Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/446 E. 2020/349 K. 07.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/446 Esas – 2020/349

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/446 Esas
KARAR NO : 2020/349

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR: 1-
2-
3-
VEKİLİ :
DAVALILAR: 1-
2-
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/09/2020
KARAR TARİHİ: 07/09/2020
K.YAZIM TARİHİ : 10/09/2020
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; mülkiyeti müvekkillerine ait olan Ankara ili … ilçesi …adresinde bulunan iş yerini, davalılardan …’ya yazılı kira sözleşmesi ile kiraladığını, taşınmazın … adıyla işletildiğini, davalının dikkatsiz ve tedbirsiz davranışı nedeniyle özellikle dükkan içine tekniğine uygun olmayan kablolar çekmesi, kabloların yakınına parfüm gibi yanıcı ve patlayıcı maddeler koyması sonucu 12/01/2020 tarihinde yangın çıktığını ve yangının dükkanda davalıya ait olan giyim ve tuhafiye eşyaları ile birlikte binanın içinde ağır tahribatlara sebebiyet verdiğini, yine yangının dışarıya sirayet etmesi nedeniyle dükkan üstünde bulunan şahıslara ait dairelerin pencere pimapenleri ve camlarının tahrip olduğunu, binanı dış yüzeyinin de yangından ağır hasar gördüğünü, müvekkillerinin kendi mülkiyetlerinde olan ve yangın sonucu ağır hasar gören dükkanın içerisindeki hasarlara maruz kaldıkları gibi dükkan üstünde bulunan ve yangından ağır hasar gören pencere camları ve binanın dış cephesini tamir ettirmek zorunda kaldıklarını, davalının kusuru nedeniyle çıkan yangından dolayı gerek müvekkillerinin kendi bağımsız bölümlerindeki zararların tazmini ve gerekse ortak yerlerdeki zararların giderilmesi nedeniyle yapmış oldukları masraf ve giderlerin davalılardan tahsili gerektiğini, diğer davalı sigorta şirketince taşınmazın yangına karşı güvence altına alındığını, poliçe limitleri dahilinde ortaya çıkan zarardan diğer davalı ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu beyan ederek, yangın nedeniyle davacıların bağımsız bölümünde oluşan zararlar ile ortak yerlerde oluşan ve davacılar tarafından giderilen hasarlara ilişkin olarak 100,00 TL belirsiz tazminat alacağının 12/01/2020 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE :Dava, davacılar ile davalı … arasında düzenlenen kira sözleşmesine aykırı kullanım nedeniyle çıktığı iddia edilen yangın nedeniyle davacıların uğradıkları zararın taşınmazı sigorta eden şirket ve kiracıdan tazmini istemine ilişkindir.
Mevcut dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra, 01/09/2020 tarihinde açılmıştır. Öncelikli olarak Asliye Ticaret Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olup olmadığının belirlenmesi gerekir.
6100 Sayılı HMK.nun 4/1-a maddesinde, Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun’una göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler, hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda; uyuşmazlığın temeli kira sözleşmesinden kaynaklanmakta olup davanın açıldığı 01/09/2020 tarihinde yürürlükte olan HMK.nun 4/1-a maddesi gereğince dava değerine, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesine aittir. Buna göre, göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.07/09/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı