Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/708 E. 2021/463 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/708 Esas – 2021/463
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2020/708 Esas
KARAR NO : 2021/463

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
DAVALI :

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/02/2020
KARAR TARİHİ: 17/06/2021
K. YAZIM TARİHİ: 07/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kullandığı … plakalı Mersedes marka aracın, davalı … yönetimindeki … plakalı … marka araç ile kafa kafaya çarpışması sonucunda Maddi Hasarlı Trafik kazası meydana geldiğini, olayın 19.09.2019 tarihinde Sincan istikametinden Etimesgut istikametinde Atatürk Caddesi/Sincan’da gerçekleştiğini, müvekkilinin normal hızla seyir halinde iken davalı …’in kontrolsüz bir şekilde karşı şeride geçerek her iki aracın ön kısımları ile kafa kafaya çarpıştığını ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın tamamen davalının kusurundan kaynaklandığını, müvekkilinin herhangi bir kusuru bulunmadığını, bu hususun kaza tarihi olan 19.09.2019 tarihinde olay yerine gelen polis ekiplerince düzenlenen Trafik Kaza Tespit Tutanağında da belirtildiğini, müvekkilinin, aracının kullanılamaz hale geldiğini ve pert durumunda olduğunu, davalı sigorta firmasına ihtarname gönderildiğini ve zararın giderilmediğini, müvekkilinin aracının tamiri mümkün olmayıp bedeli ödenmediğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL ödenmesini talep ettiklerini, müvekkilinin kaza sonucu aylarca işe gidemediğini, ayrıca tüm işlerinde de kazaya uğrayan aracını kullanmakta olduğunu, söz konusu kazanın, aracın ekonomik değerinde önemli bir kayba yol açtığı gibi, müvekkilinin işlerinin de belirli bir süre aksamasına neden olduğunu, müvekkilinin aylardır araçtan mahrum kaldığını ve toplu taşıma ile gidip geldiğini, kaza sonrasında müvekkilinin maddi zararının giderilmediğini, aracın tamir edilmediği gibi bedelinin de ödenmediğini beyan ederek, fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak suretiyle, müvekkili için 500 TL maddi tazminat ile 10.000 TL manevi tazminatın (sigorta şirketi hariç) ve 1000 TL değer kaybı alacağının davalılardan olay tarihi olan 19.09.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, dava devam ederken davacı vekili vekillikten çekilme dilekçesi sunmuş, dava asil tarafından takip edilmiştir.
Davalı sigorta şirketi hakkında açılan dava ile ilgili … esas sayılı dosyada 10/12/2020 tarihli duruşmada tefrikine karar verilerek mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmış, yargılamaya bu esas üzerinden devam olunmuştur.
CEVAP :Davalı sigorta şirketi dava dilekçesinin tebliğine rağmen davaya karşı cevap dilekçesi sunmamış, duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLER :Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, davacıya ait aracın tramer kaydı, tarafların ekonomik ve sosyal durum tespiti, 09/11/2020 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
09/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda; zincirleme trafik kazasının oluşumunda, plakası ve kimliği tespit edilemeyen mavi renkli araç sürücünün KTK nın 46/a-c, 47/c-d, 52/b-c, 56/c ve 84/4 maddeleri uyarınca arkadan çarpma nedeniyle %100 asli kusurlu olduğu, kazaya taraf olan … plakalı araç sürücüsü davacı …, … plakalı araç sürücüsü davalı … ile nizami park konumunda bulunan … plakalı araç malikinin kazanın oluşumunda kusur ve ihmali bulunmadığı, dava konusu edilen … plakalı araçta meydana gelen hasar nedeni ile davacı yanın talep edebileceği zararın belirlenmesinin ise dosya kapsamındaki belgelerden mümkün olmadığı belirtilmiştir.
GEREKÇE :Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. 19/09/2019 tarihinde, plakası tespit edilemeyen bir aracın davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması ile karşı yola savrulması ve davacının sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucu dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
BK 53.(TBK.74) maddesinde haksız eylemin “kusur” öğesi konusunda hukuk hakimine tanınan yetkiler iki bölüm olup, birincisi “kusur bulunup bulunmadığına”, öteki “kusurun derecesini ve zararın tutarını belirlemeye” ilişkindir. Maddenin ilk cümlesine göre “kusurun varlığını” araştırmada yetkileri sınırlı olan hukuk hakimi, maddenin ikinci cümlesine göre “kusurun derecesini ve zarar tutarını belirlemede” tam bağımsız kılınmıştır.
HMK 266. madde (HUMK 275 md.) hükmüne göre kusur oranlarının belirlenmesi teknik değil hukuki bir konudur. Elde edilen teknik bulgulara göre hakim bu oranı belirlemede ihlal edilen kuralları gözönüne almalıdır.
Haksız fiilden dolayı sorumlu olabilmek için kusurun bulunması şarttır. Bu kapsamda yapılan değerlendirme ile Mahkememizin … esas sayılı dosyası ile iş bu dosya arasında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu ilgili dosyada alınan bilirkişi raporu ilezincirleme trafik kazasının oluşumunda, plakası ve kimliği tespit edilemeyen mavi renkli araç sürücünün KTK nın 46/a-c, 47/c-d, 52/b-c, 56/c ve 84/4 maddeleri uyarınca arkadan çarpma nedeniyle %100 asli kusurlu olduğu, kazaya taraf olan … plakalı araç sürücüsü davacı …, … plakalı araç sürücüsü davalı … ile nizami park konumunda bulunan … plakalı araç malikinin kazanın oluşumunda kusur ve ihmali bulunmadığı, dava konusu edilen … plakalı araçta meydana gelen hasar nedeni ile davacı yanın talep edebileceği zararın belirlenmesinin ise dosya kapsamındaki belgelerden mümkün olmadığı belirtilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının karıştığı dava konusu kazada kusuru bulunmasa dahi tazminat isteminde bulunduğu … plakalı araç sürücüsü davalı … in olayın gerçekleşmesinde kusurunun bulunmadığı, olaya plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün neden olduğu tespit edildiğinden, davalı sigorta şirketinin tazminattan sorumlu tutulamayacağından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcı ile 59,30 TL başvuru harcının toplamı olan 118,60 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacının yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.17/06/2021

Katip Hakim
E-imzalı✍ E-imzalı✍