Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/414 E. 2021/806 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/414 Esas – 2021/806
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/414
KARAR NO : 2021/806
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
İFLAS İDARE MEMURU: 1-
2-
3-
VEKİLİ : A
DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 07/08/2020
KARAR TARİHİ: 20/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/10/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili Bankanın müflis ….. A.Ş.’den, ilk iflas tarihi itibarı ile iflas tarihi olan 25.10.2017 tarihi itibarı ile 67.781.606,51TL alacağının, İİK. 196. maddesi uyarınca iflas tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte masaya kayıt ve kabulü talep edildiğini, iflas idaresince, “talep edilen alacağın 63.752,289,19TL’sinin kayıt ve kabulüne bakiye 4.029.317,32TL’sinin reddine…” karar verildiğini, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, sıra cetveline itirazların kabulüne ve sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın kredi sözleşmelerine konu asıl alacakları ve ferilerinin tamamının masaya kaydedildiğini, bu nedenle banka kayıtları üzerinde alacağın varlığı ve miktarı yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına gerek olmadığını, sıra cetvelinde reddedilen ve huzurdaki davaya konu edilen tutarın, icra takip dosyasında hesaplamaya dahil edilen tahsil harcı tutarı olduğunu, Harçlar Kanunu 28/1 ve 132. Maddelerine göre bu tutarın masaya kaydının mümkün olmaması nedeniyle sıra cetveli kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

DELİLLER :Mahkememizin …. esas sayılı dosyası, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün …. iflas dosyası, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası, İstanbul …. İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, bilirkişisi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, iflas masasına yapılan alacak başvurusu hakkında düzenlenen sıra cetvelinde reddedilen 4.029.317,32TL yönünden İİK 235. maddesine göre açılan sıra cetveline itiraz davasıdır.
Sıra cetvelinin 29/07/2020 tarihli … Gazetesinin … nolu sayfasında 29/07/2020 tarihli … Gazetesinin … nolu sayfasında, 29/07/2020 tarihli Ticaret sicil gazetesinin …. sayılı … nolu sayfasında yayınlandığı, sıra cetvelinin davacı vekiline 30/07/2020 tarihinde e-tebligat ile tebliğ edildiği, davanın 07/08/2020 tarihinde açıldığı dikkate alınarak davalı tarafın hak düşürücü süre itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizin 25/10/2017 tarih ve … esas, … karar sayılı ilamı ile …. Tic. A.Ş.’nin 25/10/2017 günü saat 13.18 itibariyle iflasına karar verildiği, kararın 09/05/2019 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Davacı … A.Ş., 21.12.2017 havale tarihli yazısında; müflis Şirketin iflas tarihi (25.10.2017) itibarıyla bankanın müflis şirketten 44.487.135,00TL’lik kısmı rüçhanlı alacak olmak üzere toplam 67.781.606,51TL alacaklı olduğunu beyan ederek alacağın iflas masasına kaydını, rüçhaniyet hakkının ilgili her ipotekli gayrimenkulün satış tarihindeki TCMB efektif satış kuru üzerinden yeniden değerlendirilmesini talep etmiştir.
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyasında; …A.Ş.’nin kaydını istediği 67.781.606,51 TL tutarındaki alacağın 63.752.289,19TL’lik kısmının kabul ve kaydına, 4.029.317,32 TL’lik kısmının ise reddine 16.02.2018 tarihinde karar verilmiştir.
Davacının iflas masasına yapmış olduğu alacak başvuru dilekçesi ve eki belgeler ile sıra cetveli kararı incelendiğinde; sıra cetvelinde reddine karar verilen tutarın, İstanbul …. İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasından alınan 25.10.2017 tarihli hesap tablosunda;Takipte Kesinleşen Miktarın 35.407.006,00TL, Tahsil Harcı Miktarının 4.029.317,32TL, Vekalet Ücreti Miktarının 419.270,06TL, Toplam Faiz Miktarının 26.595.791,55TL, Masraf Miktarının 432,00TL, BSMV Miktarının 1.329.789,58TL olmak üzere Bakiye Borç Miktarının 67.781.606,51TL olduğu görülmüş, dosya hesabında yer alan 4.029.317,32TL’nin %11,38 oranı üzerinden hesaba dahil edilen tahsil harcı olduğu görülmüştür.
Harçlar Kanunu’nun 28/1. maddesinin ”İcra Tahsil Harcı” başlıklı 6. bendi, ”İcra takiplerinde tahsil harcı alacağın ödemesi sırasında, ödeme yapılmayan hallerde harç alacağının doğmasından itibaren 15 gün içinde ödenir. Harç alacağı icranın yerine getirilmesiyle doğar. Konunun değeri üzerinden alınacak iflas harçlarında da bu bent hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir. Kayıt kabul davası sırasında, iflâs tasfiyesi sonunda alacaklıya fiilen ödenebilecek para miktarı belli olmadığı için tahsil harcının hesaplanması da olanaksız olacaktır. Aynı Kanun’un 132. maddesinin 1. fıkrasında ise, “Bu kanunda aksine hüküm bulunmayan hâllerde harçlar, harca mevzu olan işlemleri yapan daireler tarafından tahsil olunur.” hükmü düzenlenmiştir. Bu durumda, anılan yasal hükümler sebebiyle tahsil harcının kayıt ve kabulüne karar verilen alacağa dahil edilmesinin usul ve yasaya aykırı olacağı gerekçesiyle tahsil harcının kaydına yönelik istemin reddine dair verilen iflas idaresi kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. (Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 13.03.2015 tarih ve 2015/131 Esas-2015/1611 Karar sayılı kararı)
Bu itibarla, davacı tarafının kredi sözleşmelerine konu asıl alacakları ve ferilerinin tamamının masaya kaydedildiği, sıra cetvelinde reddedilen ve eldeki davaya konu edilen tutarın, icra takip dosyasında hesaplamaya dahil edilen tahsil harcı tutarı olduğu, Harçlar Kanunu 28/1 ve 132. maddelerine göre bu tutarın masaya kaydının mümkün olmaması…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…nedeniyle sıra cetveli kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşıldığından davacının davasının reddine karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin 46. maddesine göre; her yıl bütçe kanunu ile belirlenen terkin sınırının altında kalan harçlarla ilgili müzekkere yazılmaz amir hükmü gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına yer olmadığına,
3-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin davacının gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, istinaf kanun yolu açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle istinaf kanun yoluna başvurulabileceği, istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) oy birliğiyle karar verildi.20/10/2021

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza