Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/26 E. 2020/419 K. 17.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/26 Esas – 2020/419
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2020/26 Esas
KARAR NO : 2020/419

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın iptali
DAVA TARİHİ: 12/01/2020
KARAR TARİHİ: 17/09/2020
K. YAZIM TARİHİ: 15/10/2020

Yukarıda tarafları yazılı dava dosyasının Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkilinin davalıya 130.154 TL + 161.070 TL + 28.969 TL bedelli olmak üzere toplam 320.193,00 TL’lik 3 adet fatura teslim ettiğini, davalı tarafça bu faturalara istinaden 37.747,74 TL ödeme yapıldığını, kalan 282.445,26 TL’lik kısmın ödenmediğini, taraflarınca bu alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine Ankara… İcra Dairesinin …esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça takibe itiraz edilse de 30/07/2019 icra harç tarihinde davalının temerrüde düşürüldüğünü, taraflarınca % 20 icra inkar tazminatı talep edilerek itirazın iptali davası açılmak yerine daha makul şartlarda anlaşma ortamı yaratmak gayesiyle anapara alacaklarıyla ilgili olarak arabuluculuk süreci işletildiğini, davalı yanca bu aşamada ileri sürülen arabuluculuk bürosunun yetkisine yönelik yetki itirazının reddine karar verildiği, davanın para borcuna ilişkin olması nedeniyle yetkili mahkemenin davacının ikametgah adresi olduğunu, tarafların arabulucu önünde de anlaşamamaları nedeniyle alacaklarını ilama bağlamak için eldeki davayı açma zorunluluğu hasıl olduğunu beyan ederek, 282.445,26 TL alacağın temerrüt tarihi olan 30/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine rağmen davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :Ankara … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyası, ticaret sicil kayıtları ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir.
Ankara … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasının bir sureti getirtilerek dosyaya eklenmiştir.
Davacı (alacaklı) şirket vekili tarafından davalı (borçlu) şirket aleyhine Ankara …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla 282.445,26 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliği üzerine davalı vekilince 22/08/2019 tarihli dilekçeyle borcun tamamına, yetkiye, faize ve tüm ferilerine itiraz edildiği, itiraz üzerine icra takibinin 23/08/2019 tarihinde durdurulduğu, eldeki davanın 12/01/2020 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı borçlu tarafından icra takibine yapılan itirazda, borçlu olduğu iddia edilen müvekkili şirketin adresinin Afyonkarahisar ili sınırları içerisinde olduğu, dolayısıyla Afyonkarahisar İcra Dairelerinin yetkili olduğu belirtilerek icra dairesinin yetkisine de itiraz edildiği anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut ticaret sicil kayıtlarından, davalı şirket adresinin “… Ayfonkarahisar” olduğu anlaşılmıştır.
Öte yandan, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında dosyaya sunulan faturaların Ulubey-Kabadüz ilçesi Astarlı ve Astarsız Sathi Kaplama Yapım işine ilişkin olarak düzenlendiği görülmüştür.
İtirazın iptali davasının açılabilmesi için geçerli bir ilamsız icra takibinin yapılmış olması gerekir. Geçerli bir icra takibinden söz edebilmek için yetkili icra dairesinde yapılmış bir takibin bulunması gerekir. Şüphesiz kamu düzenine ilişkin bulunmayan hallerde icra dairesinin yetkili olup olmadığı hususu re’sen incelenemez. Somut olayda alacaklı- davacı tarafından girişilen icra takibine davalı – borçlu hem icra dairesinin yetkisine hem de borca süresinde itiraz etmiş, yapılan bu itiraz neticesinde icra takibi durmuştur. Açılan itirazın iptali davasında öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerekir. Çünkü yetkili icra dairesinde takip yapılması itirazın iptali davasının şartlarından biridir. İcra dairesinin yetkisiz olduğu sonucuna varıldığı taktirde dava şartı yokluğundan usulden red kararı verilmesi gerekir. Tüm bu yapılan açıklamalar çerçevesinde öncelikle icra dairesinin yetkisine yapılan itiraz 6100 sayılı HMK’nun yetkiye ilişkin hükümleri çerçevesinde incelenmiş, Ankara İcra Dairesinin yetkili olmaması nedeniyle davalı borçlunun icra dairesinin yetkisine olan itirazı yerinde görülerek yetkili icra dairesinde usulüne uygun olarak yapılmış bir icra takibi bulunmadığından davacının davasının 6100 sayılı HMK’nun 114/2 ve 115/2. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan reddine karar vermek gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-6100 Sayılı HMK nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 4.823,46 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.769,06 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında 2020 yılı Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT nin Birinci Kısmına göre belirlenen 1.320,00 TL nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalının kendisini vekille temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.17/09/2020

Katip Hakim
e-imza e-imza