Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/242 E. 2023/395 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/242 Esas – 2023/395
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2021/242 Esas
KARAR NO : 2023/395

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
3-
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 13/03/2007
KARAR TARİHİ: 28/03/2023
K.YAZIM TARİHİ: 19/04/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; 25/02/2006 tarihinde müvekkilinin eşi olan … yönetimindeki araç ile davalılardan …’in kullanımında olan davalılardan …’ye ait otomobil ile davalıların kusurları sonucu çarpışması ile müvekkilinin yaralandığı, bu yaralanması nedeniyle maddi zararlarının oluştuğu ve manen acı duyduğu iddiası ile 9.803,00TL maddi ve 10.000,00TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkiline verilmesini istemiş,
Davacı vekili 20/03/2013 tarihli dilekçesi ile de; davalı sıfatı ile …, … ve … AŞ aleyhine, Sincan … Asliye Hukuk Mahkemesine açtığı … esasına kayıtlı davasının devam ettiğini, bu dosyada Adli Tıptan alınan raporda müvekkilinin çalışma gücünden % 20 oranında kaybettiğinin belirlendiğini, ayrıca tedavisi sırasında 8 ay boyunca yatakta kaldığını, bu nedenle bakıcı …’ya 2.950,00 TL, sağlık görevlisi …’a 3.150,00 ve … Tıp Merkezine 250,00 TL ödediği, 139,00 TL’ye nemlendirici cihaz ve 75,00 TL’yede havalı yatak aldığı, toplam 6.563,54 TL miktarındaki zarar ile iş gücü kaybı nedeniyle uğradığı zararın şimdilik 1.000,00 TL’sinin (alacak miktarı belli olmadığı için) olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacılara verilmesini istemiş, Ankara Batı (Sincan) … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esasına kayıt edilen dava bu mahkemenin 21/03/2013 gün ve … sayılı kararı ile Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esasına kayıtlı dava dosyası (iş bu dava dosyası) ile birleştirilmiştir.
Davacı 23/06/2014 tarihli dilekçesi ile 1.000,00TL’lik sürekli iş görememezlik tazminatı konusundaki davasını 116.308,27TL artırarak davasını ıslah edip, 117.308,27TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendisine verilmesini istemiştir.
CEVAP :
Davalı gerçek kişiler cevap dilekçesinde özetle; kusurları bulunmadığını, davacının içinde bulunduğu aracın sürücüsünün kusurlu olduğu, davacının iş gücü kaybının yüksek hesaplandığı, ayrıca istediği bakıcı giderlerinin yüksek olduğu, hesaplanan iş gücü tazminatı kaybının miktarının olması gerekenden yüksek olduğunu, birleştirilen davanın zaman aşımına uğradığını, savunarak aleyhlerine açılan davanın reddini istemişlerdir.
Davalı sigorta şirketi cevap dilekçesinde özetle; kusur oranı, iş görememezlik oranı ve tazminat miktarını kabul etmediğini belirterek aleyhinde açılan davanın reddini istemiştir.
DElİLLER :
İstanbul Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesince düzenlenen maluliyet raporunda, dosya kapsamında bulunan bilgi ve belgelere; davacı …’nın 25/02/2006 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının … karar sayılı Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu İkinci Üst Kurulunca düzenlenen maluliyet raporunda, davacı … hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde; davacı …’nın 25/02/2006 tarihinde trafik kazası nedeniyle müracaat ettiği hastanede yapılan muayene ve tetkiklerinde sağ klavikula, pelvis, kot kırıkları ile hemopnömotroks saptanarak tedavi edildiği, olay tarihinden yaklaşık 5 yıl sonra müracaat ettiği hastanede “yaygın anksiyete bozukluğu” tedavisi aldığının kayıtlı olduğu, olay tarihi ile “yaygın anksiyete bozukluğu” teşhisi arasında geçen sürede psikiyatrik geçmişine ait tıbbi belgesinin bulunmadığı, kişinin 06.09.2021 tarihinde İlgili İhtisas Kurulunda yapılan muayenesinde olayla illiyetli maluliyetine neden olacak mahiyet ve derecede psikopatoloji tespit edilmediği, cihetiyle trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının; 85/9529 karar sayılı Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan; kişinin maluliyet oranının %0 olduğu; iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği, bir başkasının sürekli olarak bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 1 ay süreyle bir başkasının yardımına gereksinim duyabileceği belirtilmiştir.
GEREKÇE :
Asıl ve birleşen dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Davacının yolcu olarak bulunduğu, dava dışı … yönetimindeki araç ile davalılardan …’in kullanımında olan davalılardan …’ye ait ve davalılardan … A.Ş’nce sigortalı olan otomobil arasında yaralanmalı trafik kazası meydana gelmiştir. Mahkememizce bildirilen deliller toplanıp, bilirkişi incelemesi yaptırılarak yapılan yargılama sonucunda; mahkememizin 12/10/2017 tarihli ve 2017/296 esas, 2017/655 sayılı kararı ile; “asıl ve birleşen davanın kabulüne” dair karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen kararın temyiz edilmesi üzerine, temyiz incelemesini yapan Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, 05/11/2020 tarihli ve 2018/521 esas, 2020/6578 karar sayılı kararında; “…Davacının maluliyet oranının tespiti için, … Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 21/03/2011 tarihli raporunda belirtildiği şekilde yaygın anksiyete bozukluğu nedeniyle reçete edilen ilaçları 2 yıl süre ile kullanıp kullanmadığının, davacıda buna bağlı olarak bir iyileşme olup olmadığının araştırılarak davacıda bildirilen postramvatik stres bozukluğu ile dava konusu kaza arasında illiyet bağının kesin olarak tespiti gereklidir. Hükme esas alınan … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan 01.03.2013 tarihli raporu ise; yukarıda söz edilenler ışığında hüküm kurmaya elverişili bir rapor olmayıp yetersiz tespitler içermektedir. O halde, mahkemece, davacının trafik kazası nedeniyle işgücü kaybı oranının kesin olarak belirlenmesi için bu hususlara riayet edilerek Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden rapor alınarak varılacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle mahkememizce verilen hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, davacının kullandığı ilaçları ne kadar süreyle kullandığına ilişkin kayıtlar dosyaya kazandırılıp bozma ilamına uygun maluliyet raporu düzenlenmesi için dosya İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderilmiş ve yapılan değerlendirme sonucu 11/11/2021 tarihli rapor düzenlenmiştir. Dosyadaki maluliyet raporları arasında meydana gelen çelişkinin giderilmesi için bu kez ATK 2. Üst Kurulu’ndan 19/12/2022 tarihli rapor alınmıştır. Düzenlenen raporun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu, bozma ilamına ve hüküm kurmaya uygun olduğu değerlendirilerek itirazların reddi ile hükme esas alınmıştır. Bu itibarla davacının somut olaya konu kaza neticesinde oluşan yaralanmasına göre sürekli maluliyetinin bulunmadığı, iyileşme süresinin 3 ay olduğu, 1 ay süreyle başkasının bakımına ihtiyaç duyacağı tespit edilmiştir. Davacının sürekli maluliyeti bulunmadığından bu talebinin reddine karar verilmiştir. Davacının memur olması ve çalıştığı dönemde maaşını alması sebebiyle geçici işgöremezlik tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Belgelendirilen tedavi gideri olan 250,00TL … Tıp Merkezine ödenen tedavi gideri, bilirkişi raporunda hesaplanan 1.128,52TL bakıcı gideri ile yine davacının geçici işgöremez kaldığı sürede çalışamadığı dönem için mahrum kaldığı 3.239,46TL döner sermaye gelir kaybı olmak üzere toplam 4.617,98TL maddi tazminat talebinin kabulüne karar verilmiş, dinlenen tanık beyanları ile sunulan belgelerin yapılan bakıcı masrafını ispat için yeterli olmadığı değerlendirildiğinden davacının bakıcı gideri olarak ödediği tutarın tahsiline yönelik talebi kabul edilmemiş, bilirkişi raporundaki hesaplamaya itibar edilmiştir. Yine davacının havalı yatak ve hava nemlendirici masrafına yönelik talebinin ise davacının tedavisi için zorunlu olmadığı değerlendirildiğinden bu talebinin reddine karar verilmiştir.
26/02/2006 tarihinde davalı …’ye ait davalı … kullanımındaki otomobilin, sürücünün kavşağa yaklaşırken hızını azaltmayıp, kırmızı yanan trafik ışığına da uymadan kavşağa girerek kavşaktan geçiş yapan davacının da içinde bulunduğu, davacının eşi olan … yönetimindeki otomobile çarparak davacının hayati tehlike geçirecek vücudunun bir kısmında kırıklar oluşacak şekilde yaralanmasına neden olduğu, davacının kaza neticesinde 3 ay süreyle geçici işgöremez kaldığı ve 1 ay süreyle başkasının bakımına ihtiyaç duyduğu, davacının tarafına atfı kabil kusurun bulunmadığı, davalı sürücü …’in kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu, tüm bu sebeplerle davacının bir miktar manevi tazminata hak kazandığı değerlendirilmekle davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddine davacı lehine takdiren 5.000,00TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
ASIL VE BİRLEŞEN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-250,00 TL … Tıp Merkezine ödenen tedavi gideri, 1.128,52 TL bakıcı gideri, 3.239,46TL döner sermaye gelir kaybı olmak üzere toplam 4.617,98 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, hüküm altına alınan tutara davalılar … ve … yönünden olay tarihi olan 07/12/2006 tarihinden, davalı … AŞ yönünden dava tarihi olan 20/03/2013 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-5.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 07/12/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Alınması gereken 657,00 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 267,40TL harç, birleşen davada alınan 25,85 TL peşin harç ile 398,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 34,25TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan 267,40 TL peşin harç, 13,10TL başvuru harcı, 2,20 TL vekalet harcı, 398,00 TL ıslah harcı, (birleşen davada alınan 24,30 TL başvuru harcı, 25,85 TL peşin harç ve 3,75 TL veaklet harcı) olmak üzere toplam 734,60 TL harcın davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 352,71 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
4-Davacılar tarafından sarf edilen asıl ve birleşen davada yapılan toplam 741,10 TL tebligat ve posta gideri, 250,00 TL bilirkişi ücreti, 4.070,00 TL adli tıp muayene ücreti olmak üzere toplam 5.061,10 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 355,02 TL’nin davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 170,45 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davalı … A.Ş. tarafından sarf edilen 80,00 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 74,40 TL’nin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine, artan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılar … ve … tarafından sarf edilen 176,70 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 164,31 TL’nin davacıdan alınarak bu davalılara ödenmesine, artan kısmın davalılar üzerinde bırakılmasına,
7-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle;
a)Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT gereğince davacı için takdir ve hesap edilen 4.617,98 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
b)Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince kabul oranına göre takdir ve hesap edilen; davacı için 5.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …den tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Reddedilen maddi tazminat talebi yönünden; davalıların kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/3 maddesi gereğince takdir ve hesap edilen 4.617,98 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
9-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalılar … ve …’in kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 maddesi gereğince reddedilen miktara göre hesap edilen 5.000,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile Davalı … ve … vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Yargıtay ilgili Hukuk Dairesi nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.28/03/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı