Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/618 E. 2021/930 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/618 Esas – 2021/930
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/618
KARAR NO : 2021/930
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2020
KARAR TARİHİ: 24/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/11/2021
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili …. ile dava dışı borçlu …. arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi akdedildiğini ve borçluya krediler kullandırıldığını, davalı/borçlu ….’un …’ye 08.06.2016 tarihinde 4.500.000,00TL tutarla müteselsil kefil olduğunu, ….’un müvekkili Banka nezdinde kullandığı muhtelif kredilere binaen Sincan …. Noterinin 27.11.2017 tarihli …. yevmiye numaralı ihtarnamesi dava dışı asıl borçlu ile müteselsil kefillerine gönderilmişse de borcun ödenmediğini, bunun üzerine asıl borçlu …. Ticaret Anonim Şirketinin müteselsil kefilleri … ve …. hakkında “tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla”, müvekkili Bankanın …. Nolu Borçlu Cari Hesap (BCH) borcu, …. Nolu Taksitli Ticari Kredi borcul ve …. ve …. numaralı Çek Kredisinden kaynaklı 10.01.2018 tarihi itibariyle toplam 1.411.129,33-TL borcun fazlaya, hataya ve yanılmaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla şimdilik 900.000,00TL’sinin, bu tutara takip talebinde belirtilen oranlardan işleyecek temerrüt faizi ve diğer masraflar ile birlikte tahsili talebi ile genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı …. tarafından icra takibine, ödeme emrine, faize, faiz oranına, borca ve bilcümle ferilerine itiraz edildiğini, söz konusu itirazın taraflarına tebliğ edilmediğini, davalıların müvekkili Bankaya olan borçlarının mevcut ve devam etmekte olup, davaya konu itirazın haksız ve tahsilatı geciktirme amacı taşıdığını, davalı tarafından imzalanan Genel Nakdi Gayri Nakdi Kredi…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…Sözleşmesi, ihtarname ve müvekkili Banka kayıtları incelendiğinde de ortada sabit ve likit bir alacak olduğunun, sözleşmenin gerektirdiği yükümlülüklerin yerine getirilmediğinin, davalı ….’un Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi’nde müteselsil kefaletinin bulunduğunun ve müvekkili Bankanın alacaklı olduğunun görüleceğini, müvekkili Bankanın işbu davaya konu edilen genel haciz yoluyla ilamsız icra takibini, müteselsil kefiller yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile başlattığından gelinen aşamada Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı dosyasından bağlatılan icra takibi, hukuki dayanaklar ve talep olunan miktar açısından doğru ve haklı istemler içerdiğini, söz konusu takibe konu kredilerin Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi kapsamında tarafların hür iradesi neticesinde imzalanmış olup, muacceliyete, temerrüde ve faize ilişkin hükümlerin bu sözleşmeler doğrultusunda kararlaştırıldığını ve uygulandığını, tarafların aralarında imzaladıkları sözleşme ile ferilerine itiraz edilmesinin dürüstlük kuralına da aykırı olduğunu, arabuluculuk görüşmesinde anlaşma sağlanamadığını belirterek, Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyasından yapılan haksız itirazlarının iptaliyle takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine rı ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davaya görev yönünden itiraz ettiklerini, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğunu, usul ve yasalara uygun kefalet sözleşmesi kurulmadığını, davalının iddia ettiği gibi bir kefillik söz konusu olmadığını, kefalet sözleşmesinin geçerlilik şartlarını taşımadığını, kefalet sözleşmesinde eş rızasının usulüne uygun alınmadığını, isimlerin hatalı olduğunu, imzaların ve beyanların kime ait olduğunun belli olmadığı gibi Türkiye Cumhuriyet kimlik numaraları yer almayan isimler mevcut olduğunu, kefalet sözleşmesinin tüm işlemlerde kullanılmak üzere maktu olarak düzenlendiğini, genel işlem koşullarına açıkça aykırılık teşkil etmekte olduğunu, kefil ve eşihin sözleşmeye ilişkin hiç bir bilgisi olmadığı gibi sözleşmede aydınlatmaya ilişkin de delil belge olmadığını, bu sebeple genel işlem koşullarına aykırılık sebebi ile kefalet sözleşmesinde müvekkili aleyhine olan koşulların kanun gereğince geçersiz olduğunu, davalı tarafın müvekkilinden 900.000,00TL alacaklı olduğunu iddia etmişse de asıl borçlu tarafın borcunu ödediğini, davalı tarafın mükerrer olarak tahsilat yapmaya çalıştığını, öncelikle olarak asıl alacak ve faizi kabul etmediklerini, davalı tarafça kanuna aykırılık teşkil edecek şekilde faiz işletildiğini, kredi sözleşmesine binaen asıl borçlunun vermiş olduğu ipoteğin Ankara …. İcra Dairesi …. Esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile sürdürülen icra takibi sonucunda; Ankara Batı İcrâ Dairesi … Sayılı dosyası üzerinden 01/12/2020 tarihinde satışının gerçekleştiğini, davacı … tarafından 1.000.000,00 TL bedel ile borca karşılık alındığını, ayrıca delil olarak belirtecekleri diğer icra dosyalarında tahsilat yapıldığını, bu sebeple müvekkilinin davalı tarafa borcu bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası, takibe konu kredilere ilişkin ödeme planı, dekontlar, hesap ekstreleri, hesap hareketleri, borç döküm belgeleri ve banka kayıtları, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası, Ankara … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası, Ankara … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası, Ankara Batı … İcra Hukuk Mahkemesinin …. esas sayılı dosyası, 07/09/2021 tarihli bilirkişi raporu, 01/11/2021 tarihli bilirkişi ek rapor ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, dava dışı borçlu … ile davacı banka arasında imzalanan …. Nolu Taksitli Ticari Kredi sözleşmesi ile … ve …. Nolu Çek Kredisi uyarınca davalının müteselsil kefil sıfatıyla borçlu olup olmadığı, borçlu ise miktarı, Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…dosyasındaki itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir.
Alacaklı …. A.Ş. tarafından borçlular … ve dava dışı …. aleyhine … çek kredisi için 1.410,00TL asıl alacak, 159,70TL işlemiş temerrüt faizi, 7,99TL BSMV, 440,00TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 2.017,69TL; … taksitli ticari kredi için 1.343.574,09TL asıl alacak, 73.588,09TL işlemiş temerrüt faizi, 3.679,40TL BSMV, 1.862,52TL masraf olmak üzere toplam 1.422.704,10TL; …. borçlu cari hesap borcu için 15.514,91TL asıl alacak, 850,12TL işlemiş temerrüt faizi, 42,51TL BSMV olmak üzere toplam 16.407,54TL olmak üzere toplam 1.441.129,33TL alacaktan, asıl alacağın takip tarihinden itibaren %46 faiz, icra harç ve giderleri ile avukatlık ücretinin tahsili amacıyla 10/01/2018 tarihinde Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığı, dosya kapsamında borçlu …. tarafından 12/11/2019 tarihinde borca itiraz dilekçesi ile borçlu olmadığı iddiasıyla borca ve ferilerine itiraz edildiği ve icra takibinin durdurulması talep edildiği, Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün kararı ile borçlu tarafından yapılan takibe itiraz talebinin kabulü ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Yargılama devam ettiği esnada davalı vekili tarafından mahkememize sunulan 09/11/2021 tarihli dilekçe ile; dava konusu icra takibinde yapmış oldukları itirazlardan feragat ettiklerini, bu sebeple dava konusu kalmış olduğundan esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili ise 11/11/2021 tarihli beyan dilekçesinde; itirazın iptali davasına konu Ankara Batı İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takibinde borçlunun itirazından feragat etmiş olması sebebiyle iş bu davanın konusun kaldığını, müvekkili banka yönünden yargılama gideri, tazminat ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını belirterek, dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
Talepler doğrultusunda mahkememizce icra dosyasında verilen feragat dilekçesinin ve buna ilişkin kararın gönderilmesi istenilmiş, verilen cevapta borçlu …’un 09/11/2021 tarihli dilekçesi ile takipte borca ilişkin sunmuş olduğu tüm itirazlardan feragat ettiğini bildirdiği ve icra müdürlüğünün 09/11/2021 tarihli kararı ile durdurulan takibin devamına karar verildiği görülmüştür.
Davalı ve vekili, hem icra dairesine hem de mahkemeye hitaben yazmış olduğu dilekçelerinde davanın temelini oluşturan icra takibine yönelik itirazını geri aldığını (itirazdan feragat edildiğini) bildirmiştir. İcra takibine yönelik itiraz geri alındığından davanın da konusu kalmamıştır. Bu durumda konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı ve davacının yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davaya konu Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı takip dosyasında davalı borçlu ….’un itirazından feragat ettiği ve takibin devam ettiği dikkate alınarak konusu kalmayan itirazın iptali davası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcının peşin alınan 10.870,54TL harçtan mahsubu ile bakiye 10.811,24TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Tarafların vekalet ücreti talepleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
e-imza e-imza e-imza e-imza

5-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Karardan sonraki yargılama giderinin davacının gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacıya iadesine,
Dair; davalı vekilinin yüzüne karşı İstinaf kanun yolu açık olmak üzere ( kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle İstinaf kanun yoluna başvurabileceği, istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı ) oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/11/2021

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza