Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/613 E. 2021/70 K. 09.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/613 Esas – 2021/70

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/613 Esas
KARAR NO : 2021/70

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 08/11/2020
KARAR TARİHİ : 09/02/2021
K.YAZIM TARİHİ : 04/03/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; her iki tarafında tacir olduğunu, müvekkili ile davalı arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye göre davalı tarafın; arsa sahibi, müvekkilinin ise müteahhit olduğunu, arsa payı bağımsız bölüm paylaşımı ek sözleşmesiyle taraflar arasında hangi dairelerin davalı arsa sahibine, hangi dairelerin müteahhit olan müvekkiline kalacağının kararlaştırıldığını ve bu paylaşım tablosunun aslının Ankara İhtisas Vergi Dairesine ve ilgili kurum ve kuruluşlara verildiğini, davalı tarafın imzalanan sözleşmeler gereği müvekkiline ait olan … İli … İlçesi … mahallesi … ada … parsel … numaralı bağımsız bölümü; müvekkilinin bilgi ve talimatı, muvafakatı olmaksızın 3. kişiye 330.000,00 TL bedelle sattığını, fakat bu tutarı müvekkiline ödemediğini, müvekkiline düşen 17 numaralı bağımsız bölümle ilgili müvekkili tarafından davalı tarafa satış konusunda herhangi bir talimat verilmediği gibi, söz konusu satıştan dolayı davalı tarafın müvekkiline de herhangi bir ödemede bulunmadığını, davalı tarafın söz konusu satış bedelini müvekkiline ödediğini yada söz konusu satışın müvekkilinin bilgisi ve talimatıyla yapıldığını yazılı olarak ispatlamak zorunda olduğunu beyan ederek, ileride telafisi mümkün olmayan durumların doğmaması için müvekkilinin mağduriyetin bir nebze olsun giderilmesi ve davalının bariz olan kötü niyetlerini, hukuk düzeninin korumadığını göstermek adına mahkemece; teminatsız olarak davalı adına kayıtlı taşınmazların uyap takbisten tespiti ile 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı yahut İİK 257 gereğince ihtiyati haciz kararı verilmesi ile davanın kabulü ile; fazlaya dair dava/takip hakları saklı kalmak kaydıyla satış tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle şimdilik 1.000,00 TL’nin davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili; müvekkilinin işbu dava kapsamında tacir sıfatı bulunmadığını, müvekkilinin, arsa payı karşılığında davacı yüklenici ile anlaşma amacıyla sözleşme imzalamış olsa da ortaya çıkan ilişkinin müvekkilini tacir sıfatına sokmayacağını, göreve ilişkin itirazlarını belirterek, davaya konu taşınmazın, bizzat davacı yüklenici tarafından satılmış olup satış bedelinin de üçüncü kişi tarafından davacıya verildiğini, davacı yüklenicinin, müvekkili arsa sahibi ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken ortaya çıkacak bağımsız bölümlerin paylaşımına ilişkin ek bir protokol düzenlemeyi ve eserlerin bu protokol kapsamında satılmasını müvekkilinden talep ettiğini, devam eden süreçte, yüklenici tarafından inşaat tamamlanmış olup yaklaşık 30 adet bağımsız bölüm bizzat davacı yüklenicinin aracı olduğu üçüncü kişilere talimat doğrultusunda devredilerek satış bedelleri de güven ilişkisi kapsamında davacı yüklenici tarafından teslim alınarak kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamındaki hukuki ilişkinin tamamlandığını, davaya konu bağımsız bölüme ilişkin devirin de uzun yıllar önce yapılmış olup davacı yüklenicinin, satış bedelini bizzat kendisinin bulmuş olduğu üçüncü kişiden teslim aldığını, bu kapsamda yaklaşık 30 adet bağımsız bölüm davacı yüklenicinin bulmuş olduğu üçüncü kişilere satılarak satış bedelinin de davacı yüklenici tarafından alındığını, müvekkilinin, davacı yüklenici ile arasında doğan güven ilişkisine güvenerek hukuki işlemlerde bulunduğunu ve bahsi geçen güven ilişkisinin de tüm hukuki süreçler boyunca korunduğunu, davacı tarafın yaklaşık 30 adet bağımsız bölümün devrine ilişkin bir uyuşmazlık yaşamayıp uzun yıllar sonrasında bir bağımsız bölüm için açmış olduğu davanın dürüstlük kuralına ve taraflar arasındaki güven ilişkisine aykırı olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin her türlü maddi ve manevi hakları saklı kalmak kaydıyla, öncelikle davanın görev şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise haksız davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Tarafların ticaret sicil kayıtları ile vergi dairesi kayıtları, dava konusu taşınmazın tapu kaydı ve rayiç değer tespiti ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir.
30/06/2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6335 sayılı Kanunla, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda değişiklik yapılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinde yapılan değişiklikle, Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
Göreve ilişkin kurallar, dava şartıdır. (HMK m.114/1-c) Mahkeme, dava şartlarının yerinde olup olmadığını yargılamanın her aşamasında gözetir. Bu nedenle somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olup olmadığı hususu re’sen değerlendirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görev kapsamına giren ticari davaların neler olduğu 6102 sayılı TTK’nun 4. maddesinde belirlenmiştir.Buna göre:
a-TTK 4/1 maddesinde altı bent halinde sayılan hususlardan doğan davalar,
b-Özel kanun hükümleri gereği ticari sayılan davalar, (Kooperatifler Kanunu madde 99 gibi)
c-Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan davalar ticari dava sayılır ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görev sahasına girer.
Eldeki davada; taraflar arasında düzenlenen taşımaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacak talep edilmiştir. Mahkememizce, ilgili vergi dairesi ile yapılan yazışma sonucunda davacının bilanço esasına göre defter tuttuğu ve tacir olduğu, davalının mükellef kaydının bulunduğu ancak faaliyetinin tacir kapsamında olmadığı anlaşılmıştır. Davacı taraf yüklenici davalı taraf ise arsa sahibidir. Uyuşmazlık ise taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle dava mutlak ticari dava niteliğinde de değildir. Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Bu bağlamda, somut uyuşmazlığa bakma görevi Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemelerine aittir. 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu dikkate alınarak, davanın usulden reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.09/02/2021

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı