Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/81 E. 2021/759 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/81 Esas – 2021/759
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/81 Esas
KARAR NO : 2021/759
HAKİM :
KATİP :
DAVACILAR : 1-
2-
3-
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLLERİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/02/2020
KARAR TARİHİ: 12/10/2021
K. YAZIM TARİHİ: 26/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ; Davalı ….’ın 24.12.2017 tarihinde sevk ve idaresindeki …. plaka sayılı aracı ile …. ilçesi, … mahallesi, …. caddesi üzerinde seyir halinde bulunduğu sırada … benzinliği kavşağında olay tarihinde trafiğe kapalı toprak boş alanda bisikleti ile karşıdan karşıya geçmek üzere beklediği sırada müvekkili …’a çarptığını, çarpma neticesinde müvekkili ….’ın ağır şekilde yaralandığını, kafasında kemik kırığı tespit edildiğini ve acil operasyona alındığını, müvekkilinin yaralanmasının yaşamını tehlikeye sokacak nitelikte ve kırığın yaşam fonksiyonlarını ORTA(3) derecede etkileyecek nitelikte olduğunun tespit edildiğini, Ankara Batı …. Asliye Ceza Mahkemesinin …. E. sayılı dosyasında yapılan yargılamada asli kusurlu olan davalı …..’ın cezalandırılmasına karar verildiğini, …. Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınan kusur raporuna göre; sürücü ….’ın asli ve tam kusurlu olduğu, mağdur yaya …..’ın tamamen kusursuz olduğunun rapor edildiğini, …. plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet poliçesini yapan …. A.Ş. ‘nin sorumluluğunun bulunduğunu, kaza neticesinde, müvekkilinin yaralanması sebebiyle uğramış olduğu maddi zararların karşılanması için sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak sigorta şirketi tarafından taleplerinin karşılıksız bırakıldığını, kazada müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını ve maluliyete uğramış olmasının yanında, geçirdiği açık ameliyat ve operasyon nedeniyle de kafasında yukarıdan aşağıya kalıcı yara izi meydana geldiğini, kazanın etkisini uzun süre üzerinden atamadığını, kaza nedeniyle unutkanlık, dalgınlık ve derslerine odaklanamama problemi yaşadığını, sıklıkla baş ağrısı yaşadığını, kazanın müvekkilinin yaşam kalitesini düşürdüğünü, davacının başında bulunan bu iz ve darp nedeniyle, hayalini kurduğu askeri ve polis okullarına müracaatta bulunamayacağını, davalının müvekkiline çarptığını sonrasında da hiç arayıp sormadığını, müvekkilinin psikolojisinin olumsuz yönde etkilendiğini ve etkilenmeye devam ettiğini, müvekkillerinin evlatlarının kaza sebebiyle malül kalmasının, kafasındaki izin ömür boyu kalıcı olacak olmasının da üzüntüsünü yaşadıklarını, eğitimi için özel okula yazdıran anne babanın müvekkili için yapılan eğitim harcamasının da boşa gittiğini, müvekkilinin geçirdiği kaza sebebiyle, kaza sırasında bisikleti ile olan müvekkilinin bisikletinin kullanılamaz hale geldiğini, yine kaza anında yanında olan cep telefonunun çalındığını veya kaybolduğunu, bu zararın da davalılarca giderilmesi gerektiğini, tüm bu nedenlerle davanın kabulü ile, müvekkili …’ ın malüliyetine ve zararlarına ilişkin olarak fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00-TL maddi tazminatın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, müvekkillerin yaşadıkları acı, duydukları üzüntü sebebiyle müvekkil …. için 150.000-TL, annesi …. İçin 50.000-TL ve babası … için 50.000-TL manevi tazminatın, olay tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalı … tarafından müvekkillere ödenmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin de davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile özetle; dava dilekçesinde belirttiği tazminat tutarlarından 300,00-TL olarak açıkladıkları sürekli iş göremezlik taleplerini 248.389,27-TL artırarak toplam 248.689,27-TL olarak, 100,00-TL olarak açıkladıkları bakıcı gideri taleplerini 3.908,60-TL artırarak toplam 4.008,60-TL olmak üzere ve toplamda 252.297,87-TL olarak davadaki taleplerini artırdıklarını, dava dilekçesinde her ne kadar kaza sırasında kaybolan telefon bedeli olarak 50,00-TL ve kazada pert olan bisiklet bedeli olarak 50,00-TL olarak toplam 100,00-TL nin de maddi tazminat olarak ödenmesini talep etmiş iselerde, buna ilişkin taleplerini atiye bıraktıklarını, tazminat kalemlerine, sigorta şirketi yönünden sigortaya başvurunun tebliğ tarihi olan 20.06.2018 tarihinden itibaren temerrüd faizi işletilmesine, diğer davalı yönünden kaza tarihi olan 24.12.2017 tarihinden itibaren faiz işletilerek müvekkiline ödenmesine karar verilmesini, sigorta şirketinin sorumluluğunun yalnızca maddi tazminatla sınırlı olmak kaydıyla ancak diğer davalı …’ ın tüm maddi manevi tazminat talepler yönünden sorumlu olmak üzere davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı ….. vekili cevap dilekçesi ile özetle; Müvekkiline ait …. plakalı aracın müvekkili sevk ve idaresinde iken ….’a çarptığını, meydana gelen kazada ….’ın yaralandığını, manevi zararın para ile tazmin ve telafisinin haksız kazanca ve sebepsiz zenginleşmeye kaynak teşkil etmemesi gerektiğini, davacının kaza sebebiyle acı ve ızdırap duyduğundan bahisle fahiş miktarda manevi tazminat talep ettiğini, tazminat talebinin maluliyete uygun olmadığını, müvekkiline bir kusur izafesi halinde bile istenilen tazminat miktarının fahiş ve nedensiz zenginleşme niteliğinde olduğunu, davacının kaza tarihinden itibaren faiz isteminin hukuka aykırı olup; bu konuda da itiraz ettiklerini, itirazları doğrultusunda haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini talep ettiklerini, ceza davasında yaptırılan bilirkişi incelemesi ile hukuk hakiminin yaptıracağı bilirkişi incelemesinin, her iki dava türünün amaç ve ilkeleri bakımından birbirlerinden çok farklı olduğunu, ceza mahkemesinde alınan kusur raporuna göre karar verilmemesi gerektiğini, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin de karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. şirketi vekili cevap dilekçesi ile özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen …. plakalı aracın müvekkili şirkete 03.03 2017-03.03.2018 tarihleri arasında …. nolu ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında olmak üzere daimi sakatlık halinde kişi başına azami 330.000,00-TL. ile sınırlı olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusursuz olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte, davacının maluliyetinin tespiti gerektiğini, huzurdaki davada ZMMS Genel Şartları ve Eki düzenlemelerin uygulanması gerektiğini, davacı tarafın faiz türüne ilişkin talebinin haksız olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı …. Asliye Ceza Mahkemesi …. esas sayılı dosyası, trafik kayıtları, sosyal ve ekonomik durum araştırmaları, SGK kayıtları, sigorta poliçesi ve diğer kayıtları, adli tıp raporu, bilirkişi raporu ve ek raporları, tanık beyanları ile tüm dosya kapsamı.
Tanık …. duruşmada;”Davacı benim yeğenim olur. Kazadan sonra yeğenim psikolojik olarak etkilendi. Kaza sebebi ile derslerine adapte olamadı. Kazadan sonra arkadaş çevresinden de uzaklaştı. Davalı tarafın yeğenime ve ailesine yönelik herhangi bir maddi-manevi destekleri olmadı.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık …. duruşmada; “Kazadan sonra davacı …. psikolojik olarak etkilendi. Kaza sebebi ile derslerine adapte olamadı. Kazadan sonra arkadaş çevresinden de uzaklaştı. Davalı tarafın …’e ve ailesine yönelik herhangi bir maddi-manevi destekleri olmadı. Hastanede ….’in ölüm korkusunu yaşadığını ve psikolojisinin çok etkilendiğine bizzat şahit oldum. Hastanede elimi tutarak “yengeciğim benim için dua edermisin” dedi.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
…. Üniversitesi Dahili Tıp Bilimleri Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 17/03/2020 tarihli raporunda özetle; davacı …’ın 24/12/2017 tarihinde gerçekleşen trafik kazasına bağlı “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik” ve ekindeki cetveller esas alınmak kaydıyla bedensel özür oranı hesaplandığında; Sinir Sistemi – Epilepsi – 1-Nöbeti olmayan ancak nöbet geçirme riski olanlar maddesi kapsamında özür oranının %5 olduğu, 24/12/2017 tarihli trafik kazasına bağlı kişinin beden özür oranının %5 (beş) olduğu, tedavisinin tamamlandığı ve sekel halini aldığı, tıbbi iyileşme süresinin 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir.
Kusur ve hasar bilirkişisi 16/10/2020 tarihli raporu ile özetle; takdir ve tayini Mahkemeye ait olmak üzere; iş bu davaya konu 24.12.2017 tarihli yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda … plakalı araç sürücüsü davalı ….’ın tam ve asli kusurlu olduğu, bisiklet sürücüsü – küçük – davacı ….’ın kusur ve ihmali bulunmadığı bildirilmiştir.
Aktüerya bilirkişisi 15/02/2021 tarihli raporu ile özetle; Sigorta poliçesinin kaza tarihini kapsadığı ve sakatlanma halinde şahış başına azami teminat limitinin 330.000,00-TL olduğu, davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihi konusundaki hukuki değerlendirmenin mahkemenin takdirine ait olduğu, davacı ….’ın, trafik kazası sonucu uğradığı maddi zarara ilişkin olarak 09.10.2020 tarih ve 31269 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 17.07.2020 tarih ve 2019/40 E. 2020/40 K. sayılı İptal Kararı uyarınca yapılan değerlendirme sonucu;Sürekli iş Göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının 248.689,27-TL, bakıcı gideri; nedeni ile oluşan maddi zararının ise, 4,008,60-TL olduğu, mülga BK 43.ve 44. , meri TBK 51. ve 52.maddeleri gereğince, davacı açısından, belirlenen bakıcı giderine ilişkin maddi tazminattan hakkaniyet indirimi yapılıp yapılmayacağı hususunun mahkemenin takdirine ait olduğu bildirilmiştir.
Aktüerya bilirkişisi 09/08/2021 tarihli ek raporu ile özetle; Sürekli İş Göremezlik Tazminatı: İşlemiş Gelirin 97.162,01-TL, İskontolu Aktif Dönem Gelirinin 1.386.470,56-TL., Pasif Dönem Gelirinin 441.214,78-TL, toplam 1.924.847,35-TL olduğu, Maluliyete Tekabül Eden kısmının ise 1.924.847,35 x % 5 = 96.242,37 TL olarak hesaplandığı bildirilmiştir.
GEREKÇE :Dava, 24.12.2017 tarihinde davalı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki …. plakalı araç ile bisiklet süren olay tarihinde yaşı küçük davacı ….’a çarpması sonucu meydana gelen yaralanmasına bağlı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Kusur ile ilgili yapılan değerlendirmede; Kusur ve hasar bilirkişisi 16/10/2020 tarihli raporu ile özetle; takdir ve tayini Mahkemeye ait olmak üzere; iş bu davaya konu 24.12.2017 tarihli yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda …. plakalı araç sürücüsü davalı ….’ın tam ve asli kusurlu olduğu, bisiklet sürücüsü – küçük – davacı …’ın kusur ve ihmali bulunmadığını, Ankara Batı ….Asliye Ceza Mahkemesi tarafından alınan ….Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınan kusur raporuna göre de ; sürücü ….’ın asli ve tam kusurlu olduğu, mağdur yaya …..’ın tamamen kusursuz olduğunun rapor edilmiş raporlar arasına çelişki görülmemiştir.
Davacı tarafın maddi tazminat talepleri yönünden değerlendirme yapmak gerekirse; maddi tazminata ilişkin düzenleme 6098 sayılı Borçlar Kanunun’un 49. vd maddelerinde ‘Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür….Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler….Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.Tazminatın irat biçiminde ödenmesine hükmedilirse, borçlu güvence göstermekle yükümlüdür….Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir. Şeklinde düzenlenmiştir. Mahkememizce kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre alınan bilirkişi raporunda … Üniversitesi Dahili Tıp Bilimleri Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 17/03/2020 tarihli raporunda özetle; davacı ….’ın 24/12/2017 tarihinde gerçekleşen trafik kazasına bağlı “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik” ve ekindeki cetveller esas alınmak kaydıyla bedensel özür oranı hesaplandığında; Sinir Sistemi – Epilepsi – 1-Nöbeti olmayan ancak nöbet geçirme riski olanlar maddesi kapsamında özür oranının %5 olduğu, 24/12/2017 tarihli trafik kazasına bağlı kişinin beden özür oranının %5 (beş) olduğu, tedavisinin tamamlandığı ve sekel halini aldığı, tıbbi iyileşme süresinin 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir. Söz konusu maluliyet oranına göre alınan Mahkememizce aktüer bilirkişiden alınan raporda Aktüerya bilirkişisi 15/02/2021 tarihli raporu ile özetle; Sigorta poliçesinin kaza tarihini kapsadığı ve sakatlanma halinde şahış başına azami teminat limitinin 330.000,00-TL olduğu,
Aktüerya bilirkişisi 09/08/2021 tarihli ek raporu ile özetle; Maluliyete Tekabül Eden kısmının ise 1.924.847,35 x % 5 = 96.242,37 TL olarak hesaplandığı bildirilmiştir. bakıcı gideri; nedeni ile oluşan maddi zararının ise, 4,008,60-TL olduğu, davalı … yönünden haksız fiil tarihi olan 24/12/2017 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi ile ilgili yapılan belirlemede 20.06.2018 tarihinde davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığı sigorta şirketinin 16.07.2018 tarihinde cevap yazısı ile eksik evrakların tamamlanması halinde dosyanın değerlendirmeye alınacağının bildirildiği davacının sigorta şirketine başvuru tarihinde tedavisinin devam etmesi karşısında davalı sigorta şirketinin dava tarihinde temerrüte düştüğü kabul edilerek 03/02/2020 tarihinden itibaren, davalı aracın ticari araç olmaması sebebiyle avans faize hükmedilmediği, işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.Davacının bisiklet ve telefon zararına ilişkin talebi ile ilgili atiye bırakma talebi 5. Celsede davalı tarafından açık rıza beyanı nazara alınarak HMK 123. Maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Yasal, hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeni ile davanın kısmen kabul edilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım yönünden davalı yararına vekalet ücreti takdir edilip edilmeyeceği önem kazanmaktadır.Reddedilen kısım yönünden yapılan değerlendirmede Anayasa Mahkemesinin 17.07.2020 tarih ve 2019/40 E. 2020/40 K. sayılı İptal Kararı uygulamada farklı yorumlanarak Mahkememizce kaza tarihinde yürüklülükte olmayan yönetmelik hükümlerine göre maluliyetin tespit edildiği iş bu sebeple davacı tarafından mahkeme tarafından alınan yönetmelik hükümleri nazara alınarak ıslah yapıldığı hususu nazara alınarak kısmen reddedilen miktarın farklı yönetmelik hükümlerindeki farklılıktan kaynaklandığından Türk Borçlar Kanunu’nun (51-52.) kaynaklanan bir indirim miktarı olarak yorumlanarak davalı yararına vekalet ücreti takdir edilememiştir.
Davacılar tarafın manevi tazminat talebi yönünden değerlendirme yapmak gerekirse; Kişilik haklarının zedelenmesine dayalı manevi tazminat istemlerine ilişkin düzenleme 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 56. maddesinde ‘Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.’ şeklinde ifade edilmiştir. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre uygun tazminatın belirlenmesinde saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği, kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumu ve kusuru bulunup bulunmadığı ve varsa kusur derecesi, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesi, ekonomik ve sosyal durumu, tarafların sıfatı, işgal ettikleri makam ve diğer sosyal ve ekonomik durumları, ülkenin ekonomik koşulları, olayın ağırlığı gibi hususların değerlendirilmesi gerekmektedir. İş bu dosya bakımından değerlendirme yapıldığında davacı Anne ve Baba olan …. ve ….’ın oğulları ….’in yaralanması nedeniyle üzüntü ve acı çektiği düşünülerek manevi tazminat talebine hak kazandıkları kanaatine varıldığı, davacı ….’in yaralanması nedeniyle üzüntü ve acı çektiği düşünülerek manevi tazminat talebine hak kazandığı tarafların kusur oranları, dosya kapsamında yapılan ekonomik sosyal durum araştırmaları, paranın günümüz şartlarında alım gücü nazara alınarak, davacı … için 15.000,00 TL, davacı …. ve …. için 5.000,00’er TL manevi tazminatın olay tarihi olan 24/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …..’dan tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat talebi yönünden davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE, 96.242,37 TL sürekli iş göremezlik, 4.008,60 TL bakıcı gideri tazminatının(davalı sigorta şirketinin poliçe limitleri dahilinde sorumlu tutulmasına) davalı … yönünden olay tarihi olan 24/12/2017 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihi olan 03/02/2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya dair istemin reddine,
2-Reddedilen kısım yönünden takdiren aleyhe gider ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-Manevi tazminat davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE, davacı …. için 15.000,00 TL, davacı … ve …. için 5.000,00’er TL manevi tazminatın olay tarihi olan 24/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ….’dan tahsili ile davacılara verilmesine,
Fazlaya dair istemin reddine,
4-Davacının bisiklet ve telefon zararına ilişkin talebi ile ilgili davanın açılmamış sayılmasına,
5-Maddi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 6.848,14 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1,71 TL harç ile 865,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 5.981,43TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2019 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 1,71 TL peşin harç, 54,40TL başvuru harcı, 7,80TL vekalet harcı ve 865,00TL ıslah harcı olmak üzere toplam 928,91 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
b-Davacıların kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT gereğince hesap edilen 13.473,84 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
6-Manevi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 1.707,75TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 853,88 TL harcın mahsubu ile bakiye 853,87TL karar ve ilam harcının, davalı …’dan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacılar tarafından yatırılan 853,88TL peşin harcın davalı ….’dan tahsili ile davacılara verilmesine,
b-Davacıların kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. Ve 13/2. maddesi gereğince kabul oranına göre takdir ve hesap edilen; davacı …. yönünden 4.080,00 TL, davacı …. yönünden 4.080,00 TL, davacı …. yönünden 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı ….’dan tahsili ile davacılara ödenmesine,
c-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalı ….’ın kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 maddesi gereğince reddedilen miktara göre hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı ….’dan, 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …..’dan, 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı ….’dan alınarak bu davalıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından sarf edilen 185,40 TL tebligat ve posta gideri ile 1.100,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.285,40TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 459,66 TL’nin davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 367,92TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan tahsili ile davacılara ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
8-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı sigorta şirketi vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.12/10/2021

Katip Hakim
E-imzalı✍ E-imzalı✍