Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/521 E. 2021/260 K. 16.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/521 Esas – 2021/260
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/521 Esas
KARAR NO : 2021/260

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 02/10/2020

BİRLEŞEN DOSYA (Mahkememizin 2020/698 esas, 2021/236 karar)

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/12/2020
KARAR TARİHİ : 15/04/2021
K.YAZIM TARİHİ : 03/05/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Asıl davada davacı vekili; müvekkili …’un yolcu olarak bulunduğu … plakalı araç ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan … Genel Müdürlüğü’na ait … plakalı aracın 03.10.2017 tarihinde kaza yapması neticesinde, 01.04.1973 doğumlu, ev hanımı olan müvekkilinin maluliyeti oluşacak şekilde yaralandığını, tedavi süresi içinde de, uzun süre yatarak ve başkalarının yardımı ile ihtiyaçlarını gidermeye çalıştığını, meydana gelen yaralamalı kaza sebebi ile açılan Ankara Batı …Asliye Ceza Mahkemesi’nin … E.sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde, davalı … Genel Müdürlüğü’ne ait aracın sürücüsünün asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin maluliyetine dair alınan raporla birlikte, davalı sigorta şirketine başvuru yapılmış ise de, bu başvurudan olumlu sonuç alınamadığını beyan ederek, fazlaya dair hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile; 03.10.2017 tarihinde müvekkilinin geçirmiş olduğu trafik kazası sebebi ile oluşan maluliyeti karşılığı, alacağı tam ve kesin olarak belirlenebilir olduğu anda artırılmak üzere şimdilik 500,00 TL geçici iş gücü kaybı karşılığı, 500,00 TL sürekli maluliyeti karşılığı, 500,00 TL bakıcı gideri karşılığı olmak üzere toplam 1.500,00 TL maddi tazminatın, davalı araç maliki idare hakkında kaza tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline, kaza neticesinde müvekkilinin vücut bütünlüğünün zarar görmesi, davacının uzun süre yatarak ve başkalarının yardımı ile ihtiyaçlarını karşılamış olması nazara alınarak, 40.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı araç malikinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin 2020/521 esas sayılı dava dosyasının 08/10/2020 tarihli tensip ara kararı ile davalı … ( … Genel Müdürlüğü-VN : …) hakkındaki davanın işbu dava dosyasında tefriki ile ayrı esasa kaydına karar verilmiştir.
Birleşen davada davacı vekili; Müvekkil …’un yolcu olarak bulunduğu … plakalı araç ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan … Genel Müdürlüğü’ne ait … plakalı aracın 03.10.2017 tarihinde kaza yapması neticesinde, 01.04.1973 doğumlu, ev hanımı olan müvekkilinin maluliyet oluşacak şekilde yaralandığını, tedavi süresince uzun süre yatarak ve başkalarının yardımı ile ihtiyaçlarını karşıladığını, meydana gelen yaralamalı kaza sebebi ile açılan Ankara Batı ….Asliye Ceza Mahkemesi’nin … E.sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde, davalı … Genel Müdürlüğü’ne ait aracın sürücüsünün asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, somut olayda dava dışı … Sigorta Şirketi’ne karşı maddi tazminat talepli olarak açtıkları davanın Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/521 E. Sayılı dosyasına kayden görüldüğünü ve halen derdest olduğunu beyan ederek, halen Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/521 E.sayılı dosyasında devam eden maddi tazminat davası ile huzurdaki manevi tazminat davası arasında bağlantı olması sebebi ile davaların birleştirilmesine karar verilmesini, tahsilde tekerrür olmamak üzere 03.10.2017 tarihinde müvekkilinin geçirmiş olduğu trafik kazası sebebi ile oluşan maluliyeti karşılığı, alacağın tam ve kesin olarak belirlenebilir olduğu anda artırılmak üzere şimdilik 500,00 TL. geçici iş gücü kaybı, 500.00 TL. sürekli maluliyeti, 500,00 TL.bakıcı gideri karşılığı olmak üzere toplam 1.500,00 TL. maddi tazminat ile 40.000,00 TL.manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan, kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Asıl davada davalı vekili; husumet ve zamanaşımı yönünden itirazlarını bildirerek, kaza ile sakatlık arasındaki illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, kusur oranlarının tespiti için dosyanın istanbul adli tıp kurumu trafik ihtisas dairesine sevk edilmesi gerektiğini, “geçici iş göremezlik” tazminatı taleplerinin hem 6111 sayılı kanun gereği hem de trafik sigortası genel şartları uyarınca tedavi teminatı içerisinde değerlendirildiğinden teminat dışında olduğunu, davayı kabul manasında olmamak üzere sözkonusu kazanın iş kazası olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, söz konusu kaza iş kazası ise sgk tarafından bağlanan peşin sermaye değerinin sorulup tenzil edilmesi gerektiğini, gelirin asgari ücret üzerinden hesap edilmesi gerektiğini, hesaplanacak tazminattan hatır taşıması ve müterafik kusurun tenzili gerektiğini, müvekkili şirketin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, işbu dava tarihine kadar herhangi bir ihbarda bulunulmadığını, davayı kabul manasında olmamak üzere faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini, daha önce yapılmış ödemelerin faizi ve güncellemesi yapılarak mahsup edilmesi gerektiğini, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla teminatın tek, zarar görenlerin birden fazla olması durumunda karayolları trafik kanunu 96. madde gereğince teminatın paylaştırılması gerektiğini, manevi tazminat taleplerinin ZMMS teminatı dışında olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili; davacının yaralanmasının müvekkili kuruluşa ait otobüsün veya şoförünün hatalı davranışı yahut trafik kural ihlali sebebiyle meydana geldiği hususunda illiyet bağı bulunmadığını, müvekkili kuruluşun …na bağlı tüzel kişi olduğunu, iş bu dava konusunun gerçekleşmesinde herhangi bir kusuru ve sorumluluğu bulunmadığını, kazaya karışan araç her ne kadar kuruluşlarına ait ise de otobüs sürücüsü …’in kuruluşun hizmet alımı yaptığı … A.Ş bünyesinde çalıştığını, aracın kaza esnasında … tarafından işletildiğini, müvekkili kuruluşun aracın sadece maliki olduğunu bu nedenle müvekkili kuruluşun iş bu davanın husumet tarafı olmadığını, dolayısıyla müvekkili tarafından davacıya ödenmesi gereken herhangi bir tazminat da bulunmadığını, aracın genişletilmiş üçüncü şahıs ve artan mesuliyet poliçesi ile teminat altına alındığından davacının talebini sigorta şirketine yöneltmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı …. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, davacının ekonomik ve sosyal durum tespiti, davacının tedavisine ilişkin hastane kayıtları, Dicle Üniversitesi Hastaneleri Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen davacıya ait maluliyet raporu, 19/02/2021 tarihli kusur bilirkişisi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dicle Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen davacıya ait maluliyet raporunda, 03/10/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde yaralanan davacının az etkilenme varsa ( göğüs hastalıkları ve göğüs cerrahisi) %5, yürüyüş bozukluğuna göre özürlülük oranları Tablo 3.4-b – Hafif; %12, Balthazard formülüne göre %16,4, kişinin özür oranının %16 ve sürekli olduğu, 03/10/2017 tarihinden itibaren kişinin iyileşme süresinin 3 aya kadar uzayabileceği, bu süre zarfında %100 malul sayılması gerektiği belirtilmiştir.
Kusur bilirkişisi raporunda, meydana gelen kazanın oluşumunda; … plakalı araç sürücüsünün 2918 sayılı KTK’nun madde 57/a ve 57/c.2 ve 84/h kural ihlalleri olduğu, … plakalı araç sürücüsünün bir kural ihlali bulunmadığı belirtilmiştir.
Davacı vekili 15/04/2021 tarihli duruşmada alınan beyanında, sigorta şirketi ile 04/02/2021 tarihinde anlaşma sağlandığını, sigorta şirketinin hem maddi tazminat talebini hem de manevi tazminat talebini karşılar mahiyette ödeme yaptığını, bu ödemenin dava açıldıktan sonra yapıldığını, gerek asıl dosya gerekse birleşen dosyanın konusuz kaldığını, bu nedenle dosyanın karara bağlanmasını, anlaşma gereği yargılama gideri ve vekalet ücretinin sigorta tarafından karşılanacağını, bu sebeple bu hususta bir taleplerinin bulunmadığını belirtmiştir.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, davacı ile davalı sigorta şirketi arasında harici olarak anlaşma sağlandığı davacı vekilinin beyanından anlaşılmış olup dava konusuna ilişkin ödemenin davalı sigorta şirketi tarafından yapıldığı, dava konusu taleplerin tümünün karşılandığı anlaşıldığından, asıl ve birleşen dava yönünden dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuş, dava tarihindeki davacı yanın haklılığı karşısında davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti verilebilecekse de davacı vekili duruşmadaki beyanında anlaşmaya bu hususların da eklenmiş olduğu ve davalılardan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan ettiğinden bu hususta hüküm tesisine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN
1-Dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Peşin alınan 141,75TL harçtan alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcının mahsubu ile artan 82,45 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı vekili yönünden; taraflarca anlaşma sağlanması ve davanın konusuz kaldığı dikkate alınarak vekalet ücreti tayini konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN
1-Dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Peşin alınan 141,75TL harçtan alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcının mahsubu ile artan 82,45TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı tarafından yatırılan 100,00TL delil avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
5-Davalı vekili yönünden; asıl dosyada davalı sigorta şirketi ile davacı tarafça anlaşma sağlanması ve davanın konusuz kaldığı dikkate alınarak vekalet ücreti tayini konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.15/04/2021

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı