Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/272 E. 2021/341 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/272 Esas – 2021/341
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/272 Esas
KARAR NO : 2021/341

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/08/2016
KARAR TARİHİ : 25/05/2021
K.YAZIM TARİHİ : 31/05/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; davalının müvekkilleri aleyhine Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde bulunulduğunu, takibe dayanak senet bedelinin 75.000,00 TL olduğunu, iş bu dava tarihinde dosya alacağı ferileri ile birlikte 101.205,60 TL tutmakta olduğunu, icra takip tarihi ile işbu dava tarihi arasında icra dosya borcunun müvekkilleri ve babaları … tarafından davalıya tamamen ödendiğini, davalıya bu icra dosyasından dolayı hiçbir borçlarının kalmadığını, hal böyle iken davalının dosyaya sadece 32.000,00 TL tahsil ettiklerini beyan ettiğini, halbuki dosya borcunun tamamının davalının imzasını taşıyan makbuzlarla ödendiğini, davalıya 68.572,40 TL bakiye borcunun da bu şekilde ödendiğini, bu nedenle borçları olmadığına ve fazla ödenen paranın müvekkiline iadesine dair iş bu davayı açtıklarını beyan ederek, öncelikle icra takibinin dava sonuçlanıp karar kesinleşinceye kadar tedbiren durdurulmasına, bilahare icra dosyasından davalıya 68.572,40 TL borçlu olmadıklarının tespitine, fazla ödenen paraların müvekkiline istirdadına, davalının %20 icra inkar veya kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı … duruşmada alınan beyanında ; dava dilekçesine ekli olarak sunulan belgelerden en son kısımda yer alan 75.000,00 TL lik ödeme yapıldığına dair kısmı kabul etmediğini, buradaki imzanın kendisine ait olup olmadığını hatırlamadığını, ancak 75.000,00 TL’lik bir ödeme söz konusu olmadığını, sonradan bu kısmın doldurulmuş olabileceğini, dava dilekçesine ekli olarak sunulan diğer belgelerdeki ödemelere bir itirazı olmadığını,
bu ödemelerin davaya konu icra takibindeki alacağa yönelik yapıldığını, kendisi 75.000,00 TLlik bir ödeme alsa niçin icra takibini devam ettireceğini, gerekirse bu belge üzerinde inceleme yapılmasını talep ettiğini, buradaki rakamın 5.000,00 TL olup önüne 7 eklenmiş olabileceğini, …’den 75.000,00 TL tutarında bir para almadığını, bu tutarın altında bulunan imzanın kendisine ait olmadığını, böyle bir sözleşmenin kendisinde olmadığını, bu sözleşmeyi kabul etmediğini, icra dosyası kapsamında yapılan ödemeler dışında ödeme almadığını, bunlar dışındaki alacağı yönünden takibin devamını talep ettiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, ödeme belgeleri, 31/05/2017 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, davacının, Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası kapsamında, davalıya borçlu olmadığının tespiti ile fazla ödenen miktarın istirdadı istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde esasa dair verilen 06/02/2018 tarihli karar, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ….HD’nin 15/03/2021 tarih 2018/1445E.-2021/389 K. sayılı ilamı ile; “Mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen kararın gerekçesinde “icra takibinden sonra ve fakat davadan önce yapılan ödemeler gözetilmeden menfi tespit isteminde bulunulması nedeniyle icra takibi tarihinde borçlu olan davacı yanın menfi tespit isteminin reddi ile dava tarihi itibariyle 6.187,95TL fazla ödemenin istirdadının gerektiği” şeklinde ifade kullanılmasına rağmen hüküm kısmında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine şeklinde hüküm kurulduğu görülmüştür. Bu durum gerekçe ile hüküm arasında çelişkiyi ifade ettiğinden, Dairemizce, hüküm ve gerekçeli karar arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde yeniden karar verilebilmesi için HMK’nın 355/1.m.2.cümle hükmü re’sen gözetilerek esası incelenmeksizin kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerektiği” belirtilerek mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava tarihinde davalının icra dosyası kapak hesabına göre 101.081,73TL alacağının gözüktüğü, bu tutarın davacılar vekilinin 14/12/2017 tarihli beyan dilekçesi içeriğinden anlaşıldığı üzere ile kabulünde olduğu, davacıların ise haricen yapmış oldukları ödemelerin tüm dosya kapsamından sabit olduğu üzere 106.000,00TL olduğu, harici ödemelerin belgelerdeki anlatıma göre dava tarihinden önce ancak icra takibinden sonra yapıldığı, icra dosyası kapsamında yapılan maaş kesinti toplamının 1.269,68TL olduğu, buna göre davacıların dava tarihinde toplam 107.269,68TL ödemesinin bulunduğu, o halde davacıların 6.187,95TL fazla ödemesinin bulunduğu, ancak davacı tarafça icra takibinden sonra yapılan ödemeler gözetilmeksizin 68.572,40TL üzerinden harç yatırılarak menfi tespit talep edildiği, oysa davacıların dava tarihinde 101.081,73TL borçlarının bulunduğunun sabit olduğu, tüm açıklamalara göre icra takibinden sonra ancak dava tarihinden önce yapılan ödemeler gözetilmeden menfi tespit isteminde bulunulması sebebiyle icra takibi tarihinde borçlu olan davacı yanın menfi tespit isteminin reddine, dava tarihi itibariyle 6.187,95 TL fazla yapılan ödemenin istirdatı yönünde davanın kısmen kabul kısmen reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
a-Davacı yanın menfi tespit isteminin reddine,
b-Davacının dava tarihi itibariyle Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası kapsamında fazladan ödediği 6.187,95TL’nin davalıdan istirdatına,
2-İstirdatına hükmedilen 6.187,95TL nin %20 olan 1.237,59 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 422,69TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.171,05TL harçtan mahsubu ile bakiye 748,36TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan 422,69TL peşin harç, 29,20TL başvuru harcı, 4,30TL vekalet harcı olmak üzere toplam 456,19TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 196,75TL tebligat ve posta gideri ile 400,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 596,75TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 53,85 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davalı tarafından sarf edilen 31,00TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 28,21TL’nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, artan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına, bakiye delil avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
6-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince ret oranına göre takdir ve hesap edilen 8.909,98TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.25/05/2021

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı