Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1033 E. 2022/93 K. 25.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/1033 Esas – 2022/93
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/1033 Esas
KARAR NO : 2022/93
HAKİM :
KATİP :
DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/08/2016
KARAR TARİHİ: 25/01/2022
K.YAZIM TARİHİ : 22/02/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; davalının müvekkilleri aleyhine Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde bulunulduğunu, takibe dayanak senet bedelinin 75.000,00 TL olduğunu, iş bu dava tarihinde dosya alacağı ferileri ile birlikte 101.205,60 TL tutmakta olduğunu, icra takip tarihi ile işbu dava tarihi arasında icra dosya borcunun müvekkilleri ve babaları … tarafından davalıya tamamen ödendiğini, davalıya bu icra dosyasından dolayı hiçbir borçlarının kalmadığını, hal böyle iken davalının dosyaya sadece 32.000,00 TL tahsil ettiklerini beyan ettiğini, halbuki dosya borcunun tamamının davalının imzasını taşıyan makbuzlarla ödendiğini, davalıya 68.572,40 TL bakiye borcunun da bu şekilde ödendiğini, bu nedenle borçları olmadığına ve fazla ödenen paranın müvekkiline iadesine dair iş bu davayı açtıklarını beyan ederek, öncelikle icra takibinin dava sonuçlanıp karar kesinleşinceye kadar tedbiren durdurulmasına, bilahare icra dosyasından davalıya 68.572,40 TL borçlu olmadıklarının tespitine, fazla ödenen paraların müvekkiline istirdadına, davalının %20 icra inkar veya kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … duruşmada alınan beyanında; dava dilekçesine ekli olarak sunulan belgelerden en son kısımda yer alan 75.000,00 TL lik ödeme yapıldığına dair kısmı kabul etmediğini, buradaki imzanın kendisine ait olup olmadığını hatırlamadığını, ancak 75.000,00 TL’lik bir ödeme söz konusu olmadığını, sonradan bu kısmın doldurulmuş olabileceğini, dava dilekçesine ekli olarak sunulan diğer belgelerdeki ödemelere bir itirazı olmadığını, bu ödemelerin davaya konu icra takibindeki alacağa yönelik yapıldığını, kendisi 75.000,00 TLlik bir ödeme alsa niçin icra takibini devam ettireceğini, gerekirse bu belge üzerinde inceleme yapılmasını talep ettiğini, buradaki rakamın 5.000,00 TL olup önüne 7 eklenmiş olabileceğini, …’den 75.000,00 TL tutarında bir para almadığını, bu tutarın altında bulunan imzanın kendisine ait olmadığını, böyle bir sözleşmenin kendisinde olmadığını, bu sözleşmeyi kabul etmediğini, icra dosyası kapsamında yapılan ödemeler dışında ödeme almadığını, bunlar dışındaki alacağı yönünden takibin devamını talep ettiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, ödeme belgeleri, 31/05/2017 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, davacının, Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası kapsamında, davalıya borçlu olmadığının tespiti ile fazla ödenen miktarın istirdadı istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde esasa dair verilen 25/05/2021 tarihli karar, … Bölge Adliye Mahkemesi ….HD’nin 20/10/2021 tarih …E.-… K. sayılı ilamı ile; “Davacı tarafın dava dilekçesinde dava tarihi itibari ile dosya borcunun 101.205,60.TL olduğunu bildirdiği, davalı tarafa toplam 106.000.TL ödeme yaptıklarını ve davacının maaşından 1.269,68.TL kesinti yapıldığını bildirdiği anlaşılmaktadır. Davacı taraf, davalı tarafça dosyaya bildirilen 32.000.TL tahsilat dışındaki ödemeleri ileri sürerek menfi tespit ve istirdat talebinde bulunmuştur. Ancak mahkemece dava dilekçesi ve davacının diğer aşamalardaki dilekçelerinde belirtmiş olduğu “icra dosyasının borcunun 101.205,60.TL olduğu” yönündeki beyanının borcu kabul anlamında kabul edilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece HMK’nın 31.maddesi gereğince dava dilekçesinin talep sonucu açıklattırılarak dava tarihi itibari ile icra dosyasına ilişkin yapılan bütün ödemeler TBK’nun 100. maddesi çerçevesinde değerlendirilmeli, dava tarihi itibari ile davacının borç durumu belirlenmeli ve borçlu olmadığı miktar kadar menfi tespit hükmü kurulmalıdır. Dolayısıyla davacı tarafça bu yönde yapılan istinaf itirazları yerindedir. Açıklanan bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.’nin 353/1-a-6.maddesi uyarınca kabulü ile yukarıda belirtilen gerekçeler doğrultusunda araştırma yapılarak bir karar verilmesi gerektiğinden yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerektiği” belirtilerek mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Kaldırma kararı uyarınca davacı vekiline HMK madde 31 uyarınca dava dilekçesini açıklamak üzere süre verilmiş, ayrıca dosya kapsamında bulunan kapak hesabının dava tarihi itibariyle düzenlenmediği görüldüğünden icra dairesinden dava tarihi itibariyle kapak hesabının yapılması ve mahkememize gönderilmesi istenmiştir.
Davacı vekilinin 12/01/2022 tarihli açıklama dilekçesinden; netice itibariyle 67.812,05TL yönünden menfi tespit, 6.187,95TL yönünden istirdat talebinin bulunduğu anlaşılmıştır. Dava dilekçesinde davacı yanın talebinin 68.572,40TL yönünden menfi tespit olduğu görülmekle davacının talep sonucunu daralttığı anlaşılmıştır. Davacının talep sonucunu daraltması ancak kısmen ıslah ile mümkün olup dilekçe içeriğinde ayrıca ve açıkça kısmen ıslah beyanı bulunmadığından dava dilekçesinde talep edilen tutar yönünden değerlendirme yapılmıştır. (Emsal: Yargıtay HGK’nın 01/07/2021 tarihli 2017/14-2815 Esas 2021/888 Karar sayılı kararı, Yargıtay 3. HD’nin 2021/1523 Esas 2021/6597 Karar sayılı kararı)
İcra Dairesi’nden gelen dava tarihine göre yapılmış kapak hesabına göre, dava tarihinde borcun 99.226,80TL olduğu bildirilmiştir. Kapak hesabında vekalet ücretinin 3/4 olarak hesaplandığı, daha önce düzenlenen kapak hesabında ise tam vekalet ücretinin hesaplandığı görülmüştür. AAÜT’nin 11. Maddesinin 4. Fıkrasının uygulanabilmesi için borcun tamamının ödeme süresi içerisinde ödenmiş olması gerekmektedir. Somut olayda ise borcun tamamı süresi içerisinde ödenmediğinden nispi olarak tam vekalet ücretinin hesaplanması gerekecektir. Buna göre o tarihte yürürlükte olan AAÜT 3. Kısım uyarınca ilk 35.000,00TL için % 12 oranında, sonraki 42.559,37TL için %11 oranında olmak üzere toplam 4.200,00TL + 4.681,53TL = 8.881,53TL vekalet ücreti hesaplanmıştır. (İcra Dairesinden duruşma öncesi elden alınan kapak hesabı ile duruşma sonrasında gönderilen kapak hesabında vekalet ücreti yönünden farklılık bulunduğundan vekalet ücreti mahkememizce hesaplanmıştır.) Bu kapak hesabına göre 77.559,37TL takipte kesinleşen miktar, 5.544,13TL harç miktarı, 9.320,55TL işlemiş faiz, 8.881,53TL vekalet ücreti, 141,60TL masraf olma üzere toplam 101.447,18TL takip borcunun bulunduğu anlaşılmıştır.
İcra dosyası kapsamında davacıların maaş hesabından dava tarihinden önce 613,20TL ve 656,48TL olmak üzere toplam 1.269,68TL kesinti yapıldığı, dosya kapsamında sunulu bulunan delillerden sabit olduğu üzere davacıların 106.000,00TL haricen ödemesinin bulunduğu, bu ödemelerin belgelerdeki anlatıma göre dava tarihinden önce ancak takipten sonra olduğu, buna göre davacıların toplam ödemesinin 107.269,68TL olduğu, icra dosyasında 32.000,00TL haricen tahsil ve 1.269,68TL maaş kesintisi olmak üzere 33.269,68TL tahsilatın yansıdığı, buna göre 101.447,18TL – 33.269,68TL=68.177,50TL yönünden davacıların borçlu olmadığı, 107.269,68TL – 101.447,18TL=5.822,50TL fazla ödemesinin bulunduğu anlaşılmakla davacıların davasının kısmen kabul kısmen reddi ile, davacıların dava tarihi itibariyle davalıya Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası kapsamında 68.177,50TL yönünden borçlu olmadığının tespitine, davacı tarafça fazla ödenen 5.822,50TL7nin davalıdan istirdadına, davalı yan ödemelere rağmen takibe devam ettiğinden mahkememizce kötüniyetli kabul edildiğinden İİK madde 72/5 uyarınca menfi tespit hükmü kurulan 68.177,50TL’nin %20’si olan 13.635,50TL kötüniyet tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE, davacıların dava tarihi itibariyle davalıya Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası kapsamında 68.177,50TL yönünden borçlu olmadığının tespitine, davacı tarafça fazla ödenen 5.822,50TL nin davalıdan istirdadına,
2-Davacı yanın kötü niyet tazminatı talebinin kabulü ile menfi tespit hükmü kurulan 68.177,50TL’nin %20’si olan 13.635,50TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 4.657,20TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.171,05TL harcın mahsubu ile bakiye 3.486,15TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacılar tarafından yatırılan 1.171,05TL peşin harç, 29,20TL başvuru harcı, 4,30TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.204,55TL harcın davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
4-Davacılar tarafından sarf edilen 267,25TL tebligat ve posta gideri ile 400,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 667,25TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 663,40TL’nin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, artan kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
5-Davacıların kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 9.663,08 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
6-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 13/2 gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 394,90TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.25/01/2022

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı