Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/703 E. 2021/263 K. 15.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/703 Esas – 2021/263
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/703 Esas
KARAR NO : 2021/263

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/02/2020
KARAR TARİHİ : 15/04/2021
K.YAZIM TARİHİ : 04/05/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkilinin 1985 yılından beri İsveç’te mukim … şirketinin Türkiye sınırları içerisindeki tek satıcısı olduğunu, … şirketinin, Amerika merkezli … grubu tarafından satın alındığını ve unvanı değişerek … olduğunu, müvekkilinin tek satıcılık sürecinde, Türkiye’nin tüm şehirlerindeki ticaret borsaları, tarım kredi kooperatifleri, un fabrikaları, yem fabrikaları, tahıl ticareti yapan şirketler ve lisanslı tahıl depolama şirketleri nezdinde davalının … marka ürünlerini tanınır kıldığını ve hepsine … markalı cihazlar sattığını, davalının … markalı cihazlarını Türkiye’de en çok satılan hububat analiz cihazları olmasını sağladığını, … Grubunun önce 2015 yılında, davacının … isimli çalışanı ayarttığını, bu yolla davacının müşteri sırlarına (portfoyüne), pazarlama tekniklerine vakıf olduğunu, davacının 35 yıllık emekle oluşturduğu pazara hakim olmaya çalıştığını, sonrasında da, davacı üzerindeki ekonomik gücünü kullanarak, mal vermemekle tehdit ederek, tek satıcılık sözleşmesini sırasıyla, yetkili satıcılığa, normal satıcılığa çevirdiğini, sonrasında da satıcılık sözleşmesini yenilemeyerek feshettiğini, davalı bu süreçte, Mayıs 2018’de davacının … markalı mallarını satan satış müdürü … ve … markalı malları için servis ve yedek parça hizmeti veren … isimli çalışanlarını ayartarak kendi bünyesine kattığını, başka bir deyişle, davacının 35 yılda oluşturduğu pazarı, yetiştirdiği insan kaynağını hiçbir bedel ödemeksizin davalının sermayesine, işletmesine katıldığını belirterek, denkleştirme nedeniyle 240.340 EURO’nun 10 Eylül 2019’dan itibaren Devlet Bankalarının bir yıl vadeli EURO mevduat hesabına ödediği en yüksek faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tek satıcılık sözleşmesine rağmen davalının Türkiye pazarına sattığı mallardan kaynaklanan kar mahrumiyeti nedeniyle ve belirsiz alacak hükümleri çerçevesinde 10.000 TL’nin 10 Eylül 2019’dan itibaren işleyecek avans faizi ile davalının davacının işçilerini ayartmasından kaynaklanan haksız rekabet nedeniyle 10.000 TL’nin 10 Eylül 2019’dan itibaren işleyecek avans faizi ile dava dışı … Ltd. Şti.’ne yapılan satış nedeniyle oluşan kar kaybı nedeniyle 106.592,94 TL’nin 10 Eylül 2019’dan itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin 2020/91 esas sayılı dava dosyasının 09/12/2020 tarihli celsesinde verilen bir nolu ara kararı ile davacının, davalı tarafın davacının işçilerini ayartması iddiasıyla açtığı haksız rekabet davası işbu dava dosyasından tefriki ile ayrı esasa kaydına karar verilmiştir.
CEVAP :Davalı vekili; davanın zamanaşımı ve hak düşürücü süre yönünden reddi gerektiğini, davaların ayrılması gerektiğini, uyuşmazlığın tahkim yolu ile çözülmesi gerektiğini, davacı tarafından talep edilen alacak kalemlerinin ve miktarlarının fahiş olduğunu ve taraflar arasındaki ilişkilere uygun düşmediğini, ayrıca davacı iddialarının gerçeği yansıtmadığını, haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacının taraf olduğu sözleşmelerin sona ermesinden sonra yıllar içinde elde ettiği kazanca, sektörde geldiği pozisyona bakmaksızın haksız bir kazancın peşine düştüğünü belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 06/03/2020 havale tarihli uyap sisteminde 05/03/2020 tarihinde saat 20:20’de göndermiş olduğu ilk itiraz dilekçesinde; tahkim ve yetki itirazında bulunmuştur.
DELİLLER :Mahkememizin 2020/91 ve 2019/666 esas sayılı dava dosyaları, Ankara Batı …. İş Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, davacı şirket kayıtları, Ankara Batı …. İş Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, davacı şirkete ait ticaret sicil özeti bilgileri, davalı şirketin ticaret sicil kayıtları, SGK kayıtları, taraflar arasında düzenlenen sözleşme ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, tek satıcılık sözleşmesinden kaynaklanan haksız rekabet nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Dava dilekçesinin davalı yana 20/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 24/02/2020 tarihli dilekçesi ile süre uzatım talebinde bulunduğu, mahkememizce verilen 24/02/2020 tarihli ara kararda ilk itirazlar hariç olmak üzere cevap verme süresinin iki hafta uzatılmasına karar verildiği, davalı vekili ilk itirazlarını içerir 05/03/2020 tarihli dilekçesi ile yetki ilk itirazında bulunduğu, yetkili mahkemenin davalı şirketin adresinin bulunduğu İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu beyan ettiği, davalı vekilinin yetki ilk itirazının süresinde olduğu anlaşılmakla mahkememizin yetkili olup olmadığının incelenmesine geçilmiştir.
Eldeki davada yetkili mahkemenin, 6100 sayılı HMK’nun 6 maddesi gereğince belirlenmesi gerekmektedir. 6100 Sayılı HMK’nun 6/1 madde ve fıkrasında “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Dosya kapsamından davalının adresinin “… Mahallesi … Caddesi No 14 Kağıthane/İSTANBUL” olduğu anlaşılmıştır. Hal böyle olunca, davalının yerleşim yerinin İstanbul İli olması karşısında, yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğu ortadadır. Bu nedenle, davalı yanın süresinde yaptığı yetki itirazı kabul edilerek yetkisizlik kararı vermek gerekmiştir. Her ne kadar davalı vekili 2 nolu celsede zarar gören davacının yerleşim yeri adresinin de yetkili olduğunu beyan etmişse de gerek davacı vekilinin mahkememize sunduğu dava dilekçesinde bildirilen davacı adresinin gerekse defter ve kayıtların incelenmesi için bildirilen davacı adresinin Yenimahalle olması karşında mahkememizin yetkili olmayacağı değerlendirildiğinden savunmasına itibar edilmeyerek mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına, 4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.15/04/2021

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı