Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/395 E. 2021/721 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/395 Esas – 2021/721
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/395 Esas
KARAR NO : 2021/721
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
2-
3-
VEKİLLERİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/07/2020
KARAR TARİHİ: 30/09/2021
K. YAZIM TARİHİ: 13/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’nun 08.06.2017 tarihinden itibaren ilgili işyerinde çalıştığını, şirketin sorumlusu ve yetkilisinin … olarak gözüktüğünü, işleri yürütenin ise bu şahsın amcası … olduğunu, müvekkilinin şirkette muhasebeci pozisyonunda çalıştığını, ayrıca kendisine Kars …. Noterliği’nin 08.01.2018 tarih ve … yevmiye nosu ile vekaletname verilerek şirketin bazı işleri için yetki verildiğini, verilen bu yetkiye binaen kişide güven oluşturulup müvekkilinin bulunduğu işe muhtaç olmasından faydalanıldığını, kendilerine ve işyerine verilen kredilerde faizlerin yüksek olduğundan işyeri için müvekkilinin kredi çekmesinin istendiğini ve aynı hafta içinde 3 farklı bankadan kredi çektirildiğini, müvekkilinin bu kredileri şirkete verdiğini, daha sonra müvekkilinin şirket sahiplerinden krediyi ödemeleri istendiğinde aralarının bozulduğunu ve 10.05.2019 tarihli Sincan …. Noterliği’nin … yevmiye nolu azilnamesi ile müvekkilinin azledildiğini, müvekkilinin bu süreçte ilgili şirkette çalışmaya devam ettiğini, şirketteki bu süreçte kredi taksitlerine ilişkin ödemelerin her ay düzenli olarak müvekkilinin banka hesaplarına gönderildiğini, şirketin yöneticisi olan kişinin bu kredi ve ödemelerine ilişkin konuşmaları ve whatsapp mesajlarında kredilere ilişkin ödeme yapacağına dair müvekkiline mesajlar attığını, müvekkilinin mal varlığı incelendiğinde bu kredileri kendisinin çekmediğinin açıkça görüleceğini, orada çalışan veya olaya dahil olanların tanık beyanlarından da bu durumun ortaya çıkacağını, müvekkilinin çalışmaya devam ettiği süreçte bu kredilere yönelik taksit ödemeleri yapılmış ise de kendisine yönelik hakaret, tehdit, şantaj ve taciz düzeyinde mobbing nedeniyle müvekkilinin işten ayrılmak istediğinde kredilere yönelik ödemelerin kesildiğini, davalıların bir süre ödeme yapacaklarına dair müvekkilini oyalamaya da devam ettiklerini, ancak ödemeyi gerçekleştirmediklerini, yapılan haksızlıklar neticesinde cezai olarak hakkını arayacağını belirten müvekkilinin işten kovulduğunu, şirketin aslında patronu olan kişi tarafından müvekkilinin katlanılamayacak muamelelere maruz bırakıldığını, maddi olarak müvekkilinin çökme aşamasına geldiğini, davalı …’nın sanık sıfatıyla müvekkiline karşı işlediği suçlar nedeniyle kovuşturulduğu Ankara Batı …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasında da buna ilişkin hususların açıkça görüleceğini, taraflarınca Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … E. nolu dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalıların itirazı sonucunda takibin durduğunu, arabuluculuk görüşmelerine de davalıların iştirak etmediğini ve anlaşamama ile sonuçlandığını, müvekkili hakkında işyeri için çektiği kredilere yönelik bankalar tarafından icra takibi başlatıldığını, bu takipler nedeniyle müvekkilinin zor duruma düştüğünü, müvekkilinin ödeme gücünün de bulunmadığını ve büyük ekonomik zarara uğradığını beyan ederek, davanın kabulü ile Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasındaki borca itirazın iptali ile takibin hesaplanacak faiziyle devamına, davalının kötü niyetli itirazı söz konusu olduğundan dava değerinin %20’sinden aşağıda olmamak üzere lehlerine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, dava sonuna kadar uğranılması mümkün olan zararların bertaraf edilmesi için davalılar adına kayıtlı taşınmazlar ve araç kayıtlarına ihtiyati tedbir konulmasına itirazın en azından dava sonuna kadar geçici olarak kaldırılması veya davalı tarafından sayın mahkemenin dosyasıma borç bedeli kadar teminat yatırmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının kendi adına çektiği kredinin müvekkillerini ilgilendirmediğini, bir süre şirket bünyesinde muhasebe elemanı olarak çalışan davacıya bankacılık işlemleri, çek senet işlemleri ve tahsilat işlemleri için yetki verildiğini, davacının bu yetkiyi kötüye kullanması nedeni ile azilname çıkarıldığını, müvekkilinin davacının kredi çektiği dönemlerde dava konusu olan tutarın 10 katını bankalardan kredi çektiğini, şirketin çalışanına çektireceği krediye ihtiyacı bulunmadığını, müvekkilinin çektiği kredileri gününde ödediğini, davacının çalıştığı dönem olan 08.06.2017-01.06.2019 tarihleri arasında gerekli görülürse müvekkilinin … tan aldığı kredilerin dosyaya kazandırılmasını talep ettiklerini, davacının yetkisinin bulunduğu dönemde hesaplar ve şifrelerin kendisinde mevcut olduğunu, şirket hesabından kendi hesabına para aktardığını, daha sonra ay sonunda maaşından söz konusu ödemelerin mahsubunun yapılmakta olduğunu, ödemelerin kredi miktarından yüksek olduğunu, davacının müvekkili şirkette çalışmadan önce kredi borçlarının olduğunu da bildiklerini, şirket bünyesinde çalışırken sahip olduğu arabası ile alkollü kazaya karıştığını ve arabasının pert olduğunu, hasar ve onarım giderleri için kredi çektiğini, davacının sahip olduğu araçların ve tramer kayıtlarının istenmesini talep ettiklerini, müvekkili …’nın davacı ile duygusal bir ilişkisinin olduğunu, …’nın müvekkili şirketin yetkilisi değil hiçbir yetkiye sahip olmayan çalışanı olduğunu, …’nın davacının kredi ödemelerine yardım ediyorsa bile bunun şirketi ilgilendirmediğini, arabuluculuk görüşmelerinde babasının yoğun bakımda olması nedeni ile arabulucuya müvekkillerinin katılacağını bildirdiğini, davacı vekilinin beklemeyerek arabuluculuk ofisinden çıktığını, müvekkillerinin gitmiş olmasına rağmen yetişemediklerini, bu durumun arabulucu tarafından da bilindiğini beyan ederek haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası, davalı şirketin ticaret sicil özeti, davacının kullandığı kredilere ilişkin … Şubesi, … Şubesi ve … Şubesinden getirtilen sözleşme suretleri, 05/02/2021 tarihli bilirkişi kök raporu ve 23/08/2021 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, davalı şirkete vekaleten yürütülen işlemler kapsamında davacının şirket lehine kullandığını iddia ettiği kredi bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
Ankara Batı İcra Dairesinin .. E. sayılı dosyası dosya arasına alınmış, incelendiğinde, Davacı alacaklı …’nun, 19.11.2019 tarihli ilamsız takiplerde ödeme emri ile davalı/borçlular …, … ve …ŞTİ.’nden olan 03.06.2019 tarihli 29.771,47 TL tutarlı asıl alacak (… Bankasından şirket için çekilmiş kredi kalan miktarı), 13.06.2019 tarihli 37.299,91 TL tutarlı asıl alacak (…’tan şirket için çekitmiş kredi kalan tutarı), 20.06.2019 tarihli 63.537,95 TL tutarlı asıl alacak (…Bankasından şirket için çekilmiş kredi kalan miktarı), 2.790,57 TL işlemiş faiz (Ticari temerrüt faizi TTK m.1530/7), 3.279,07 TL işlemiş faiz ((Ticari temerrüt faizi TTK m.1530/7), 5.326,74 TL işlemiş faiz (Ticari temerrüt faizi TTK m.1530/7) oluşan toplam 142.005,71 TL alacağının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar asıl alacağa işleyecek yıllık ticari temerrüt faiz ve değişen oranlarındaki faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği, ödeme emrinin davalı borçlulara 22.11.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu tarafından 27.11.2019 tarihinde borca itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi, davacının kullandığı kredilerin şirket kayıtlarına aktarılıp aktarılmadığı, davalı yanın savunmaları kapsamında şirket tarafından davacıya destek amaçlı herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığının tespiti bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmış, düzenlenen 05/02/2021 tarihli raporda özetle; Davacının dosya kapsamına sunmuş olduğu 2018-2019 yıllarındaki hesap hareketlerini gösteren hesap ekstreleri incelendiğinde kullanmış olduğu kredi tutarlarından davalı şirkete bazı aktarımların işlem açıklamasında yer aldığı, aynı zamanda davalı şirket hesaplarından davacı hesaplarına gönderilen tutarların bulunduğu, davalının 2018 ve 2019 yılları ticari defterleri incelendiğinde de davacının hesap ekstrelerinden tespit edilen işlemlerin tarih ve tutar olarak eşleşenlerin bulunduğu, işlem açıklamalarında ise farklılıkların bulunduğu, tam bir karşılaştırma yapılabilmesi için hem davacının hem de davalının banka hesaplarına ilişkin Temmuz 2018-Temmuz 2019 tarihleri arası hesap ekstrelerinin dosyaya kazandırılması gerektiği bildirilmiştir.
Mahkememizce, raporda bildirilen hesap ekstreleri celp edilerek dosya yeniden bilirkişiye tevdii edilmiş, düzenlenen 23/08/2021 tarihle ek raporda özetle; Tarafların banka hesap ekstrelerinin incelenmesi ve karşılaştırılması neticesinde davacı yanın kullanmış olduğu kredilerden davalı şirket hesaplarına aktarımların yapıldığının tarafların banka hesap ekstreleri ile sabit olduğu, tespit edilen 5 adet aktarım toplamının 83.225,00 TL olduğu, davalı şirket hesaplarından davacı hesaplarına “KREDİ ÖDEMESİ” açıklaması ile aktarımların yapıldığının tarafların banka hesap ekstreleri ile sabit olduğu, tespit edilen 13 aktarım toplamının 22.736,45 TL olduğu bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir bilirkişi raporları birlikte değerlendirilerek; ödünç sözleşmesi kapsamında alındığı davalılar adına çekildiği iddia adilen kredi ödemelerinin tespiti açısından tarafların banka kayıtları incelenmiş, davacı hesaplarından davalı şirket hesaplarına aktarılan tutarların karşılıklı olarak banka hesap ekstrelerinde yer aldığı, yani davacının kullanmış olduğu kredi tutarlarından davalı şirket hesabına paralar gönderdiğine ilişkin bilirkişi tarafından tespitler yapılmış, yine davalı şirket hesaplarından davacı hesaplarına gönderilen tutarların kredi taksit ödemelerine ilişkin olduğu, her iki tarafın banka hesap ekstrelerinden davacıya yapılan ödemelerin kredi ödemesi açıklaması altında yapıldığı anlaşılmıştır. Tüm bu hususlar değerlendirildiğinde davacının çalıştığı davalı şirkette davalılar yararına krediler çektiği, kredilerin bir kısmını gönderdiği, bir kısmını kendisi kullandığı, kredi ödemelerinin bir kısmının ise davalı şirket tarafından davacıya gönderildiği yönünde vicdani kanaat oluşmuştur. Bilirkişi tarafından her ne kadar davacı yanın kullanmış olduğu kredilerden davalı şirket hesaplarına gönderilen tutar toplamının 83.225,00 TL, davalı şirket hesaplarından ise davacı hesaplarına kredi ödemesi açıklaması altında 22.736,45 TL gönderildiğinin tespit edildiği belirtilmişse de, bilirkişi raporunun denetlenmesinde, davacı tarafından davalı şirket hesabına 11.10.2018 tarihinde yatırılan 23.000 TL bedelin hesaba katılmadığı görüldüğünden mahkememizce bu tutar da hesaba dahil edilerek davacının çektiği krediden kaynaklı toplam 106.225,00 TL davalı şirket hesaplarına gönderdiği kabul edilmiştir. Bakiye alacağının ise 83.488,55 TL (106.225,00-22.736,45) olduğu sonuç ve kanaatine varılmış, davanın kısmen kabulü ile takibin bu miktar üzerinden devamına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE ; Ankara Batı İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında davalının yaptığı itirazın 83.488,55 TL üzerinden iptali ile, takibin işlemiş faiz olmaksızın 83.488,55 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle (takip tarihindeki miktarı aşmamak üzere) birlikte devamına,
2-83.488,55 TL asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 5.703,10 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.109,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.593,50 TL’nin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve dava öncesi ödenen 1.129,49 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 2.109,60 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı, 7,80 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 2.171,80 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 700,00 TL bilirkişi ücreti, 199,90 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 899,90 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 529,07 TL’nin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 11.653,51 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 8.407,23 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 30/09/2021

Katip Hakim
e-imza e-imza