Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/651 E. 2022/98 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/651 Esas – 2022/98
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/651 Esas
KARAR NO : 2022/98
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVA İHBAR OLUNAN:
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 19/11/2020
KARAR TARİHİ: 27/01/2022
K. YAZIM TARİHİ: 16/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ; davalılardan … Tic Ltd.Şti.’nin taşıyan, sürücüsü … un kullandığı … plakalı araç ile yapılan nakliye sonucunda müvekkili sigortalısına ait emtianın zarar gördüğünü, ödenen tazminatın rücuen tahsili için davalılar aleyhine icra takibi başlatıldığını, dava dışı sigortalı … Tic A.Ş.’nin müvekkili şirket nezdinde nakliyat abonman sözleşme poliçesi ile sigortalı olduğunu, dava dışı şirkete ait … lot numaralı 1 palet … tanımlı lastik üretiminde kullanılan hammadde çuvalının davalı yanlarca gerçekleştirilen taşıma sırasında zarar gördüğünü, meydana gelen kaza dolayısıyla müvekkili şirket sigortalısı hasara uğradığını ve müvekkili şirket tarafından tarafsız ve bağımsız ekspertiz raporu neticesinde 6.047,27-TL ödeme yapıldığını, ekspertiz raporunda 95,95 Euro %10 ilave bedel (kar payı) ödendiğini, ödeme yapılırken 6,2033 Euro kuru dikkate alındığını ve 6047,27 TL ödeme yapıldığını, takip ve dava aşamasında ilave bedel rücu edilemeyeceğinden ödenen hasar miktarından bu ilave bedel miktarının düşüldüğünü ve 6047,27-TL-595,20-TL (95,95 euro) = 5452,06-TL üzerinden yasal işleme geçildiğini, dava konusu tazminatı doğuran olayda davalıların işleten ve sürücünün TTK 850 vd hükümleri gereğince taşıyıcı olarak sorumluluğu olduğunu, davalıların sorumlu tutulabilmesi söz konusu kusurun kasten oluşmasının da şart olmadığını, somut olayda da davalının emtiaları olması gerektiği gibi taşımadığını, varma yerine olması gerektiği gibi ulaştırmamış olması nedeniyle sorumlu olduklarını , Müvekkili sigorta şirketinin hasar bedelini ödeyerek, TTK 1472. ve devamı maddeleri uyarınca sigortalısı yerine geçmiş ve haklarına halef olduğunu, haksız fiilden doğan zararlarda faiz sorumluluğunun başlangıç tarihi her ne kadar haksız fiilin meydana geldiği tarih olsa da sigorta tazminatını ödeyerek sigortalısının haklarına halef olan müvekkili sigorta şirketinin zararı, 5.452,06-TL için ödemeyi yaptığı tarih olan 06.11.2019 tarihinde icra takibinde ve iş bu itirazın iptali davasında ödeme tarihinden itibaren avans faiz talep edildiğini, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile davanın kabulü ile, Ankara …. İcra Müdürlüğü’nde … E. sayılı dosyada vaki itirazın iptaline, takibin 5.452,06- TL asıl alacak ve 486,58- TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 5.938,64-TL üzerinden devamına, davalıların %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; işbu davadaki davacı tarafın aktif husumet ehliyetine ilişkin itirazlarını sunduklarını, davacı tarafın, dava dilekçesinde sigortalısına ait emtianın taşınmasının sigortalandığını, sigortalısı dava dışı … TİC. A.Ş.’ye meydana geldiği iddia olunan hasar nedeniyle ilgili poliçe kapsamında 6.047,27 TRY tutarında sigorta tazminatı ödediğini ve sigortalısının haklarına halef olduğunu beyan ettiğini, Türk Ticaret Kanunu madde 1472 kapsamında sigortacının halefiyetinden söz edebilmek için şartların oluşmadığını, davacının sadece sigorta bedelini ödemiş olma koşulunu sigortalısına yapmış olduğunu ödeme dekontu ile ortaya koymaya çalıştığı ancak sigortalısının zarara uğradığını ve geçerli bir sigorta poliçesinin varlığını ispat edemediğini, söz konusu taşımaya ilişkin olarak davacı tarafından dosyaya sunulan ekspertiz raporu incelendiğinde işbu dava konusu olayda …’nin satıcı sıfatını haiz, davacının sigortalısı … TİC. A.Ş.’nin ise alıcı sıfatını haiz olduğunu, sigortalı … Tic. A.Ş.’nin davalılara karşı herhangi bir alacak hakkı olması için öncelikle davacının sigortalısının dava konusu taşımadan zarar görmesi gerektiğini, davacının dava dışı sigortalısı … Tic. A.Ş ile Satıcı tarafın … taşıma şekli konusunda anlaşmış olduklarını, taşıma sırasında emtianın hasara uğradığı iddia edildiğine göre bu zarardan davacının sigortalısının zarar görmesi için satışın gerçekleşmiş olması ve dava dışı sigortalının dava dışı satıcıya mal bedelini ödemiş olması gerektiğini, ancak hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek üzere, davacı tarafından dosyaya sunulan deliller arasında satıcı tarafından düzenlenen fatura ya da davacının sigortalısının mal bedelini ödemiş olduğuna dair bir ödeme dekontu yer almadığını, eğer sigortalı mal bedelini dava dışı satıcıya ödemediyse bu durumda davacının sigortalısının mal varlığında Borçlar Hukuku kapsamında herhangi bir eksilme olmayacağı için davacının da geçerli bir sigorta tazminatı ödemesi yaptığından söz edilemeyeceğini ve bu sebeple sigorta şirketinin de Davalılara rücu hakkı olmayacağını, davacı tarafından düzenlenen sigorta poliçesinin abonman sigorta sözleşmesi niteliğinde olduğunun beyan edildiğini, abonman sigortalarının, bir çerçeve sözleşme niteliğinde ve bu bağlamda teminatın geçerli olabilmesi için sözleşmenin içinin doldurulması gerektiğini dolayısıyla dava konusu uyuşmazlıkta, hasarın gerçekleştiği sevkiyatın başlanmasından önce riziko ve menfaatin ayrı bir sigorta poliçesi ile somut hale getirilmesi gerektiğini, işbu dosyada aktif husumet ehliyeti bulunmayan, geçerli bir sigorta sözleşmesine dayanmayan davacının davasının usulden reddi gerektiğini, her iki durumda da davacı sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme ex gratia (lütuf ödemesi) olup, işbu davanın aktif husumet ehliyeti eksikliği nedeniyle usulden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkilinin hiçbir şekilde emtianın hasarlanmasında kusurlu olmadığını, emtianın hasarsız bir şekilde antrepoya teslim edilmiş ve hem antrepo sorumlusunca hem de taşıma işlemini gerçekleştiren Müvekkilince bu bilgi imza altına alındığını, emtianın hasarsız şekilde alıcıya teslim edildiğinin kabulü gerektiğini, taşıma kapsamında müvekkilinin yalnızca aracın sevki ve idaresini gerçekleştirmiş olup, ambalajlama, araç yükleme ya da istifleme gibi alıcı ve satıcı sorumluluğunda olan işlemler aşamasında herhangi bir dahili olmadığını, iddia olunan hasardan sorumlu olmayacağını, gönderici/satıcı tarafından yapılan ambalajlama ve paketleme sonucu ve sonrasında da araca yüklenen emtiada hasar meydana gelmişse bundan gönderici firmanın sorumlu olacağını, sigortacının tek taraflı ve kendi talepleri doğrultusunda yaptırmış olduğu ekspertiz raporunun müvekkillerini bağlamayacağını, raporda iddia olunan hasarın yükleme kaynaklı olduğu ve yüklemenin … tarafından yapıldığı ve bu sebeple meydana geldiği iddia olunan hasarın …’ya rücu edilebileceği bilgisi verildiğini, rabuluculuk safhasına … firmasının da dahil edilmesine rağmen işbu davanın …’ya karşı açılmadığını, işbu raporda gerçek zararın dahi hesaplanmadığını, emtianın kullanılamadığı durumda imha edilmesi gerektiğini, ancak dosyada bu imha ya da sovtaja ilişkin herhangi bir bilgi bulunmadığını, afaki bir sovtaj bedelinin belirlendiğini, bu sovtaj bedeline göre hesaplama çalışması yapıldığını, huzurdaki davanın TTK 855.maddesine göre zamanaşımına uğradığını, davanın öncelikle aktif husumet ehliyeti yokluğundan usulden reddine, aksi takdirde haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın yukarıdaki açıklamaları ışığında esastan reddine, davanın reddi halinde takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Ltd Şti vekili cevap dilekçesi ile özetle; aktif husumet itirazları olduğunu, davacı tarafın, dava dilekçesinde sigortalısına ait emtianın taşınması esnasında vuku bulabilecek olan rizikolara karşı sigortalandığını, meydana gelen kısmi hasar neticesinde sigortalısı dava dışı … TİC. A.Ş.’ye 6.047,27 TRY tutarında sigorta tazminatı ödediğini ve sigortalısının haklarına halef olduğunu beyan ettiğini, söz konusu taşımada davacı tarafından dosyaya sunulan ekspertiz raporu incelendiğinde işbu dava konusu dosyada …’nin satıcı sıfatını haiz, davacının sigortalısı … TİC. A.Ş.’nin ise alıcı sıfatını haiz olduğunu, davacının sigortalısı … Tic. A.Ş.’nin davalılara karşı herhangi bir alacak hakkı olması için öncelikle sigortalının dava konusu taşımadan zarar görmesi gerektiğini, dosyadaki ekspertiz raporu incelendiğinde tarafların … taşıma şekli konusunda anlaşmış olduklarını, taşıma sırasında emtianın hasara uğradığı iddia edildiğine göre bu zarardan sigortalının zarar görmesi için satışın gerçekleşmiş olması ve Davacının sigortalısının dava dışı satıcıya mal bedelin ödemiş olması gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere, davacı tarafından dosyaya sunulan deliller arasında satıcı tarafından düzenlenen fatura ya da davacının sigortalısının mal bedelini ödemiş olduğuna dair bir ödeme dekontu yer almadığını, eğer sigortalı mal bedelini dava dışı satıcıya ödemediyse bu durumda hasara katlanma yükümlülüğü sigortalıda olmayacağı için davacının da geçerli bir sigorta tazminatı ödemesi yaptığından söz edilemeyeceğinden sigorta şirketinin rücu hakkı bulunmayacağını, dava dışı sigortalı alıcının, emtianın satış bedelini ödememişse, bu durumda davacının sigortalısı zaten herhangi bir zarara uğramadığından davacı sigortacının yaptığı ödeme geçerli bir sigorta poliçesine dayanmadığından (menfaat yokluğu) ex gratia (lütuf ödemesi) niteliği taşıyacak ve halefiyet söz konusu olamayacağını, ayrıca davacı tarafından düzenlenen sigorta poliçesinin abonman sigorta sözleşmesi niteliğinde olduğu dava dilekçesinde beyan edildiğini, … sigortalarının, bir çerçeve sözleşme niteliğinde olduğunu ve bu bağlamda teminatın geçerli olabilmesi için sözleşmenin içinin doldurulması gerektiğini, dolayısıyla dava konusu uyuşmazlıkta, hasarın gerçekleştiği sevkiyatın başlanmasından önce riziko ve menfaatin ayrı bir sigorta poliçesi ile somut hale getirilmesi gerektiğini, kural olarak sigorta edilen menfaatın somut hale geldikten sonra o sigortalı mal için sigorta teminatının doğacağının kabulü gerektiğini ve spesifik poliçe düzenlenmemiş olan işbu dosyada aktif husumet ehliyeti bulunmayan, geçerli bir sigorta sözleşmesine dayanmayan davacının davasının usulden reddi gerektiğini, davacı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin ex gratia (lütuf ödemesi) olup, işbu davanın aktif husumet ehliyeti eksikliği nedeniyle usulden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkili Şirketin hiçbir şekilde emtianın hasarlanmasında kusurlu olmadığını, varlığı iddia olunan hasardan müvekkili şirketin sorumlu olmayıp, hasarın müvekkil şirkete yüklenemeyecek sebeplerden ileri geldiğini, 28.08.2019 tarihli Müvekkili Şirket’in kendi firmasına ait ve emtianın aktarma için teslim edildiği … sorumlusunun da imzası bulunan Teslim Fişi incelendiğinde emtianın hasarsız bir şekilde … teslim edildiğini ve hem … sorumlusunca hem de taşıma işlemini gerçekleştiren araç sürücüsününde bu bilgi imza altına alındığını, emtianın hasarsız şekilde alıcıya teslim edildiğinin kabulü gerektiğini, iddia olunan hasarın kaynağının ancak ve ancak hatalı ambalajlama ya da kusurlu yükleme olduğunu, ekspertiz raporunda da belirtildiği üzere, aktarma işleminin gerçekleştiği …’da Müvekkili Şirket’in aracına yükleme esnasında davalının sigortalısından herhangi bir yetkili bulunmamakla birlikte, tüm yükleme ve istifleme işleminin … personeli tarafından yapıldığını, taşıma esnasında devrilme, sarsılma veya herhangi bir kaza tespit edilmediğini, işbu dava konusu taşıma ile ilgili olarak müvekkili Şirketin yalnız taşıma işlemini gerçekleştirmiş olup, ambalajlama, araç yükleme ya da istifleme işlemleri aşamasında herhangi bir dahili olmadığını, bahsi geçen tüm bu işlemlerin, emtianın aktarma işleminin yapılacağı ve aynı zamanda nihai varış noktasına teslim edilmesi için Müvekkil Şirket’in aracına yüklendiği … personeli tarafından yapıldığını, hasardan gönderici/satıcı firmanın sorumlu olacağını, Müvekkili Şirket’in sorumluluğunu kabul anlamına gelmemek üzere ve yukarıda anlatmış oldukları gerekçeler saklı kalmak kaydıyla, bir an için Müvekkili Şirket’in sorumluluğuna gidilmek istense dahi, Türk Ticaret Kanunu m.864 gereğince Müvekkili Şirket’in sorumluluğundan söz etmenin mümkün olmayacağını, sigortacının tek taraflı ve kendi talepleri doğrultusunda yaptırmış olduğu ekspertiz raporunun taşıyanı bağlamayacağını, ekspertiz raporunda, iddia olunan hasarın yükleme kaynaklı olduğu ve yüklemenin … tarafından yapıldığı ve bu sebeple meydana geldiği iddia olunan hasarın …’ya rücu edilebileceği bilgisi verildiğini, arabuluculuk safhasına … firmasının da dahil edildiğini, ancak davanın …’ya karşı açılmadığını, emtianın kullanılamadığı durumda imha edilmesi gerektiğini, dosyada bu imha ya da sovtaja ilişkin herhangi bir bilgi bulunmadığını, yalnızca afaki bir sovtaj bedeli belirlenmiş olup, bu sovtaj bedeline göre hesaplama çalışması yapıldığını, hasar bildiriminin TTK uyarınca yasal süresi içerisinde gerçekleştirilmemiş olmakla usulüne uygun olarak yapılmadığını, dava dışı sigortalı tarafından müvekkili Şirkete yapılan herhangi bir hasar bildirimi olmadığını, aksine teslim anında taraflarca imza altına alınmış ve hasarsız kaydının bulunduğunun teslim fişinin dosyada mevcut olduğunu, TTK md.889’a göre yükün ziya veya hasara uğradığı en geç eşyanın gönderilene teslim sırasında, haricen belli olmayan durumlarda ise teslimden itibaren yedi gün içinde bildirim yapılması gerektiğini, dava konusu taşıma kapsamında emtianın 28.08.2019 tarihinde alıcısı tarafından teslim alındığını, davacının sigortalısının yükün ziya veya hasarına ilişkin olarak müvekkili Şirkete herhangi bir hasar bildiriminde bulunmadığını, emtianın alıcısına hasarsız olarak teslim edildiğini, huzurdaki davanın TTK 855. maddesine göre zamanaşımına uğradığını, müvekkiline karşı açılmış olan bu haksız ve hukuka aykırı davanın öncelikle dava şartı yokluğu ve hak düşürücü süre nedeniyle usulden reddini, esasa girilmesi durumunda da esastan reddini talep ettiklerini, davanın aktif husumetten reddine, bu talep kabul görmez ise haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın esastan reddine, davanın reddi halinde takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, sigorta poliçesi ve sigorta dosyası kapsamı, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı.
Nitelikli Hesap Bilirkişisi ve Sigorta Eksperinden oluşan bilirkişi heyeti 07/06/2021 tarihli raporları ile özetle; davacı tarafın sigortalısının emtiası olan … tanımlı maddesi davalılar tarafından taşınmaşı esnasında 1 palette bulunan lastik üretiminde bulunan hammaddenin ambalajının fiziki yırtılması sonucunda hasar oluştuğu, davalı taraf Sürücü …’un teslim fişinde ürünlerin teslim alışı sırasında ürünlerin eksiksiz ve hasarsız olarak teslim aldığını gösterir fişe dayalı olarak hasarın indirme öncesi emtiaların taşıma esnasında rizikonun gerçekleştiğinin anlaşıldığı ve bu hasardan davalıların sorumlu olacağı, hasar gören emtianın miktarının belirlenmediğinin anlaşıldığı bunun üzerine dosyada yer alan fotağrafların incelenmesinde hasar sonrası dökülen hammaddenin çok cüzi olduğu, paketleme esnasında kullanılan ambalajın hasar aldığının gözlendiği, dökülen maddenin toplanıp geri kalan hammaddenin de lastik üretiminde gerekli unsurlarda kullanılmayacağı yönünde bir kanaatlerinin olmadığı, indirilme esnasında bu hasar gören ambalaj içerisindeki hammaddenin ekonomiye kazandırabileceği bilgisine ulaşıldığı, Ancak ambalaj da veya toplanamayacağı olabilen cüzi maddenin hasar miktarının toplamında kaza anındaki günde bedelin 500 TL olduğu taraflarınca tespit edildiği, TTK. m. 1472 hükmü uyarınca “Sigortacı, sigorta tazminatı ödediğinde hukuken sigorta ettirenin yerine geçer…” bununla birlikte Sigortacı tarafından ödenecek miktarın mal sigortalarındaki genel ve ana ilke uyarınca gerçek zarara eşit olması gerektiği, sigortacının zararı aşan tutarda ödeme yapmışsa fazladan ödediği miktar bakımından zarar sorumlusuna karşı dava hakkına sahip olamayacağı değerlendirildiğinden davacı Sigorta şirketinin ilgili Mevzuat gereği oluşan hasarın gerçek miktarı için davalılara rücu etme hakkı olduğu bildirilmiştir.
Bilirkişi heyeti 08/10/2021 tarihli ek raporu ile özetle; Halbuki davalı şirket şoförü ve diğer davalı olan … ve sigorta ettiren firma yetkilisi olan kişi tarafından imzalanan dava dilekçesine ek 2 olarak ekli evrakta aynen ” 28.8.2019 … günü fabrikamıza gelen … plakalı aracın getirmiş olduğu … dot numaralı … maizemenin 1 paletinde (S00kg) indirme esnasında hasarlı olduğı tespit edilmiştir.Malzeme yüklenirken tırın baba demirine takılarak hasar verdiği düşünülmektedir. ” dendiği, bu tutanak ile söz konusu emtianın teslim sırasında hasarlı olduğu davalılar tarafından kabul edilmiş olduğundan yapılan itiraz ile ilgili raporda değiştirilecek bir husus bulunmadığı, davanın Ankara ….İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile ilgili olup, dosya içerisinde Ankara ….İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına rastlanamadığı bildirilmiştir.
Kimya Mühendisi, Nitelikli Hesap uzmanı(Sigortacılık Mevzuatı uzmanı) ve Taşıma ve hesap alınında uzman bilirkişiden oluşan bilirkişi heyeti 20/12/2021 tarihli raporu ile özetle; …. firması … Tic. A.Ş. firmasına 12.08.2019 tarihli ve … numaralı faturada belirtildiği üzere … tanımlı hammadde emtiasını 36.461,00 EUR bedel ile sattığı ve anılan emtianın 19000 kg 19 palet olacak şekilde sevk edildiği, emtiaların gümrük işlemleri 27.08.2019 tarihli ve … numaralı gümrük beyannamesi ile birlikte …Gümrük Müdürlüğünce gerçekleştiği, gümrük beyannamesine göre emtianın … bulunduğu, buradan … da bulunan sigortalı firma adresine sevk işlemlerinin … Ltd.Şti. firması tarafından organize edildiği, 28.08.2019 tarihli nakliye faturası kapsamında yurtiçi sevkiyat nihai taşıyıcı … Tic.Ltd.Şti. firmasının ruhsal sahibi olduğu … plakalı araç ile birlikte gerçekleştiği, araç sürücüsü … un yeterli ehliyete sahip olduğu görülmüş olup ayrıca SRCA (Yurtiçi Eşya Kargo Taşımacılığı) belgesinin mevcut olduğu, 28.08.2019 tarihinde fabrikaya gelen … plakalı aracın getirmiş olduğu … lot numaralı … tanımlı malzemenin 1 paketinde (500 kg) … Lot numaralı | palet (500 kg) … tanımlı lastik üretiminde kullanıldığı ifade edilen hammadde çuvalının dış muhafaza naylonunun yırtılmış ve iç kısımdaki çuvalda kısmi yırtılmanın mevcut olduğu ve işbu davaya konu zararın oluştuğu, nihai sevkiyat aracına yükleme öncesinde hasar kaydı bulunmayan emtianın …da … aracına yüklenmesi esnasında hasarın oluşabildiği; taşıma esnasında emtiada mevcut hasarın oluşamayacağı, hasar sebebiyle emtianın kullanılamaz hale geldiği, davacı sigorta şirketinin zararını kusurlu olanlardan rücuen tahsilini talep edebileceği, davalıların sorumlulukları hususunda, taraflar arasındaki hukuki ihtilaf bu husus olmakla heyetimizde değerlendirme yapılamayacağı, nihai değerlendirme ve takdirin Mahkemeye ait bulunduğu, davacı yanca takibe konu edilen rücu alacağı miktarında ve faizde fazlalık bulunmadığı bildirilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, davacının sigortalısına yaptığı ödemeyi TTK 1472 maddesi uyarınca tahsiline yönelik yapmış olduğu takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava dışı sigortalı … Tic A.Ş.’nin davacı şirket nezdinde nakliyat abonman sözleşme poliçesi ile sigortalı olduğu, dava dışı şirkete ait … lot numaralı 1 palet … tanımlı lastik üretiminde kullanılan hammadde çuvalının davalı yanlarca gerçekleştirilen taşıma sırasında zarar gördüğü, meydana gelen kaza dolayısıyla davacı şirket sigortalısı hasara uğradığı 6.047,27-TL yapılan ödemenin rücuen tahsili yönünden davalıların sorumluluğu bulunup bulunmadığı, sorumluluk oranlarının belirlenmesi hususu asıl tartışılması gereken husustur.
Dava, yurtiçi nakliyat emtia sigorta poliçesi kapsamında taşıyıcıya karşı açılan rucuen tazminat istemine ilişkindir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun ” Yükleme ve boşaltma ” başlıklı 863.maddesinde ” Sözleşmeden, durumun gereğinden veya ticari teamülden aksi anlaşılmadıkça; gönderen, eşyayı, taşıma güvenliğine uygun biçimde araca koyarak, istifleyerek, bağlayarak, sabitleyerek yüklemek ve aynı şekilde boşaltmak zorundadır. Taşıyıcı, ayrıca yüklemenin işletme güvenliğine uygun olmasını sağlamakla yükümlüdür.” denilmektedir. Ayrıca 875.madde de”(1) Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur.
(2) Zararın oluşmasına, gönderenin veya gönderilenin bir davranışı ya da eşyanın özel bir ayıbı sebep olmuşsa, tazminat borcunun doğmasında ve kapsamının belirlenmesinde, bu olguların ne ölçüde etkili olduğu dikkate alınır. ” denilmektedir. Dosya içerisindeki belgelerden taşıma yapan araç sahibinin ve şoförün yükleme ile boşaltma arasındaki zamanda herhangi bir kazaya karışmadığının tespit edilmiştir.
Davacı tarafın sigortalısının emtiası olan … tanımlı maddesi 1 palette bulunan lastik üretiminde bulunan hammaddenin ambalajının fiziki yırtılması sonucunda hasar oluştuğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. … Tic. A.Ş. firmasına 12.08.2019 tarihli ve … numaralı faturada belirtildiği üzere … tanımlı hammadde emtiasını 36.461,00 EUR bedel ile sattığı ve anılan emtianın 19000 kg 19 palet olacak şekilde sevk edildiği, emtiaların gümrük işlemleri 27.08.2019 tarihli ve … numaralı gümrük beyannamesi ile birlikte … Gümrük Müdürlüğünce gerçekleştiği, gümrük beyannamesine göre emtianın …da bulunduğu, buradan … da bulunan sigortalı firma adresine sevk işlemlerinin … Ltd.Şti. firması tarafından organize edildiği, 28.08.2019 tarihli nakliye faturası kapsamında yurtiçi sevkiyat nihai taşıyıcı … Tic.Ltd.Şti. firmasının ruhsal sahibi olduğu … plakalı araç ile birlikte gerçekleşmiştir. Dosya kapsamındaki hasara uğrayan çuvala ilişkin fotoğraflar incelendiğinde edinilen kanaat ve Kimya Mühendisi, Nitelikli Hesap uzmanı(Sigortacılık Mevzuatı uzmanı) ve Taşıma ve hesap alınında uzman bilirkişiden oluşan bilirkişi heyeti 20/12/2021 tarihli bilirkişi raporu ile birlikte yapılan değerlendirme ile sevkiyat aracına yükleme öncesinde hasar kaydı bulunmayan emtianın …da … aracına yüklenmesi esnasında hasarın oluşabildiği; taşıma esnasında emtiada mevcut hasarın oluşamayacağı, hasar sebebiyle emtianın kullanılamaz hale geldiği kanaatine varılmıştır. Her ne kadar davalı taşıyıcının yüklemeye nezaret etmesi gerekmekte ise de; taşınan eşyanın hassasiyeti ,ambalajlarında oluşacak en küçük bir deliğin bile eşyaya zarar (kullanılamayacak derecede ) verecek olması karşısında , taşıyıcının yükün bu hassasiyeti bilebilecek durumda olmaması nedeniyle ,yüklemenin gönderen tarafından buna uygun yapılması ve en azından taşımanın başında yükleme esnasında taşıyıcının uyarılması gerekmektedir. Zira oluşan zararın bir kısmı eşyanın direk zarar görmesinden değil ,ambalajının yırtılması nedeniyle kullanılamamasından kaynaklanmıştır. Gönderenin yükleme esnasında taşıyıcıyı eşyanın bu özelliği konusunda uyardığına dair bir delil sunulmamıştır. 6762 sayılı TTK’nın 781/1. maddesi hükmü uyarınca, taşıyanlar eşyanın kendisine teslim edildiği tarihten gönderilene teslim olunduğu tarihe kadar geçen süre içinde uğradığı zıya ve hasardan sorumlu olup, her ne kadar yükleme ve istif gönderene ait olsa da, yükün sağlıklı taşınabilmesi ve hasara uğramaması için taşıyıcının yükleme ve istiflemeyi basiretli bir tacir gibi gözetmesi, hatalı bir yükleme varsa buna karşı çıkması ve yükün güvenli taşınabilmesi için gereken her türlü tedbiri alması gerekir. Yüke nezaret etme yükümlülüğünü yerine getirmeyen taşıyıcı, en azından müterafik kusurlu kabul edilmelidir. Taşıyıcının, genel olarak gerekli dikkat ve özeni gösterdiğini kanıtlaması yeterli olmayıp, ziya ve hasara neden olan olayın doğumunda da kusurlu olmadığını kanıtlaması gerekmektedir. Bu durumda, davalıların yüke nezaret yükümlülüklerini ihlal ettiği ve müterafık kusurlu oldukları gözetilerek yüzde 25 müterafik kusurlu kabul edilerek yapılan ödemenin 6.047,27 TL nin %25 i olan 1.511,82 TL asıl alacak, davacının rücuen ödeme yaptığı tarih davalılar yönünden temerrüt oluştuğu iş bu sebeple 06/11/2019 tarihi ile takip tarihi arasında talep edilebilecek faizin 135,34 TL olduğu toplam 1.647,16 TL üzerinden tahsil isteminde haklı olduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar verildiği, icra inkar tazminatı talebi yönünden rücuen tahsili istemine ilişkin yapılan ödemenin temel ilişki taşıma hukukundan kaynaklı olduğu bu kapsamda davalıların sorumluluğu bulunup bulunmadığı hususu yargılamayı gerektirdiğinden ve sorumlu olduğu miktar yönünden borçlusu(davalılar) tarafından bilinebilir kabul edilmediğinden icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile Ankara …. İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına davalı borçlular tarafından yapılan itirazın 1.511,82 TL asıl alacak, 135,34 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.647,16 TL üzerinden iptaline, takibin devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 112,52 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 71,73 TL harcın mahsubu ile bakiye 40,79 TL karar ve ilam harcının müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27 TL’nin davanın kabul-red oranına göre hesaplanıp belirlenen 304,06 TL’nin müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına, kalan 792,21 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 71,73 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı, 7,80 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 133,93 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 142,80 TL tebligat ve posta gideri ile 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.142,80 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 871,70 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 1.647,16 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalıların kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2 maddesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen1.647,16 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
7-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi. 27/01/2022

Katip Hakim
e-imzalıdır. e-imzalıdır.