Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/72 E. 2020/185 K. 11.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2020/72 Esas – 2020/185
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/72
KARAR NO : 2020/185

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Banka Teminat Mektubuna İlişkin Bedelin İadesi
DAVA TARİHİ : 13/03/2018
KARAR TARİHİ : 11/03/2020
K.YAZIM TARİHİ : 13/03/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; taraflar arasında 30/09/2014 tarihli ”Etimesgut Belediyesi sınırları dahilinde bulunan Meskun alanların Evsel Atıklarının Toplanması, Nakli, Cadde, Sokak, Meydan ve Pazar Yerlerinin İnsan ve Makine Marifetiyle Süpürülmesi” sözleşmesinin imzalandığını, sözleşmenin süre bitimi nedeniyle sona erdiğini, müvekkili şirketin tüm edimlerini eksiksiz yerine getirdiğini ancak davalı belediyeye verilen teminatın haksız olarak taraflarına iade edilmediğini ileri sürerek iki adet kesin banka teminat mektubunun iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekilinin 09.10.2018 tarihli dilekçeleri ile teminat mektubunun nakde çevrildiğinden, davaya alacak davası olarak devam ettiklerini belirttiği ve davayı ıslah ettikleri anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçsinde özetle; davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, davacı şirketin sözleşmedeki edimlerini yerine getirmediğinden, işçilik alacaklarını ödemediğinden teminatın iade edilmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Dava, Etimesgut Belediyesi sınırları dahilinde bulunan meskun alanların Evsel Atıkların Toplanması, Nakli, Cadde, Sokak, Meydan ve Pazar Yerlerinin İnsan ve Makine Marifetiyle Süpürülmesi Hizmet Alımı İşi sözleşmesinden kaynaklanan davalı kurumca nakde çevrilen teminat bedelinin iadesi istemine ilişkindir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

Ankara Batı çç. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. – … K. sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek gönderilen dava dosyası mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilmiştir.
Eldeki dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonra, 13/03/2018 tarihinde açılmıştır. Burada öncelikli olarak Asliye Ticaret Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olup olmadığının belirlenmesi gerekir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir. Örneğin, ödünç para verme işlemlerine ilişkin uyuşmazlıklar Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca, iflas davaları ise 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 154 ve devamı maddeleri hükmünce ticari dava sayılır. Buna karşılık Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca, tarafların tacir olup olmamasına bakılmaksızın ticari dava sayılan havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin uyuşmazlıklardan doğan davalar herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa, ticari dava vasfını kaybedecektir. Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
6335 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5. maddesi uyarınca ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunundan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce ve temyiz incelemesi aşamasında Yargıtayca re’sen incelenir.
Bu durumda, davanın Asliye Ticaret Mahkemesince görülüp karara bağlanabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması ve bu bağlamda tarafların her ikisinin birden tacir olması zorunludur.
Eldeki davada uyuşmazlık, Etimesgut Belediyesi sınırları dahilinde bulunan meskun alanların Evsel Atıkların Toplanması, Nakli, Cadde, Sokak, Meydan ve Pazar Yerlerinin İnsan ve Makine Marifetiyle Süpürülmesi Hizmet Alımı sözleşmesi kapsamında davalı kurumca nakde çevrilen teminat bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Her ne kadar, Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesince taraflar arasında taşıma sözleşmesi bulunduğundan bahisle mahkememizin görevli olduğuna yönelik usulden ret kararı verilmişse de; ihale ekindeki sözleşmede anılan çöp toplama ve nakli işinin TTK’nın 850 vd maddelerinde düzenlenen taşıma sözleşmesi kapsamında değerlendirilemeyeceği, çöp nakil işinin, temizlik ve çöp toplama faaliyetinin devamı niteliğindeki iş olduğu kanaatiyle, davacının tacir olmadığı da gözetilerek, ihtilafın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesince çözümlenmesi gerektiği, görev hususunun davanın her aşamasında dikkate alınabileceği sonuç ve kanaatiyle göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK ‘nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın USULDEN REDDİNE,
e-imza e-imza e-imza e-imza

2-HMK ‘nun 20. Maddesi gereğince verilen karar itiraz edilip kesinleştikten sonra ve talep halinde dava dosyasının davaya bakmaya görevli olduğu belirlenen Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Kararın itiraz edilmeksizin kesinleşmesi halinde HMK ‘nun 21. maddesi uyarınca görevli mahkemenin belirlenmesi (mercii tayini) için dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmesine,
4-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince süresi içinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerinin gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/03/2020

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza