Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/220 E. 2022/537 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/220 Esas – 2022/537
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/220
KARAR NO : 2022/537
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVA : Tasarrufun İptali/Tescil
DAVA TARİHİ : 19/03/2021
KARAR TARİHİ: 08/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/06/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; dava dışı … Şirketin 15.09.2011 tarihinde 50.000,00TL sermaye ile kurulduğunu, davalı … ile müvekkil …’ın şirketin %50’şer ortağı olduğunu, şirketi temsile ve ilzama yetkili müdür ise davalı … olduğunu, Şirketin tek mal varlığının … Tescil Sıra No’lu, 23.11.2012 Tescil Tarihli ve … Tescil Plaka Numaralı, … model … marka … tekerlekli inşaat vinci olduğunu, şirketin gelirini bahse konu vinci operatörü ile birlikte kullanılmak üzere inşaat projelerine kiralayarak sağladığını, davaya konu vincin, davalı şirket müdürü … tarafından diğer davalı …’e satılarak devir ve teslim edildiğini, bu satış öncesi müvekkile satış öncesinde ve sonrasında bilgi verilmediğini, satışa konu vincin, şirketin varlığını sürdürebilmesi için hayati öneme haiz bulunduğunu, bu satış sonrasında şirketin varlık sebebi ortadan kalktığını, vincin devri yönündeki tasarrufun geçerli olabilmesi için ortaklar kurulunun bu konuda çoğunlukla karar alması gerektiğini, şirket müdürünce yapılan vinç satışının muvazaalı olarak gerçekleştirildiğini, müvekkilince şifahen yapılan araştırmalarda, satıma konu vincin gerçek değerinden değil 200.000,00TL+KDV gibi temsili bir bedel karşılığı satıldığının öğrenildiği ancak satış bedelinin kesin olarak bilinmediğini, 24.12.2020 tarihinde kurulmuş olan bir şirketin, kurul kurulmaz bu büyüklükte bir vinci gerçek satış bedelinden satın almasının ticari hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, satış sırasında tarafların beyanlarının gerçek iradelerini yansıtmadığının
e-imza e-imza e-imza e-imza

dolayısıyla satışın muvazaalı olarak yapıldığının açık bir göstergesi olduğunu, satışın geçerli olduğu kabul edilecek olsa dahi vincin gerçek satış bedelinin zorunlu olarak … aktifine geçirilmiş olması gerektiğini, ancak şirket aktifine geçirilip geçirilmediği hususunda müvekkilin bir bilgisi bulunmadığını, somut olayın özellikleri göz önüne alındığında, şirket ortağının TTK 626. ve 613. maddelerine göre yetkisini aşarak şirketin tek malvarlığını satmasının ve bunu muvazaalı olarak gerçekleştirmesinin, şirketi ve diğer ortak olan müvekkili zarara uğrattığını, tüm bu nedenler ile şirket müdürünce yapılan satış tasarrufunun iptali ile satışa konu vincin tekrar şirket üzerine tescilini isteme zorunluluğunun hasıl olduğunu, bu aşamada talep edilmemiş olsa da, ileride müdürün sorumluluğu nedeniyle tazminat, şirket feshi vb. konularda dava ve talep haklarımızı da saklı tuttuklarını beyanla, davaya konu vinç satışının iptali ile vincin tekrar … Şti. üzerine tesciline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğunun kabul edilebilmesi için, davacının davalıda gerçek bir alacağının bulunması ve davalı tarafından tahsilin önlenmesi için muvazaalı bir tasarruf işlemi yapılmış olması gerektiğini, davacının işbu şahsı adına açmasının hukuki yararı bulunmadığını, davacının önce varsa uğradığı zararın tespitini ve alacak doğup doğmadığını ispat ve tespit ettirmesinin gerektiğini, dava konusu vincin, davacı ve davalının ortak olduğu şirket adına tescilini talep etmenin, davalı ve davacının menfaatlerinin bir olduğunu gösterdiğini ve bu nedenle davanın öncelikle usulden reddini talep ettiklerini, iddia edildiği gibi şirketin tek mal varlığı olması sebebiyle … Şirketinin varlığının sürdürülebilirliğinin bağlı olduğu dava konusu vincin kiralanması, gelir elde etme amaçlı kullandırılması sadece müvekkilinin bilgisi ve inisiyatifinde olması hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, müvekkilinin davacıdan farklı olarak satış ve imza yetkisi de bulunduğunu, iddia edilen davranışın aslında davacı tarafından gerçekleştirildiğini, davacının şirketin ortağı olması sebebiyle vinci zaman zaman üçüncü kişilere kiraladığını, gelir elde etmek amaçlı kullandırdığını ve elde edilen gelirden müvekkilini haberdar etmediğini ve geliri şirket hasılatına da yansıtmadığını, davacının bu tutumundan kaynaklı müvekkilinin ve ortak şirketin maddi zararının tespiti ve tahsili konusundaki yasal haklarımızı saklı tuttuklarını, müvekkilinin, mal kaçırma saiki ile mallarını devreden borçlu konumunda olduğu iddiasının ispata elverişli olmadığını ve ispat edilemediğini beyanla, davanın usulden reddini, sayın mahkeme aksi kanaatte olursa yasaya aykırı bir işlemden söz edilemeyeceğinden ve davanın ispat elverişli olmaması sebebiyle esastan reddine talep etmiştir.
Davalı … Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil ile … Şirketi ortağı ve yetkilisi olan … arasında, dava konusu vincin alım ve satımı konusunda anlaşılmış, makine devir ve teslim edildiğini, bu kapsamda müvekkilin, işbu dava açısından iyi niyetli üçüncü kişi konumunda olduğunu, müvekkilin, … ortakları arasındaki muhtemel husumeti, uyuşmazlığı ya da herhangi bir anlaşmazlığı bilebilmesinin mümkün olmadığını, …’in yetkili olduğu bilgisine dayanarak vinci satın aldığını, müvekkilin, … ve … ve daha birçok vinç şirketi ile ticari ilişkileri bulunmakta, bu ticari ilişkilerden alacağı ya da borcu doğmasının gayet olağan olduğunu, müvekkilinin, kötü niyetli olarak satın alma işini yaptığı iddiası ispatlanmadığını, müvekkilin kuruluş tarihinin, davacının öne sürülen satışın muvazaalı olduğu iddiasının ispatı konusunda herhangi bir öneme ve ispat değerine sahip olmadığını beyanla, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Dava konusu vinçe ait Ticaret Sicil kayıtları, taraflara ait ticaret sicil özeti bilgileri, 09/03/2022 tarihli bilirkişi kurulu raporu, 27/05/2022 tarihli ek rapor ile tüm dosya kapsamı.
e-imza e-imza e-imza e-imza

GEREKÇE :Dava, dava dışı … Şirket müdürü olan davalının şirketin tek malvarlığının muvazaalı olarak satışına yönelik yapılan tasarrufun iptali ile satışa konu vincin tekrar şirket üzerine tesciline karar verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkememizce, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre yapılan yargılama sonucunda;… Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtlarından; dava dışı … Şirketin … tarihinde 50.000,00TL sermaye ile kurulduğu, davalı … ile davacı …’ın şirketin %50’şer ortağı olduğu, şirketi temsile ve ilzama yetkili müdürünün ise davalı … olduğu görülmüştür.
Akyurt … Noterliğinin 08/02/2021 tarihli ve … yevmi numaralı “İş Makinası Satış Sözleşmesi” incelendiğinde; satıcısının dava dışı … Şirketin adına yetkilisi …, alıcısının … Şirketi olduğu, … plakalı, … model, … marka, … tip vinç olduğu, satış bedelinin 236.000,00TL olduğu, satış bedelinin nakden ödendiğinin belirtildiği görülmüştür.
Denetime elverişli, gerekçeli ve hükme esas alınan bilirkişiler … ve …’nun 09/03/2022 tarihli raporuna göre; dava konusu vincin değerinin, 08.02.2021 satış tarihi itibariyle 1.962.291,00 TL (230.000 Euro x 8,5317) olduğu, dava konusu vincin değerinin, 19.03.2021 dava tarihi itibariyle 1.997.596,00 TL (230.000 Euro x 8,6852) olduğu, taraf ticari defter kayıtlarına göre, vincin satış fiyatının 200.000,00 TL + %18 KDV olduğu ve taraf ticari defterlerinin birbirini teyit ettiği, vincin satışından doğan KDV Dahil 236.000,00 TL’nin banka havalesi ile tahsil edildiği tespit edilmiştir.
… Ticaret Odasının 08/04/2022 tarihli cevabi yazısında; “08.04.2022 tarihi itibariyle, Odamız İş Makineleri Bilgi Sistemi (İMBS) kayıtlarının tetkiki sonucunda, … plakalı … model … marka vincin “… Şirketi” adına tescilli iken satıldığı ve “… Şirketi” adına başkaca iş makinası tescil kaydı olmadığı anlaşılmıştır.” şeklinde belirtilmiştir.
Yerleşik Yargıtay kararlarına göre şirket uhdesinde olan malın, şirketin amacının gerçekleşmesi açısından hayati önemde ise veya şirketin mal varlığının toptan satışı niteliğinde sayılabilecek büyüklükte ise genel kurul kararına ihtiyaç vardır. Başka bir deyişle, bu tür satışları şirket müdürü tek başına yapamaz. 6102 sayılı TTK’nun 629, 408/2-f ve 538/2 maddeleri nazara alındığında ise, şirketin uhdesinde olan önemli mal varlığının, müdürün tek başına alacağı kararla satışı mümkün değildir. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 19/06/2017 tarihli ve 2015/15468E., 2017/3850K. sayılı ve benzer diğer kararları) Somut uyuşmazlıkta, davalı … şirket müdürü olarak görev yaptığı sırada dava dışı şirketin uhdesinde olan tek mal varlığı konumundaki nizalı vincin diğer davalı … Şirketi’ne satarak yetki aşımı yapmıştır. Burada nizalı aracın satımı için ortaklar kurulunun karar vermesi ve bunun neticesine göre işlem yapılması gerekir. Bu durumda satış miktarı da dikkate alındığında davacının ortağı olduğu dava dışı şirketin zararının oluştuğu açıktır.
Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda, davacının davasının kabulü ile davaya konu … tescil sıra numaralı, … model … inşaat vincinin yeniden … Ltd. Şti.adına tesciline karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuş, hükümle birlikte davacı tarafın ihtiyati tedbir talebi kabul edilerek, karar kesinleşinceye kadar davaya konu vincin yediemin olarak masrafı davacı tarafça karşılanmak üzere davacı tarafa teslimine karar verilmiştir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, davaya konu … tescil sıra numaralı, … model … inşaat vincinin yeniden … Şti.adına tesciline,
2-Davaya konu iş makinesinin tedbiren karar kesinleşinceye kadar yediemin olarak masrafı davacı tarafça karşılanmak üzere davacı tarafa bırakılmasına,
3-… Ticaret Odasına kısa kararın bir özetinin gönderilmesine,
4-a)Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 80,70TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 341,55TL harçtan mahsubu ile bakiye 260,85TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
b)Davacı tarafından yatırılan 80,70TL karar ve ilam harcı, 59,30TL başvurma harcı ve 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 148,50TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen 2.000,00TL bilirkişi ücreti, 114,45TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 2.114,45TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … Şti. vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.08/06/2022

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza