Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1060 E. 2022/999 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/1060 Esas – 2022/999
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2021/1060 Esas
KARAR NO : 2022/999

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/12/2021
KARAR TARİHİ: 01/11/2022
K. YAZIM TARİHİ: 25/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;Borçlu şirketin, 54 set yağmur suyu ızgarasının teslimine ilişkin fiyat teklifinin müvekkili şirket tarafından 20.05.2021 tarihinde kabul edildiğini, bu doğrultuda müvekkili şirket tarafından ödenecek 35.046,00 TL karşılığında borçlu şirket tarafından 54 adet kanal ızgarasının 10 iş günü içinde teslimine ilişkin olarak taraflar arasında sözleşmenin kurulduğunu, banka dekontlarından anlaşılacağı üzere müvekkili şirket tarafından 21.05.2021 tarihinde 17.500,00 TL ve 21.06.2021 tarihinde 17.546,00 TL borçlu şirkete ödeme yapıldığını, müvekkili şirketin taraflar arasındaki sözleşme kapsamında yükümlülüğünü eksiksiz olarak yerine getirdiğinin açık olduğunu, davalı borçlu şirketin henüz teslimat gerçekleşmediği halde 31.05.2021 tarihinde fatura düzenlediğini, davalı borçlu şirketin 10 gün iş günü içinde ürünleri teslim etmemesi üzerine 30.06.2021 tarihine kadar ek süre verdiğini ancak bu süre içinde teslimatın sağlanamadığını, 04.07.2021 tarihinde müvekkili şirket tarafından davalıya e-posta kanalıyla gönderilen ihtarnamede; 54 set yağmur suyu ızgarasının siparişinin üzerinden 45 gün geçmesine rağmen teslim edilmediğini, bu gecikme nedeniyle zarar oluşabileceğinin ifade edildiğini, borcun ifa edilmesi için 05.07.2021 saat 15.00’e kadar süre verildiğini, verilen süre içinde teslimat sağlanmadığı takdirde siparişin iptal edilerek aide faturasının kesileceğinin bildirildiğini, ihtarnamede verilen süre içinde teslim gerçekleşmediğinden sözleşme hükümsüz kaldığını, müvekkili şirketin zarara uğradığını, müvekkili şirket tarafından 05.07.2021 saat 18.42’de iade faturası düzenlendiğini, Ankara Batı İcra Dairesinin … E. sayılı dosyasında müvekkili şirket tarafından haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu şirketin icra takibine 12.11.2021 tarihinde hukuki dayanaktan yoksun şekilde itiraz ettiğini, davalının borcunu ödememekle kalmayıp bir de borcunu inkâr ederek yapılan takibe itiraz etmesinin kendisinin kötü niyetini ortaya koyduğunu, bu sebeple alacağın %20’siden az olmamak üzere davalının icra inkâr tazminatı ödemesine hükmedilmesi gerektiğini, davalının borcunu ödememekle kalmayıp yapılan takibe itiraz etmesinin kötü niyetli olarak müvekkili şirketten mal kaçırmak için zaman kazanmak niyetinde olduğunu gösterdiğini, davalının borçlu olduğunun bilincindeyken icra inkar tazminatına mahkum olmak pahasına takibe itiraz etmesinin dava sürecinde zaman kazanmak ve bu süre zarfında mal kaçırmak amacı taşıdığını, davalının bu kötü emelleri gerçekleştirdiğinde müvekkili açısından telafisi imkansız bir durum hâsıl olacağını, davalının Ankara Batı İcra Dairesinin … E. sayılı dosyasında haksız olan itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı taraf tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı dava dilekçesinin tebliğine rağmen davaya karşı cevap dilekçesi sunmamış, duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, BA-BS formları, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi 01/09/2022 tarihli raporu ile özetle; Davacı … A.Ş.’nin 02.11.2021 tarihinde Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile davalı … Şti. aleyhinde başlatmış olduğu ilamsız icra takibinin takip tarihi olan 02.11.2021 tarihi itibariyle davalı şirketten 35.046,00 TL alacaklı olduğu bildirilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, faturadan kaynaklı başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bu nedenle, bir satım ilişkisinde davacı taraf sattığı malın miktarını ve alıcıya teslimini, davalı taraf ise yaptığı ödemeleri usulüne uygun bir şekilde ispat etmek zorundadır. Davalı faturaya itiraz edildiğini ve faturanın iade edildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Sözleşmenin ifa safhasıyla ilgili olarak düzenlenen faturanın şekli ve kapsamının ne olması gerektiği konusunda, Türk Ticaret Kanunu’nda özel bir hüküm bulunmamakta, anılan yasanın 21/2. maddesinde neyi ifade ettiği açıklanmaksızın faturanın içeriğinden söz edilmektedir. Faturanın zorunlu içeriği ve şekil şartlarına ilişkin ayrıntılı düzenleme Vergi Usul Kanunu’nda yer almaktadır. Faturanın olağan içeriği, akdin ifası ile ilgili hususlarla sınırlıdır (VUK. m.230). Dolayısıyla, faturanın içeriği, faturanın bu temel niteliğine uygun olmadığı taktirde, sekiz günlük itiraz süresinin geçirilmesi bu hususları yazılı delil haline getirmez. Faturaya itiraz, faturanın teslim alındığı tarihten itibaren sekiz gün içinde yapılmalıdır. İtirazın sekiz gün içinde karşı tarafa varması şart değildir. Sekiz günlük süre, hak düşürücü süre veya zamanaşımı süresi değildir. Sadece ispat yükünün yer değiştirmesi açısından önem taşır. Sekiz günlük süre içinde itiraz edildiği taktirde, fatura içeriğinin sözleşmeye uygun olduğunu ispat külfeti faturayı veren tarafa ait iken, sekiz günlük sürenin geçmesinden sonra itiraz edilmesi halinde, fatura içeriğinin sözleşmeye uygun olmadığını ispat külfeti faturayı alan tarafa ait olur. Faturayı alan her türlü delille bu külfeti yerine getirebilir. (Geniş bilgi için Bkz: Prof. Dr. Sami Karahan, Ticari İşletme Hukuku, 23. Baskı, Eylül 2012, Konya; Sh 111 vd.) .
Dava dosyasında yer alan ve Gelir İdaresi Başkanlığı’na verilen davacı … A.Ş.’nin 2021yılına ait BA-BS formlarının tetkikinden; davacı … A.Ş.’nin davalı … Ltd. nda KDV hariç 29.700,00 TL tutarında ticari mal alışı yaptığı daha önceden aldığı KDV hariç 29.700,00 TL tutarındaki ticari malı satıcı olan davalıya iade ettiği böylece davacının 2021 yılında herhangi bir ticari mal ve hizmet alışı yapmadığını (29.700,00 TL -29.700.00 TL — 0.00 TL net alış tutarı) beyan ettiği anlaşılmıştır. Ayrıca davalı … Şti.’nin 2021 yılına ait BA-BS formlarının tetkikinden; davalı … Şti.’nin davacı … A.Ş.’ye 2021 yılında KDV Hariç 29.700,00 TL tutarında ticari mal satışı yaptığını ve daha önceden sattığı KDV hariç 29.700,00 TL tutarındaki ticari malın müşteri olan davacı yan tarafından iade edildiğini, böylece davalının 2021 yılında herhangi bir ticari mal satışı yapmadığını (29.700,00 TL – 29.700,00 TL — 0,00 TL net satış tutarı) beyan ettiği anlaşılmıştır. Bu çerçevede, incelenen her iki tarafa BA-BS Formlarının birbirini tarafın da vergi dairesine beyan ettiği bildirimlere göre taraflar arasında gerçekleşen ticari ilişkinin birbirleri ile birebir örtüştüğü anlaşılmakla, davacının davalıdan almış olduğu ticari malı iade ettiğinin kabulü gerekmektedir. Yargıtay içtihatları gereğince fatura alıcısının bu fatura nedeniyle BA formu düzenleyerek vergi dairesine bildirmesi faturaya konu mal ve hizmeti aldığına karine teşkil eder ( Yargıtay 19. HD, 31.10.2018, 2627/5349; 18.06.2020, 709/1122). Buna göre davacı iade faturasını BA formunda beyan ederek kabullendiği iş bu sebeple iade faturası nedeniyle davacının 2021 yılında herhangi bir ticari mal ve hizmet alışı yapmadığı, Buna göre davalı kayıtlarında iade faturasını BA formunda beyan ederek kabullendiği iş bu sebeple bu iade faturası nedeniyle davalının teslim edilmeyen mal bedelinin iadesini talep etme hakkı bulunduğundan faturaya konu malın teslim edildiğini ispat yükünün davalıda olduğu kanaatiyle teslimi ispatlayamadığından kabul edilmiş teslimden bahsedilemediğinden iade faturaları nedeniyle teslimin gerçekleşmediği kanaatine varılarak takibe itirazının 35.046,00 TL üzerinden iptaline ve takibin devamına karar verildiği, asıl alacak miktarının likit ve borçlusu tarafından belirlenebilir olması sebebiyle bakiye asıl alacak talebi olan 35.046,00 TL’nin %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜNE, Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı takibe itirazın iptali ile; takibin devamına ,
2-35.046,00TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 2.393,99 TL harçtan peşin alınan 423,27 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.970,72‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve dava öncesi ödenen 1.096,27 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 59,30 TL başvurma harcı, 423,27 TL peşin harç ve 8,50 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 491,07‬ TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacının yargılamada yapmış olduğu 800,00 TL bilirkişi ücreti ve 196,50 TL posta ve tebligat ücretinden oluşan toplam 996,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.01/11/2022

Katip Hakim
E-imzalıdır. E-imzalıdır.