Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/71 E. 2020/519 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/71 Esas – 2020/519

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/71 Esas
KARAR NO : 2020/519

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ : Av. İLHAM ŞAMİL-E Tebligat
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 28/01/2020
KARAR TARİHİ: 20/10/2020
K.YAZIM TARİHİ :13/11/2020
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkiline ait … plakalı aracın …’ın idaresindeyken 29.06.2019 günü Ankara ili Etimesgut ilçesi …istikametinden seyri esnasında aracının sol ön kısımlarına, sürücü … idaresindeki … plakalı aracın çarpması sonucu maddi hasadı trafik kazasının meydana geldiğini, Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının …sayılı dosyası ile soruşturma açıldığını, tanık …’in soruşturma dosyasında görgüye dayalı beyanında …’ün kırmızı ışıkta geçtiğini beyan ettiğini, müvekkiline ait araçta oluşan hasarın miktarı ve niteliğinin belirlenerek aracın onarımı için gerekli parça ve işçilik bedelinin % 18 KDV ile birlikte toplam 32.437,19 TL olarak tespit edildiğini, müvekkiline ait araç için yapılan servis ve Tramer hasar sorgulamasında vaki kaza öncesinde meydana gelmiş 8 adet hasar kaydı geldiğinin anlaşılması üzerine aracın hasar öncesi hali için rayiç değerinin 25.000,00TL olarak takdir edildiğini, aracın hasar fotoğraflarının paylaşılarak yapılan çalışma neticesinde en yüksek 5.250,00TL sovtaj teklifi alındığım, buna aracın rayiç değeri 25.000,00TL ile hasarlı kıymeti 5.250,00TL’nin farkı olan 19.750,00TL’nin müvekkilinin gerçek zarar miktarını gösterdiğini, davalı şirkete hasar bedeli ve ekspertiz faturalarının ödenmesi konusunda yapılan 27.08.2019 tarihli başvuru sonrasında 10.09.2019 tarihinde davalı tarafından 6.250,00TL ödeme yapıldığını, hal böyle iken tam kusurlu olarak müvekkilinin aracının pert olması nedeniyle davalı sigorta şirketinin, müvekkilinin zararını gidermesi gerektiğini beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkiline ait araçta oluşan şimdilik 100,00TL hasar bedeli ile 574,13TL ekspertiz ücretlerinin davalı şirketten temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 16/09/2020 tarihli dilekçe ile davasını ıslah etmiş ve talebini 7.750,00 TL’ye artırmıştır.
CEVAP :Davalı vekili; müvekkili şirketin genel müdürlük adresinin İstanbul ili sınırlarında bulunmasından dolayı yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemesi olduğunu belirterek, davaya konu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde … numaralı Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesi ile 12.11.2018-2020 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, müvekkil şirketin Trafik Sigorta Poliçesi gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olup sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, poliçe limitinin maktuen ödenecek rakam olmadığını, limit üzerindeki zararlardan müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle beraber kazaya sebep olan olayda kusur durumunun belirsiz olup öncelikle kusur ve zararın net olarak ispatı gerektiğini, davanın haksız fiile dayalı olup davacı tarafın sigortalı araç sürücüsüne raci kusur ve zararı kanıtlayamaması halinde müvekkili şirketin sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, somut olayda her iki sürücü de yeşil ışıkta geçtiğini beyan ettiğinden kusur durumunun, Yargıtay’ın istikrar kazanmış kararları da dikkate alınarak %50-50 olarak belirlendiğini, müvekkilinin sigortalısının kusuru oranında ve ancak gerçek hasarı ödemekle yükümlü olduğunu, sigortanın bir zenginleşme aracı olmayıp sigorta şirketinin, sigortalı aracın sebep olduğu riziko sebebiyle üçüncü kişilere ait mal veya bedeni zarardan ötürü poliçede gösterilen limit meblağın tamamını değil üçüncü kişilerin maruz kaldığı gerçek zarar miktarını araştırıp saptayarak ödemesinin esas olduğunu, dava öncesinde müvekkili şirkete yapılan başvuru üzerine hazırlanan ekspertiz raporuna istinaden davacı tarafa 6.250,00 TL ödeme yapıldığını, ödemenin davacı tarafın da kabulünde olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun bitmiş olmakla beraber mahkemece bilirkişi raporu aldırılması halinde söz konusu ödemenin dikkate alınması gerektiğini, dava konusu tazminat ancak dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte talep edilebileceğini beyan ederek, davanın öncelikle usulden reddine, aksi halde esastan reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının … esas sayılı soruşturma dosyası, Sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, davacıya ait aracın tramer kaydı, 07/09/2020 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, trafik kazası nedeniyle davacının aracında oluşan hasar bedeli ile ekspertiz ücretinin tahsili istemine ilişkindir.
Davalı tarafından mahkememizin yetkisine itirazda bulunulmuşsa da; itiraz süresinde olmadığından 12/03/2020 tarihli ön inceleme duruşmasında verilen ara karar ile itirazın reddine karar verilmiştir.
29.06.2019 tarihinde, davacıya ait ve dava dışı sürücünün sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davalı yana sigortalı olan dava dışı sürücü idaresindeki … plakalı aracın çarpışması sonucu dava konusu maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın kara yolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
Davacı zarar gören, anılan yasa hükümleri gereği davalıdan talepte bulunmuştur.
Sorumluluğun ve dolayısıyla kusurun tespitine ve zararın hesaplanmasına yönelik olarak alınan bilirkişi raporunda, dava konusu 29.06.2019 tarihli maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı araç sürücüsü … (…)…’ın trafik ışığı ihlali nedeniyle % 100 asli kusurlu olduğu, davacı yana ait … plakalı ticari araç sürücüsü …’ın kusurunun bulunmadığı, … plakalı araçta meydana gelen ağır hasar nedeni ile araç için pert total işlemi uygulanmasının daha ekonomik olduğu tespit edilerek davacı yanın zararının 14.000,00TL olduğu görüş ve kanaatine varıldığı, davalı sigorta şirketince hasar tazminatı olarak 6.250,00TL ödendiği anlaşıldığından ödenmesi gereken bakiye tazminat bedelinin, 14.000,00TL – 6.250,00TL= 7.750,00 TL olduğu hesap ve tespit edildiği, her iki tarafça ekspertiz incelemesi yaptırıldığı anlaşılmış olup, davacı yanca ödenen ekspertiz ücretinin piyasa rayicinin yaklaşık 100,00TL üzerinde olduğu belirtilmiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamı ile yukarıdaki açıklamalara göre; davalı yana ZMMS poliçesi kapsamında sigortalı gerçekleşen kaza nedeniyle, davacının karşılanmayan hasar bedeline yönelik zararın bulunduğu, yukarıda anılan yasal düzenlemeler kapsamında davalının zarardan sorumlu olduğu anlaşıldığından davanın kabulü ile bilirkişi tarafından makul olduğu tespit edilen 474,13 TL ekspertiz ücretinin yargılama giderleri arasında değerlendirilerek davalı yandan tahsiline dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, 7.750,00 TL’nin 12/09/2019 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, ekspertiz ücretine yönelik talebin yargılama giderleri arasında değerlendirilmesine, varsa fazla harcın davacıya iadesine,
2-Alınması gereken 529,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL harç ile ıslah ile alınan 130,65 TL harcın mahsubu ile bakiye 344,35 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL peşin harç, 54,40TL başvuru harcı, 7,80TL vekalet harcı ile 130,65 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 247,25 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 133,80TL tebligat ve posta gideri, 600,00TL bilirkişi ücreti ile 474,13 TL ekspertiz ücreti (bilirkişi raporuna göre makul bulunan bedel üzerinden) olmak üzere toplam 1.207,93 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Zorunlu arabuluculuk görüşmesi sırasında davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2019 yılı AAÜT nin 16/1-c maddesi uyarınca 750,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.20/10/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı