Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/23 E. 2021/1081 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/23 Esas – 2021/1081
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/23 Esas
KARAR NO : 2021/1081
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 30/12/2019
KARAR TARİHİ: 30/12/2021
K.YAZIM TARİHİ : 31/01/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; 03/08/2019 tarihinde müvekkilinin maliki olduğu ve kendisinin sevk ve idaresindeki … plakalı traktörün arkasına takılı olan balya yükleme makinesi ile … istikametinden … istikametine seyir halinde iken, 27-900 km’de yerdeki çukurlardan dolayı yoldan çıkarak takla attığını, dava konusu kaza neticesinde müvekkiline ait … plakalı traktörün ağır hasar aldığını, müvekkiline ait … plakalı traktörün davalı sigorta şirketi nezdinde genişletilmiş kasko poliçesi ile sigortalı olduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından … nolu hasar dosyası açıldığını ve ekspertiz incelemesi sonunda müvekkilinin 228.408,65 TL’nin üzerinde hasar onarım bedelinin olduğu, aracın ciddi şekilde hasarlandığı, aracın onarımına başlandığında bu hasarın daha da artacağının belirtildiğini, traktörün onarımının gerçekleştirilmesi için davalı şirkete birçok kez talepte bulunularak zararın karşılanması talep edildiğini, ancak her seferinde davalı sigorta şirketi tarafından müvekkilinin geçiştirildiğini, davalı sigorta şirketi tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak müvekkilinin zararının karşılanmadığını beyan ederek, fazlaya ilişkin ve başlangıçta belirtilen artırım hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 03/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 29/11/2021 tarihli dilekçe ile davasını ıslah etmiş ve talebini 214.400,00 TL’ye artırmıştır.
CEVAP :
Davalı vekili; davacı tarafından belirlenen bedel zikredildikten sonra belirsiz alacak davası açılmasına itiraz ettiklerini, işbu bedel üzerinden harcın tamamlatılmasını aksi halde davanın öncelikle usulden reddini talep ettiklerini, kazaya konu sigorta tazminatı alacağının teminat kapsamında olup olmadığının tespiti konusunda öncelikle uygulanacak hükümlerin Kasko Poliçesi Genel Şartlarının ilgili maddelerinde düzenlendiğini, bu kapsamda Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartlarının A.5 maddesi ile teminat dışı hallerin belirlendiğini, söz konusu kazada araç sürücüsünün davacı olmadığı, sürücünün …’ın oğlu olan ve kazada yaralanan ehliyetsiz …olduğunu, dava konusu kaza ile ilgili olarak müvekkili şirket tarafından kazanın oluşumuna ilişkin araştırma yapıldığını, kazaya ilişkin yaptırılan incelemede araçta meydana gelen hasar miktarının poliçe ve genel şartlara göre belirlenmesi gerektiğini, aracın rayiç değerinin belirlenmesi ve sovtaj değerinin de sigorta bedelinden düşülmesi gerektiğini, araç üzerinde fiili ve hukuki tasarruf hakkının davacı yan uhdesinde olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, davacıya ait ticaret sicil ve vergi dairesi kayıtları, davacıya ait aracın tramer kaydı, … Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığı HTS Baz kayıtları, hastane kayıtları, 14/09/2021 tarihli bilirkişi raporu, 12/11/2021 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
Mahkememizin … esas … karar sayılı ilamı ile verilen görevsizlik kararının kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi üzerine Ankara Batı … Tüketici Mahkemesine tevzi edilen dosyada Ankara Batı … Tüketici Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında karşı görevsizlik kararı verilmesi ile mahkememiz ile Tüketici Mahkemesi arasındaki görev uyuşmazlığının çözümü amacıyla dosyanın Ankara BAM’a gönderilmesine karar verildiği, Ankara … HD’nin 23/12/2020 tarih, … E.-K. sayılı ilamı ile mahkememizin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilerek dosyanın mahkememize gönderildiği anlaşılmış olup; dava dosyası mahkememizin yukarıdaki sırasına kaydı yapıldı.
GEREKÇE :
Dava, Ziraat Traktör Genişletilmiş Kasko Poliçesi kapsamında sigortalının kaza sonucu oluşan maddi zararının tazmini istemine ilişkindir.
03/08/2019 tarihinde, davacının maliki olduğu, davalı sigorta şirketince kasko sigorta poliçesi kapsamında sigortalı olan, … plakalı aracın karıştığı tek taraflı, yaralamalı ve maddi hasarlı kazanın meydana geldiği, dosya arasında alınan poliçenin 01/07/2019 – 01/07/2020 tarih aralığını kapsadığı, bu itibarla meydana gelen kazanın poliçe kapsamında olduğu tespit edilmiştir.
Davalı yan, araç sürücüsünün davacı olmadığını, davacının oğlu olan … olduğunu iddia ederek bir takım deliller sunmuştur. Sunulan deliller ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, kaza anında araç sürücüsünün davacı … olduğu, kaza sırasında davacının oğlu … ile yeğeni …’ın da araçta bulunduğu, ancak iddia olunduğu gibi davacının oğlunun aracı kullandığına yönelik davalı yanın soyut iddiası ile yine somut delillere dayanmayan hasar dosyası araştırma raporu dışında dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığı, HTS Baz bilgileri istenmişse de 23/06/2021 tarihli cevabı yazı ile talebin olumsuz karşılandığı, incelenen kolluk ifadelerinin de çelişkili olmadığı ve birbiriyle uyumlu olduğu, bu kapsamda aracın sürücüsünün davacının aksine davacının oğlu olduğu iddiasının ispatlanamadığı kanaatine varılmakla davacının kaza anında araç sürücüsü olduğu ve tazminat talebinin poliçe kapsamında olduğu değerlendirilmiştir.
İddia ve savunma kapsamında, toplanan deliller ile tüm dosya kapsamına göre davacının tazminat talebi yönünden bir hesaplama yapılmak üzere dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, düzenlenen 13/09/2021 tanzim tarihli bilirkişi raporunda, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası olayının oluşumunda etken olan … plakalı araç sürücüsünün, olaydaki kendi sorumluluğunu kapsayan 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun kusur yönleriyle (52/b), ve asli kusurlardan (84/f) Maddelerini ihlali neticesinde; tek araçlı kaza sonucunda Asli ve Tam Kusurlu (%100 oranında) olduğu, davaya konu bu aracın ağır hasara uğraması nedeniyle, yeni ve orijinal olarak parçaların değişmesine bağlı olarak ve uygulanacak tüm işçiliklerle birlikte toplam KDV hariç 228.408,65 TL (KDV dahil 269.522,21 TL) hasar tutarının; piyasa şartlarına göre uygun ve makul olduğu, aracın bu durumu itibariyle de parçalarının değişimiyle birlikte uygulanacak tüm işçiliklerinin ekonomik ve uygun olmayacağı nedeniyle araca pert durumunun uygulanabileceği rapor edilmiştir.
Taraf vekillerinin kök rapora itirazları sebebiyle, itirazlar değerlendirilmek ve ekspertiz raporu tekrar edilmeksizin oluşan gerçek zarar yönünden hesaplama yapılmak üzere dosya ek rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiş, düzenlenen 11/11/2021 tanzim tarihli bilirkişi ek raporunda, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası olayının oluşumunda etken olan … plakalı araç sürücüsünün, olaydaki kendi sorumluluğunu kapsayan 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun kusur yönleriyle (52/b), ve asli kusurlardan (84/f) Maddelerini ihlali neticesinde; tek araçlı kaza sonucunda Asli ve Tam Kusurlu (%100 oranında) olduğu, davaya konu bu aracın ağır hasara uğraması nedeniyle, yeni ve orijinal olarak parçaların değişmesine bağlı olarak ve uygulanacak tüm işçiliklerle birlikte toplam KDV hariç 228.408,65 TL (KDV dahil 269.522,21 TL) hasar tutarının; piyasa şartlarına göre uygun ve makul olduğu, aracırı bu durumu itibariyle de parçalarının değişimiyle birlikte uygulanacak tüm işçiliklerinin ekonomik ve uygun olmayacağı nedeniyle araca pert durumunun uygulanabileceği, davaya konu bu aracın tarafımca yapılan araştırmalar neticesi belirlenen yaklaşımlı fiyat ortalaması olarak 2.el piyasa rayiç bedeli 350.000,00 TL olarak takdir edildiği ve bu tutardan sovtaj bedelinin çıkarılmasıyla belirlenen 214.400,00 TL hasar tutarı karşılığı, davacının reel (gerçek) zararı olduğu rapor edilmiştir. Düzenlenen ek raporun hükme esas almak için denetime elverişli olduğu tespit ve takdir edilerek rapor hükme esas alınmıştır.
İddia ve savunma kapsamında, toplanan deliller ile tüm dosya kapsamına göre; 03/08/2019 tarihinde, davacının maliki olduğu, davalı sigorta şirketince kasko sigorta poliçesi kapsamında sigortalı olan, … plakalı aracın karıştığı tek taraflı, yaralamalı ve maddi hasarlı kaza neticesinde, … plakalı aracın hasar gördüğü, hasarın onarımının ekonomik olmadığı, bu nedenle araca pert-total işleminin uygulanması gerektiği, Yerleşik Yargıtay İçtihatlarına göre aracın onarımının ekonomik olmaması halinde, aracın kaza tarihindeki kazasız ikinci el piyasa rayiç değerinden sovtaj bedelinin eksiltimi ile oluşan gerçek zararın hesaplanacağı, bu doğrultuda bilirkişi raporunda hesaplama yapıldığı ve aracın kaza tarihindeki ikinci el rayiç değeri olarak tespit edilen 350.000,00TL’den sovtaj bedeli olan 135.600,00TL’nin eksiltimi ile davacının gerçek zararının 214.400,00TL olduğu kabul edilerek davacının dava dilekçesi ile 24/11/2021 tanzim tarihli bedel artırım dilekçesi göz önünde bulundurularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davalı yan 23/12/2021 tarihli dilekçesi ile artırılan bedel yönünden zamanaşımı definde bulunmuşsa da, davanın 30/12/2019 tarihinde belirsiz alacak davası olarak açıldığı, kaza tarihinin 03/08/2019 tarihi olduğu, zamanaşımına ilişkin yasal düzenlemenin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 109. maddesinin birinci fıkrasında; “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.” şeklinde olduğu, buna göre dava tarihi itibariyle 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı, dava belirsiz alacak davası olduğundan dava tarihi itibariyle zamanaşımının kesildiği ve bu nedenle artırılan tutar yönünden de zamanaşımının işlemeyeceği anlaşılmakla davalının zamanaşımı define itibar edilmemiştir. Hüküm altına alınan tutara aracın niteliği gözetilerek avans faizi işletilmesine karar verilmiştir. Davacı yanın dava tarihinden önce davalı sigorta şirketine başvurduğu, ancak başvurusunun tebliğine ilişkin mazbata dosyaya sunulmadığından davalı sigorta şirketinin 02/10/2019 tarihli davacıya hitaben verdiği cevabı yazı içeriğinden 03/08/2019 tarihi itibariyle hasar dosyasının açıldığı belirtildiğinden başvuru tarihi olarak 03/08/2019 tarihi kabul edilmiş ve bu tarihe 8 iş günü eklenerek 15/08/2019 tarihinde temerrütün oluştuğu değerlendirilerek hüküm altın alınan tutar yönünden belirlenen bu tarihten itibaren faiz işletilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, 214.400,00TL’nin temerrüt tarihi olan 15/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına,
2-Alınması gereken 14.645,66TL karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40TL harç ile ıslah ile alınan 3.644,34TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 10.956,92TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2019 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 44,40TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı, 6,40TL vekalet harcı ile 3.644,34TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 3.739,54TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 216,80TL tebligat ve posta gideri ile 600,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 816,80TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı tarafından yatırılan 125,00TL delil avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 23.458,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.30/12/2021

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı