Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1026 E. 2023/491 K. 18.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/1026 Esas – 2023/491
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2021/1026 Esas
KARAR NO : 2023/491

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/12/2021
KARAR TARİHİ: 18/04/2023
K. YAZIM TARİHİ: 19/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle;Müvekkili şirketin Başkent Organize Sanayi Bölgesinde Kırtasiye, temizlik, gıda ve bir çok tüketim malzemesi satan bir firma olduğunu, müvekkili şirketin, davalı firmaya da bir çok ürün satmış olup, sattığı ürünlerin ödemelerini ise alamadığını, müvekkili şirketin, 15.387,76.-TL’lik alacağını almak için davalı firma ile bir çok kez irtibata geçmesine rağmen ödeme alma konusunda davalı firmadan olumlu bir dönüş alınmadığını, bu nedenlerle, müvekkili şirketin ödemelerini alabilmek için Ankara … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile davalı/borçlu aleyhine cebri icra yoluna başvurduğunu, davalı/borçlu vekilince, dosya borcuna ve yetkiye itiraz edilmesi üzerine dosya Ankara Batı İcra Müdürlüğüne gönderildiğini ve … esas sayısı ile işleme alındığını, … esas sayılı icra dosyasından davalı/borçlu şirket vekiline ödeme emrinin 07/10/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı/borçlu vekili tarafından ödeme emrine, “Müvekkil … ŞTİ.’nin alacaklı olduğunu iddia eden alacaklıya hiçbir borcu bulunmamaktadır. Bu sebeple borcun tamamına, e ve fer’ilerine (faize, faiz oranlarına, masraflara, ödeme emrine) itiraz ediyoruz.” demek suretiyle haksız yere borca itiraz edilmiş ve takibin durdurulmasına sebebiyet verildiğini, davalı/borçlu firmanın icra dosyasına yaptığı itirazın, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olup, itirazının iptali gerektiğini, müvekkili şirketin, davalıya satmış olduğu ürünlerin faturalarını davalı firmaya gönderdiğini, davalı firmaca bu faturalara süresinde itiraz edilmediği gibi faturaların ticari kayıtlara işlenmediğini, davalı/borçlu firmanın, müvekkili şirkete borcu bulunmadığını iddia ediyorsa, bu iddiasını kanunun öngördüğü belgeler ile ispat etmek zorunda olduğunu, fazlaya ilişkin tüm dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasına davalı firma tarafından yapılan borca itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesine, icra takibine karşı kötü niyetli ve haksız biçimde itiraz eden borçlunun % 20’dan aşağı olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Dava dilekçesindeki tüm iddiaları reddettiklerini, muaccel bir alacak olmadığını, müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini, bu nedenlerle, her türlü dava açma hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, tarafların BA-BS formları, vergi kayıtları, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi 28/09/2022 tarihli raporu ile özetle; Davacı … A.Ş.’nin 27.09.2021 tarihinde Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalı … Şti aleyhinde başlatmış olduğu ilamsız icra takibinin takip tarihi olan 27.09.2021 tarihi itibariyle davalı şirketten 15.387,76 TL alacaklı olduğu bildirilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, ticari satımdan kaynaklı alacağa yönelik başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı alacaklı davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla faturaya dayalı icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 12/10/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 18/10/2021 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Davalı ticari defterleri HMK 220 maddesi gereğince incelenmek istendiği davalı taraf kesin süreye rağmen defter ve belgelerini dosyaya sunmadığı hususu nazara alınarak Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK’nın 220/3. maddesi gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edebilir. Aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkar ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’daki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacaktır(Yargıtay 15. HD’nin 13/06/2017 tarih ve 2/16/2310 E.2017/2537 K sayılı ilamı). Yargıtay içtihatları gereğince fatura alıcısının bu fatura nedeniyle BA formu düzenleyerek vergi dairesine bildirmesi faturaya konu mal ve hizmeti aldığına karine teşkil eder. (Yargıtay 19. HD, 31.10.2018, 2627/5349; 18.06.2020, 709/1122) Davalının Vergi Dairesine beyanda bulunduğu gözetilerek ba-bs formları ile mal alış satış yapıldığının ispatlandığı, bu kapsamda davacı şirket tarafından düzenlenen faturaların davalı tarafından vergi dairesine beyan edilmiş olması nedeniyle kayıtlarına işlendiğinin anlaşıldığı ,kayıtlarına işlediği fatura iadesine ilişkin delil de sunulmadığı gözetilerek ispat yükü davalıda olduğu kanaatine varılmıştır.Bu kapsamda davalının satım konusu bedeli ödediğini ispatlayamadığı HMK 220/3 maddesi de nazara alınarak satım konusu bedelin ödenmesi gerektiğinden davacının alacak talebinin yerinde olduğundan Davacının defter ve kayıtları, mevcut deliller ve bilirkişi raporu ile birlikte yapılan değerlendirme hükme esas alınarak davacının icra takip tarihi itibariyle Davacının davalı şirketten 15.387,76 TL alacaklı olduğu kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibe itirazının 15.387,76 TL üzerinden iptali ile takibin devamına,
2-15.387,76 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 1.051,14 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 262,79 TL harcın mahsubu ile bakiye 788,35 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 262,79 TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı, 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 330,59 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 59,50 TL tebligat ve posta gideri ile 800,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 859,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 13/2 gereğince takdir ve hesap edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi.18/04/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı