Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/268 E. 2021/142 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/268 Esas – 2021/142
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2020/268 Esas
KARAR NO : 2021/142

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 3-
4-

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/06/2020
KARAR TARİHİ : 04/03/2021
K. YAZIM TARİHİ: 25/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete ait … plakalı aracın Altındağ …. Noterliğinin10.09.2019 tarih ve … yevmiye numaralı taşıt kira sözleşmesi ile …’a kiralandığını, …’ın kira konusu araçla 08.11.2019 tarihinde kaza yaparak vefat ettiğini, Davalılardan … … Ltd Şti.’nin maliki, …’in kiralamış olduğu, …’nin kullandığı … plakalı aracın, … plakalı araca çarparak …’ın ölümüne sebep olduğunu, … plakalı araç sürücünün olay yerinden kaçtığını ve daha sonra yakalandığını, Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre kazanın oluşumuna … plakalı araç sürücünün 2918 sayılı KTK’nun 56/lc maddesini ihlal ettiğini, … plakalı kamyon sürücüsünün ise kural ihlalinin bulunmadığının tespit edildiğini, Polatlı Asliye Ceza Mahkemesinin … E. sayılı dosyasında ceza davasının devam ettiğini, alınan Adli Tıp Kurum Raporunda davalı sürücünün asli kusurlu bulunduğunu, davalı sigorta şirketinin … plakalı aracı sigorta eden sıfatı ile kusursuz sorumlu olduğunu, sigorta şirketine yapılan başvurunun sonuçsuz kaldığını, arabuluculuk görüşmelerinde tarafların anlaşamadığını, kaza sonrası Ankara Batı …. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyası ile yaptırılan delil tespiti neticesi alınan bilirkişi raporunda aracın mevcut hali ile pert vasfında olduğu, aracın kaza tarihindeki değerinin 48.000,00 TL olduğunu, aracın yürür hali ile hasarlı değeri arasında 30.000,00 TL fark olduğu yönünde görüş bildirildiğini, kaza sonrası aracın otoparka çekildiğini, halen otoparkta beklediğini, müvekkilinin aracını kullanamamaktan kaynaklı kazanç kaybının davalılardan tahsilini talep ettiklerini, dluşan zarardan davalı … ..Ltd. Şti.’nin araç maliki olarak, davalı sigorta şirketinin sigorta eden olarak, davalı …’nin sürücü ve …’in de kiralayan olarak sorumlu olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 48.000,00 TL hasar bedeli yanı sıra kazanç kaybına ilişkin şimdilik 100,00 TL’nın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı ……Ltd. Şti. Vekili cevap dilekçesinde özetle; usule ilişkin olarak, Müvekkilinin maliki olduğu … plakalı aracı 25.10.2019 tarihli kira sözleşmesi ile …’e kiraya verdiğini, aracın … tarafından müvekkilinin izni ve bilgisi dahilinde olmaksızın diğer davalılardan …’ye verildiğini, dolayısıyla kazanın meydana geldiği sırada araç üzerinde fiili hakimiyete sahip kişinin davalı … olduğunu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. maddesi kapsamında zarardan araç işleteninin sorumlu tutulduğunu, aynı kanunun 3. maddesinde işleten kavramının tanımına yer verildiğini, araç işleteninin, gerçek işleten ve farazi işleten otmak üzere ikiye ayrıldığını tüm detayları ile birlikte izah ederek dava konusu olay açısından, müvekkiline ait … plakalı aracın 25.10.2019 tarihli kira sözleşmesi ile davalılardan …’e kiraya verilmiş olup, kaza tarihinin 08.11.2019 tarihî olduğu ve 3 günden fazla müddetli kiraların uzun süreli kira ilişkisi olarak kabul edildiği hususları nazara alındığında, kaza tarihi itibarıyla aracın gerçek işleteninin kiracı davalı … olduğunu, müvekkilinin araç kiralama sözleşmesi ile işleten sıfatını kaybettiğini ifade ederek müvekkili açısından davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini ; esasa ilişkin olarak ise müvekkiline ait ve kira sözleşmesine konu … plakalı aracın, davalılardan … tarafından sözleşme hükümlerine aykırı olarak diğer davalı üçüncü şahıs …’ye teslim edildiğini, huzurdaki davanın müvekkili açısından esastan reddi gerektiğini, 25.10.2019 tarihli Oto Kiralama Sözleşmesinin 5. Maddesinde; “Kiracı, kiralayanın onayı olmaksızın, aracı üçüncü şahıslara kullandıramaz. Bu durumda, kiracı aracı kullanacak üçüncü şahsın kimlik, adres ve ehliyetine ilişkin bilgileri sözleşmeye kaydettirmeye ve kiralanan vasıtayı kullanma yetkisi tanıdığı kişinin bu kontratın tüm koşullarına tamamen uymasını sağlamaya mecburdur. Aracı kullanan kişiler kontratta İmzaları olmasa dahi, kiracı ile birlikte müteselsilen sorumludurlar.” şeklinde; anılan sözleşmenin son sayfasında yer alan “Açıklama” başlıklı bölümün 3. Maddesinde ise; “Kiraladığım aracı ek sürücü bildirimi yapmadan bir başkasına vermeyeceğimi aksi durumda kazaya karışır İse kiralamış olduğum aracın ve 3. Şahıslara verilecek tüm zararların tarafımdan karşılanacağını kabul ediyorum.” şeklinde belirtildiğini, ilgili sözleşmenin … tarafından imza altına alındığını, somut olay açısından … tarafından müvekkiline ait aracın davalılardan …’ye teslimi hususunun, müvekkilinin izni ve bilgisi dahilinde gerçekleşmediğini, sözleşme kapsamında kîracı dışında “Ek Sürücü” belirlenmediği hususunun açık olduğunu, meydana gelen kaza açısından müvekkilinin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, Mahkeme aksi kanaatte ise kabul anlamına gelmemekle birlikte öncelikle kusur tespitine ve … plakalı aracın hasar durumuna ilişkin olarak bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini, Ceza mahkemesinin kusura ve zarara ilişkin değerlendirmesinin, Hukuk mahkemesini bağlamadığını, davacı yan tarafından müvekkilinin haberi olmadan yaptırılan tespit neticesi alınan Bilirkişi Raporunu kabul etmediklerini, müvekkiline ait … plakalı aracın davalı … Sigorta A,Ş. tarafından sigortalı olduğunu, talep edilen alacak kalemlerinin davalı sigorta şirketine yöneltilmesi gerektiğini, davacı yan tarafından kazanç kaybına ilişkin olarak dosyaya herhangi bir somut bilgi ve belge sunulmadığından bu talebinin reddi gerektiğini, talep edilen faiz türünün de hatalı olduğunu beyan ederek müvekkili aleyhine açılan davanın öncelikle husumet yokluğundan usulden reddine, aksi halde davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının müvekkili açısından esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş tarafından yasal süre içerisinde cevap dilekçesi sunulmamış, ancak Av. … tarafından sunulan 06/11/2020 havale tarihli beyan dilekçesinde özetle; … plaka sayılı aracın Trafik Poliçesi kapsamında teminat altına alındığını, kaza tarihi itibariyle araç başına poliçe teminatının 36.000,00 TL olduğunu, davacı tarafın kendi kasko poliçesinin bulunup bulunmadığının varsa bu poliçe kapsamında uyuşmazlık konusunda herhangi bir tazminat alınıp alınmadığının tespitini talep ettiklerini, müvekkili şirketin KDV’den sorumlu olmadığın, dosya kapsamında aracın tamir edildiğine dair fatura sunulmadığını, KDV alacağı hakkının kesin delillerle ispat edilemediğini, meydana gelen hasar nedeniyle KDV dahil ödeme yapılmaması gerektiğinin açık olduğunu, Ekspertiz incelemesinin EKSİST üzerinden yapılan atama ile tayin edilen eksper tarafından yapılması gerektiğini, başvuran tarafın bu yükümlülüğünü yerine getirmediğini, eksik ve özensiz olarak hazırlanmış olan araç hasar ekspertiz raporunu dayanak alarak hasar tazminat talep ettiğini, yetersiz ve usulüne uygun olmayan ekspertiz raporunun esas alınmaması gerektiğini, aracın fotoğraflar, fatura ve ödeme belgesi teyidi ile hasar tazminat tutarının tespitini talep ettiklerini, yedek parça ve işçilik bedellerine iskonto uygulanması gerektiğini, sözleşmeye dayanmayan ve haksız fiilden doğan tazminat alacaklarının Borçlar Kanunu’nun 76, 88 ve 120. Maddelerine istinaden yasal faiz uygulanması gerektiğini, bu nedenle avans faiz talebinin reddi gerektiğini, başvurunun zamanaşımına uğradığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine rağmen, davalılar … ve … tarafından cevap dilekçesi sunulmamış, duruşmalara katılmamışlardır.
DELİLLER :Polatlı …. ASCM’ nin … esas sayılı dosyası, Ankara Batı …. SHM’nin, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, tramer kayıtları, 07/12/2020 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, trafik kazasından kaynaklanan ve hasar bedeli ile kazanç kaybından oluşan maddi tazminat talebine ilişkindir.
Davanın dayanağını teşkil eden trafik kazasındaki kusur durumunun tespiti, davacı tarafça talep edilebilecek hasar ve kazanç kaybının hesaplanması bakımından dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, düzenlenen 07/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; İş bu davaya konu 08.11.2019 tarihli ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda … plakalı aracın sürücüsü davalı …’nin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 36, 47/c-d, 48, 52/b,c, 56/c, 81. ve 84/4 maddelerini ihlalinin söz konusu olduğunu, araç maliki ve işleticisinin 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. maddedeki hukuki sorumluğuna istinaden tayin ve takdiri mahkemeye ait olmak üzere; “sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumluluğu” bulunduğu, kaza nedeni ile hayatını kaybeden … plakalı araç sürücüsü …’a ise atfedilebilecek bir kural ihlalinin söz konusu olmadığı, davacı yana ait … plakalı ticari araca onarım işlemi uygulanması ekonomik olamayacağından, pert – total işlemi uygulanması gerektiği ele alınarak davacı şirketin zararının kaza tarihinde 39.000,00 TL olduğu, davacı şirketin ticari aracından mahrum kaldığı süreç için talep edebileceği araç mahrumiyet zararının 900,00 TL olduğu, bu süreyi aşan zaman için davalı yanın sorumluluğunun söz konusu olamayacağı bildirilmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 10/12/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile, 100,00 TL olan araç mahrumiyet zararı talebini 800,00 TL artırarak 900,00 TL ye yükseltmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan mahkememiz ve kanun yolu denetimine elverişli, gerekçeli ve ayrıntılı olarak düzenlenen bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek; davalının %100 oranda kusuru ile gerçekleşen kaza nedeniyle, kusur oranına göre hesaplanan ve karşılanmayan hasar bedeli zararından araç maliki ve işleticisi olan şirketin ve kiralayanın 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. maddedeki hukuki sorumluğuna istinaden “sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumluluğu” bulunduğu hususu da gözetilerek tüm davalıların müşterek ve müteselsilen, dolaylı zarar olan araçtan mahrum kalınan süre için belirlenen bedelden ise araç sürücüsü, kiralayan ve malikinin müşterek ve müteselsilen sorumlu oldukları anlaşıldığından ıslah dilekçesi de gözetilerek davanın kabulüne, hüküm altına alınan maddi tazminata, davalı sigorta şirketi bakımından temerrüde düştüğü 12/02/2020 tarihinden, diğer davalılar bakımından ise olay tarihi olan 08/11/2019 tarihinden itibaren avans faizi (kazaya karışan araç ticari araç olduğundan) işletilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE ;
39.000,00 TL hasar bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen (Davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limitleri dahilinde) tahsili ile, davalı sigorta şirketi yönünden 12/02/2020 tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden 08/11/2019 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
900,00 TL araç mahrumiyeti nedeniyle belirlenen zararın davalılar …, …, … … … Ltd. Şti’den müştereken ve müteselsilen olay tarihi olan 08/11/2019 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 2.725,57 TL karar ve ilam harcından peşin ve ıslahla alınan 875,83 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.849,74 TL’nin, davalı sigorta şirketinin sorumluluğu 1.808,01 TL ile sınırlı olmak üzere sorumlulukları oranında davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve dava öncesi ödenen 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 821,43 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı, 15,60 TL vekalet harcı, 54,40 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 945,83 TL harcın, davalı sigorta şirketinin sorumluluğu 924,50 TL ile sınırlı olmak üzere sorumlulukları oranında davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 500,00 TL bilirkişi ücreti, 363,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 863,50 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 704,57 TL’nin, davalı sigorta şirketinin sorumluluğu 688,67 TL ile sınırlı olmak üzere sorumlulukları oranında davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle;
a)Kabul edilen hasar bedeli talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 5.850,00 TL vekalet ücretinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
b)Kabul edilen araç mahrumiyet zararı talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 900,00 TL vekalet ücretinin davalılar …, …, … … … Ltd. Şti’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Reddedilen hasar bedeli talebi yönünden; davalılar … Sigorta A.Ş ve … … … Ltd. Şti’ kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalılara ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … … … Ltd. Şti vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 04/03/2021

Katip Hakim
e-imza e-imza