Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/292 E. 2021/539 K. 07.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2020/292 Esas – 2021/539

T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2020/292
KARAR NO : 2021/539

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Alacak/Tazminat
DAVA TARİHİ : 24/06/2020
KARAR TARİHİ: 07/07/2021
K.YAZIM TARİHİ : 09/07/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı firma arasında tanzim olunan 17/10/2018 tarihli “Halon 1301 Gazı Sipariş Onay Formu” uyarınca toplam 1800 kg rehabilite edilmemiş ve onay formunun ekinde yer alan 07/06/2018 tarihli analiz sertifikasında yer verilen özellikleri taşıyan Bromotriflorometan gazı alımı hususunda tarafların anlaştığını, temin edilen ürünün analizi sırasında müvekkilinin iştirakine izin verilmediğini, gönderilen ürünlerin Türkiye’de yapılan analizinde Halon 1301 olmadığının tespit edildiğini, yapılan hatanın düzeltilmesi için talepte bulunulduğunu, ancak müvekkili kuruma herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, gönderilen malların ayıplı olduğunu, istenilen ürün gelmediği için müvekkilinin zarara uğradığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00TL’nin davalıdan tahsiline, satıcının ayıbından dolayı uğranılan zarar ve yoksun kalınan kar kaybı için şimdilik 1.000,00TL tazminatın müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkillinin sözleşme kapsamında yükümlülüklerini layıkı ile ifa ettiğini, numanelerin davacının mevcudiyeti ve refakati ile bizatihi davacı kurum tarafından tayin edilen analiz firmasına teslim edildiğini, ürünlerin sözleşmede belirlenen teknik spesifikasyonları itibari ile taraflarca üzerine mutabakat sağlanan ürünler olduğunu, müvekkilinin ürünü teslim ederek teslim borcunu yerine getirdiğini, sözleşme konusu…/…
e-imza e-imza e-imza e-imza

…/…ürünün taşıma firmasına teslim edildikten sonra müvekkilinin tasarrufundan çıktığını, davacı tarafından analizi yaptırıldığı ileri sürülen ürünün müvekkili tarafından tedarik ve teslimi gerçekleştirilen ürün olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, taraflar arasında imzalanan 17.10.2018 tarihli sözleşme uyarınca maddi aykırılıktan/ayıplı maldan kaynaklı sözleşmeye aykırılığa ilişkin uyuşmazlığa konu davacı tarafından satış sözleşmesi karşılığında fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla ödenen bedele karşılık şimdilik 10.000,00TL, satış sözleşmesine konu olan maddi ayıplı malın satıcının ayıbından dolayı davalıya aynen iade edilmesi ve satıcının ayıbından dolayı uğranılan zarar ve yoksun kalınan kar kaybı için şimdilik 1.000,00TL tazmin edilmesi istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafının da tacir olması ve uyuşmazlığın ticari işletmeleriyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan Kanun maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan olması gerekli ve yeterlidir. Aynı Kanun’un 5/2. maddesinde ticari davaların, ayrı asliye ticaret mahkemesi olan yerlerde o yerdeki asliye ticaret mahkemesinde görüleceği hükme bağlanmış, maddenin 3.fıkrasında; Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi arasındaki ilişki görev ilişkisi olarak belirlenmiştir.
4562 sayılı OSB Kanunun 5. maddesinde; OSB’lerin özel hukuk tüzel kişisi oldukları belirtilmiştir.
Eldeki dosyada; davacı OSB tacir olmadığı gibi mutlak ticari dava da söz konusu olmadığından uyuşmazlığın ticari dava olarak Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp çözülmesi doğru değildir (Yargıtay 4. HD 2014/8822 Esas, 2015/4862 Karar).
6100 sayılı HMK’nın 1.maddesine göre; mahkemelerin görevleri ancak kanunla düzenlenir, göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir.
6100 sayılı HMK’nın 114/c maddesinde mahkemenin görevli olması dava şartı olarak belirlenmiştir. Yine, 115. maddesinde dava şartlarının davanın her aşamasında ve kendiliğinden araştırılacağı, tarafların da her aşamada ileri sürebileceği, 137 ve 138. maddelerinde ise dava şartlarının (ve ilk itirazların) öncelikle inceleneceği düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı, yukarıda açıklanan yasal mevzuat ve yerleşik Yargıtay uygulamaları ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesinin 29/12/2020 tarihli ve … esas, … sayılı ilamı birlikte değerlendirilerek; ihtilafın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesince çözümlenmesi gerektiği, görev hususunun davanın her aşamasında dikkate alınabileceği sonuç ve kanaatiyle göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının açmış olduğu alacak davasında görevli mahkemenin mahkememiz olmayıp Asliye Hukuk Mahkemesi olması nedeniyle göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca dava dilekçesinin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi ile Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
e-imza e-imza e-imza e-imza

Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, istinaf kanun yolu açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle istinaf yoluna başvurulabileceği, istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri İlgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/07/2021

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza