Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/587 E. 2021/460 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/587 Esas – 2021/460
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/587 Esas
KARAR NO : 2021/460
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 27/10/2020
KARAR TARİHİ: 17/06/2021
K. YAZIM TARİHİ: 08/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;davacı müvekkili şirketin, 29.11.2019 tarihinde 4 adet … marka dış lastiği satıcı … Ltd. Şti. ‘den satın aldığı, ancak çok kısa bir zaman sonra söz konusu lastikler nedeniyle müvekkil şirkete ait araçta balans tutmama, zıplama ve titreme gibi sorunlar ortaya çıktığı, müvekkilinin satış sözleşmesinden beklediği fayda, alınan lastiklerin uzunca bir süre hiçbir şekilde müvekkilinin karşılaştığı türden bir ayıpla karşılaşmadan kullanılabilmesi iken, müvekkilinin alınan lastiklerden umduğu bu yararı elde edemediği, müvekkilinin lastiklerin ayıplı olduğunu tespit eder etmez bu durumu derhal satıcıya bildirdiği, lastiklerin bedelinin iadesini istediği, ancak satıcı firma tarafından tüm taleplere olumsuz cevap verildiği, satıcı firma tarafından ayıplı lastiklerin yerine emaneten verilen 2 adet lastiği de kullanmak durumunda kaldığı, buna rağmen lastiklerdeki şikayetlerin devam etmesi nedeniyle satıcı tarafından lastikler incelemeye gönderildiği, ancak gerçeklikle bağdaşmayan araçta mekanik rahatsızlık olduğuna ilişkin bir ekspertiz raporu tanzim edildiği, aynı arızaların garanti süresi boyunca altıdan fazla tekrarı olduğu, yapılan tüm tamiratlara rağmen lastiklerdeki sorunların giderilememiş olması, lastiklerdeki arızanın araç kullanımından ya da eskimeden değil üretim hatasından, ayıplı hizmetten kaynaklandığını ortaya koyduğu, söz konusu lastiklerdeki sorunların kullanım kaynaklı olamayacağı, lastiklerde hatalı araç kullanımının etkisi ve ilgisi olmayacağı, taraflarınca ….com adresi üzerinden lastiklerdeki sorunun üretim hatasından kaynaklandığını ortaya koyan ve müvekkili ile benzer mahiyette sorunlar yaşayan sayısız tüketici şikayetinin olduğunun tespit edildiği, müvekkili tarafından gözden geçirme ile fark edilemeyecek gizli ayıp niteliğindeki ayıplar nedeniyle, 27.08.2020 tarihinde satıcı ve üretici firmaya ihtar çekilmiş ise de ihtarın cevapsız bırakıldığı, yapılan arabuluculuk görüşmesinde de bir sonuç elde edilemediğini, sonuç olarak; taraflar arasındaki satış akdinden dönülmesine, lastiklerin iadesine, 4 adet ayıplı lastik bedeli olan 2.600,00 TL’nin satış tarihi olan 29.11.2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı … Tic. Ltd. Şti. öncelikle acenta konumunda olup, diğer davalı şirketten aldığı lastikleri bünyesinde satış işlemlerini gerçekleştirmekte olduğu, müvekkili şirkete lastikler için başvuran davacı malların ayıplı olduğunu ileri sürmüşse de, müvekkilinin iyi niyetli olarak müşteri memnuniyeti kapsamında davacının şikayetini gidermeye çalıştığını, davacının şikayetlerinin devam etmesi üzerine dava konusu lastikleri diğer davalıya incelenmesi için gönderdiği, detaylı inceleme sonrası oluşturulan raporda lastiklerin üretimden kaynaklı hata olmadığı kullanıcı hatası olarak değerlendirildiği, rapor doğru olup lastiklerdeki hatanın kullanıcı hatasından kaynaklandığı, hor kullanıldığı, servislerine müracaatında aracın jantlarında da çatlamalar bulunduğunun tespit edildiği, bu sebeple davacı iddiasının hukuki ve fiili bir dayanağı bulunmadığı, dava konusu lastikler araçtan sökülüp diğer davalıya gönderildiğinde davacının aracına yedek lastik de müvekkili şirket tarafından sağlanıp müşteri memnuniyetinin amaçlandığı, müvekkili aleyhine açılan davanın reddine, yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı … İth. ve Tic. A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle:Ayıplı mallara ilişkin davalarda görevli mahkeme Tüketici Mahkemeleri olup, söz konusu uyuşmazlığın çözümü hususunda Ticaret Mahkemesinin görevli olmadığı kanaatinde olunduğu, müvekkili şirketin imalatçı firma olup diğer davalı şirkete bünyesinde satış işlemlerini gerçekleştirmesi için gönderdiği, bahse konu lastiklerin ayıplı mal olduğunu ileri süren davacının, … Ltd Şti. ye başvurduğu ve hem müvekkil şirket hem de taraflarınca şikayetin giderilmeye çalışıldığı, davacının şikayetlerinin devam etmesi üzerine dava konusu lastiklerin taraflarına diğer davalı şirket tarafından incelenmesi için gönderildiği, yapılan inceleme neticesi 13.08.2020 tarihli tutanakla (…davaya konu lastiklerde tabanda batık ve tamirler, ayrıca düşük hava sebepli lastik çelik gövdesinin dizilerek ayrıldığı tespit edilmiş olup, herhangi bir imalat hatası görülmemiştir…) denmek suretiyle açıkça tespit edildiğini ve tutanak altına alındığı, oluşan, hasarın davacı tarafın kusurundan kaynaklanmış olup davalı müvekkili şirkette bir kusur bulunmadığı, öncelikle görev itirazlarının kabulü ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın görevli Ankara Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine, açılan davanın reddine ve yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLER :Tarafların ticaret sicil özetleri, fatura, ihtarname, keşif, 25/02/2021 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Taraflar arasındaki uyuşmazlık; dava konusu lastiğin üretimden kaynaklanan ayıplı bir mal olup olmadığı, hasarın kullanım hatasından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, davacının TBK.’nun 227. maddesinde sayılan seçimlik haklarını kullanma şartlarının oluşup oluşmadığı ve davalının TBK.’nun 219. maddesine göre ayıptan sorumlu olup olmadıkları noktalarında toplanmaktadır.
Görev ile ilgili yapılan değerlendirme ile Türk Ticaret Kanunun 4.maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, Türk Ticaret Kanunun 3. Maddesinde, “…Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir…” düzenlemesi getiridiği, bir hukuki işlemin veya fiilin TTK’nun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlemin veya fiilin olması gerekeceği, Dosya kapsamında hukuki uyuşmazlığa taraf olanların Anonim şirket olduğu ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklandığından mahkememiz görevli kabul edilmiştir.
6098 sayılı TBK.’nun 219. maddesine göre; satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile, onlardan sorumludur. Malın ayıplı olması halinde alıcıya tanınan haklar 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 227. maddesinde düzenlenmiştir. Madde 227; “satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hallerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:
1-Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
2-Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme,
3-Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
4-İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme,
Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.
Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir.
Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması halinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hakim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.
Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise; alıcı ancak, sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir. Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, aldırılan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda Dava konusu lastiklerde üretimden kaynaklı bir sorun bulunduğu, söz konusu sorunların kullanıma bağlı olmadığı, lastiklerde gizli ayıp bulunduğu, bu lastiklerde ortaya çıkan olumsuz durumların sorumluluğunun da, davalı tarafların (satıcı ve üretici) sorumluluğunda olduğu, söz konusu bu lastiklerin mevcut hali ile, satış tarihi ve dava tarihi itibariyle değerlerinin; 200,00 TL ile 275,00 TL olarak takdir edildiği, bu lastiklerin ayıpsız yaklaşımlı piyasa rayiç fiyat değer ortalaması olarak satış tarihinde değerinin 700,00 TL (ancak tarafların anlaşmasına göre satın alınmasında bir lastik için 670.00 TL ödeme yapıldığı), dava tarihi itibariyle ise ayıpsız mislinin 850,00 TL olarak belirlendiği bildirilmiştir. Bu kapsamda Davalı/üretici şirket, ürettiği malın imalinde; ihmal ve teseyyübü sonucu mevcut hata nedeniyle, haksız surette zarara uğrayanın bu zararını tazmin etmelidir. Bu haksızlık, objektif bir haksızlıktır. Çünkü; davacı, malı satın alırken, hangi imalatçının lastiği ürettiğini bilmekte ve bu bakımdan imalatçıya ve üretilen lastiğe karşı bir güven duyarak tercihini o lastikten yana kullanmaktadır. Bu nedenlerle, davalı şirketler, davacının bedel iadesi seçimlik hakkından sorumlu tutularak Ayıplı lastiklerin(iade masrafları müştereken ve müteselsilen davalılara ait olmak üzere) davalılara iadesine, 2.600,00 TL lastik bedelinin, lastiklerin davalılara iade edileceği tarihten itibaren işletilecek ticari avansa faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
Ayıplı lastiklerin(iade masrafları müştereken ve müteselsilen davalılara ait olmak üzere) davalılara iadesine, 2.600, 00 TL lastik bedelinin, lastiklerin davalılara iade edileceği tarihten itibaren işletilecek ticari avansa faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 177,60 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 123,20 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve dava öncesi ödenen 1.129,49 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 54,40 TL başvurma harcı, 7,80 TL vekalet harcı, 54,40 TL peşin harç olmak üzere toplam 116,60 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının yargılamada yapmış olduğu 600,00 TL bilirkişi ücreti, 100,00 TL keşif araç ücreti gideri, 419,90 TL keşif harcı, 95,20 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 1.215,10 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.600,00 TL avukatlık ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin ve davalılar vekilinin yüzüne karşı miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi. 17/06/2021

Katip Hakim
E-imzalı✍ E-imzalı✍