Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/119 E. 2021/600 K. 07.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/119 Esas – 2021/600
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/119 Esas
KARAR NO : 2021/600

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :

VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/02/2021
KARAR TARİHİ: 07/09/2021
K. YAZIM TARİHİ: 22/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ; 07/12/2020 tarihinde Ankara ili Sincan ilçesinde meydana gelen kazada davalı şirkete … acente no ve … poliçe no’lu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan, …’na ait ve kendi idaresindeki… plakalı aracın müvekkiline ait … plakalı araca %75 kusurlu olarak çarpmak suretiyle hasar verdiğini, mevcut kaza sonucu meydana gelen maddi zararın tamamından kazada %75 kusurlu olan … plakalı aracın sürücüsü-sahibi… ve … plakalı aracı olay tarihini kapsayacak şekilde ZMM poliçesi ile teminat altına almış olan Türkiye (…) Siporta A.Ş.’nin müteselsilen ve müştereken sorumlu olduğunu, müvekkiline ait araçta mevcut kaza nedeniyle, sunulan ekspertiz raporunda görüleceği üzere 18.000,00 TL değer kaybı meydana geldiğini, %75 kusur oranına göre ödenmesi gereken rakamın 13.500,00 TL olarak hesaplandığını, davacı aracında meydana gelen hasar bedelinin tespiti amacıyla Sigorta Eksperinden faydalanıldığını K.D.V. dahil 400,00 TL ödeme yapıldığını, ekspertiz ücretinin de davalılar tarafından karşılanması gerektiğini, kaza anında kusurlu bulunan aracın Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortasını yapan sigorta şirketinin, karşı tarafın aracında meydana gelen hasar bedelinden, araç sahibi, sürücüsü ile müteselsilen sorumlu olduğunu, müvekkilinin onarım süresinde aracını kullanamadığını, onarım süresinin tespit edilerek araç mahrumiyetinden kaynaklanan bedelin de davalı …’ndan tahsilini, Türkiye Sigortaya ihtarname gönderildiğini ancak ihtarnameye rağmen ödeme yapılmadığını, arabuluculuk sürecinin de olumsuz sonuçlandığını, müvekkiline ait … plakalı araçta meydana gelen değer kaybı bedelinin belirlenerek şimdilik 50,00 TL’nin ve ekspertiz ücreti için şimdilik 50,00 TL olmak üzere şimdilik 100,00 TL’nin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile (kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile) tarafımıza ödenmesine(sigorta şirketi yönünden poliçe fimiti ile sınırlı olmak üzere), araç mahrumiyet bedelinin belirlenerek şimdilik 50,00 TL’nin davalı …’ndan tahsili ile taraflarına ödenmesine(kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile), yargılama gideri ve vekâlet ücretinin (arabuluculuk vekalet ücreti ve tam vekalet ücreti olmak üzere) davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 03/07/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile özetle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, ıslah taleplerinin kabulüne ve müddeabihin ıslahı yolu ile arttırdığı kısım ile dava dilekçesinde talep ettikleri miktarların birleştirilmesine; değer kaybı bedeli için 10.500,00 TL’nin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiline karar verilmesini, (- Ekspertiz ücretinin yargılama giderlerine dahil edilmesine)(davalı sigorta şirketi yönünden poliçe üst limiti ile sınırlı kalmak üzere ), araç mahrumiyet bedeli tazminatı için 1.462,50 TL’nin davalı…’ndan kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin (ilam vekalet ücreti ve arabuluculuk vekalet ücreti olmak üzere) davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı … cevap dilekçesi ile özetle; Davanın haksız ve yersiz açılmış olduğunu, reddedilmesi gerektiğini, husumetin tarafına yöneltilmiş olması nedeniyle de husumet itirazında bulunduğunu, zira diğer davalı … Şirketi’nin kaza nedeniyle yerine halef olduğunu ve bu nedenle kaza sebebiyle çıkacak masraflardan sorumlu olmadığını, aksi düşünce ile hareket edilecek olursa, zorunlu mali Mesuliyet sigortasının bir anlamı ve önemi kalmayacak, ödenmiş olan primlerin boşa gideceğini, bu nedenlerle diğer davalı sigorta şirketinden kaza nedeniyle davacıya yapılmış olan ödemelerin sorulması gerektiğini, kaldı ki davacının kendi kasko şirketi olan …’dan almış olduğu hasar bedelinin, ödemeyi yapan şirketçe, sigorta şirketine rücu edildiğini ve gerekli hasar ödemesinin yapıldığını, meydana gelen kaza nedeniyle tarafına yükletilen kusur oranına da itiraz ettiğini, tarafına atfedilen kusur oranını kabul etmediğini, aynı şekilde değer kaybının da yine mahkemelerce yapılmış bir tespit olmadığını, gerçek değer kaybının tespit edilmesi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla belirlenen değer kaybına bu nedenle itiraz ettiğini, araç mahrumiyetine ilişkin talebin de haksız, yersiz ve kötü niyetli olduğunu, iddianın soyut olmaktan öte gidemediğini, mahrumiyeti ispat edecek hiçbir delilin de sunulmadığını, davacının kasko şirekiti olan … tarafından ikame araç temin edilip edilmediğinin de sorulması gerektiğini, temerrüt şartlarının oluşmadığını, bu nedenle kaza tarihinden itibaren alacaklara faiz talebinin haksız olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla faizin dava tarihinden itibaren ya da sonrasında ıslah tarihinden itibaren işlemesi ve avans faizi olmayıp tarafı için yasal faiz işletilmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle hakkında açılan davanın reddine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretlerinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı… Aş vekili cevap dilekçesi ile özetle; … plaka sayılı aracın müvekkili şirket tarafından 10.04.2020-10.04.2021 tarihleri arasında Zorunlu Mali Sorumluluk (…) Sigorta Poliçesi kapsamında teminat altına alındığını, kaza tarihi itibariyle araç başına poliçe teminatının 41.000,00 TL olduğunu, teminat limitinin bildirilmesinin sorumluluk sınırının belirlenmesi için yapılmakta olup, davayı kabul anlamına gelmediğini, poliçelere müstenit müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limitiyle sınırlı olup, masraf ve vekâlet ücreti sorumluluğunun da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davaya konu araçta daha önce meydana gelen hasarlara binaen onarım gören parçaların hesaplamaya dahil edilemeyeceğini, davayı kabul manasında olmamakla birlikte, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında ve poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, somut uyuşmazlıkta, başvuran taraf için düzenlenen poliçenin başlangıç tarihinin 10.04.2020 olduğunu, bu sebeple müvekkili şirketin değer kaybı yönünden sorumluluk tutarının 2020 yılı maddi teminat limiti olan 41.000,00-TL’nin %15’ini aşamayacağını, talep edilen kazanç kaybı, ekspertiz ücreti gibi “dolaylı zararların” tümünün trafik poliçesi teminatı dışında olduğunu, davacının gerçek zararının belirlenmesi gerektiğini, hasar tazminat talebine ilişkin olarak sigorta şirketine başvuru ve 15 günlük bekleme süresinin dava şartı haline getirildiğini, usulüne uygun olarak (eksik evrak vb olmadan) başvuru yapılmadan ve/veya bekleme süresi geçirilmeden yasal yollara başvurulması halinde başvurunun usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, bilgi ve belgeleriyle birlikte Sigorta Şirketine başvurulmasından itibaren 15 gün sonunda tazminat miktarının ödememesi halinde temerrüt oluşacağından, kesinlikle kabul anlamına gelmemek üzere ancak dava tarihinden itibaren faize hükmedilebileceğini, ticari faiz talebinin de reddi gerektiğini, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, müvekkili şirketin sorumluluğunun yalnızca sigortalısının kusuru nisbetinde ve poliçe limiti ile sınırlı olduğundan Adli Tıp Kurumu’ndan kusura ilişkin rapor alınmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, davacının aracına ait tramer kaydı, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi 02/07/2021 tarihli raporu ile özetle; … plakalı araç sürücüsü …’nun %75(Yüzde Yetmişbeş) oranında kusurlu olduğunu, … plakalı araç sürücüsü …’ün %25 (YüzdeYirmi beş) oranında kusurlu olduğunu, … plakalı araçta oluşan değer kaybı zararının 14.000,00 TL(OndörtbinLira) olduğunu, … plakalı araçta oluşan hasarın 15 gün süre içinde tamiratının yapılacağı, bu süre içindeki ikame araç temin bedelinin (araç mahrumiyet zararının) ise toplam 1.950,00 TL (BindokuzyüzelliLira) olduğunu bildirmiştir.
GEREKÇE :Dava; maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybı, araç mahrumiyet bedeli tazminat istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan mahkememiz ve kanun yolu denetimine elverişli, gerekçeli ve ayrıntılı olarak düzenlenen bilirkişi raporu ve kaza tutanağı ile birlikte değerlendiriliğinde; … plakalı Davalı…’nun sevk ve idaresindeki araç ile kavşağa girmeden önce gireceği bölünmüş yolda kavşak alanına yaklaşan davacıya ait … plakalı araca çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir. Davalı araç sürücüsünün kavşaklarda geçiş önceliğine uymaması sebebiyle asli kusurlu kabul edilerek yüzde 75 kusurlu kabul edilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Araç değer kaybı ile ilgili yapılan değerlendirmede; Yargıtay 17.HD’nin 2017/1230 E- 2018/2590 K sayılı 15/03/2018 tarihli kararında vurgulandığı gibi değer kaybının hesabında aracın modeli, markası, özellikleri, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, tarafların iddia ve savunmaları ve tüm dosya kapsamı değerlendirilerek kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeriyle kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybı zararının hesaplanması ilke olarak kabul edilmesine, bilirkişinin kusur ve ZMMS Genel Şartları uyarınca değer kaybı yönünden yaptığı saptamalara itibar edildiği bilirkişi 02/07/2021 tarihli raporu ile davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen değer kaybının reel piyasa koşullarına göre 14.000,00 TL yüzde 25 kusurlu olduğu hususu nazara alınarak kusur tenkisi yapılarak 10.500 TL ‘den davalıların müştereken sorumlu olduğu bu kapsamda değer kaybı yönünden davalı sigorta şirketinin davalılar ile müteselsil sorumlu olduğu kanaatine varılarak Davacı yanın davadan önce sigorta şirketine başvurduğu, davalı sigorta şirketinin 02/02/2021 tarihinde temerrüte düştüğü kabul edilerek hüküm altına alınan bedellere 02/02/2021 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine , davalılar yönünden kaza tarihi olan 07/12/2020 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.
Davaya konu kaza nedeniyle davacının aracında oluşan hasarın onarımı için gerekli makul sürede, davacının ikame araç temin etmek ve suretle masraf yapmak zorunda kalacağı, bu zararının da tazmininin gerektiği açık olmakla birlikte; bu zararın, kazadan kaynaklanan dolaylı zarar mahiyetinde olduğu ve davalı trafik sigortacısının sadece doğrudan zararlardan sorumlu olduğu, bu zararın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ve poliçe özel şartları uyarınca teminat kapsamında bulunmadığından 1.462,50 TL araç mahrumiyet bedeli nedeniyle belirlenen zararın davalı …‘dan olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
A) 10.500,00 TL değer kaybı tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen(davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limitleri dahilinde) tahsili ile davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 02/02/2021 tarihinden itibaren, diğer davalı yönünden olay tarihi olan 07/12/2020 tarihinden itibaren hükmedilen alacağa işletilecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
Ekspertiz ücretine yönelik talebin yargılama giderleri arasında değerlendirilmesine,
Varsa fazla harcın iadesine,
B)1.462,50 TL araç mahrumiyet bedeli ile nedeni ile belirlenen zararın davalı …’ndan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 817,16 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL harç ile 205,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 552,86 TL karar ve ilam harcının davalı sigorta şirketinin sorumluluğu 485,27 TL ile sınırlı olmak üzere sorumlulukları oranında davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 995,59 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı ile 205,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 332,10 TL harcının davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 291,50 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 135,70 TL tebligat ve posta gideri, 600,00TL bilirkişi ücreti ile 400,00 TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 1.135,70 TL yargılama giderinin davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 996,85 TL olmak üzere davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
5-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı …’nun yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.07/09/2021

Katip Hakim
E-imzalı✍ E-imzalı✍