Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/252 Esas – 2022/81
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/252
KARAR NO : 2022/81
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Çekişmeli Alacak (Konkordato)
DAVA TARİHİ : 30/03/2021
KARAR TARİHİ: 19/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 24/01/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı/borçlu şirketin Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı konkordato talepli dosyasında 15.05.2019 tarihinde kesin mühlet kararı verildiğini, konkordatonun 10.02.2021 tarihinde tasdik edildiğini, konkordato komiserliğine yapılan 12.07.2019 tarihli başvuru ile bildirilen (nakdi kredi 1.327.598,67TL + çek yaprağından gayrinakdi risk yükümlülüğü 150.960,00TL mer’i teminat mektubu riski 131.842,05TL) = 1.610.400,72TL banka alacağının 989.436,69TL’lik kısmının kabul edildiği kalan 620.964,03TL’nın ise çelişmeli hale geldiğini, … ve …t’in müteselsil kefaleti altında borçlu şirketle imzalanmış “Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi” ve “Business Card Üyelik Sözleşmesi” kapsamında kullandırılan kredilerin geri ödenmemesi üzerine 02.05.2019 tarih ve … sayılı Noter ihtarnamesi ile kredi hesabı kat edilerek 1.177.583,96 TL nakdi kredi borcunun ödenmesinin ve 131.842,05TL teminat mektubu ve 155.020,00TL çek karnesinden oluşan gayrinakdi kredinin depo edilmesinin istendiğini, mevcut teminat mektubu kredisinin 45.107,58TL’lik kısmının 31.12.2019 tarihinde nakde çevrildiğini, halihazır borç miktarının bildirilen bakiyenin üzerinde olduğunu, borçlu şirketin bankaya muhatap 02.03.2021 tarihli yazısında borcun tamamının kabul edildiğinin bildirildiğini beyanla, komiserliğe bildirim tarihi (12.07.2019) itibariyle nisaba dahil edilmeyen alacaklar toplamı (nakdi 338.161,98 TL + çek riski 179.210,00 TL teminat mektubu riski 86.734,447TL) = 604.106,45TL alacağın kabul edilerek konkordato projesine dahil edilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
e-imza e-imza e-imza e-imza
CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı/alacaklı bankanın, konkordato komiserliğine 12.07.2019 tarihinde 1.610.400,72TL alacak bildiriminde bulunduğunu, komiser heyetince 989.436,69TL alacağın kabul edildiğini, ihtar edilen nakdi alacağın 1.177.853,96 TL ve dava edilen nakdi tutarın ise 1.327.598,67 TL olduğu nazara alındığında alacağa faiz işletildiğini, İİK.294/3 uyarınca talep edilen alacağın rehinle temin edilmemiş kısmı bakımından kesin mühlet tarihi (15.05.2019) itibariyle faiz işlemesinin duracağını, ancak, komiserliğe bildirilen alacak toplamına, teminat dışı kalan alacak için hesaplanan faiz ve masraf tutarlarının da ilave edildiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Mahkememizin … esas sayılı dosyası, 22/09/2021 tarihli bilirkişi raporu, 08/12/2021 tarihli ek bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, konkordato davası neticesinde çekişmeli hale gelen alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Borçlu şirket ile alacaklı banka arasında, konkordato ilanından önceki dönemlerden gelen ticari kredi ilişkisinin mevcut olduğu, bu bağlamda davacı banka ile davalı şirket arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi, Business Card Üyelik Sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmelerde … ve …’in müteselsil kefalet imzasının bulunduğu, davalı/borçlu şirketin mahkememizin … esas sayılı dosyasında konkordato talep ettiği, 18/02/2019 tarihinde “Geçici Mühlet” kararı, 15.05.2019 tarihinde “Kesin Mühlet” kararı verildiği ve konkordato talebinin 10.02.2021 tarihinde mahkememizce tasdik edildiği, 17/12/2020 tarihli komiser heyeti raporunda alacaklı banka talebinin 1.610.403,72TL olduğu, borçlu şirket kayıtlarındaki alacak miktarının ise 989.436,69TL olarak yer aldığı hususları tartışmasızdır.
Uyuşmazlık konusu, Konkordato sürecinde kabul edilen alacak dışında davacı bankanın bakiye nakdi kredi alacağı bulunup bulunmadığı, böyle bir alacak mevcut ise söz konusu alacağın asıl alacak ve faiz kısımlarıyla birlikte toplam miktarının tespiti noktasında toplanmaktadır.
Davacı banka; dava konusu alacağını nakdi kredi alacağına dayandırmıştır.
Dosyada mevcut 02/05/2019 tarih ve … yevmiye ile alacaklı banka tarafından borçlu şirkete Noter aracılığı ile keşide olunmuş ihtarnamede, gayrinakdi kredi, gayrinakdi çek kredisi, borçlu cari hesap, ticari kredili mevduat, ticari kredi kartı kredilerine konu borçların 30/04/2019 tarihi itibariyle kat edilerek muaccel hale geldiği, anapara, faiz, kur farkı, KKDF, BSMV ve sözleşme gereğince ödenmesi gereken diğer kalemlerden oluşan toplam 1.177.853,96TL’nin 7 gün içinde ödenmesinin, 131.842,05TL tutarındaki meri teminat mektubu bedelinin 7 gün içinde ödenmesinin, risk oluşturan çek yasal yükümlülük tutarı toplamı olan 155.020,00TL’nin 7 gün içinde depo edilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.
İİK’nun 294/3 maddesine göre; tasdik edilen konkordato projesi aksine hüküm içermediği takdirde kesin mühlet tarihinden itibaren rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesi durur.
7101 sayılı yasa ile İİK’nda yapılan değişiklik ile konkordato sürecinde asıl olan kesin mühlet olup geçici mühlet sadece konkordato ön projesinin uygulanabilir olup olmadığının tespiti ile sınırlı, kesin mühlet öncesi bir tedbir dönemidir. Bu nedenle her ne kadar İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı düzenlenmiş ise de ancak amacı, niteliği ve kapsamı ile örtüştüğü ölçüde geçici mühlet kesin mühletin sonuçlarını doğurur. Bu bağlamda İİK’nun 294/3. maddesinde konkordato projesi aksine hüküm içermediği takdirde kesin mühletten itibaren rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesi durur şeklindeki düzenlemenin geçici mühlet süresi için uygulanmasının mümkün olmadığı ve bu kapsamda geçici mühlet süresi içerisinde rehinle temin edilmemiş../..
e-imza e-imza e-imza e-imza
…/…alacak için dahi faiz işleyeceği mahkememizce kabul edilmiştir. Bu nedenle davalı yan itirazlarına itibar edilmemiştir.
Bilirkişi …’un sunmuş olduğu 22/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda; kullanılan kredi tutarları ile krediden kaynaklı borca karşılık taraflarca oluşturulan borç ve alacak kayıtlarındaki farklılığın, düzenli olarak karşılıklı mutabakat yapılmamış olmasından ve teminatsız banka alacağına kesin mühlet öncesinde faiz işletilmesinden kaynaklandığı; bu bağlamda yapılan karşılaştırmadan, alacaklı banka kayıtlarına göre mühletler arası dönemde hesaplanarak kredi hesabına yüklenen faiz tutarlarının davalı şirket hesaplarında görünmediği, keza, fiilen nakde dönüştüğüne dair belge ibraz edilmeyen gayrinakdi kredi tutarlarının depo edilmesinin talep edildiği, ayrıca da kesin mühlet karar tarihinden (15.05.2019) sonra kredi borcuna karşılık olarak davalı şirket tarafından yapılan ödemelerin nihai kredi riskinden indirilmesi ve varsa nakde dönüşen gayrinakdi alacak kısmının da nakdi riske eklenmesi gerektiği, buna göre, yukarıda da açıklandığı üzere, kesin mühlet tarihine(15.05.2019) çok yakın bir tarihte keşide olunan 02.05.2019 tarihli ödeme ihtarında borçlu şirkete bildirilen borç toplamı olan 1.177.583,96 TL içinde nakdi krediden kaynaklı alacaklar toplamının 1.075.411,75 TL’na tekabül ettiği ve bilahare 31.12.2019 tarihinde mevcut teminat mektubu kredisinin 45.107,58 TL’lik kısmının nakde çevrildiği beyanı dikkate alındığında işlem yılı (2019) sonuna göre nakdi banka alacakları toplamının (nakdi kredilerden kaynaklı alacaklar 1.075.411,75TL nakde çevrilen teminat mektubu 45.107,58TL) = 1.120.519,33TL’na tekabül ettiği, çek riski ve teminat mektubundan kaynaklı diğer gayrinakdi kredilere karşılık filen ödeme yapıldığı belgelenemediği, sürece ödeme ya da depo talebinde bulunulmasının mutat bankacılık uygulamasında ağlı kabul görmediği, sonuç olarak, kredi kat ihtarının (02.05.2019) dava tarihinden (15.02.2019) sonraki bir tarihte keşide edildiği, davaya konu kredinin teminatsız olduğu ve konkordato komiserliğine alacak bildiriminin de kesin mühlet karar tarihinden (15.05.2019) sonraki bir tarihte (12.07.2019) yapıldığı hususları birlikte dikkate alındığında, hem kesin mühlete kadar faiz işlemesinin durdurulması gerektiği, keza, kesin mühlet tarihine (15.05.2019) çok yakın bir tarihte (02.05.2019) keşide olunan ödeme ihtarında borçlu şirkete bildirilen borç toplamı içinde nakdi krediden kaynaklı alacaklar toplamının 1.075.411,75TL’na tekabül ettiği göz önüne alınarak karşılaştırma yapıldığında, kesin mühlet tarihi (15.05.2019) itibariyle alacaklı bankanın nakdi krediden kaynaklı toplam alacağının 1.075.411,75 TL hesaplandığı ve bu alacağın 978.282,78TL’lik kısmının asıl alacak, 97.128,97 TL’lik kısmının ise faiz alacağı olduğu, kesin mühlet tarihine göre gayrinakdi kredilerden kaynaklı çekişmeli alacak bulunmadığı bildirilmiştir.
Bilirkişi raporuna yapılan itiraz neticesinde dosya kazandırılan 08/12/2021 tarihli ek rapora göre; konkordato dava tarihinin 15.02.2019, kredi kat tarihinin 30.04 2019, ihtarname tarihinin 02.05.2019, olduğu başka bir anlatımla kat ihtarının dava tarihinden sonra yapıldığı, kesin mühlet tarihinin 15.05.2019 olduğu ve konkordato komiserliğine alacak bildiriminin kesin mühlet tarihinden sonra 12.07.2019 tarihi itibariyle yapıldığı, davaya konu kredinin teminatsız olduğu ve ödeme ihtarında borçlu şirkete bildirilen borç toplamı içinde nakdi krediden kaynaklı alacaklar toplamının 1.075.411,75TL’na tekabül ettiği, başka bir anlatımla, Noter aracılığıyla keşide olunmuş 02,05.2019 tarihli kat ihtarnamesinde, 30.04.2019 tarihi itibariyle kat edildiği belirtilen nakdi kredi alacak tutarı 1.177.853,96 TL olarak kaydedilmiş olmakla beraber, ihtarname kapsamında mevcut ve tatep edilen alacakların ayrıntısını gösteren tablo içeriğinden, ihtar olunan nakdi kredi alacağının 1.075.411,75 TL, çek ve teminat mektubundan oluşan gayrinakdi kredi atacağının ise 102.442,21TL olduğu, dolayısıyla, ihtarname kapsamında tablolaştırılmış olarak bildirilen alacağın genel toplamının nakdi kredi alacağı olarak talep edilen 1.177.853,96 TL’na denk olduğu hususları birlikte ele alınıp irdeleme yapıldığında, fiilen nakde dönüşmemiş çek ve teminat mektubundan oluşan gayrinakdi kredi alacağı 102.442,21TL elimine edildiğinde, kredi kat tarihine (30.04.2019) göre alacaklı bankanın kök raporda bildirilen nakdi krediden kaynaklı toplam alacağında…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza
…/…değişikliğe neden olabilecek yeni bir bilgi belgenin ortaya çıkmadığı, bu duruma göre, kredi kat tarihi itibariyle kök raporda kayıtlı 1.075.411,75 TL nakdi alacak toplamında değişikliği gerektirir bir olgu bulunmadığı; kredi kat tarihine(30.04.2019) göre oluşan söz konusu nakdi banka alacağına, kesin mühlet tarihine (15.05.2019) kadar işleyen 15 günlük süre için dosya arasında kayıtlı faiz oranı üzerinden hesaplanan 9.040,80 TL faizin ilave dilmesi halinde, kesin mühlet tarihine göre alacak toplamının 1.084.452,55TL’na baliğ ve bu alacak toplamının 978.282,78TL’lik kısmının asıl alacak, 106.169,77TL’lik kısmının faiz alacağı olduğu, kesin mühlet tarihine göre gayrinakdi kredilerin nakde tahvilinden kaynaklı alacak bulunmadığı rapor edilmiştir.
Davacı yanın dava dilekçesi içeriğinden, işbu davadaki talebinin 338.161,98TL nakdi kredi alacağına ilişkin olduğu, bunun dışında gayri nakdi çek ile teminat mektubu risklerinin bulunduğu, ancak buna ilişkin haklarını saklı tuttukları anlaşılmıştır. Her ne kadar bilirkişi raporunda nakdi kredi alacağı dışında gayri nakdi çek ile teminat mektubu riskleri yönünden de bir değerlendirme yapılmışsa da, davacı yanın işbu davada buna ilişkin bir talebi bulunmadığından bilirkişi raporunda, gayri nakdi çek ile teminat mektubu riskleri yönünden yapılan değerlendirmeler dikkate alınmamıştır.
Öncesinde davalı tarafça 16/08/2021 tarihli beyan dilekçesi ekinde dosyaya bir sureti sunulan ve sonrasında ise davacı tarafça 06/10/2021 tarihli beyan dilekçesi ekinde dosyaya bir sureti sunulan “Protokol” başlıklı 17/05/2021 tanzim tarihli belge içeriğinde, davacı alacaklı banka ve davalı borçlu şirket ile dava dışı kefiller … ile …’in davalı borçlunun davacı bankaya olan nakdi kredi alacaklarının belirlenen ödeme planı kapsamında ödenmesi yönünde mutabakata vardıkları, belgenin davalı şirket ve kefiller tarafından imzalanmış olduğu görülmüştür. Davalı yan öncelikle bu belge dikkate alınarak davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiş, ancak daha sonra 20/10/2021 tarihli duruşmada protokol doğrultusunda görüşmeler yapıldığını ancak kabul etmediklerini beyan etmişlerdir. Taraflar arasında tanzim edilen protokol hususunda uyuşmazlık olduğu görülmüştür. Protokol doğrultusunda mahkememizce yapılan değerlendirmede, davalı şirketin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar sebebiyle konkordato talep ettiği ve bu talebinin Mahkememizin … Esas sayılı dosyasında kabul edilerek konkordato projesinin tasdikine karar verildiği, davalı borçlunun alacaklılarına proje kapsamında konkordatonun tasdikinden itibaren 12 ay ödemesiz, 10.02.2022 tarihinde başlamak üzere 3’er aylık dönemlerde eşit taksitlerle 12 taksit halinde 36 ayda ödeme yapmasına karar verildiği ve proje kapsamında bütün alacaklıların belirlenen şekilde ödeme alacağı, ancak düzenlenen protokol ile tasdik edilen konkordato projesi dışında davacı yanın (14/10/2021 tarihinde başlamak üzere) ödemeler alacağı, bu şekilde düzenlenen protokolün diğer alacaklılar yönünden eşitsizlik yaratacağı ve hakkaniyete aykırı olacağı değerlendirilmekle protokole itibar edilmemiştir.
Bu itibarla denetime elverişli, gerekçeli ve nakdi kredi alacağı yönünden hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, davacının kesin mühlet tarihi itibariyle 978.282,78TL nakdi kredi alacağı ve 106.169,77TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.084.452,55TL olarak kabulü ile davacının Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/02/2021 tarih ve … Esas … Karar sayılı dosyasında kabul edilen 989.436,69TL alacağı dışında 95.015,86TL banka alacağının olduğunun tespiti ile, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/02/2021 tarih ve … Esas … Karar sayılı dosyasında tasdik edilen proje kapsamında 95.015,86TL alacağın konkordatonun tasdikinden itibaren 12 ay ödemesiz, 10.02.2022 tarihinde başlamak üzere 3’er aylık dönemlerde eşit taksitlerle 12 taksit halinde 36 ayda davalı … Şirketi tarafından davacı bankaya ödenmesine, davacı yanın fazlaya ilişkin talebinin reddine, çekişmeli alacak tespit niteliğinde olduğundan ve konkordato projesi uyarınca ödemeye karar verildiğinden maktu harç ve maktu vekalet ücreti alınmasına karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
e-imza e-imza e-imza e-imza
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-Davacının Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/02/2021 tarih ve … Esas … Karar sayılı dosyasında kabul edilen 989.436,69TL dışında 95.015,86TL banka alacağının olduğunun tespiti ile, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/02/2021 tarih ve … Esas … Karar sayılı dosyasında tasdik edilen proje kapsamında 95.015,86TL alacağın konkordatonun tasdikinden itibaren 12 ay ödemesiz, 10.02.2022 tarihinde başlamak üzere 3’er aylık dönemlerde eşit taksitlerle 12 taksit halinde 36 ayda davalı … Şirketi tarafından davacı bankaya ÖDENMESİNE, davacı yanın fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-a)Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 80,70TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin 46. maddesine göre; her yıl bütçe kanunu ile belirlenen terkin sınırının altında kalan harçlarla ilgili müzekkere yazılmaz amir hükmü gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına yer olmadığına,
b)Davacı tarafından yatırılan 59,30TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı ve 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 127,10TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen tutar yönünden hesap ve takdir edilen 5.100,00TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen tutar yönünden hesap ve takdir edilen 5.100,00TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 1.000,00TL bilirkişi ücreti, 40,70TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.040,70TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 292,41TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Karardan sonraki yargılama giderinin davacının gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.19/01/2022
Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza