Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/473 E. 2021/307 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/473 Esas – 2021/307
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2020/473 Esas
KARAR NO : 2021/307

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/09/2020
KARAR TARİHİ : 29/04/2021
K. YAZIM TARİHİ: 27/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilin davalı sigorta şirketine ZMMS sigortalı aracı ile maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını ve aracın hasarlandığını, trafik ekiplerinin düzenlediği kaza tutanağında müvekkile ait araç sürücüsüne kusur yüklenmişse de karşı tarafin %100 kusurlu olduğunu, mevcut kaza sonucunda meydana gelen zararın tazmininde teminat kapsamında davalı sigorta şirketinin sorumlu olunduğunu, bağımsız sigorta eksperince araçtaki hasarın 69.825,26 TL olarak tespit edildiğini ve 450,00 TL sigorta eksperi ücreti ödendiğini, davalının gönderilen ihtarnameye cevap vermediğini, meydana gelen trafik kazasında … plakalı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunun tespitini, müvekkile ait araçtaki hasar bedelinin belirlenerek ekspertiz ücreti ile birlikte ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin de davalı üzerine yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu davacıya ait aracın müvekkili şirket ZMMS sigortalısı olduğunu, kazalara bağlı zararların sigortalı araç sürücüsünün kusur oranına göre tazmin edildiğini ve mevcut olayda davacı sigortalının %0 kusurlu olması sebebi ile tazminat ödemesinin gerçekleştirilmemesi gerektiğini, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezince yapılan incelemede de diğer araç sürücüsünün %100 kusurlu ve sigortalılarının kusursuz olması sebebi ile müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığından dosyanın şirket nezdinde kapatıldığını, sigorta genel şartlarında ekspertiz ücretine ilişkin bir düzenleme bulunmadığını ve bu kapsama giren bir teminat içeriği tanımlanmadığını, ekspertiz raporunun teminata bağlı tazminat taleplerinde mecburi bir belge olmadığını ve ekspertiz raporu alınmasının makul bir gider olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, tramer kayıtları, 03/12/2020 tarihli bilirkişi raporu, 15/02/2021 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, trafik kazası nedeniyle davacının aracında oluşan hasar bedeli ve ekspertiz ücretinin tahsili talebine ilişkindir.
Dosyaya kazandırılan 03/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Meydana gelen kazanın oluşumunda; … plakalı araç sürücüsünün 2918 sayılı KTK’nın Madde 57/a ve 57/C.2 ve 84/h kural ihlalleri olduğu, … plakalı araç sürücüsünün 2918 sayılı KTK’nın Madde 52/a kural ihlali olduğu, … plakalı araçta trafik kazası sebebi ile meydana gelen hasarın toplam 44.818,25 TL (KDV dahil 52.885,54 TL) olduğu, ekspertiz ücreti olarak ödenen 450,00 TL’nin piyasa rayiçleri ile uyumlu olduğu bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin bilirkişi raporuna itiraz etmeleri üzerine dosya yeniden bilirkişiye tevdii edilmiş, düzenlenen 15/02/2021 tarihli ek raporda özetle; aracın onarımı için gereken orjinal parçaların iskontosuz KDV dahil fiyatlarını bildirmek suretiyle, araçtaki söz konusu hasarın onarımının piyasa koşullarına göre 7 gün sürebileceği, yaptığı araştırmaya göre ikame olarak verilebilecek araçların kısa süreli kiralama bedellerinin günlük 180,00 TL olduğunun tespit edildiği, dolayısıyla araçtan mahrum kalma bedelinin 7 gün x 180,00 = 1.260,00 TL olarak hesaplanabileceği, kazaya karışan araçların yapmış oldukları kusur ihlalleri hususundaki görüşlerinin kök rapordaki ile aynı olduğu bildirilmiştir.
Davacı vekili dosyaya sunduğu 02/04/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile, 200,00 TL olan maddi tazminat talebini, 38.800,00 TL artırarak 39.000,00 TL’ye yükseltmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan mahkememiz ve kanun yolu denetimine elverişli, gerekçeli ve ayrıntılı olarak düzenlenen bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek; davalının %75 oranda kusuru ile gerçekleşen kaza nedeniyle, kusur oranına göre hesaplanan ve karşılanmayan hasar bedeli zararından sigorta şirketinin sorumlu olduğu anlaşıldığından ıslah dilekçesi ve taleple bağlılık ilkesi gözetilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE ; 39.000,00 TL hasar bedeli tazminatının 01/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacıya ödenmesine, sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitleri dahilinde tutulmasına,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 2.664,09 TL harçtan peşin ve ıslahla alınan 721,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.942,69 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve dava öncesi ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 54,40 TL başvurma harcı, 7,80 TL vekalet harcı, 54,40 TL peşin harç, 667,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 783,60 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının yargılamada yapmış olduğu 500,00 TL bilirkişi ücreti, 92,00 TL posta ve tebligat ücreti, 450,00 TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 1.042,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı tarafından yatırılan 100,00 TL gider avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 5.850,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/04/2021

Katip Hakim
e-imza e-imza