Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/418 E. 2021/833 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/418 Esas – 2021/833
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/418 Esas
KARAR NO : 2021/833
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/08/2020
KARAR TARİHİ: 26/10/2021
K.YAZIM TARİHİ : 26/11/2021
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; 05.05.2019 tarihinde sürücü …’nün sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile …. Cadde yönünden … Caddesi istikametine doğru seyir halinde iken no:… önüne geldiğinde, yaya geçidinden yolun karşı tarafına geçmek isteyen …’ya çarparak ağır şekilde yaralanmasına sebep olduğunu, müvekkilinin bacağında, kaburgasında ve kafatasında kırık ve çatlaklar meydana geldiğini, …kaldırıldığını, … Hastanesinde tedavisine devam edildiğini, cerrahi operasyonlar geçirdiğini, geçici ve kalıcı iş göremezliğe maruz kaldığını, bakım ihtiyacı doğduğunu, kazanın oluşumunda müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, kazaya karışan … plakalı aracın davalı … A.Ş’ye Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, uğranılan maddi zararların tazmini için davalı sigorta şirketine 30.10.2019 tarihinde başvuru yapıldığını, ancak cevap verilmediğini, ödeme yapılmadığını, başvurunun sonuçsuz kaldığını, arabuluculuk sürecinde de anlaşma sağlanamadığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL sürekli iş göremezlik, 100,00 TL geçici iş göremezlik, 100,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 10.200,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 16/09/2021 tarihli dilekçe ile sürekli iş göremezlik talebini 55.367,74 TL’ye, geçici iş göremezlik talebini 23.093,90 TL’ye ve bakıcı gideri talebini 7.675,20 TL’ye artırmıştır.
CEVAP :
Davalı vekili; tazminat hesabının yapılabilmesi için ibrazı zorunlu olan evrakların iletilmemesi nedeniyle geçerli bir başvurudan söz edilemeyeceğini, başvuru şartının yerine getirilmiş kabul edilebilmesi için gerekli tüm belgelerin sigorta şirketine ibraz edilmesi ve ödeme süresi dolmasına rağmen ödemenin yapılmamış olması gerektiğini, davacı tarafında sunulan belgeler arasında “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” çerçevesinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporu ile mağdura ait son üç aylık döneme ilişkin ücret belgesi bulunmadığını, sürekli maluliyet oranına ilişkin kesin bir rapor alınabilmesi için olay tarihinden itibaren en az bir yıl geçmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı ve geçici bakıcı taleplerinin poliçe teminatı kapsamında bulunmadığını, sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu yönündeki iddiaları kabul etmediklerini, davacının faiz başlangıcına ilişkin taleplerinin yerinde olmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı …. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, davacının ekonomik ve sosyal durum tespiti, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca davacı hakkında düzenlenen 02/06/2021 tarih ve … sayılı maluliyet raporu, 23/02/2021 tarihli kusur bilirkişisi raporu, 02/09/2021 tarihli hesap bilirkişisi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi(geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı ile bakıcı gideri) tazminat talebine ilişkindir.
05/05/2019 tarihinde, dava dışı …’nün maliki olduğu, davalı sigorta şirketince 23/11/2018 – 23/11/2019 tarihleri arasında zmms poliçesi kapsamında sigortalı olan, dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın yaya …’ya çarpması sonucu yaralamalı trafik kazası meydana gelmiştir.
Davacı yan dava açılmazdan önce davalı sigorta şirketine başvurmuş, başvuru davalıya 30/10/2019 tarihinde tebliğ edilmiş ancak sigorta şirketince herhangi bir ödeme yapılmamıştır.
… Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca davacı hakkında düzenlenen 02/06/2021 tarih ve … sayılı maluliyet raporunda, Davacı …’nın dosyasının incelenmesi, yapılan muayene ve değerlendirmesi sonucunda; 05/05/2019 tarihinde gerçekleşen trafik kazasına bağlı hastada meydana gelen sol tibia fibula şaft fraktürü, sol fronto posterior duvarda lineer fraktür, sol 2-3-4-5-6-7 ve 8. Kotlarda fraktür, sol el 5.parmak fraktürü dikkate alınarak; 20 Şubat 2019 tarih ve 30692 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” ve ekindeki cetveller esas alınmak kaydıyla bedensel özür oranı hesaplandığında; Alt Ekstremiteye Ait Sorunlarda Engellilik Oranları, Yürüyüş Bozukluğu Tablo 3.4- Yürüyüş bozukluğuna göre engel oranları için; Alt ekstremitede antaljik yürüyüş %8 olduğu, Sinir Sistemi, Nörojenik Kaynaklı Ağrılar, 1-Günlük aktiviteyi kısmen etkileyen ağrı kapsamında değerlendirildiğinde engel oranının %5 olduğu, Kişinin engel oranları Balthazard Formülü uygulanarak kombine edildiğinde (%8 ve %5) %13olduğu, 05/05/2019 tarihli trafik kazasına bağlı kişinin bedensel engel oranının %13 (yüzde on üç) olduğu, sekel halini aldığı ve sürekli olduğu, kaza nedeniyle kişinin tedavisine başlanmasından itibaren tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı ihtiyaç süresinin 3 (üç) ay olduğu, tıbbi iyileşme süresinin tekrarlayan operasyonlar ve hastalığın klinik seyri dikkate alındığında 12 (on iki) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin 17.07.2020 tarihinde 2019/40 Esas – 202/40 Karar sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiş olması nedeniyle hangi yönetmeliğe göre maluliyetin tespit edileceği konusunda tereddüt hasıl olmakla dosya kapsamında iki ayrı yönetmeliğe göre maluliyet raporu alınmış, iptal kararı sonrasında verilen Yargıtay … Hukuk Dairesinin 04/02/2021 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararı ve benzer mahiyette diğer içtihatları uyarınca, iptal kararı ile yalnızca genel şartlara yapılan atfın iptal edildiği, yönetmeliklerin yürürlükte olduğu ve iptal edilmediği, buna göre de kaza tarihindeki yönetmeliğe göre maluliyetin tespitinin gerekeceği, işbu davaya konu kazanın da 05/05/2019 tarihinde olduğu ve kaza tarihine göre yürürlükte olan yönetmeliğin Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik olduğu, bu itibarla dosya arasında bulunan maluliyet raporlarından Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre düzenlenen rapora itibar edilmesi gerektiği değerlendirilmiştir. Maluliyet raporlarının geçici işgöremezlik süresi ile bakıcı süresi yönünden uyumlu olduğu, yalnızca maluliyet oranı hususunda farklılık bulunduğu, bu oran farklılığının farklı yönetmelik hükümlerinin uygulanmasından kaynaklandığı ve büyük oranda farklılık bulunmadığı görülmekle çelişki olarak kabul edilmemiştir. Dosyaya sunulu bulunan tıbbi mütalaa raporunda Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre tespit edilen maluliyetin %4, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre ise %18,2 olarak tespit edildiği görülmüştür. Tıbbi mütalaa raporunun uzman görüşü olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususu mahkememizce değerlendirilmiş ve raporun heyet raporu olmaması, davalı sigorta şirketinin başvurusu üzerine tek bir uzman tarafından düzenlenmiş olması, Eğitim ve Araştırma Hastanesince veyahut Adli Tıp Kurumunca düzenlenmemiş olması karşısında uzman görüşü olarak değerlendirilemeyeceği kanaatine varılmakla çelişkinin giderilmesi yönünde bir rapor alınmasına lüzum görülmemiştir. Bu nedenle maluliyet raporuna yapılan itirazlar yerinde bulunmamıştır.
05/05/2019 tarihli … plakalı aracın karıştığı kazaya ilişkin Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinde yapılan yargılama sonucu sürücü …’nün kazaya kusuruyla sebebiyet verdiği kabul edilerek sanık hakkında adli para cezası verildiği ve hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, kararın 01/07/2020 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği tespit edilmiştir.
Taraf iddia ve savunmaları ile toplanan delillere göre meydana gelen kazadaki tarafların kusur durumunun tespiti için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, kusur bilirkişisi raporunda, meydana gelen kazanın oluşumunda; … plakalı araç sürücüsü …’nün 2918 sayılı KTK’nın madde 74 kural ihlali olduğu, yaya …’nın herhangi bir kural ihlali bulunmadığı belirtilmiştir. Düzenlenen kusur raporunun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu, ceza dosyasındaki kusur tespiti yönünden bir çelişki bulunmadığı değerlendirilmekle rapor hükme esas alınmıştır.
Taraf iddia ve savunmaları ile toplanan delillere, davacı yanın talep edebileceği maddi tazminatın hesaplanması için dosya bilirkişiye verilmiş, hesap bilirkişisi raporunda, 05.05.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu %13 oranında malul olan ve kusursuz olduğu tespit edilen davacı … için 23.093,90 TL geçici, 55.367,74 TL sürekli işgücü kaybı yönünden maddi tazminat ile, 7.675,20 TL bakıcı gideri hesaplandığı, kazaya sebep olan … plakalı hususi otomobil davalı …’ye 23.11.2018 başlangıç 23.11.2019 bitiş tarihli … no’lu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesiyle sigortalı olduğu, davacı tarafından poliçe teminatının ödenmesi konusunda 30.10.2019 tarihinde davalı …’ye ihbarda bulunulmuştur. Mahkemece gerekli belgelerle başvuruda bulunulduğunun kabulü halinde, Karayolları Trafik Kanunun 99. maddesi uyarınca başvuruyu takip eden 8 işgünü sonunda davalının temerrüde düşürüldüğü kabul edilerek hükmedilecek tazminata 12.11.2019 tarihi itibariyle yasal faiz takdir edilmesinin uygun olacağı belirtilmiştir. Düzenlenen bilirkişi raporunda TRH 2010 yaşam tablosu ile %10 artış %10 iskontolu Progresif Rant yöntemine göre yapılan hesaplamanın mevzuata ve güncel içtihatlara uygun olduğu değerlendirilmekle rapor bu yönüyle hükme esas alınmıştır. Bu itibarla davacı yanın tespit edilen 55.367,74TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 7.675,20TL bakıcı gideri yönünden davasının kabulüne karar verilmiştir. Davalıya yapılan başvurunun 30/10/2019 tarihinde davalıya tebliğ edildiği ve 8 iş günü eklendiğinde temerrüt tarihinin 12/11/2019 tarihi olduğu anlaşılmakla hüküm altına alınan tazminatlara temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiştir. Her ne kadar davacı yan avans faizi işletilmesini talep etmişse de kazaya karışan aracın ticari araç olmaması sebebiyle yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.
Davacı hakkında düzenlenen 15/09/2020 tarihli kolluk evrakı ile davacı yanın tespit edilen sosyal ve ekonomik durumuna göre emekli olduğu ve herhangi bir işte çalışmadığı anlaşılmıştır.
Geçici işgöremezlik, kaza geçiren kişinin tedavi gördüğü süre içinde iyileşinceye kadar çalışmaması ve geçici işgöremez kalınması nedeniyle kazanç kaybına uğramış bulunması durumudur. Buna göre davacının davacının kaza tarihinde emekli olduğu, gelir getiren bir işte de çalışmadığı anlaşılmakla davacı yanın geçici işgöremezlik tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. (Adana BAM 3. HD. 2020/524 E. 2021/715K.)
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı yanın geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddine,
2-Davacı yanın sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin kabulüne, 55.367,74TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihi olan 12/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitleri ile sınırlı tutulmasına,
3-Davacı yanın bakıcı gideri talebinin kabulü ile, 7.675,20TL bakıcı giderinin temerrüt tarihi olan 12/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitleri ile sınırlı tutulmasına,
4-Alınması gereken 4.306,46TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40TL harç ile 260,00TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 3.992,06TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk nedeniyle 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.096,27TL’nin kabul oranına göre hesaplanan 802,35TL’sinin davalıdan, 293,92TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 54,40TL peşin harç, 54,40TL başvuru harcı, 7,80TL vekalet harcı ile 260,00TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 376,60TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 143,00TL tebligat ve posta gideri ile 1.050,00TL bilirkişi ücreti ile 1.294,00TL adli tıp muayene ücreti olmak üzere toplam 2.487,00TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 1.820,21TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 8.895,58TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.26/10/2021

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı