Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/775 Esas – 2023/9
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/775 Esas
KARAR NO : 2023/9
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/12/2020
KARAR TARİHİ: 05/01/2023
K.YAZIM TARİHİ: 03/02/2023
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; 30.12.2020 tarihinde açılan Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dosyasında, davacının kullanmakta olduğu … ile, ilgili dosyadaki davacı … arasında gerçekleşen yaralanmalı trafik kazası nedeniyle davacı ve … İl Sağlık Müdürlüğü aleyhine dava açılmış, …’e %75, iş bu dosyadaki müvekkili …’ya %25 oranında kusur izafe edildiğini, …’ün % 9 sürekli çalışma gücü kaybı üzerinden de tazminat hesaplamasının yapıldığını, her iki tarafın da itirazı üzerine yerel Mahkeme kararının Yargıtay 17 Hukuk Dairesi Başkanlığınca bozulduğunu, bozma sonrası Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 11.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 10.839,26 TL maddi tazminatın, yine kaza tarihi olan 10.11.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verildiği ve bu kararın da 17. Hukuk dairesinin … Esas … Karar sayılı kararı ile onandığını, davalı bakanlığın, kaza tarihinde … Kaskosunu yaptırmamış olmasından dolayı Kasko ödemesinin alınamadığı ve bu nedenle de Bakanılık sorumluluğunun bulunduğu, bozma öncesi taraflarınca davanın, … Şirketine bildirilmiş ise de Mahkemece yargılama aşamasına dahil edilmediğini, yargılama aşamasında davadan haberdar olan şirketin, kendilerinin taleplerine olumlu dönüş yapmadığı gibi, davacıya tazminat kapsamında da herhangi bir ödemenin yapılmadığı. Davacı alacaklı yanın müvekkil ve bakanlık aleyhine Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile müşterek müteselsil sorumluluk kapsamında icra takibi başlatmış olduğunu, yargılamanın bitiminden ve icra takibinin yapılmasından sonra 23.02.2018 tarihinde dayanak ilam, icra takibi ve iban bilgilerini içerir şekilde sigorta şirketine alma haberli başvuru yapılmış olunmasına rağmen sigorta şirketi tarafından olumlu/olumsuz herhangi bir dönüşün yapılmadığını, yasa gereği Bakanlık mal varlıkları haczedilemeyeceğinden ve bakanlıkça da hiçbir ödeme yapılmadığından icra dosyası kapsamında müvekkilin almakta olduğu maaş üzerine haciz işlendiğini, her ay 1/4 oranında tahsilat yapıldığını ve borç (Asıl Atacak, Yargılama Gideri, İlam Vekalet Ücreti, İcra masrafları, alacak kalemlerinin faizleri ve icra vekalet ücreti olmak üzere toplam 49.582,44 TL ödenmek suretiyle) 08.04.2019 tarihinde sona erdiği, İcçra dosyasında, tahsilatların bir kısmının … İl Sağlık Müdürlüğünden yapılmış gibi gözükmekte ise de, ilgili borç ödemelerinin müvekkilin maaşından yapılan kesintilerin ödemesi oldukları. Borcun tamamının müvekkil tarafından ödenmesine müteakip 09.08.2019 tarihinde sigorta şirketine tekrar başvuru yapıldığı, ne varki davalı sigorta şirketinden yine dönüş alınamadığını, müvekkilinin geçim sıkıntısı çekerek zor durumda kalması üzerine eşi tarafından terk edildiğini beyan ederek, haklı davanın kabulü ile 28.015,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen, her birinin tahakkuk tarihinden veya son ödeme tarihi olan 09.04.2019 tarihinden itibaren işleyecek bankalara uygulanan en yüksek faiz oranıyla birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Şirketi vekili; dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın davalı sigorta şirketine … numaralı trafik sigorta poliçesiyle sigortalı olduğunu ve sorumluluklarının da sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limitiyle sınırlı olduğu ancak sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kural ihlali olmamakla sorumluluklarının da olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. İl Sağlık Müdürlüğü vekili; davanın hukuki dayanaktan yoksun olup reddi gerektiğini, davacı yanın görevi sırasında idaresinde bulunan ambulans ile kazaya karışması dolayısıyla gerçekleşen kazada ödediği tazminatın idarenin istihdam eden sıfatıyla sorumlu bulunduğundan bahisle idarece tarafına ödenmesi gerektiği iddiasında olduğunu, TBK.nun adam çalıştıranın sorumluluğu başlıklı 66. maddesinde adam çalıştıran, çalışanın, kendisine verilen işin yapılması sırasında başkalarına verdiği zararı gidermekle yükümlüdür. Adam çatıştıran, çalışanını seçerken, işiyte ilgili talimat verirken, gözetim ve denetimde bulunurken, zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispat ederse sorumlu olmaz. Bu işletmede adam çalıştıran, işletmenin çalışma düzeninin zararın doğmasını önlemeye etverişli olduğunu ispat etmedikçe, o işletmenin faaliyetleri dolayısıyla sebep olunan zararı gidermekle yükümlüdür. Adam çalıştıran, ödediği tazminat için, zarar veren çalışana, ancak onun bizzat sorumlu olduğu ölçüde rücu hakkına sahiptir.” hükmü bulunduğunu, anılan düzenleme istihdam edilen dolayısıyla zarara uğrayan üçüncü kişilerin zararın giderilmesini kolaylaştırmak maksadıyla getirilmiş olup, zarara uğrayan üçüncü kişinin istihdam edenden zararının tazminini düzenlemekte olduğu. Nitekim maddenin son fıkrasında yer alanı adam çalıştıran, ödediği tazminat için, zarara veren çalışana, ancak onun bizzat sorumlu olduğu ölçüde rücu hakkına sahiptir. hükmünden istihdam edenin zarara uğrayanın zararını özen sorumluluğu kapsamında ödeyeceği, ardından zarara sebebiyet veren istihdam edilene kusuru oranında rücu edebileceğinin anlaşıldığını, davacının anılan maddeye dayanılarak müvekkili idareye rücuen alacak iddiasında bulunmasının mümkün olmadığını, müvekkili idarenin söz konusu zararın müsebbibi olmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, … plaka sayılı aracın trafik tescil kaydı, 10/09/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporu, 24/05/2022 tarihli bilirkişi heyeti ek raporu, 02/09/2022 tarihli bilirkişi heyeti raporu, 22/11/2022 tarihli bilirkişi heyeti ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi heyeti raporunda, … plakalı … sürücüsü davacı …’nın meydana gelen kazanın oluşumunda, 2918 sayılı KTK.nun 47/d., 52/b. ve 71/a. maddeleri kural ihlalierini işlemiş olmakla %25 oranında kusurlu olduğu, dava dışı yaya …’ün meydana gelen kazanın oluşumunda, 2918 sayılı KTK’nun 47/d., 68/b-. ve KTY.nin 138/b-3. maddeleri kural ihlallerini işlemiş olmakla %75 oranında kusurlu olduğu, davalı … İl Sağlık Müdürlüğü’nün işleten olarak 2918 sayılı KTK.nun 85. ve diğer davalı … A.Ş.nin ise 2918 sayılı KTK.nun 91. maddesi gereği sorumluluğu olmakla, davalıların davacı sürücü … ile birlikte sürücünün %25 kusuru oranında müştereken ve müteselsilen oluşan olayda sorumluklarının olacağı, davalılardan … İl Sağlık Müdürlüğünün, kaza nedeniyle oluşan zarardan adam çalıştıran ve araç sahibi olarak sorumlu bulunduğu, bu sorumluluk kapsamında esasen zarar gören kişiye ödediği miktar işin sürücü/çalışana rücu hakkının bulunduğu, bu nedenle dava konusu afacaklardan bir sorumluluğunun bulunmadığı, dosyada sigorta poliçesi ve ödemeye ilişkin bir belge bulunmadığı, dava dilekçesinde icra dosyasına 49.582,44-TL ödendiğinin belirtildiği, bu miktarın maddi tazminat tutarına karşılık gelen kısmının (49.582,44X10.839,26/20,839,26-25.789,63) 25.789,63-TL olarak hesaplandığı, dava dilekçesinde maddi tazminat yönünden 28.015,00-TL’nin tahsiline karar verilmesinin talep edildiği, davacı tarafından İcra dosyasına 49.S82,44-TL ödendiğinin kabulü halinde davalı sigorta şirketinin 25.,789,63-TL’den sorumlu olabileceği, manevi tazminat yönünden sigorta şirketinin bir sorumluluğunun bulunmadığı, iş bu davada talep edilen manevi tazminat konusundaki takdirin mahkemeye ait olduğunu belirtmiştir.
Bilirkişi heyeti ek raporunda, Kusur Yönünden: Davalı “… Şirketi” vekili tarafından 10.09.2021 tarihli kök raporumuza binaen sayın mahkemeye sunulmuş olan 28.09.2021 tarihli itiraz dilekçesinde kusur hususunda; Kazaya karışan … plakalı … sürücüsü davacı …’nın mevcut kazanın oluşumunda kazadan kaçınabilmesi yapacağı herhangi bir husus olmamakla kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığı. Dolayısıyla bilirkişi kuru raporunda, sürücü …’nın %25 oranında kusurlu olduğu şeklindeki tespitin taraflarınca kabul edilir olmadığı belirtilmiş olup, tüm dosya bütününden yeniden yapılan değerlendirme sonucu kusur yönünden kök rapor görüşümüzde değişiklik yapılması gerekmemekle; … plakalı … sürücüsü davacı …’nın meydana gelen kazanın oluşumunda, 2918 sayılı KTK.nun 47/d., 52/b. ve 71/a. maddeleri kural ihlallerini işlemiş olmakla %25 oranında kusurlu olduğu, dava dışı yaya …’ün meydana gelen kazanın oluşumunda, 2918 sayılı KTK’nun 47/d., 68/b-c. ve KTY.nin 138/b-3. maddeleri kural ihlallerini işlemiş olmakla %75 oranında kusurlu olduğu, davalı … İl Sağlık Müdürlüğü’nün işleten olarak 2918 sayılı KTK.nun 85. ve diğer davalı … A.Ş.nin ise 2918 sayılı KTK.nun 91. maddesi gereği sorumluluğu olmakla, davalıların davacı sürücü … ile birlikte sürücünün %25 kusuru oranında müştereken ve müteselsilen oluşan olayda sorumluklarının olacağı, davalılardan … İl Sağlık Müdürlüğünün, kaza nedeniyle oluşan zarardan adam çalıştıran ve araç sahibi olarak sorumlu bulunduğu, bu sorumluluk kapsamında esasen zarar gören kişiye ödediği miktar için sürücü/çalışana rücu hakkının bulunduğu, Sayın Mahkemenin aksi kanaatte olması halinde, davacı tarafından icra dosyasına yapılan 46.604,38-TL’den sorumlu olacağı, davalı sigorta şirketinin faiz hariç sorumlu olacağı miktarın 16.466,96-TL olarak hesaplandığı, davacının bu miktarı tahsilde tekerrür olmamak üzere davalı sigorta şirketinden talep edebileceği, dava dilekçesinde maddi tazminat yönünden 28.015,00-TL’nin tahsiline karar verilmesinin talep edildiği, iş bu davada talep edilen manevi tazminat konusundaki takdirin mahkemeye ait bulunduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi kurulu raporunda, sürücü …’nın sevk ve idaresindeki … Plaka Sayılı araç (Ambulans); 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 47/d, 52/b, 71/a maddelerini ihlal ettiğinden bu kazanın oluşumunda %25 oranında kusurlu olduğu, yaya …; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 47/d, 68/b, 68/c, maddelerini ihlal ettiğinden bu kazanın oluşumunda %75 oranında kusurlu olduğu, …, …, İl Sağlık Müdürlüğü İşleten olarak; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85. Maddesine göre trafik sigorta poliçesini ile sigortalayan … A.Ş.’nin ise 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 91. maddesini gereğince sorumlu oldukları, Sürücü … ile birlikte %25 kusuru oranında müştereken ve müteselsilen oluşan kazada sorumluluklarının olduğu, davacının zarar miktarının 26.732,41-TL, 4.185,64-TL faiz olmak üzere toplam 30.918,05-TL hesaplandığı, bu tutardan davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu husunda karar verme yetkisinin mahkemede olduğu, manevi tazminat hususunda takdir yetkisinin mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi kurulu ek raporunda, …, …, İl Sağlık Müdürlüğü İşleten olarak; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85. Maddesine göre trafik sigorta poliçesini ile sigortalayan … A.Ş.’nin ise 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 91. maddesini gereğince sorumlu oldukları, Sürücü … ile birlikte %25 kusuru oranında müştereken ve müteselsilen oluşan kazada sorumluluklarının olduğu, davalı kurumun dava dışı araç sürücüsüne rücu edebilmesi konusunda; yukarıda izah edilen nedenlerle ve Yargıtay kararları doğrultusunda ambulans sürücüsünün ağır kusurlu olup olmaması yönünden değerlendirme yetkisinin sayın mahkemeye ait olduğu, davalı sigorta şirketinin kanunların geriye yürütülmesi ile hesaplama yapılması itirazlarının ve yapılan bu hesaplamanın kabulü konusunda değerlendirmenin, yukarıda izah edilen ve Anayasa ile Yargıtay kararları doğrultusunda takdirin mahkemede olduğu, davacının oluşan kazada ağır kusurlu olmadığına sayın mahkemenin hükmetmesi halinde; maddi tazminat yönünden, davacının ağır kusuru bulunmadığı kararı ihtimalinde, davacının; maddi tazminat yönünden davalı sigorta şirketinden 25.975,67 TL, manevi tazminat yönünden, davalı kurumdan 23.936,75-TL rücu alacağı olduğu, davacının manevi tazminata yönelik talebi hususunda takdir yetkisinin mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, meydana gelen trafik kazası neticesinde dava dışı zarar görenin zararını tahsil için başlatmış olduğu icra dosyasına davacı tarafından yapılan ödemenin yalnızca maddi tazminat ve ferilerine ilişkin kısmının davalılardan rücuen tahsili ve davacının uğradığı manevi zararın davalılardan tazmini talebine ilişkindir.
11/10/2010 tarihinde, sürücüsü davacı … olan, davalı … İl Sağlık Müdürlüğü’nün maliki olduğu, davalı …Şirketi tarafından trafik sigorta poliçesi ile sigortalı olan … plakalı aracın dava dışı yaya …’e çarpmasıyla yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği, meydana gelen kaza neticesinde dava dışı yaya …’ün oluşan yaralanması sebebiyle zararlarını tazmini için Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile davacı … ile davalı … İl Sağlık Müdürlüğü aleyhine tazminat davası açtığı, yapılan yargılama sonucunda, sürücü …’nın %25, yaya …’ün %75 oranında kusurlu olduğu, yaya …’ün %9 oranında işgücü kaybına uğradığı tespit edilerek maddi tazminat talebinin kabulü ile 10.839,26TL’nin faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 10.000,00TL manevi tazminatın faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş ve karar Yargıtay incelemesinden geçerek 05/03/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. … tarafından karar icra takibine konu edilmiş, sunulan kapak hesabına göre davacı … tarafından icra dosyasına toplamda 49.582,44TL yatırılarak takip borcunun tamamen ödendiği, açılan işbu dava ile, takibe konu maddi tazminat ve ferilerinin davalılardan rücuen tahsili ile davacının oluşan manevi zararının tazminin talep edildiği anlaşılmaktadır.
… plakalı aracın 12/03/2010 – 12/03/2011 tarihleri arasında Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalı olduğu, poliçe teminat limitinin ölüm ve sakatlanma kişi başına 175.000,00TL olduğu, kaza tarihine göre dava dışı …’ün maddi tazminat talebinin poliçe kapsamında olduğu ve davacının davalıya rücu koşullarının bulunduğu kabul edilmiştir.
Davacının icra takibi açıldıktan sonra fakat davadan önce 22/02/2018 tarihli dilekçesiyle davalı sigorta şirketine başvurduğu, başvurunun 23/02/2018 tarihinde sigorta şirketine tebliğ edildiği, ancak sigorta şirketince dosyaya yansıyan herhangi bir ödemenin bulunmadığı, yine davacı tarafça icra dosyasına ödeme yapıldıktan sonra yapılan ödemenin rücusu için yeniden davalı sigorta şirketine 10/02/2020 tarihli dilekçeyle başvurulduğu ancak bu başvuru üzerine de bir ödeme yapılmadığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce tüm deliller toplanarak dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, alınan bilirkişi raporunda meydana gelen kazada sürücü …’nın %25, yaya …’ün %75 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Rücu edilebilecek tazminatın hesaplanması bakımından dosyada birden fazla raporun bulunduğu ancak yapılan hesaplamaların hüküm kurmaya elverişli olmadığı tespit ve takdir edilmekle dosya kapsamı ve delil durumuna göre rücu koşulları ve rücu edilebilecek tutar mahkememizce hesaplanmıştır.
Davalı sigorta şirketinin aracın trafik sigortacısı olması sebebiyle zarardan sorumlu olduğu kabul edilerek davacının davalıya rücu edebileceği kabul edilmiştir. Diğer davalı … İl Sağlık Müdürlüğü’ne rücu edilme sebebi olarak aracın kaskosunun kaza tarihinde yaptırılmamış olması belirtilmişse de, kasko yaptırmanın zorunlu olmadığı, ihtiyari olduğu, kasko yaptırılmamış olmasının davalı idareye kusur olarak yüklenemeyeceği, meydana gelen kazanın davacının %25 oranındaki kusuruyla meydana geldiği, davalı idarenin kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davalı idarenin oluşan zarardan işleten sıfatıyla sorumlu olduğu, ancak iç ilişkide haksız fiile sebep olan davacıya rücu hakkı bulunduğu, bu sebeple de davacının davalı idareye rücu hakkının bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmakla davalı idare yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Takip dosyasında takip talebine konu alacak kalemlerinin incelenmesinde, mahkeme kararında hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminatın, mahkeme kararında maddi ve manevi tazminat için hükmedilen vekalet ücretinin, mahkeme kararında tespit edilen ve tahsiline karar verilen yargılama giderinin ve tüm alacaklara işlemiş faizin talep edildiği görülmüştür. Davalı sigorta şirketinin Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında davalı olarak yer almadığı, davanın ihbarının da yapılmamış olduğu, takip borçluları arasında da davalı sigorta şirketinin yer almadığı, davalının takipten sonra yapılan başvuru üzerine 23/02/2018 tarihinde takipten haberdar olduğu anlaşılmakla davalının mahkeme kararında maddi tazminat için hüküm altına alınan yargılama giderleri ile vekalet ücretinden, takip tarihine kadar işlemiş faizden sorumlu tutulamayacağı, ancak ve ancak takip masraflarından ve takip sonrası ferilerden sorumlu tutulabileceği değerlendirilmiştir. Kapak hesabında;
Takip masrafı, tahsil harcı ve vekalet ücreti = (4.723,57TL+2.289,12TL+99,00TL) 7.111,69TL
Takip sonrası işlemiş faiz = 2.710,18TL olup,
Takip masrafı, tahsil harcı ve vekalet ücreti maddi tazminata oranlandığında;
(10.839,26TL/20.839,26TL) x 7.111,69TL = 3.699,04TL maddi tazminatın takip masrafı, tahsil harcı ve vekalet ücreti
Takip sonrası işlemiş faiz maddi tazminata oranlandığında;
(10.839,26TL/20.839,26TL) x 2.710,18TL = 1.409,66TL maddi tazminatın takip sonrası işlemiş faizi
10.839,26TL maddi tazminat olmak üzere toplam (10.839,26TL + 3.699,04TL + 1.409,66TL) 15.947,96TL’nin davalı sigorta şirketine rücu edilebileceği anlaşılmakla davacının bu yöndeki davasının kısmen kabul kısmen reddine, 15.947,96TL tazminatın taleple bağlı kalınarak 09/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile (aracın ticari olmaması sebebiyle) birlikte davalı … AŞ’den tahsili ile davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Davacı yan maaşından uzun süre kesinti yapılması ve geçimini sağlamakta güçlükler yaşaması sebebiyle manevi olarak çöküntüye uğradığını iddia ederek manevi tazminat talep etmişse de, kazanın davacının %25 oranındaki kusuruyla meydana geldiği ve dava dışı yayanın zararından haksız fiil sorumluluğu gereğince davacının sorumlu olduğu, kimsenin kendi kusuruna dayanarak hak talep edemeyeceği ilkesi gözetilerek davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminat talepli davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
a-)15.947,96TL tazminatın taleple bağlı kalınarak 09/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … AŞ den tahsili ile davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b-)Davalı … İl Sağlık Müdürlüğü aleyhine açılan davanın reddine,
2-Davacının manevi tazminat talepli davasının REDDİNE,
3-Maddi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 1.089,40TL karar ve ilam harcından peşin alınan 478,43TL harcın mahsubu ile bakiye 610,97TL karar ve ilam harcının davalı … Şirketinden tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27TL’nin kabul oranına göre hesaplanan 459,90TL’sinin davalı … Şirketinden, 636,37TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
b-Davacı tarafından yatırılan 478,43TL peşin harç, 54,40TL başvuru harcı, 7,80TL vekalet harcı olmak üzere toplam 540,63TL harcın davalı … Şirketinden tahsili ile davacıya ödenmesine,
c-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT gereğince davacı için hesap edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davalı … Şirketinden tahsili ile davacıya ödenmesine,
d-Reddedilen maddi tazminat talebi bakımından, davalı … Şirketi’nin kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 3/2 uyarınca belirlenen 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Şirketine verilmesine,
e-Davalı … İl Sağlık Müdürlüğünün kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 3/2 uyarınca 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
4-Manevi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 179,90TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 170,78TL harcın mahsubu ile bakiye 9,12TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 170,78TL peşin harcın üzerinde bırakılmasına,
b-Reddedilen manevi tazminat talebi bakımından, davalıların kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 3/2 uyarınca belirlenen 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacılar tarafından sarf edilen 377,85TL tebligat ve posta gideri ile 3.000,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.377,85TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 1.417,06TL’nin davalı … Şirketinden tahsili ile davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … İl Sağlık Müdürlüğü vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.05/01/2023
Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı