Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/598 E. 2022/277 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/598 Esas – 2022/277
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/598 Esas
KARAR NO : 2022/277
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2-
İHBAR OLUNAN:
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 02/11/2020
KARAR TARİHİ: 22/03/2022
K.YAZIM TARİHİ: 06/04/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; müvekkiline ait … plakalı araca, 25.08.2020 tarihinde davalıya ait davalının kullandığı … plakalı aracın çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonunda … tramer dosyası ile … Numaralı … tarafından tutulan … Numaralı raporda % 100 …’a kusur verildiğini, kaza sonunda davacıya ait araca lokal boya ve sol ön far değişimi yapılarak, kayıtların aracın plaka kaydına işlendiğini, kaza sonucu davalı ile yapılan görüşmelerde sigortasının değer kaybını ödeyeceğini görüşmesi yapıldığını ve olumsuz sonuçlanması üzerine iş bu davayı açma zorunluluğunun doğduğunu, %100 davalının kusurlu olduğu bu olayda, davalının kusuru sebebiyle davacının aracında yapılan tamirat ve sicil kaydı sebebiyle piyasa değerinin bilirkişi raporuyla tespit edilmesi gerektiğini beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000’TL değer kaybı tazminatının haksız fiilin gerçekleştiği tarih olan 25.08.2020 tarihinden itibaren reeskont avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken-müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … A.Ş. vekili; usule ilişkin olarak, ticari nitelikte olmayan dava konusu alacak için ticari reeskont avans faizi talebinde bulunulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, 30/10/2020 tarihinde davacı tarafın sigorta şirketi olan … AŞ nin banka hesabına 6.828,77 TL rücuen tazminat ödemesi yapıldığını, bu durumun ödeme belgesi ve banka kayıtları ile sabit olduğunu, davacının ödemenin yapıldığı tarihte bu konuda herhangi bir itirazı kayıt ileri sürmeden ödemeyi kabul ettiğini, yani, davacı tarafa, söz konusu davaya konu ettiği gerçek zararı ödenmiş olup, gerçek zarar bedelini aşan ve sebepsiz zenginleşmeye yönelik taleplerinin reddi gerektiğini, davacının poliçe teminat dışı olan değer kaybı isteminde bulunamayacağını, müvekkili sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin, davacının gerçek zararını karşıladığını, davaya konu edilen zararlar, ancak Zorunlu Trafik Poliçesi kapsamındaki teminatlar ve limitler dahilinde değerlendirilebileceğinden, ve ayrıca davacı tarafa yapılan ödeme de dikkate alındığında, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı … tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :
Sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, davacıya ait aracın tramer kaydı, 26/04/2021 tarihli kusur bilirkişisi raporu, 06/08/2021 tarihli bilirkişi heyet raporu, 03/11/2021 tarihli bilirkişi heyeti ek raporu, 11/01/2022 tarihli bilirkişi heyeti ikinci ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
26/04/2021 tanzim tarihli bilirkişi raporunda; iş bu dava konusunu oluşturan 25.08.2020 tarihli maddi hasarlı ve trafik kazasının oluşumunda; … plakalı aracın sürücüsü davalı …’ın % 75 asli kusurlu olduğu, …plakalı aracın sürücüsü davacı …’ın % 25 tali kusurlu olduğu, davacı yana ait araçta oluşan maddi hasar için tazminat ödemesinin … plakalı araç sürücüsünün % 100 kusurlu olduğu esasından yapıldığı tartışmasız olduğu, davacı yana ait … plakalı aracın ön tampon ve sol ön far kesiminden aldığı darbe sonrası uygulana onarım işlemi nedeni ile değer kaybından söz edilemeyeceği belirtilmiştir.
06/08/2021 havale tarihli bilirkişi heyeti raporunda, … plakalı araç sürücüsü …ın meydana gelen kazada 2/8 yani %25 oranında kusurlu olduğu,… plakalı araç sürücüsü … meydana gelen kazada Asli kusurlu olup 6/8 yani %75 oranında kusurlu olduğu, …plakalı araçtaki değişimi yapılan parça ve işçiliklere göre araca değer kaybı uygulanması yapılmamış ancak kazaya karışan aracır orijinal halinin bozulması, kazanın kayıtlara işlenmesi ve aracın satışında alıcının karşısına çıkacak a? da olsa hasarda alıcının kafasını karıştıracak olması göz önüne alındığında heyetimiz aracın kaza sonrası değerini %5 oranında kaybedeceğini düşünerek değer kaybı hesabi yapılmış ve aracın değer kaybı 5.625,00TL olarak belirlendiği, 5.625,00TL tazminatın kaza tarihi olan 25.08.2020 tarihinden itibaren reeskont avans faizi ile birlikte davalıların müştereken ve müteselsilen davacıya ödeme yapması gerektiği belirtilmiştir.
03/11/2021 havale tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda, meydana gelen kazada … plakalı aracın sürücüsü …’ın kazada %25 oranında, … plakalı araç sürücüsü …’ın meydana gelen kazada asli derecede kazaya sebep olmasıyla %75 oranında kusurlu bulunduğu, meydana gelen kazada değişimi gereken parçaların sökümünün ve montajının cıvatayla bağlanmasında değişimi yapılan far ve su fıskiyesinin orijinal olmalarında aracın değerine etkisinin olmayacağı, plastik aksamın tamir edilip boyanmasında aracın değerine etkisi olmayacağı, bu nedenle kaza öncesi ve kaza sonrası yapılmış olan bu aracın piyasa rayiç değerlerinde bir farklılığın bulunmadığı, bu minik kazada aracın değerinde indirim olmayacağı, bu kazada aracın orijinal kayıtlarının değişmesinde % 5 oranında değer kaybının olabileceği, davacının davalıdan talep edeceği 5.625,00TL ile birlikte avans faizi talebininde yerinde olacağı belirtilmiştir.
11/01/2021 havale tarihli bilirkişi heyeti ikinci ek raporunda, kök raporumuzdaki kusur oranlarında herhangi bir değişikliğin olmadığı, meydana gelen kazada hasar gören aracın kaza sonrası orijinal halinin bozulmuş olmasında ve değişimi yapılar far ile eski farın renk farkının olacağı, far yuvasının çektirmeyle yerine getirilmesinin izlerinin kalacağı, ön tamponun boyanıp boya kalınlığının artacağı değişen sol farın yeni oluşunda diğer farla renk farkının olacağı nedeniyle ve hasar gören aracın her ne kadar onarımı yapılmış olsa da hasarın izlerini taşıyacak olmasında aracın satışında kazasının rol oynayacağı nedeniyle aracın ikinci el piyasa değeri düşeceği, davaya konu araç yukarıda detayları verilen kaza sırasında ağır hasar almadığı, ancak onarılan kaporta kısmının bulunması, tramer bilgi havuzunda yer alan hasar kaydı aracın satıla bilirliğini olumsuz etkilemekte, aynı model hasarsız araçlara nazaran piyasa rayiç bedelini aşağı çektiği, … plakalı aracın kaza öncesi orijinal hiç kazaya karışmamış satışında hasarının yok olmasıyla piyasa tayiç bedelinin kaza tarihinde 150.000,00TL olacağı ve kaza yapmış hasarı onarılmış piyasa satışında rayiç bedelinin 142.500,00TL mertebesinde 150.000,00TL – 142.500,00TL = 7,500,00TL (yedi bin beş yüz) olacağı, % 25 kusur farkı düşünce değer kaybının 5.625,00TL olacağı belirtilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç değer kaybının tazmini talebine ilişkindir.
25/08/2020 tarihinde, davacının maliki ve sürücüsü olduğu … plaka sayılı araç ile davalı …’ın maliki ve sürücüsü olduğu, davalı … Şirketince sigortalı olan … plakalı araç arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir.
Davacı yanın, meydana gelen kaza sebebiyle … plakalı aracında oluşan hasarın onarımı için kasko poliçesi kapsamında dava dışı …’ya başvurduğu, kasko poliçesi kapsamında aracın onarımının yapıldığı, dava dışı … tarafından davacıya 14/09/2020 tarihinde 800,00TL hasar ödemesi, aracın tamirinin yapıldığı anlaşmalı servise 14/09/2020 tarihinde 5.916,67TL servis ödemesi ve 10/09/2020 tarihinde 112,10TL tampon ön onarım işçiliği ödemesi yapıldığı, toplam 6.828,77TL olan ödemenin davalı sigorta şirketine rücu üzerine davalı sigorta şirketince dava dışı … şirketine 6.828,77TL ödeme yapıldığı, davacının işbu dava ile araçta oluşan değer kaybını talep ettiği anlaşılmıştır.
25/08/2020 tarihinde … plaka sayılı araç ile … plakalı araç arasında meydana gelen kazaya ilişkin taraflarca tutulan tutanak ve alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde, davalı … yönetimindeki … plakalı aracın …den çıkış yaparak yolda doğrudan seyir etmek istediği sırada, sağdan gelip doğrudan seyrine devam etmekte olan davacı yönetimindeki … plakalı araçla ön kısımları ile çarpışmaları sonucu davaya konu kazanın meydana geldiği anlaşılmıştır. Kazanın meydana geldiği yerin … sınırları içerisinde ışık kontrolsüz dört yönlü … Acil Kavşağı olduğu görülmüştür. Sürücülerin kavşaklara yaklaşırken yavaşlayarak dikkatli ve tedbirli bir şekilde kavşağa giriş yapmaları gerektiği, ışık kontrolsüz kavşaklarda bölünmüş yola çıkan sürücülerin bu yoldan geçen araçlara, tali yoldan ana yola çıkan sürücülerin ana yoldan gelen araçlara geçiş hakkı tanıması gerektiği, somut olayda davalı …’ın yönetimindeki araçla …’den çıkış yapmak isteyerek geldiği kavşak noktasında, üç şeritli – tek yönlü ana yol kapsamındaki yol üzerinde seyir halinde olup kavşak noktasına doğru devam eden davacının yönetimindeki araca geçiş önceliğini tanımadığından kazanın meydana gelmesinde asli olarak kusurlu olduğu, davacının ise kavşağa yaklaşırken hızını yolun durumuna göre azaltmadığından kazanın meydana gelmesinde tali oranda kusurlu olduğu, bu itibarla kural ihlallerine göre davalının asli kusuruyla kazaya sebebiyet vermesi sebebiyle %75 oranında, davacının ise tali kusuruyla kazaya sebebiyet vermesi sebebiyle %25 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Dosya kapsamında düzenlenen tek bilirkişi ve heyet raporunda açıklanan şekilde kusur tespiti yapıldığından raporlar kusur yönünden hükme esas alınmıştır.
26/04/2021 tarihli tek bilirkişi raporunda davacı aracının ön tampon ve sol ön far kesiminden aldığı darbe sonrası uygulanan onarım işlemi nedeniyle değer kaybı oluşmayacağı belirtilmişse de, anılan şekildeki değer kaybına ilişkin değerlendirmenin ve düzenlenen raporun denetime elverişli olduğundan bahsedilemez.
Anayasa Mahkemesinin 17.07.2020 tarihinde 2019/40 Esas – 202/40 Karar sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiş olması nedeniyle davacının zararının ve zararın kapsamının 2918 sayılı KTK.nın ve 6098 sayılı TBK.nın haksız fiile ilişkin hükümlerine ve Yargıtay uygulamalarına göre belirlenmesi gerekir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 03.12.2020 tarih 2019/6271E -2020/8104K). Anayasa Mahkemesi’nin somut norm denetimi neticesinde verdiği iptal kararlarının Resmî Gazete’de yayımlanması ile sonuç doğuracağı ve eldeki tüm uyuşmazlıklara uygulanması gerektiği uyulması zorunlu yargısal içtihatlar ile kabul edilmiştir. Dava tarihinden sonra 19.06.2021 tarihinde yürürlüğe giren 7327 sayılı Kanunun 18. maddesiyle KTK’nın 90. maddesinde yapılan değişiklikle bu maddenin birinci fıkrasının birinci cümlesinden sonra gelmek üzere “Bu tazminatlardan; a) Değer kaybı tazminatı, aracın; piyasa değeri, kullanılmışlık düzeyi, hasara uğrayan parçaları ile hasar tutarı olarak dikkate alınarak…. hesaplanır” ibareleri eklenmek suretiyle Anayasa Mahkemesinin iptal kararına uygun şekilde bir düzenleme yapılmıştır. Böylelikle poliçe tarihi itibariyle ister eski genel şartlar ister yeni genel şartlar yürürlükte olsun her halükarda Yargıtay içtihatlarında belirtildiği üzere aracın kazadan önceki ikinci el piyasa rayiç değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybı tazminatı hesaplanması gerekmektedir.
Bu itibarla değer kaybı talebine ilişkin denetime elverişli hesaplama yapılmak üzere bilirkişi heyetinden 1 adet kök ve 2 adet ek rapor alınmıştır. Bilirkişi heyetinin 11/01/2022 havale tarihli 2. Ek raporunun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu, mahkememiz talimatına uygun düzenlendiği anlaşılmakla değer kaybı talebi yönünden işbu 2. Ek rapor hükme esas alınmıştır. 2. Ek raporla tespit edildiği üzere davacı aracında oluşan değer kaybının 7.500,00TL olduğu, %25 oranındaki davacı kusurunun tenzili ile davacının talep edebileceği araç değer kaybının 5.625,00TL olduğu, davacının açmış olduğu kısmi dava ile fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 5.000,00TL talep ettiği, mahkememizce taleple bağlı kalınarak davanın kabulü ile 5.000,00TL araç değer kaybının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, hüküm altına alınan tutara davalı … yönünden olay tarihi olan 25/08/2020 tarihinden, sigorta şirketi yönünden ise temerrütün dava tarihi itibariyle gerçekleştiğinden dava tarihi olan 02/11/2021 tarihinden itibaren davalıya ait aracın kullanımının hususi olmasına göre yasal faiz işletilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına, davacı yanın fazlaya ilişkin hakkının saklı tutulmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, Taleple bağlı kalınarak 5.000,00TL araç değer kaybının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, hüküm altına alınan tutara davalı … yönünden olay tarihi olan 25/08/2020 tarihinden, sigorta şirketi yönünden dava tarihi olan 02/11/2021 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı tutulmasına, davacı yanın fazlaya ilişkin hakkının saklı tutulmasına,
2-Alınması gereken 341,55TL karar ve ilam harcından peşin alınan 85,39TL harcın mahsubu ile bakiye 256,16TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 85,39TL peşin harç, 54,40TL başvuru harcı, 7,80TL vekalet harcı olmak üzere toplam 147,59TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 190,40TL tebligat ve posta gideri ile 2.000,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.190,40TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 13/2 gereğince takdir ve hesap edilen 5.000,00TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davalı …’ın yüzüne karşı, miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.22/03/2022

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı