Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/361 E. 2021/46 K. 03.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2020/361 Esas – 2021/46
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/361
KARAR NO : 2021/46
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İflas (Adi Takipten Doğan İflas (İİK 156))
DAVA TARİHİ : 29/08/2019
KARAR TARİHİ : 03/02/2021
K.YAZIM TARİHİ : 05/02/2021
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … mühendisliği bölümü mezunu olduğunu, doktorasını yaptığını, davalı şirkette çalışmasının karşılığı olan ve ödenmeyen ücret alacağı için Ankara 29. İş Mahkemesinin …esas sayılı dosyası ile dava açıldığı ve davanın kabul edildiğini, davalı şirketin hükmü istinaf etmediğini, mahkeme ilamının icrası için Ankara 16. İcra Müdürlüğünde icra takibi yapıldığını, takibe rağmen borcun ödenmediğini bu nedenle borçlu şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 1989 yılında kurulduğunu, her geçen yıl büyüme trendi çizen, alanında, ülkemizde güzide şirketlerden birisi olduğunu, şirketin elektronik ve bilişim sektöründe Ar-Ge, sistem tasarımı, entegrasyon, üretim, gömülü yazılım ve uygulama yazılımı geliştirme faaliyetlerini başarı ile yürüten bir firma olduğunu, müvekkili şirketin yüzlerce çalışanı olan, bu çalışanların 150’ye yakınını sadece AR-GE faaliyetleri nezdinde istihdam eden, Elektronik Sektöründe Ülkede dev firmalardan birisi olduğunu, müvekkilinin hala ticari faaliyetine devam ettiğini, ikamet adresinin belli ve borcunu ödeme gayreti içinde olduğunu, hiç bir menkul veya gayrimenkulünü alacaklısından kaçırma eylemi içerisinde bulunmadığını, takipten önce adına kayıtlı olan gayrimenkullerin hala müvekkil adına kayıtlı olduğunu, müvekkilinin ticari defter ve kayıtları irdelendiğinde borca batık olmadığı hususunun da tespit edileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara 16. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ile tüm dosya kapsamı.
Davanın açıldığı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 05/02/2020 tarihli ve … esas, … karar sayılı ilamı ile yetkisizlik kararı vererek dosyayı mahkememize göndermiştir.
e-imza e-imza e-imza e-imza

GEREKÇE :Dava, davalı … Anonim Şirketi’nin doğrudan doğruya iflası istemine ilişkindir.
Ankara 16. İcra Müdürlüğünün … esas nolu dosyasında davacı alacaklı …’ın davalı … Anonim Şirketi aleyhine Ankara 29. İş Mahkemesinin 23/10/2017 tarihli ve …esas, … karar sayılı ilamı uyarınca haciz yolu ile takip başlattığı, ödeme emrini davalı borçluya 09/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği hususları tartışmasızdır.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu 01/02/2021 tarihli dilekçesi ile; davacı ile sulha varıldığını ve buna ilişkin protokolü sunduklarını belirtmiştir.
Mahkememizin 03/02/2021 tarihli oturumunda davacı vekili; tarafların anlaştığını, aralarında 29/01/2021 tarihli protokol düzenlendiğini, protokolde belirtilen 85.000,00TL’nin davacı müvekkiline ödendiğini, bu nedenle dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini ve yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davalı vekili beyanında; tarafların anlaştığını, aralarında 29/01/2021 tarihli protokol düzenlendiğini, protokolde belirtilen 85.000,00TL’nin davacı tarafa ödendiğini, bu nedenle dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini ve yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Yargıtay 19. HD. 1.7.2004 T. 2693 E. 7866 K. sayılı kararında son duruşmadan önce yapılan ödemelerin iflas davasının düşmesine neden olacağı ifade edilmiştir.
Yüksek yargı kararları ve doktrindeki görüşlerin birleştiği nokta iflas davasının amacının borçlunun alacağına kavuşması olduğudur. Yukarıda açıklandığı üzere; alacaklı alacağına kavuşmuş olup yargı kararları ve doktrin görüşleriyle sabit olduğu üzere davalı şirketin iflas kararı verilmeden ödeme yapmış olması nedeniyle artık iflas davasının konusu kalmadığından, iflas davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şeklinde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı şirket hakkında İİK 177/2-4 hükmü gereğince doğrudan doğruya iflas davası açılmış ise de taraflar arasında 29/01/2021 tarihli protokol düzenlendiği, protokolde belirtilen 85.000,00TL nin davacı tarafa ödendiği ve davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından konusu kalmayan iflas davası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin 46. maddesine göre; her yıl bütçe kanunu ile belirlenen terkin sınırının altında kalan harçlarla ilgili müzekkere yazılmaz amir hükmü gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına yer olmadığına,
3-Taraflar vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin davacının gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinde arta kalan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.03/02/2021

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza