Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1071 E. 2021/1048 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/1071 Esas – 2021/1048
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2021/1071 Esas
KARAR NO : 2021/1048

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA :Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ:13/12/2021
KARAR TARİHİ:21/12/2021
K. YAZIM TARİHİ:21/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … A.Ş tarafından 25.08.2021 tarihini kapsayacak şekilde … poliçe numaralı zorunlu trafik sigortası ile sigortalı olan…plakalı aracın 25.08.2021 tarihinde tam kusurlu olarak müvekkiline ait … plakalı araca çarptığını ve müvekkilinin aracında değer kaybı oluşmasına sebebiyet verdiğini, kazada müvekkilinin herhangi bir kusuru bulunmadığını, müvekkilinin aracının 2016 model BMW, 320i ed, 40th Year Edition marka olduğunu ve kaza tarihinde “11113” km de olduğunu, kaza öncesinde ve sonrasında aracın herhangi bir tramer kaydı, boya veya değişeni bulunmadığını, aynı özelliklerdeki emsal araçların yaklaşık değerinin 1.200.000TL civarında olduğunu, kaza sebebiyle aracın arka tamponu, arka park sensörleri, braketler vb. bağlantı parçalarının yetkili serviste değiştiğini ve 13.228,00TL tramer kaydı işlendiğini, meydana gelen kaza nedeniyle müvekkilinin aracının piyasa değerinin oldukça düşeceğini, davalı sigorta şirketine yaptıkları başvurunun olumsuz sonuçlandığını beyan ederek, fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere şimdilik 50,00TL’nin temerrüt tarihinden itibaren yasal(avans) faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
6102 sayılı TTK’nun 5. maddesinden sonra gelmek üzere 7155 sayılı yasanın 20. maddesiyle eklenen ve 01/01/2019 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren 5/A maddesine göre, ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 2. fıkrasında “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” düzenlemesi yer almaktadır.
Eldeki dava, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan tazminat talebini içeren ticari davadır. Dolayısıyla dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olduğu noktasında tereddüt bulunmamaktadır.
Davacı vekiline, 6102 sayılı TTK 5/A maddesi uyarınca arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini bir haftalık kesin süre içerisinde mahkememize sunması, aksi taktirde davanın usulden reddine karar verileceği ihtarını içerir meşruhatlı davetiye gönderilmiş, gönderilen meşruhatlı davetiye 18/12/2021 tarihinde tebliğ edilmiş, kesin süre içerisinde davacı vekili tarafından son tutanak aslı veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneği dosyaya sunulmamıştır. Hal böyle olunca, arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması nedeniyle herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava şartı noksanlığı bulunduğundan, 6100 Sayılı HMK’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri gereğince davanın USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.21/12/2021

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı