Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/266 E. 2021/924 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/266 Esas – 2021/924
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/266 Esas
KARAR NO : 2021/924
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/04/2021
KARAR TARİHİ: 23/11/2021
K.YAZIM TARİHİ: 13/12/2021
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; davacı müvekkilinin 28.12.2020 tarihli fatura alacağına istinaden Ankara Batı İcra Dairesinin …. E. Sayılı dosyası ile borçlu hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve yersiz itirazı neticesinde takibin durdurulduğunu, davalının almış olduğu ihale neticesinde …. Yol Yapımı işinin asfalt nakliye kısmını davacı müvekkilinin yaptığını, yapılan işin karşılığı fatura edilmesine rağmen bedelinin tahsil edilemediğini, davalının ihale ile almış olduğu bu işi kısım kısım birden fazla şahıs ve firmaya yaptırdığını, bu kişilere de herhangi bir ödeme yapmadığının haricen alınan bilgilerden anlaşıldığını, davalının ödeme yapmamak yada ödemeleri geciktirmek suretiyle kötü niyetli olduğunun anlaşıldığını, davacının tüm şifai uyarılarına ağmen davalının borcunu ödemediğini, 01.04.2021 tarihli arabulucuk görüşmelerinde de herhangi bir çözüm sağlanamadığını beyan ederek, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla ve mahkemece hükmedilecek faizler ile birlikte borçlunun haksız ve hukuka aykırı ifirazının iptaline ve takibin devamına, kötü niyetli itiraz nedeniyle asıl alacağın %20’den az olmamak üzere İcra İnkar Tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı tarafından dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyası, tarafların 2020 yılı BA-BS formları, tarafların ticaret sicil ve vergi dairesi kayıtları, davacının ticari defter ve kayıtları, 11/10/2021 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava; taraflar arasında düzenlenen ticari satım sözleşmesi kapsamında faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı alacaklı taraflar arasındaki ticari satım nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla faturaya dayalı icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 04/03/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 10/03/2021 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir.İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Davacı yan “….” açıklamalı 28/12/2020 tarihli 32.258,77TL bedelli fatura sebebiyle davalıdan alacaklı olduğunu iddia etmiş, usulüne uygun tebliğe rağmen davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmadığından davalı yanın savunmaları tespit edilememiş, ancak borca itiraz dilekçesinden borcu kabul etmediği anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık, “….” açıklamalı 28/12/2020 tarihli 32.258,77TL bedelli fatura sebebiyle davacı yanın davalıdan takip çıkışı kadar alacaklı olup olmadığı hususundadır.
Tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerinden 2020 yılına ait BA-BS formları HMK m.221 uyarınca resen celp edilmiştir. Buna göre davalı yanın işletme hesabına göre defter tutan 2. Sınıf tacir olduğu ve BA – BS formu verme zorunluluğu bulunmadığından davalıya ait BA-BS formunun bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacı yanın ise, davalıya ilişkin 1 adet belge karşılığı KDV hariç 28.649,00TL mal satış bildiriminde bulunduğu tespit edilmiştir.
Davalıya ihtarlı tebligat yapılmasına rağmen ticari defter ve kayıtlar sunulmadığından ve bulundukları yerin adresi de bildirilmediğinden davacının defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Yapılan inceleme sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda, davacıya ait ticari defter kayıtlara göre, 04.03.2021 takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 32.258,77TL alacaklı bulunduğu, davacının söz konusu tutarı takip tarihinden tahsil tarihine kadar geçen sürede avans faiz oranları üzerinden işleyecek faiz tutarı ile birlikte talep edebileceği, icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıları temerrüde düşürdüğüne ilişkin herhangi ihtarname ya da iadeli taahhütlü mektuba rastlanmadığından işlemiş faiz talebinin yersiz olduğu, davalının adresinin ….’da olması nedeniyle davalıya ait ticari defterlerin fiilen incelenemediği rapor edilmiştir.
Dava konusu alacak, fatura alacağına dayanmaktadır. Fatura düzenlenmesi tek başına muaccel bir alacağın varlığını ispata yeterli değildir. Davacının aynı zamanda malın teslim edildiğini/hizmetin ifa edildiğini ispat yükü altındadır.
Fatura düzenlenmesi için öncelikle taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunması gerekir. Bunun için de öncelikle taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkinin varlığının kanıtlanmış olması gerekir. Davalının sözleşmesel ilişkiyi inkâr etmesi durumunda davacının öncelikle aralarındaki akdi ilişkiyi yani alım-satım ilişkisini ispat etmesi gerekmektedir. Bu nedenle, bir satım ilişkisinde davacı taraf sattığı malın miktarını ve alıcıya teslimini, davalı taraf ise yaptığı ödemeleri usulüne uygun bir şekilde ispat etmek zorundadır.
Davacı yanın incelenen ticari defter ve kayıtlarına göre, 28/12/2020 tarihli 32.258,77TL bedelli faturanın davacı kayıtlarına işlendiği, ancak davalı defterleri incelenemediğinden davacı defterleriyle mukayesesinin yapılamadığı, davalı yanın borca itiraz dilekçesinden taraflar arasındaki akdi ilişkinin davalı tarafça kabul edilmediği sonucuna varıldığı, bu itibarla ispat yükü üzerinde olan davacının öncelikli olarak akdi ilişkiyi ardından da faturaya konu işin yapılıp teslim edildiğini ispat etmesi gerektiği, sunulan deliller ve dosya kapsamına göre davacı yanın iddiasını ispatlayamadığı, davacı yanın dava dilekçesinde açıkça keşif ve yemin deliline de dayanmadığı, bu nedenle akdi ilişkiyi ispatlayamadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcının peşin alınan 565,89TL harçtan mahsubu ile artan 506,59TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2021 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27TL’nin Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesinin 11. Bendi uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderinden sayıldığından ve davalı ilk oturuma katılmadığından tamamının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 59,30TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 127,10TL harcın Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesinin 11. Bendi uyarınca davalı ilk oturuma katılmadığından tamamının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 114,90TL tebligat ve posta gideri ile 750,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 864,90TL yargılama giderinin Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesinin 11. Bendi uyarınca davalı ilk oturuma katılmadığından tamamının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.23/11/2021

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı