Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/483 E. 2020/690 K. 22.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/483 Esas – 2020/690
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2020/483
KARAR NO : 2020/690

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA :TAZMİNAT
DAVA TARİHİ :17/06/2020
KARAR TARİHİ:22/12/2020
K. YAZIM TARİHİ:05/01/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin …/2013 tarihinde, davalı …’e ait … plakalı … model, … marka 7.40 XD M PAKET model aracı Ankara …. Noterliği’nin … yevmiye numaralı işlemi ile satın aldığını, araç bedeli olarak 347.500,00 TL ödeme karşılığı olan 139.000 EURO ödediğini, 19 Temmuz 2019 tarihinde 30836 sayılı Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayımlanan 7186 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 21. maddesiyle 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa eklenen geçici 11. maddesinin uygulanmasına yönelik düzenlenen ve yürürlüğe giren 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa Göre Gümrük Vergilerinin Eksik Ödenmesi Nedeniyle Başlatılan Bir Soruşturma veya Kovuşturmaya Konu Kara Taşıtlarının Sahiplerine İadesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik uyarınca işlem tesis edilmesi için 18/10/2019 tarihinde …Gümrük Müdürlüğü’ne başvuruda bulunulduğunu, … Gümrük Müdürlüğünce .. Konulu, … sayılı karar tesisi ile 49.397,00 TL ÖTV ödenmesi gerektiği yönünde karar verildiğini, bu bedelin müvekkili tarafından belirtilen hesaba yatırıldığını, aracın hukuki olarak ayıplı olduğunu ileri sürerek müvekkilinin 49.397,00 TL zararının ödeme tarihi olan 15/04/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkilin ikametgahının … olduğunu, bu nedenle … Mahkemeleri ve İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, ayrıca görev hususunda da itirazları olduğunu, davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli olduğunu, müvekkilinin uzman doktor olduğunu, araçlar hakkında derin bir bilgiye sahip olmadığını, araç üzerindeki herhangi bir ayıbın varlığından haberdar olmadığını, dava dilekçesinde belirtilen davacının 49.397,00 TL ÖTV ödemesinin yapılmasına müvekkilinin sebebiyet vermediğini, bu nedenle kendisinin kusuru ve sorumluluğu olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
30/06/2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6335 sayılı Kanunla, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda değişiklik yapılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5. maddesinde yapılan değişiklikle, Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
Göreve ilişkin kurallar, dava şartıdır. (HMK m.114/1-c) Mahkeme, dava şartlarının yerinde olup olmadığını yargılamanın her aşamasında gözetir. Bu nedenle somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olup olmadığı hususu re’sen değerlendirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevi kapsamına giren ticari davaların neler olduğu 6102 sayılı TTK’nun 4. maddesinde belirlenmiştir.Buna göre:
a-TTK 4/1 maddesinde altı bent halinde sayılan hususlardan doğan davalar,
b-Özel kanun hükümleri gereği ticari sayılan davalar, (Kooperatifler Kanunu madde 99 gibi)
c-Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan davalar ticari dava sayılır ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görev sahasına girer.
Eldeki dava; hukuki ayıp nedeniyle uğranılan zararın tazmini talebine ilişkindir.
Davacı, davalıdan satın aldığı araçta gizli hukuki ayıp ortaya çıkması nedeniyle 49.397,00 TL zarara uğradığını belirterek tazminini istemiştir.Doktor olduğu anlaşılan davalı tacir olmadığı gibi, dava mutlak ticari dava niteliğinde de değildir.Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir.Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Bu bağlamda, somut uyuşmazlığa bakma görevi Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemelerine aittir. 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu dikkate alınarak, davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-6100 Sayılı HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 6100 Sayılı HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/12/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı