinin kullanmış olduğu aracın seyir halinde iken bir anda stop etmesi sonucu aracın kontrolden çıkması ile dava konusu üzücü kazanın meydana geldiğini, müvekkilinin aracın bütün bakımını, kontrollerini yapmasına rağmen aracın teknik özelliklerinden kaynaklanan nedenle freninin tutmamasının kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin kusurunun bulunmadığını gösterdiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … Sigorta Şirketi vekili; … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından tanzim edilen 05/03/2014-05/03/2015 vadeli … poliçe numaralı zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirket tarafından 13/06/2014 tarihinde davacı yana 120.740,00 TL ödeme yapılarak sorumluluğun yerine getirildiğini, davacı yan tarafından da bu ödemeye takiben ibranamenin imzalandığını, sorumluluğu yerine getiren müvekkiline karşı ikame edilen davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ile manevi tazminat talebinden ibarettir.
Mahkememizce bozma öncesi yapılan yargılama neticesinde, davalılar aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine dair verilen 19/04/2016 tarihli karar,Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 24/02/2020 tarih …E.-… K. sayılı ilamı ile, davacılar için takdir edilen manevi tazminatların bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerektiği belirtilerek bozulmuştur.
Bozma ilamına yönelik olarak davalı … vekilinin karar düzeltme istemi ise, Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 17/02/2021 tarih … E.-… K sayılı ilamı ile reddedilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamı ve karar düzeltme talebiyle ilgili verilen karara uyulmasına karar verilmiştir.
Maddi tazminat yönünden bir bozma bulunmadığından bu hususta yeniden bir değerlendirme yapılmayarak önceki hüküm gibi hüküm kurulmuştur.
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Bozma öncesi yapılan yargılama alınan bilirkişi raporu ve yapılan tespitler sonucu davaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsü davalı …’ün % 100 oranında kusurlu olduğu, davacıların murisi yaya …’ın herhangi bir kural ihlalinin bulunmadığı ve kusursuz olduğu tespit edilmiştir. Meydana gelen kaza neticesinde kaza tarihinde 39 yaşında olan davacı …’ın eşi, davacılar … ve …’ın annesi …’ın vefat ettiği, annelerinin vefatı ile 9 ve 14 yaşlarında bulunan davacı çocukların annelerinin bakım ve şefkatinden mahrum kaldığı, davacı eşin ise genç yaşta eşini kaybederek iki çocuğuyla birlikte yalnız kaldığı, meydana gelen kazada, davacıların murisi yaya …’ın herhangi bir kural ihlalinin bulunmadığı anlaşılmakla davacılar bir miktar manevi tazminata hak kazandıkları değerlendirilmiştir. Davalının %100 oranında kusuruyla sebebiyet verdiği kaza neticesinde davacılar murisi … vefat etmiş olmakla davacıların yaşadığı elem ve acı, kaybettikleri manevi destek göz önüne alınarak, ruhsal dengesi bozulan davacıların uğradıkları manevi zararın giderimi amacıyla, paranın satın alma gücü itibariyle belirli bir meblağın davalıdan alınarak davacılara verilmesi suretiyle, davacıların zedelenmiş olan yaşama sevinçlerini tazelemek, bunu yaparken felaketi özlenir kılmamak, davalıyı ekonomik bir yıkıma sürüklemeksizin, daha özenli olmaya sevketmek hedeflenerek, günün ekonomik koşullarına ve meydana gelen kazadaki kusur durumları gözetilerek belirlenen takdiren davacı … için 25.000,00TL, davacı … için 20.000,00TL, davacı … için 20.000,00TL manevi tazminatın tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı …’ın maddi tazminat talebinin reddine,
2-Davacılar … ve …’ın maddi tazminat talebinin kabulü ile, … yönünden 17.920,30TL, … yönünden 34.532,59TL olmak üzere toplam 52.452,89TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı sigorta şirketi yönünden 25/04/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ve poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacılara ödenmesine,
3-Davacıların manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, davacı … yönünden 25.000,00TL, davacı … yönünden 20.000,00TL, davacı … yönünden 20.000,00TL olmak üzere toplam 65.000,00TLmanevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ten tahsili ile davacılara ayrı ayrı ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine,
4-Maddi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 3.583,05 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1,02 TL harç ile 178,49 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 3.403,54TL karar ve ilam harcının davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 1.519,97TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Mahkememizin 18/05/2019 tarih ve … esas, … karar, … harç nolu harç tahsil müzekkeresinin bila infaz iade edilmesinin istenilmesine,
b-Davacılar tarafından yatırılan 1,02 TL peşin harç, 25,20 TL başvuru harcı, 3,80 TL vekalet harcı, 178,49 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 208,51 TL harcın davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 93,11 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
c-Davacıların kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle; Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT gereğince davacı … için hesap edilen 4.080,00 TL, davacı … için 5.179,89 vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacılara ödenmesine,
d-Reddedilen maddi tazminat talebi bakımından, davalılar … ve … … Sigorta Şirketinin kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 13/2 uyarınca belirlenen 100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak davalılara verilmesine,
5-Manevi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 4.440,15 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 307,39 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.132,76 TL karar ve ilam harcının, davalı …’ten alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacılar tarafından yatırılan 307,39 TL peşin harcın davalı …’ten tahsili ile davacılara verilmesine,
b-Davacıların kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle, Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince kabul oranına göre takdir ve hesap edilen; davacı … için 4.080,00TL, davacı … için 4.080,00 TL, davacı … için 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’ten tahsili ile davacılara ödenmesine,
c-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalı …’ün kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 maddesi gereğince reddedilen miktara göre hesap edilen 4.080,00TL vekalet ücretinin davacı …’tan, 4.080,00TL vekalet ücretinin davacı …’tan, 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak bu davalıya ödenmesine, 6-Davacılar tarafından sarf edilen 424,95 TL tebligat ve posta gideri ile 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.174,95 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 968,07 TL’nin davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 432,32 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, artan kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, yasa yolları açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek dilekçeyle hükmün temyiz edilebileceği, temyiz incelemesinin Yargıtay ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/06/2021

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı